Görüşlerinize Değer Veriyoruz
Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..
Daha önce burada yazdığım bir yazıda deva partisine olmadık söylemlerle eleştiri olacağını yazmıştım. Ve deva partisinin bu haksız söylemlere karşı politika geliştirmesi gerektiğini yazmıştım. Fakat ne söylerlerse söylesinler millet artık her şeyin farkında. Özellikle vurguladığım konu deva partisinin adını topluma duyurması çok önemli deva partisi toplumda tanındıkça alacağı oylar o denli artacaktır. Değişik ve yenilenme her zaman iyi sonuçlar vermiştir. Bu düşünceyle herkesi deva partisine destek vermeye davet ediyorum. hiç kimseyi eleştiremiyorum. Sadece ülkemin geleceğini düşünerek fikirlerimi yazıyorum. Deva partisi ne kadar hızlı kazanırsa türkiye için o denli hayırlı olacağını düşünüyorum.
24.05.2020 01:19

Eyt konusuna, ve emeklilerin mağduriyetlerine sahip çıkmanızı istiyorum. Başarular dilerim.
24.05.2020 01:17

Herkese Merhaba. Ben Doğu Akdeniz, Ege Denizi ve Kıbrıs meseleleri çerçevesinde birkaç şey söylemek istiyorum. Öncelikle şunu belirtmemde fayda var; Türkiye Cumhuriyeti Devleti 783.562 km2 Anavatan’a ve 462.000 km2 Mavi Vatan’a sahiptir. KKTC bizim iç meselemizdir. Ege’de Türkiye ve Yunanistan’a ait kıta sahanlığının sınırları henüz belirlenmemiştir. Şu anda ne Türkiye ne de Yunanistan Ege’de 6 deniz mili mesafesindeki kara sularınının ötesinde, sınırlandırılmış bir deniz yetki alanına sahip değildir. Yunanistan kara sularını tek taraflı olarak 12 mile çıkarmak istiyor. Bu karar Ege Denizi’ndeki çıkar dengelerini Türkiye’nin aleyhine orantısız bir şekilde değiştirecektir. Bu olursa Türkiye’nin kara suları Ege Denizi'nde %10’un altına düşmektedir. Bu da yaklaşık olarak 72.000km2 Mavi Vatanımızın ‘’çalınması’’ demek. Bununla beraber Ege’de bulunan bazı adalar ile ilgili Silahsızlandırma Sorunu mevcud. Doğu Ege Adaları, 1923 Lozan Antlaşması ve 1947 Paris Antlaşmasına göre silahsızlandırılmıştır. Yunanistan, Türkiye’nin itirazlarına rağmen ahdi taahhütlerini ve antlaşmalardan doğan yükümlülüklerini ihlal ederek 1960’lardan beri adaları silahlandırıyor. Yunanistan, egemenliği DEVREDİLMEMİŞ Eşek Adası, Nergiscik, Bulamaç, Keçi, Koçbaba, Ardıçcık, Kendiroz, Kandilli, Kızkardeşler, Sirina, Üç Adalar, Safran adaları başta olmak üzere 23 adayı silahlandırıyor. Ege Denizinde bir başka sorun Hava Sahası Sorunu. Yunanistan’ın 10 deniz mili genişliğinde ulusal hava sahası iddiası Ege hava sahası anlaşmazlığının temelini oluşturmaktadır. Yunanistan, kara suları genişliğinin 6 deniz mili olmasına karşın, ulusal hava sahası genişliğinin 10 deniz mili olduğunu iddia ediyor. Eğer bu iddiayı kabul edersek İzmir'den kalkan uçaklarımız Yunanistan’dan izin almak zorunda kalacak. Kısacası Deva Partisinden beklentim; Kıbrıs davamızdan, Doğu Akdeniz ve Ege Denizinden, Mavi Vatanımızdan bir çakıl taşı kadar dahi taviz vermemesidir. Herkese İyi Günler dilerim.
24.05.2020 00:40

Öncelikle merhaba. Düzenin değişmesinde rol oynayabilecek umudun olduğu bir oluşum olarak muasır seviyeye ilerleme aşamasında ve modern çağın yükümlülüklerine bağlı kalarak toplumu ötekileştiren ve kutuplaştıran yanlış politikalardan vazgeçilmesine ön ayak olacağınızdan şüphem yoktur. Toplumsal cinsiyet eşitliğine saygılı ve tüm cinsel kimlikleri kucaklayan bir parti olmanız dileğiyle.
23.05.2020 17:47

Milletimize ve Deva partisine gönül veren bütün partililerimizin bayramları kutlu olsun. Daha özgür ve mutlu bayramlar diliyorum. #GELİYORUZDEVA
23.05.2020 17:29

DEVA Partisi’nin özellikle teşkilatlanmadan sorumlu birimlerine acizane iletmek isterim ki, şu vasıftaki vatandaşlarımızı, memleket sevdalılarını, yurt içinde veya yurt dışında bulun lütfen, önlerine seferberlik görevini koyun, teşkilatlara yerleştirin: Önce vatan, önce bayrak, önce millet diyen... Hakı, hukuku, adaleti üstün tutan... Her şey vatandaş için diyen, vatandaş merkezli düşünen... Kibirden ve şahsi önceliklerinden uzak olan... Sağ sol demeyen... Alevi, sunni demeyen... O mahalle bu mahalle demeyen... Şucu bucu olmayan, demeyen... Kurumsallık diyen... Ben değil biz diyen... İstişaresiz hareket etmeyen... Mevki ve makam peşinde olmayan... Güçlü meclis diyen... Mütevazi yaşayan, israftan kaçan... Onurlu, dürüst, ahlaklı olan... Asla yalan söylemeyen... İşinin ehli olan, temsil gücü olan... İyi eğitim almış, dil bilen, diller bilen, dünyayı tanıyan... Emanete ihanet etmeyen... Herkese eşir davranan... Kriter olarak Sadece TC vatandaşlığını esas ve muhatap alan... Herkese kapısı açık olan... Her düşünceye saygılı olan... Eşitlikçi ve adil olan... Başka partililere de son derece anlayışlı, saygılı ve muhabbet dolu olan... Yolsuzluğa, yoksulluğa, yasaklara gerçekten karşı olan... Özgür düşünen özgürlüğü savunan... Kendini sürekli geliştiren, yenileyen... Sosyal yönleri kuvvetli, iletişim becerileri güçlü, diyaloglara açık... Daha önce bir parti teşkilatına katılmamış., aktif görev almamış... Aktif, dinamik, heyecanlı... Kısacası, DEVA’nın kuruluşundan beri altı çizilen profil “iyi insan, işini iyi yapan insan”. Bu donanımdaki insanlar bulunmalı. Onlara ulaşılmalı. Onlar aslında her yerde. İçleri, gönülleri “ vatan, millet, Sakarya” ateşiyle hazırlar, görev bekliyorlar.
23.05.2020 17:28

DEĞİŞİM… İNSANLAR DEĞİŞİMDEN KORKUYOR. ELİNDEKİNİ KAYBETMEKTEN, ELİNDEKİNE TEKRAR MUHTAÇ OLMAKTAN KORKUYOR. DEĞİŞİME İKNA OLMUYOR.. OYSA ZAMAN VE DÜNYA HIZLA DEĞİŞİYOR.. YENİ POLİTİKALAR YENİ BAKIŞ AÇILARI, YENİ SÖZLER VE NİHAYETİNDE YENİ YÖNETİCİLER… LİDERLİK EDECEK DÜRÜST, NET, ÖZGÜVENİ YÜKSEK, DEĞİŞİME UYUM SAĞLAMADA ÖNCÜ VE BU UYUM SAĞLAMA SÜRECİNİ İDARE EDECEK, BUNU NET BİR ŞEKİLDE ANLATABİLECEK, KENDİ ANLATTIĞI KADAR DEĞİL, KARŞISINDAKİNİN ANLAYABİLDİĞİ KADAR ANLATTIĞININ FARKINDA OLAN LİDER YADA LİDERLER GEREKİYOR. ŞİMDİ DEĞİL! ESKİDEN BERİ.. SANIRIM İHTİYACIMIZ OLAN DA BU.. DEĞİŞİM VE VİZYON!! VE ŞİMDİ YİNE BİR UMUT DOĞUYOR. ÖZGÜVENLİ, KENDİSİNİ YETİŞTİRMİŞ, İŞİNİ İYİ YAPAN, YÜKSEKLERİ HEDEFLEYEN, ORTAK HEDEFLER VE İDEALLER İÇİN ÇABA GÖSTEREN, GENÇ, DİNAMİK BİR EKİP. ÇEVİK, YENİ KOŞULLARA HIZLI UYUM SAĞLAYAN, FIRSATLARDAN HIZLICA YARARLANMASINI BİLEN, EMPATİ YAPABİLEN BİR EKİP. İNSANLARININ BİRBİRLERİNİN OMUZLARINA BASMADAN YÜKSELMEYİ BİLEN BİR EKİP. “BEN” DEĞİL, “BİZ” ANLAYIŞI OLAN BİR EKİP. İHTİYACA DEVA OLAN BİR EKİP. VE BU EKİBİN PARÇASI OLMAK. VE BU EKİBE ÖNCÜ BİR LİDER; İHTİYACIMIZ OLAN DEĞİŞİMİ DAYATMA OLAMADAN VİZYON OLARAK GERÇEKLEŞTİREBİLECEK BİR LİDER TÜRKİYE’NİN DÜNYANIN NERESİNDE OLDUĞUNU BİLEN, DÜNYADA SAYGI DUYULAN BİR LİDER. GENÇ, YÖNETİCİ BİR LİDER. HEM HAYALLERİ ÇOK BÜYÜK HEM GERÇEKÇİ BİR LİDER. BAŞI GÖKTE AYAĞI YERDE BİR LİDER. BİR UMUT YEŞERİYOR..
23.05.2020 16:39

Ramazan Bayramınızi kutlar, Sağlık ve huzurla geçireceğiniz nice bayramlar dilerim. Kürşat Sezgin
23.05.2020 16:05

Demokrasi ve Atılım partisinin ülkem ve milletim adına hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bir öğretmen olarak bu gün eğitimle ilgili ülkemizdeki sorunları kendimce anlatmak istiyorum. İlk okul, lise ve üniversite olmak üzere ülkemizde eşit şartlarda eğitimin olmadığı kanaatindeyim. Biliyorsunuz iktidar biz zamanlar fatih projesi ile her öğrenciye tablet vereceğiz dedi, akıllı tahta dedi, kitapları artık tabletler de olacak dedi. Sorarım size kaçı bunu kullanıyor yada ne oldu o projeye yada ne kadar etkili oldu teknoloji eğitimimizde. İnanın şu an yok olmak üzere olan fatih projesi ismini anan yok. Sürekli değişen bir Milli Eğitim Bakanı eğitimdeki ani ve stratejik kararlar ve bunun nedeni kendi ideolojilerini empoze etme çabaları, öğrenciler arasında ayrıştırma onları bir kobay olarak kullanmak bu ülkeye yapılmış en büyük yanlıştır. Bu durum eğitimin her safhasında mevcut. Bir öğretmen alımı bile kendi yandaş çevreleri ve önerileri ile mülakat denilen saçma bir sistemle devam etmektedir. Evet her ilimizde üniversite var çok güzel ama hangileri her alanda en iyisi sırf üniversite var olsun diye yapıyoruz. Bir üniversitenin herhangi bir bölümünde profesör veya doçentler derslere girerken başka bir üniversitede bırakın profesörü doçent bulamıyorsunuz. İnanın şu an bazı üniveristelerde derslere araştırma görevlileri giriyor. Şimdi düşünün bir tarafta profesörler ve doçentler ders anlatıyor diğer yanda daha yeni mesleğe başlamış araştırma görevlilerimiz var. Tabikide araçtırma görevlilerimiz de ilerde doçent profesör olacaklardır. Onları küçümsemek veya anlatamazlar demiyorum. Ancak üniversiteler arası gömlek farkını anlatıyorum.Bu üniversiteyi kuranlar acaba çocuklarını gönderiyorlar mı oralara merak ediyorum. Kendi çocuğunu göndermiyorsun ama vatandaşın çocuğunu göndermesini istiyorsun. İşte bu zihniyet değişmeli her yerde adalet, eşitlik ile vatandaş da emeğin karşılığını alsın. Üniversiteli işsiz mezun sayımız bazı ülkelerin nüfusunu geçiçmektedir
23.05.2020 13:42

Günlerdir, bizden korkuyorlar mesajları yayınlanıyor. Deva partisinden kimse kormamalı, Deva partisi iktidara geldiğinde, bu gün iktidarda olanlar bile sevinecek. Adil, demokrat, insan haklarına saygılı olduğumuz için onlara da bu ilkelerin önemini hatırlatacağız. Deva partisi her kesimden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını ve tün dünya da yaşayan insanlara huzur getirecek.
23.05.2020 13:41

Türkiye yönetilemeyip, savrulurken; vizyon ve değerleriniz ile geleceğe bir umut ışığısınız. Sosyal devlet anlayışına, özgürlüklere, ekonomide atılımlara, geçim derdini aşmaya, aslında günün sonunda eskiden olduğu gibi bir bütün olmaya çok ihtiyacımız var. Bakın Mayıs 2020 Türkiye'sinde vatandaşlar olarak bizler aldatılıyoruz. Ben Turizm sektöründe özel bir şirkette çalışan bir vatandaşım. Covid-19 salgını nedeniyle şirketim kısa çalışma ödeneğinden faydalandı, haziran sonuna kadar bu ödenekten faydalanıyorum. Fakat devlet bu ödeneği bir hibe olarak değil, mevcut işsizlik fonunda yer alan hakkımı önden vermek suretiyle bir nevi kendi paramı bana verirken bir lütuf gibi bunu lanse edebiliyor. Keza temmuz itibariyle işsiz kalmam durumunda işsizlik maaşına başvurduğumda 10 ay yerine 7 ay alma hakkına sahip olacağım. Sosyal devlet olup olmadığımızın değerlendirmesini yapabileceğimiz bir diğer örnek; bireysel temel destek başlığı altında, karşılığını faiziyle ödemek suretiyle devlet vatandaşını BORÇ para almaya yönlendirdi. Bu kredi başlığında 5.000 TL / 7.500 TL / 10.000 TL olarak işlem yapılabileceği belirtildi. Yapılan başvuruların büyük bir kısmı 53 gündür hala değerlendiriliyor statüsünde devam ederken, onay verilen başvurularda kamu bankaları devletin beyanının aksine 3.000 TL olarak onay verebileceğini belirtmektedir. Şimdi sosyal devlet ve devlet beyanı ciddiyeti nerede kalmıştır? Vatandaşına borç dahi veremeyen bir yapıyla karşı karşıyayız. Maske dağıtımı, enflasyon verileri, emeklinin, işçinin kısacası tüm ülkenin durumu konuları da 2000 karakter ile anlatılamayacak seviyede perişanlıktadır. Tüm bu ortamın sonucunda sizlerden vatandaş olarak beklentimiz oldukça yüksektir. Çıktığınız bu yol şüphesiz uzun ve engellerle dolu olacaktır. Emeklerinizin karşılığını beklediğiniz zamanda alamayabilirsiniz. Fakat bu ülke için, bizim için asla vazgeçmeyiniz. Saygılarımla,
23.05.2020 13:16

Stratejik Düşünme Gerçeği * Hayalperestliğe ve öngörüsüzlüğe mani olmaktır. * Nakdi ve beşeri sermayenizi doğru zamanda ve uygun zeminde verimli bir şekilde kullanabilmektir. * İş hayatınızda, kendi politikanızda ve günlük yaşamınızda duygusal zekanızı kaybetmeden, aklın ve mantığın hizasından da ayrılmadan tamamen rasyonel değerlendirmeler ile kararlar alabilmektir. * Unutmayınız ki ; gerçek, siz inanmaktan vazgeçseniz de değişmeyen şeydir.
23.05.2020 12:53

Yandaş medyaya bakıyorum direk partimizden bahsetmiyor ama korku paçayı sarmış kötülemek için bütün açık oturumlarda 100de 1 i geçmeyecek yorumları yapılıyor madem öylede neden konuşuyorsunuz 100de 1 i gecmeyecek partiyi MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR korkunun ecele faydası yok geliyoruz dürüst ve ekonomist lider ALİ BABACAN
23.05.2020 02:05

Ramazan bayramınız HAYIRLARA VESİLE OLMASI dileklerimle. tüm deva partisi kurucu üyelerimiz ve gönülü çalışanlarının da bayramlarını kutlar hayırlara vesile olmasını Cenabı Allah’tan dilerim. Bu güzel günlerde başarılı istek ve arzusu içinde bir çok gönülü arkadaşların katılımını sağlamak İÇİN yaptığımız mücadele den iyi sonuçlar aldığımızı yoğunluk olarak tarafınıza iletişime geçerek sizler ile yol arkadaşlığı yapmak isteyen tüm arkadaşlar akın akın tarafıma ulaşarak gerek mesaj gerek telefon İLE bizden Bilgi talep etmektedirler bizde bu talepleri sayfamıza (devapartisi.org )adresine yönlendirerek kayıt yaptırmalarını istiyor yapamayanlar yardımcı oluyoruz sizlerden üyeliğimiz kısa zamanda kabulünü ve şahıslar İLE yaptığımız istişarelerde üyelik ile ilgili tam bizim kaydımızın oluşmadığını beyan ederken Kişiler karşı sorumluluk taşıma hissiyatı içinde sabırla beklemekteyiz siz deva partisi başkan ve yönetimine saygı İLE bildirir bu ülkemizin zor süreçlerinde gerçek dava arkadaşı olmak isteyenler Umut Kapısı gözünde bakan tüm insanlarımız İÇİN bilgilendirmeyi bir borç olarak sizler söylemek ten onur duyarız. çoğalıyor,güçlenerek aranıza katılmayı sabırsızlık İLE bekliyoruz. İnal erat deva partisi gönülüsü üyesi olmayı bekleyen onur duyan birisi olarak arz ederim NOT :daha öncede girmiş olduğumuz yerel seçimlerde bizimle beraber olan seçmenlerim ilede irtibat halindeyiz bileğileriniz arz ederim.
23.05.2020 01:13

Epey bir zamandır oy vermek suretiyle desteklediğim partinin ileriye doğru yeni adımlar atamamasının, artık yerinde saymakla kalmayıp geriye doğru neredeyse bir U dönüşü içerisine girdiğini müşahade ediyordum.Dünya görüşüme uyan ve oy verebileceğim alternatif bir oluşumun olmaması sebebiyle de seçimlerde,gözlemlediğim hatalarına rağmen oy kullanmaya bir süre daha devam ettim.Yapılan son seçimlerde oy kullanmaya gitmedim.Partinizin kuruluş aşamasını tüm detayları ile izlemeye ve kamuoyuna yaptığınız açıklamaları epeydir yakın takibe alanlardanım.Yaşadığım ilde, İşim gereği çok sayıda insanla iletişim kuruyor zaman zaman memleketin gidişatı hakkında sohbetlerde bulunuyorum. Edindiğim izlenim düşündüklerim ile paralel bir seyir halinde. Mevcut hükumetin geçmişte memlekete çok değerler kattığını, memleketi tabiri caiz ise bir üst lige taşıdığını müşahede etmiş, haklarını her ortamda teslim etmişlerdenim. Ancak kendilerinin de kullanmış oldukları tabir ile yaşanan metal yorgunluğunun önüne geçemediklerini görerek etrafımda etkileştiğim bir çok insan gibi yeni bir arayış içerisine epeydir girmiştim. Partinizin kuruluşu tam da böyle bir zamana denk geldi diyebilirim. Kendi menfaatlerini genelin menfaatlerinin önünde görmeye başlayan ve iktidarda olmalarını kullanan kötü niyetlilerin, iyi insanlardan sayıca artmaya başlaması iktidarda büyük bir küskünler topluluğu yaratmış durumda. Bunu görebiliyorum. Memleketin menfaatine olacak şekilde bu insanların hizmet sunmalarına alan açılması halinde inanıyorum ki partinize büyük teveccühleri olacaktır. Geçmişten bu güne kadar yapılan yanlışlardan çıkarılacak derslerin iyi çalışılması ve aynı hatalara düşülmemesi halinde partinizin ülke sorunlarına gerçekten deva olacağına inanıyorum. Basında kendinizi ifade edecek çok az platform olduğuna bakmayın.Sizlere umut bağlamış, kötü gidişatı değiştirebileceğinize inanan çok büyük bir kitle olduğu kanaatindeyim. Yeter ki doğru yolda yürümeye devam edin.Yazacak çok şey var, alan az. :)
23.05.2020 01:02

Merhaba , Allah yolunuzu ve bahtınızı daima açık etsin. öncelikle ülkenin derdine DEVA olacağın(M)ızı ümit ediyorum. Maalesef günümüzün siyaset durumu ortada DEVA partisinin çok farklı bir vizyon takip etmesini gerektiğini düşünüyorum. en başta sizden olmayanların ötekileştirilmediği , tutuklanmadığı veya dışlanmadığı bir parti olmanız en büyük dileğimdir. Dini , Dili , Irkına bakılmadan , düşüncesi , fikri ayrıştırılmadan herkese kucak açılması ümidi...
23.05.2020 00:23

Umudum odur ki, bu güzel insanlar güzel işler başaracak, ülkemizde çoğulcu demokrasinin, saygının, adaletin, ekonomik kalkınmanın en başarılı örneği olacaktır. Yolunuz,yolumuz açık olsun. Sevgiyle kalın
22.05.2020 21:28

Merhabalar, Öncelikle son zamanlarda en çok takip ettiğim partilerin içerisinde yer almaktasınız. Açıkçası buraya bile yazarken tereddüt ettim . Ben tereddüt etmeden korkmadan bir partiye bile ulaşıp birşeyleri ifade etmek de sıkıntı yaşıyorsam bir yerler de bir sıkıntı var diye düşünüyorum. Bu sıkıntıyı gidermek gerekiyor, insanların partilere kolay ulaşmasını sağlamanız lazım. En büyük beklentim ekonomi ,eğitim ve hukuk bunun dışında inşaat mühendisliği öğrencisi olarak kentlerde yapısal bir bozukluk mevcut, dikey kentleşme yerine yatay kentleşmenin daha ön plana çıkması gerekiyor. Mezun olduktan sonra inşaat mühendisleri aylarca iş bulma telaşesinde koşuyor . İnşaat mühendisine yeteri kadar önem verilmiyor. Tamamiyle özelleşmenin önüne geçilmesi gerek. Kısmen özelleşme olabilir. Devletin kendi mühendisine sahip çıkıp bir takım yapıları kendi yapıp mühendisine de yaptırması gerek. Bunların dışında yapı denetim firmalarına parayı veriyorsunuz sizi denetlemeye geliyorlar hangi firma eksiğinizi görmezden gelirse onu tercih edebiliyorsunuz. Böyle bir sistemi kabul etmek mümkün değil. Bu ve bunun gibi bir çok uygulama mevcut . İnşallah sizler de bu israfın önüne geçeceksiniz. Yolunuz açık olsun.
22.05.2020 21:14

Serbest Kürsü özelliği için partimize ve yöneticilerimize teşekkürlerimi sunuyorum. Bu baskı ve sansürcü düzen içinde etik kurallar çerçevesinde bir fikir belirtme alanı kuruldu bu Türkiye için bir ilk Hepinizin Malumu bugün ülkemiz dış politikada önemli bir gündem yaşamaktadır. bir yandan Doğu Akdeniz ve Libya öbür yandan Suriye , Irak ve kıtalararası diğer problemlerle meşgulüz. Mevcut durumda Türkiye dış politikasını Hard Power üzerinden yürütmektedir bu yöntem Oyun bozmaya yarasada yeni bir oyun kurmak için yetersizdir bugün bunun sonucunu Libyada görüyoruz evet bir ortaklık bozuldu ancak Türkiyenin çıkarlarını önceleyen yeni bir ortaklık kurulamadı. Partimiz iktidar olduğu takdirde Ülkemizin bölgesel , sosyal , ekonomik , askeri gücünün birleşimi olan Smart Power Potansiyelini kullanmalı İç politikada güç için Dış politikada Düşmanlık tezini bırakıp İçerde ve Dışarda Mümkün mertebe dostluğu öncelemeliyiz aksi takdirde Doğu Akdeniz , Kafkasya , Ortadoğu kaynaklı sorunlarımız tıpkı kıbrıs sorunu gibi çözümsüz ve süreklilik arz edecek hale gelecektir Dışişleri bakanlığımızın Ehliyet ve liyakati önceleyen bir teşkilat reformuna ihtiyacı vardır bu doğrultuda 1) Dışişleri bakanlığı yeniden özerk bakanlık statüsüne getirilmelidir 2) Dışişleri bakanlığı ile Stratejik düşünce kuruluşları arasında ciddi bir istişare bağı oluşturulmalıdır 3) Türkiyenin kalifiye Diplomat & Bürokrat yetiştirmesi bir gerekliliktir bu yüzden Fransadaki ENA ( Ecole Nationael d Administration ) gibi Kalifiye eğitim veren Diplomat Bürokrat okuluna ihtiyacımız vardır. Geleceği görebilecek liyakatli kadroları yetiştirmekte bu adım önemlidir 4) Keyfi Diplomatik atamalar malumunuzdur Üçyüz Yıllık Türk diplomasisi ne yazıkki bugün Nepotizmin kurbanı olmuştur. Bunun önüne geçmek için atama sistemi değiştirilmelidir Diplomatlar Tarafsız Cumhurbaşkanınca meclise aday olarak sunulmalı Mecliste atamalar kapsamlı bir biçimde tartışılmalı , Adayların yeterliliği gözlenmelidir
22.05.2020 19:40

Merhaba, Allah yardımcınız olsun. Sizlerden çok umutluyum, umutluyuz. Benim tavsiyem şu olacaktı; Her kesime hitap eden ortadan bakan bir parti olarak daha çok kitlelere ulaşmanız sizin için önemlidir. Bu doğrultuda benimde takip ettiğim yaklaşık 1 milyon abonesi olan ve maalesef ülkemizde bir elin parmakları kadar kalmış tarafsız gazetecilik yapmaya kendi çabaları ile gayret gösteren Cüneyt Özdemir'in programına katılmanızı tavsiye ediyorum. Parti programı ve vizyonunu çok sempati ile karşılanacağını düşündüğüm bu genç kitleyi kendinize çekmek akıllıca olacaktır. Lütfen bunu değerlendirin.
22.05.2020 17:46

DEVA-Demokrasi ve Atılım Partisi Anadolu, uygarlıklar ülkesi, Renkleri Gökkuşağı renkleri. DEVA'nın davası, Katılımcı Demokrasi. Demokrasi emek ister, katılım ister, Halka yaygın refah, Atılım ister. Deva'dır sorunların çaresi, Uzun ince yolda yürümek, yürek ister. Saygılarımla,
22.05.2020 14:59

Bu ülkeye vereceğiniz en büyük hizmet "seçmeyi öğretmek" olmalı. Bunun için de, vatandaşların, yaptıkları seçimlerin sonucunu bizzat yaşayarak görebilecekleri şekilde yerel örgütlenmeyi "yetki ve uygulama" ile donatmanız gerekmektedir. Bilgi, görgü ve emeğin tekrar hak ettiği yerlere gelmesi dileğiyle.
22.05.2020 14:08

Merhaba Ali Bey, Öncelikle teşekkür ederim. Çünkü bugün bir kaç video izledikten sonra içime umut doğdu. Ben 1995 doğumluyum, mevcut iktidarın eğitim sistemindeki başarısızlığının ilk meyvelerindenim. Buna rağmen birşeyler yapma gayretimi kaybetmedim. Size teşekkürümün sebebi belki hayatımda ilk defa beni temsil edebilecek bir parti gördüm. Ben elinden geldiğince okuyan, ülkenin sosyolojik yapısı izin verdiğince muhalif olan bir Türkiye genciyim. İlerlemenin eleştirmekten ve daha iyisini hedeflemekten geleceğini düşünüyorum. Sağcı, solcu, yukarıcı, aşağıcı olmak umurumda değil. Ailemin ve ülke sınırları içerisinde ki her insanın refah bir toplumda yaşaması tek isteğim. İnsanların dini, ırkı yada herhangi bir özelliği benim umurumda değil. Bu yüzden 18 yaşımdan itibaren bir partiye oy verdiğim an siyasi bir damga yemiş olarak buldum kendimi. Bence artık bunlardan uzaklaşmalıyız. Osmanlıcı mısın Atatürkçü müsün? Alevi misin Sünni Misin? Türk Müsün Kürt Müsün? Vatansever misin FETÖcü müsün? gibi sorularla muhattap olmak istemiyorum. Paramın değerli olmasını, farklı kültürlerle iç içe yaşamayı ve farklı kültürlerle kendi kültürümü sentezleyerek gelişmeyi ve gelecekte ailemi geliştirmeyi istiyorum. Siz bana bununla ilgili umut verdiniz. Bunu da videoyu izledikten sonra tamamen içimden gelerek yazma ihtiyacı hissettim. Teşekkür ederim.
22.05.2020 13:52

Sayın genel baskan ve gik üyeleri partinizi takip ediyorum akp dilim yandıgı icin üyelik icin acele etmiyorum.sartlarıda goz onunde bulundurarak genel olarak acıklamalarınızı demokratik ve cesaretli buluyorum.ozellıkle kürtler ve hdp konusunda. aslen rizeliyim.ben turkıyenın en onemli sorununun gercek bagımsız hukuk devleti olamaması,kuvvetler ayrılıgı ,liyakat,siyasi parti kanunlarının , burokrasinin,evrensel ozgurluk ve demokrasiyı benımseyememesinden kaynaklandıgına inanıyorum.bu sorun cozulurse din veye tabular ustunden ulke yonetılmesse kıriter ahlak ve adalet olursa asamıyacagımız sorun yoktur ekonomi dahil.partinizden en buyuk beklentım gercek hukuk devletini insa ederek ülkemizin son 25 senesıne damga vuran 28 subat/ergenekon, balyoz/17-25 aralık ve en onemlisi 15 temmuzu yeniden halka acık bır sekılde yargılamanız sucun sahsılıgı ve evrenselliginide baz alarak gercek sucluları tespıt, edıp cezalandırmak, haksızlıga ugrayan tum vatandaslarımızın ,kurumların,haklarını ve onurlarını amasız iade etme taahutunuz olmasıdır.acıkca bır enpati yapalım ulkemızde bır darbe girisimi olsa ve bunların ıcınden ulkemızı yoneten akp den katılılan yonetıcı,veya uyeler olsa akp tamamını silahlı törör örgutunden yargılamak,mallarına el koymak, işten atmak ve mahkum etmek aileleride dahil ne kadar adilane olursa bugun feto denilen lanetli kelimeden yargılamalar o kadar adilanedir.sayın mustafa yeneroglu bu konuda elınden geldigince haksızlıkları dile getiriyor.bunu omer gergerlioglu icinde soyleyebılırız.ama arkalarında partileri olmadıgı surece fazla bır onemi olmuyor eger bız bu ulkede eski akp selim temurcinin dedigi gibi haksızlıga ugrayan insanların haklarını ve onurlarını ıade etmessek herkesımden huzurlu bır gelecek kuramayız.gercekcı bır soylemdir Kurtulusumuzun tek recetesı ve olmazı amasız herkes icin bagımsız hukuk devleti ve adalettır. hz. ALİ sozu adaleti olmayan devlet dinsizdir. Cıktıgınız bu yolda rabbım ulkemız adına alacagınız kararları hayırlı eylesin.
22.05.2020 12:34

merhaba deva partisi kurulmadan bir kaç yıldır kafa yordum akp nin gelecek genel başkanı kim olmalı diye. Sayın BABACAN çıkmıştı zihnimden. bakmayın ilkokul mezunu olduğuma .okuma imkanım olsaydı çok başka yerlerde olurdum.www.antoloji.com şair özcan uysal ı ararsanız beni tamamen iyi tanırsınız. akp kurulduğundan beri oyumu ona verdim sırf kutsal dava ve mazlumlara umut olduğuna inandığım için.son yıllarda bütün hatalarına rağmen yine oyumu verdim hatalarından döner umuduyla.istanbul belediye seçimlerinde yine oyumu verdim ama iptal etmelerinden dolayı büyük hayal kırıklığı yaşadım ve akp nin sonunu kendisinin getirdiğini gördüm.istanbul belediye başkanlığı seçimlerinin iptal edilmesini çok eleştirdim sosyal ortamlarda ve bahanelerinin hiç inandırıcı olmadığını. ve o zaman yemin ettim oyumun imamoğluna olacağına. ben miyim bunu söyleyen...bütün eski akp li dostlarım ve yakın uzak tanıdıklarım beni hain ilan etti.....ne tür bir dil kullandıklarını görüyorsunuz.yahu dedimki ben akp ye 17 yıdır oyumu verdim minnet etmedim karşılık istemedim çünkü allah için verdim.bari iftira etmeyin sayıp sövmeyin.yahu 17 yıl bana teşekkür bile etmediniz ama ne çabuk sövdünüz...demem şuki söylemler tatbiki ahlakta olmadı.yahu dedim beni size düşman etmeyin bari 17 yıl akp ye oy verdin sağol teşekkür ederiz hata yaptığını düşünüyoruz umarız hatandan dönersin deyin. yok nafile.ya bizdensin ya düşmansın.evet idealler yok olmuş bunu çok geç gördüm.müslüman ülkelere örnek olacak türkiyenin seçimlerle gelmiş islamcı iktidarın seçimlerle gideceğini gittiğini göstermesini umuyordum canlı örnek olması için.dünya da ve iktidarda gözü olmadığını canlandırması hayaliyle yaşıyordum..... ekonomi vs vs her şey tersine gidebilir türk milleti fedakar yeterki ideallerimizi bırakmayalım onlardan vaz geçmeyelim.ahlak dürüstlük idealler olmazsa zengin olmuşum neye yarar o zenginlik bir günde gider ahlak giderse.onun sizi destekliyorum.idealler için idealleri yaşatın türkiye yaşasın insanlık yaşasın.
22.05.2020 11:29

Sayın ali babacan genç yaşınıza ragmen ak parti iktidarlarinda çok güzel ekonomiyi yönettiniz takdir edilecek bir insansiniz kariyeriniz oldukça da başarılı iyi bir devlet adamisiniz ama iyi bir politikacı yada siyasetçi değilsiniz.soyledikleriniz inanın beni derinden üzüyor ak parti hakkında o kadar çok eleştiri yapiyorsunuzki bunlar size oy olarak geri dönmez haberiniz olsun.chp nin milletvekili veririm demesi beni bile utandırdı birilerinin ipiyle kuyuya inmek akıl işi değil heleki bu chpsye.yillarca chp zihniyetine karşı mücadele veren bu halk azda olsa bu zihniyete karşı zafer kazanırken siz o zihniyetin peşine gidiyorsunuz aklı selim insansiniz chp size ve saadet p gelecek p iyi p hdp neden yardımcı oluyor bunu anlamamak için ya bir insanın sağır kör yada zir deli olması lazım amaç sizin üzerinizden ak partiyi bölmek ama bunu yapamayacaksınız çünkü sizde artık milletin gözünde chp nin kuyruk partisisiniz halkta biliyor ak partinin adam kayirdigini ihaleleri yandaşlara verdiğini ekonomin çok zayıf olduğunu bunlari aslında halkın tamamı biliyor bende biliyorum şu an bile işsizim ama tutup oyumu chp yada onun kuyruğuna takılanlara vermem.bence kendi göbek bağınızı kendiniz kesin ve söylemlerinizde yıkıcı değil yapıcı olun eleştirirken de yapilan yatırımları onaylayın insanlara yatırımların kesilmeyecegini sosyal yardımların kesilmeyecegini anlatın inanın siz ve bütün partiler ak partiyi eleştirdikçe chpnin yan partisi görünümü oldukça hiç bir zaman oy alamasınız insanlara engelli yardımlarımdan bile bahsedin inanın oy alırsınız çünkü insanlar o yardımın bile kesileceginden korkuyor adanadaki olay bile insanı şüphede bırakıyor izmirdeki ezan bile insanları chpden korkutuyor yanı sizden şu an malasef saydigim partilerin tamamı chp nin kuyruğu gibi duruyor yapmayın etmeyin mademki oya talipsiniz gelecek p ve deva p olarak seçime hazirlanin ortak parti kurun ama bu chpnin bölme partisi değil halkın toplanma partisi olsun kalın sağlıcakla
22.05.2020 01:33

Türkiye’de 20 milyondan fazla Kürt olup herbiri En az bir Türk kadar bu toprakların evlatları.Bu topraklar için Düşman İle omuz omuza mücadele etmiştir,AKP ve HDP Kürt’lerin bu iyiniyetlerini yıllar boyu kötüye kullanmıştır. Kürt’ler HDP ye zorunlu .Akp’yi bir çıkış olarak gördükleri için oylar vermiştir.Her birinin oyları kendi içerisinde değerlidir. Ancak bu iyiniyetler kötüye kullanılmıştır.Seçim Malzemesi yapılarak YASADA garanti altına alınmayan bir SEÇİM KARDEŞLİĞİ ortaya atılmıştır. Kürtler herkesten daha aç demokrasiye...Kürtlere Yasalarla garanti altına alınan KARDEŞLİK duygusunu verdiğimiz takdirde her türlü oylarını rahatlıkla alabiliriz.Akp ve HDP bu fırsatı kaçırdı Bu son fırsat...fırsatı kaçırmayalım
22.05.2020 00:33

Ali bey merhaba Ali bey yanınıza içinize bir düşman almalısınız. Geçmiş dönmede yaptığınız veya gelecek dönemde yapacağınız hataları yüzünüze vuran biri olmalı. Bu şekilde güçleniceğinizi düşünüyorum. Bu sayede ilerde karşınıza geçmişinizle alakalı sorular sorulduğunda güçlü cevaplar verebilirsiniz ve güçlenirsiniz. Mesela 140journos kanalının sizin ve parti hakkında olan sakın kader deme videosunda dk 3.20 de umarım yanınızdaki arkadaşlarınız pes etmez dediğinde sizin cevabınız yok bir şey olmaz inşallah olmamalı. sizin cevabınız yola çıktığım arkadaşlarım bu işte çok sağlamlar ve güçlü beraber hareket ediyoruz yıldırma politikaları bizi yıldıramaz tarzında konuşmalar yapmanızı isterim. Yıldırma politikalarında yıldırma işleminde pes edecek arkadaşlarınız olabilir belki ama halka bunu yansıtmayın her zaman sağlam güçlü gümbür gümbür geldiğinizi gösterin. Bana sorarsanız içinize alacağınız düşman NİHAT GENÇ olabilir ama o kabul eder mi bilemem . İkinci konu söylemek istediğim gençlerin oylarını almak için çabalayın 50 yaş ve üstü insanların oylarını değiştirmek çok zordur. 50 yaş ve üstü insanların fikrini değiştirmeye çocuklarına iş bularak sağlayın. Eğer siz 50 yaşındaki amcayla ablanın çoçuğuna iş bulursanız oyunuz direk 2 kişi daha artıyor. Çevreniz çok geniş kitlelere ulaşıyor bunu değerlendirin ve şimdiden gençlere iş bulun ve toplumun içine çıktığınızda devlette koltuk sahibi olmadan bile binlerce insana iş buldum devlete bir yer sahibi olduğunuzda bunun daha fazlasını yapabileceğinizi şimdiden gösterin. Kimse sizin kara kaşınıza gözünüze oy vermeyecek. Gençlere ulaşmayı instagram youtube twitter facebook belki tiktok sosyal medya üzerinden yapın. araştırmalar yaptırın gençlerin aktif olduğu mecraler yerler üzerinden yürüyün. Haber saatinde televizyon karşısına gençlerin en fazla %10 u geçiyordur ve size ayrılan zaman 1 dk olucak böyle düşüncelerinizi ve icraatlarınızı aktaramazsınız. Sokakta el sıkma devri bitti sosyal medyalardan ulaşın onlara
21.05.2020 22:41

Evet ben bu partinin kurulucağını duyduğum an çok büyük bir heyecan yaşadım DEVA PARTİSİ benim için özgürlük yaşam kalitesi ben gerçekten insan gibi yaşayacağını bana hissettirdi bunun ötesinde birçok insana da ulaşacağına eminim parti başkanı ve kurulu üyeleri hepsi Özel seçilmiş emin ki hepsi bizim içimizden gelen bilinçli akılcı düşünceli insanlar ve ben de bu partiye destek vermek amacıyla gönüllü oldum ne mutlu bana bu fırsatı veriyorlar olması ben bundan sonra gerek sosyal medyada gerek yaşam tarzımda yapabileceğimin en iyisini yapıp partimi destekleyip yeni gelecek için çocuklarım için şeffaf bir yaşam için başkan ve tüm teşkilat arkadaşlarım şimdiden teşekkür ediyorum
21.05.2020 21:25

Asla yalnız yürümeyeceksin... Sayın Genel Başkanım Ömrümün en güzel yıllarını bu davaya harcamayı seninle birlikte yol yürümeyi nasip eden Rabbime hamd olsun..
21.05.2020 19:05

Merhaba, "sakın kader deme" adlı videoyu bir değil iki defa izledim. Çok beğendim. Yapanların yaptıranların hepsinin emeğine sağlık, çok teşekkürler. Çok şükür DEVA, videoda da mükemmel bir şekilde özetlendiği gibi, bu saf halis niyetlerle ve hedeflerle ilmek ilmek kuruluş çalışmaları işlendi ve kuruldu. Şimdi artık tüm Türkiye'ye, millete açılma ve mal olma vakti, inşallah. Öyle olmalı ki, bu ve benzer videolar ve mesajlar, memleketin her şehrine, ilçesine, mahallesine ve köyüne girmeli. Girecektir de.... İstisnasız her vatandaşın kapısı çalınmalı, gönlünde bir iz bırakmalı. Partiyi desteklesin desteklemesin, oy versin vermesin. Selam verilip, iz bırakılmalı. Yapımcıdan ve partimizden, en kısa ifadesiyle, en uzak ilimizin en uzak ilçesinin en uzak köyünde yaşayan her bir vatandaşın kapısını çalacak, gönlüne girecek, iz bırakacak çalışmalar da bekliyor olacağız. DEVA'nın yolu açık olsun, her kapıyı çalsın, her gönüle girsin, tüm ülkenin tüm Türkiye'nin partisi olsun, vesselam.
21.05.2020 15:20

#21Mayıs1864 .................... Ne söylesem hüzün eksilmiyor dilimden, Ne yazsam sürgün gitmiyor gözümden, Dağım Elbruz toprağım Kafkasya, Varsın ölüm dağılsın pranga. ................................................................................................... * Soykırım sonucu Kafkasya'dan ayrılmak zorunda bırakılan ve sürgünde hayatlarını kaybeden Çerkes kardeşlerimi saygıyla ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad olsun.
21.05.2020 14:20

Selamun Aleyküm Allah kolaylık versin hepinize... Videoyu izledim çok güzel olmuş gerçekten.. Açıklayıcı ve doyurucu.. Ama önemli olan geniş kitleler ve o konuda İnşaallah Bir Fox a mecbur kalınmaz... Alanlara çıkılması lazım halkla bütünleşmek lazım halkı dinlemek onlarla dertleşmek onların güvenini kazanmak... Bakın bu pandemi ile beraber halk perişan... Mevcut durum ortada iktidarı ile muhalefeti ile... Vallahi gülünç durumdayız... Hiç bu ülkeye yakışıyor mu bu hal... HALK DİLENCİ DURUMUNDA DEVLETTE PARA OLMADIĞI İÇİN ACİZ DURUMDA... ACİL İHTİYACI OLANLAR TOPLUMUN İSLAMİ KÜLTÜRÜ OLMASA PERİŞAN... DEVLETTE BORÇ PARA DAĞITIYOR ODA ALAN VAR ALMAYAN VAR... PEKİ DEVLET NİÇİN VAR... BU ZOR GÜNLERDE OLMASI GEREKİYOR... NEYİ İLE HERŞEYİYLE... İŞTE GÖRÜYORSUNUZ DİYORDU YA BİR KÜRT VATANDAŞIMIZ... İKDİDAR ETRAFINDAKİ YALAKA MENFATÇİ AZINLIK HARİÇ DEVLETİN İMKANLARI GÖSTERMELİK... VALLAHİ BAZEN ŞAŞIYORUM BU DEVLET KİMİN... YANİ ANLATILACAK O KADAR ŞEY VARKİ... SÖZÜN ÖZÜ HALKA İNİLMELİ HEMDE TEZ ELDEN... SAYGILARIMLA ALLAHA EMANET OLUN
21.05.2020 10:10

140 journosun hazırladığı deva partisi kuruluş belgeselini izledim. Çok ilgi çekici ve çok etkileyici bir belgesel olmuş. Bu belgeseli herkes twitter ve facebook hesabında paylaşmalı. Bence halk deva partisini tanıdıkça destekleyecektir. Yolunuz yolumuzdur. Yolumuz aydınlık olsun.
21.05.2020 06:41

19 Mayıs 19 Vaat dinlediniz mi? Bence bir bakın. dijitalleşme teknoloji yoğun çalışma hayatı ve sosyal hayat. Bunlar ülkemiz için çok önemli atılımlar vizyonlar. Artık çağa ayak uyduran teknoloji tüketen değil, üreten toplum olma zamanı. 1. İnsanlarımıza teknolojik okur yazarlığı öğretme zamanı. Çiftçimize, esnafımıza, işçimize, Kobilere, veliye, ev hanımına daha bir çoklarına. Teknoloji deyince Facebook takip ya da like atma resim paylaşma olmamalı. 2. İnsanlarımızın bakış açılarını değiştirme, farklı düşünebilme yetilerini geliştirmeleri için ulusal medyada ya da sosyal medyada çalışmalar yapılmalı. 3. Tüm vatandaşlarımıza girişimcilik konusunda bilgi verilmeli cesaretlendirilmeli. 4. Özellikle tarım * hayvancılık konularında teknolojik bilgi. Yeni ürünleri yeni cinslerin yetiriştirilmesi. araştırılması konusunda yeni, akılcı teknolojik uygulamalar teşvik edilmeli. Gıda bir silahtır ve yerli olmalıdır. 5. Topraksız tarım. dikine tarım ekolojik tarım. katma değeri yüksek tarım ürünleri konusuna odaklanmalıdır. 6. Coğrafi işaretleme ve Yöresel ürünlere ağırlık verilerek sertifikasyon çalışmaları hızlandırılmalı ve ekonomik olarak bu çalışmalara teşvik verilmeli. 7. Ham maddeyi ithal edip montaj yapan bir seviyeden Hammade de üreten katma değeri yüksek ürün seviyesine çıkartacak teşvik sistemi uygulanmalı. 8. Turizm de alternatif ürünler geliştirilmeli katma değeri yüksek misafire harcatan turizm, harcayan turist için çalışma yapılmalı. Örnek; balon turizm, sağlık turizmi, düğün turizmi (Hint düğünleri), macera turizmi, gıda turizmi gibi. Her şey dahil sistemler sadece harcama kapasitesi az katma değeri az bir modeldir. 9. Uzay, ve uzay teknolojileri, uzaya çıkma, kendi uydunu fırlatabilme kabiliyetine kavuşmak için Kazakistan, Hindistan, Çin gibi ülkeler ile işbirliği. 10. Sertifikalı depoculuk antreoploculuğu teşvik etme. Bu tür işletmelere teşvik ve blok zincir uygulamalarına hızlı geciş. Naçizane önerilerim.
21.05.2020 04:44

Son iki gündür o kadar güzel umut verici a.ıklamalar gördüm ki mutlu oldum. Dijital gelişim, inovatif akılcı yaklaşımlar. Yurt dışında umut arayan gençlere umut olabilmek. Tersine beyin göçü için insanlara imkan ve somut çözümler üretme. Paranın rant yerine girişimciliğe yatırma. Üretim ekonomisine geçiş. Dünya ile entegrasyon. Tele Sağlık, Fintec teknolojileri, yapay zeka atılımı, girişimcilik start-up atılımı, internet ve ilgili cihazlara erişim vergi indirimi gençlere ücretsiz internet bunlar harika vaatler. DEVA Partisi sorunlara teknoloji ve inovasyon ile deva olacak. Daha ne olsun derseniz bence bunlar başlangıç. Her gün yeni bir umut. akılcı yaklaşım.
21.05.2020 03:52

İyi akşamlar diliyorum.Deva partisini kurulmadan önce ve kurulduğu günden beri takip ediyorum.Sayın Babacan'a ilginin bozulan ekonomi ile beraber artığını ve seçmen gözünde 'karizmatik liderler' kategorisinde de hızlıca üst noktalara tırmandığını görebiliyoruz.Ekonomik çöküşün ciddi manada toplumsal sıkıntıları da beraberinde getirdiği ortadadır.Sayın Babacan'ın katılım sağladığı tüm programları izlemeye çalıştım. Demokrasiyi temel alan, hesap veren,şeffaf,eşitliği ve özgürlükleri sonuna kadar savunan anlayışların uluslararası arenada ciddi bir karşılığının olduğunu ve bu anlayışları önemseyip hayatta geçiren devletlerin var ettikleri güven ile ekonomik sıkıntılarını yeni likidite imkanları ile çözüme kavuşturabileceklerini sayın Babacan çokça ifade etmiştir.Sıcak para girişi ile beraber yeni bir üretim anlayışlarının(Tarım(sulama projelerinin ivedilikle bitirilmesi,ürün çeşitliliği ve kalitesinin artırılması),Tarıma dayalı sanayi,katma değeri yüksek yarı mamul ve mamul üretme vb.) ekonomide toparlanma sürecini ciddi manada hızlandıracağını ve bu süre sonunda istenilen düzeylere çıkılabileceğini çok defa ifade etmiştir.Toplamak gerekirse yukarıda saydığımız sıkıntılı başlıkların çözümü ile beraber ekonominin üretimden alacağı güç ile kendiliğinden rayına gireceğini çok defa sayın Babacan'dan duyduk.Yapısal problemlerimiz olarak ifade edilen ve bunların çözümsüzlüğünden enerji alan demokrasi dışı anlayışların ülkenin altını oyduklarını yıllardır görüyoruz. İktidar olmak isteyen herkesin muhakkak suretle iktidar olmadan önce iktidarlarında çözüm bulunacağını ifade ettikleri yapısal problemler (Kürt meselesi,Ermeni meselesi ve Alevi yurttaşlarımızın problemleri)gibi sorunlara yönelik somut projelerin parti programında olmasının demokrasi ve özgürlükler açısından daha kararlılık mesajı olarak görüleceğini düşünüyorum.Unutmamak gerekir ki demokrasiyi tehdit eden,özgürlükleri boğmaya çalışan anlayışların temel geçim kaynağı yapısal problemlerin varlığını sürdürmeleridir.
21.05.2020 01:30

Partinin adını medyada duyulmadığını söyleyip küçümseyici bir dille oy alamayacağını söyleyenlere karşı duruşumuz ve mottomuz Gandhi’nin şu sözleri olmalı; Önce seni görmezden gelirler, Sonra seninle alay ederler, Sonra seninle savaşırlar, En sonunda sen kazanırsın. Ben DEVA’nın gönülleri kazanacağına sonuna kadar inanıyorum.
21.05.2020 01:24

Partimizin oluşumda daha aktif olmak istiyorum sıra bana ,bize ne zaman gelecek diye sormuştum. Bi gün geçmedi hemen cevap verdiğiniz için teşekkür ederim.Anlaşılıyor ki daha yoğun çalışanlar varmış :)
21.05.2020 01:21

Merhabalar, Öncelikle parti çalışmalarında tüm partililere kolaylıklar diliyorum. Benim değinmek istediğim husus, parti yetkililerinin basına verdiği röportajlardaki kullandıkları doğru dil. Halihazırda aktif siyaset yürüten bazı diğer partilerin konuşmalarında, ağırlıklı olarak kendilerini yeterince ifade edemediklerine dair yakarışları ve serzenişlerini görüyorum. Bu ve benzeri sitemkar dilin parti profilini düşürdüğünü ve partiyi desteklemeyen kesim üzerinde hiçbir olumlu etki oluşturmadığı kanaatindeyim. Özellikle Sayın Babacan'ın söylemlerindeki sürekli pozitif hava, güler yüz, kişisel polemiklerden kaçınma ve halim karakterin, seçmen üzerinde çok olumlu etkiler bıraktığı kanaatindeyim. Tüm Partililerinde bu dili mümkün mertebe devam ettirmesini naçizane temenni ediyorum. Hep birlikte yeni ve müreffeh bir Türkiye hayalini gerçekleştirmek dileğiyle... Herkese iyi bayramlar.
20.05.2020 22:37

Kamu yönetimi üzerinde önemle durulması gereken başlı başına önemli bir meseledir. Kamu personel sistemimize bakıldığında; 657 sayılı kanun günümüz dünyasını anlamaktan oldukça uzak, 80'li yılların kaotik ve bürokratik dar ruhunu taşıyan, vatandaş odaklı bir felsefe yapısını içerisinde barındırmayan, performansın ölçütlerinin belirgin olmadığı, toplumun hizmetine yönelik beklentilerin de geride kalmış olduğu gerçeği gözümüze çarpmaktadır. İstihdam politikalarımız baştan aşağıya değişerek çağa uygun, liyakatin tamamen ön plana alındığı, görevde yükselmeden, ücret esaslarına kadar hizmetin, başarının ve yerindelik gibi unsurların ön plana alındığı bir sisteme, bir personel kanununa dönüştürülmesi gerekmektedir. Danıştay kararlarına rağmen şaibeli ve tartışmalı mülakat uygulamalarının sürdürülmesi, atanan bazı kişilerin "torpil", "nepotizm" gibi kavramlarla kamu kurumlarına yerleştirilmesi, kamu kurumlarımızın kurumsal yapısını, kurum hafızasını, kurumsal kimliğini, özellikle yargı kurumlarımızın da güven ve itibarını ciddi ölçüde geri döndürülemez biçimde sarsmaktadır. Öncelikle kamu personel sistemimize yön veren bu yönetim anlayışımızın artık hayatımızdan çıkartılması, Avrupa ülkelerindeki örneklerle uyumlu olacak şekilde mevzuatımızın vatandaş odaklı olacak biçimde yenilenmesi, hali hazırda tercih edilen ünvanlarda mümkün mertebe "MEMUR" kelimesinin (kelime kökeni itibariyle emir veren anlamına gelmekte, mütemadiyen eski tip anlayış ve felsefeyi çağrıştırmaktadır, vatandaşa emir vermek yerine vatandaşın vergisiyle vatandaşa hizmet için çalışan "public servant" terimi gibi Türkçe karşılıklı ünvanlar kullanılmalı) yerine "Kamu Personeli" teriminin mevzuatlara yerleştirilmesinin daha isabetli olacağını, bu yeni anlayış ve felsefenin getireceği reformcu uygulamalar doğrultusunda kamu personel rejiminin düzenlenmesi gerektiğini düşünmekteyim.
20.05.2020 22:29

Korku ile yönetilmekten bıktık ülkemiz liyakat sahibi yöneticilere ve demokrasiye acil hızlı bir şekilde ihtiyacı vardır devletin her yönetiminde işini layıkıyla yapacak muhtarından yerel yönetimine bahane aramadan çıkar peşinde koşmadan halk ile iç içe girebilecek yüzünü gösterecek ( düğünümüze cenazemize gelerek değil ) samimi yaptığı işi halka anlatacak örnek biz başkanlık sistemini ne muhalefet partisinden nede ana iktidar partisinden biri çıkıp adam akıllı ne olacağını hiç bir medya organından yada hiç bir mahalle toplantılarında anlatılmadı açık ve şeffaf olma konusunda net olursak eminim bu ülke kalkınacak özgürleşecek pahalı şeyler üreteceğimize tarım ve hayvancılıkta 1 numara olmanın formüllerini ararsak şu güzelim ülke hiç bir güce boyun eğmez diye düşünüyorum halkımıza değer verelim insanları bedavaya kolay hayata alıştırmayalım çalışalım üretelim tüketim bilinci ile alakalı kamu spotları yapalım tüketimde milli olalım ülke olarak markalaşalım devlet desteği veren kurumları onaralım daha etkili desteklerin önünü açalım para vermeyelim iş kuralım devlet mekanizmasının içerisinde üretim hammadde fabrika bakanlığı kuralım ülkemiz içerisindeki bütün imalatçıların toptan ve perakende satış yapabilecekleri bir platform kuralım üretimde hammadde tedarikcilerinin toplandığı bir platform kuralım her ünüversiteyi bir fabrika haline dönüştürelim ( örnek makina mühendisliği bölümünün olduğu alana etkili atolyeler kuralım üniversiteler markalaşsın üretsinler çalışmalar kağıt parçalarının içerisinde dosyalarda kalmasın çok söylenecek işler var inşallah vakti zamanı geldiğinde konuşuruz devletin tüm bakanlıkları full üretim çalışma hizmet noktasında kırmızı kod vermelidir ve gece gündüz çalışmalıyız üretimde icat etmekde pazar kurmakta çok kolay sadece bu vasıfları kapsayan devletleşme sistemini daha etkili bir hale getirmeliyiz üzerimize düşen her şeyi canı gönülden yapacağız başarılar hepimize
20.05.2020 22:09

Geçmişten günümüze ülkemizin birçok problemi olduğunu biliyoruz. Bilhassa son 18 yıllık iktidarın getirmiş olduğu sorunlar da fazla. Bunlardan en önemli sorunun, cumhuriyet tarihimiz boyunca eğitim olduğu kanısındayım. Sadece 18 yıllık Ak Parti iktidarındaki 7. Millî Eğitim Bakanına tanıklık ediyoruz. Sürekli değişen eğitim sistemi, yapboz tahtasına dönen sınav sistemleri, öğrencilerin fikri alınmadan uygulanan projeler vb. durumlar eğitime çok zarar verdi. En temel sorun eğitim diyorum, çünkü diğer sorunlar bu kaynaktan türüyor. Kadına şiddet, hayvana eziyet, kültürel yozlaşma, ahlâkî bozukluklar, totaliterleşen yönetim anlayışı ve daha birçok sebep eğitim menşeilidir. Ne yazık ki, yetersiz öğretmenler ve yetersiz öğrencilerle yol almaya çalışıyoruz. Atanamayan öğretmen sorunsalı, atandıktan sonra sadece maddî gelire odaklanmış düşünceler, iyice eğitimi geriletmekte. En iyi üniversiteler arasında bir üniversitemizin bile olmayışı, darbe hükûmeti tarafından oluşturulan Yök'ün yetersiz ve gereksiz kalışı da bir başka problem. Devlet okullarının dahi bir ticarethâneye dönüştüğü, eğitimi ikinci plana alan anlayışları yüzünden öğrencileri zayi eden, yarış atı gibi sınavdan sınava koşturan ve stres içerisinde ezberci bir anlayışla eğitimlerini sürdürmelerine neden olan anlayış cumhuriyet tarihimizin sorunu. Eğitim birçok sorunun kaynağıdır. Eğitimin iyileştirilmesi hâlinde birçok sorunun doğal olarak azalacağı yahut biteceği bir gerçektir. Bu sebeple en temel sorunlarımızdan birisi olan eğitime daha fazla önem ve bütçe vermek mecburiyetindeyiz. Daha fazla bilime, daha fazla öğrencileri dinlemeye ihtiyacımız var.
20.05.2020 18:26

Atatürk bu millete AZİZ TÜRK MİLLETİ demiştir.Bağımsızlığına özgürlüğüne düşkündür. Böyle bir ortam bana ÖMER SEYFETTİN in DİYET adlı eserini hatırlattı.Hani bir Demirci Koca Ali vardı. Kendini anlatamaz ,suç üstünde kalır.Tabi suçun cezası kolun kesilmesidir yada diyetin ödenmesidir.Hacı Kasap isimli cimri diyetini öder kendine uşak yapar.Sürekli de ben olmasaydım şeklinde söylemlerde bulunur.En sonunda Demirci Koca Ali dayanamaz en büyük satırı alır ,kolunu sıvar ...kolunu keser ve Hacı Kasap ın üstüne atar. ''Al diyetini ödediğin kolu ''der ..Ben bu olayları buna benzetiyorum. SAYIN ALİ BABACAN' a medeni cesaretinden dolayı tebrik ederim.Üstün başarılar dilerim. Eğri yıkılır ,doğru sallanır.Yolunuz doğru ,işiniz doğru ,sözünüz doğru ,niyetiniz doğru olduktan sonra başarılamayacak sorun ,aşılamayacak iş ,çözülemeyecek proplem ,açılamayacak kapı yoktur.Gönüldaş tüm arkadaşlara saygı ve selamlarımı sunarım.
20.05.2020 17:44

Sayın Başkanım 9 aydır kuracağınız partiyi yakından takip eden 17 yaşında bir vatandaşım. İçinde bulunduğumuz durumdan Türkiye’yi kurtarmak istiyorum. Bazen dersleri bırakıp hemen devlete hizmet etmek siyaset de yapmak istiyorum. Siyaseti vatan görevi olarak görüyorum şu durumda. %100 eğitim bursu ile Özel Arı Okulları’nda okuyorum yani siyasete atılma mecburiyetinde olmasam rahat bir meslekte iyi bir maaşa çalışıp hayatımı geçindirebilecek seviyedeyim ancak durumlar gerektiriyor ki hem işimi yapacağım hem de siyaset. Üniversitede işletme okumak istiyordum ancak okul müdürü Sayısal girmem için beni zorladı ben de endüstri mühendisliği okuyup işletme yüksek lisansı yapmanın daha mantıklı daha nitelikli olduğuna karar verdim. Şu an 17 yaşındayım siyaseti hangi partiden yapacağımı düşünüyorum. Yaşım erken gerçi son çıkan yasayla seçilme hakkı 18 yaş oldu. Yanlış bir karar daha kaç tane kitap okudu kaç farklı yönetim gördü kaç farklı kişiyle çalıştı ki 18 yaşında biri seçilsin. Ben 26 yaşımdan önce kendimi geliştirmeye yönelik çalışmaya odaklanmayı düşünüyorum. Sonra milleti temsilen seçilirim veya fikirlerimi doğrudan iletirim farketmez. Mesele vatana bir şekilde hizmet. Ve bu hizmet için şu an size yakınım. Çünkü herkesin oy verebileceği ve seçebileceği bi insanım sizin gibi. Radikal bir parti mensubu olup insan kaybetmek istemiyorum. Sizin partiniz her kesime açık. Hatta zannediyorum ki liberalizme karşı olanlar bile sizin sempatinize anti-radikalliğinize oy vereceklerdir. Önümüzde 2023 seçimleri var lakin Sayın Cumhurbaşkanımız AKP’nin başındayken DEVA’nın iktidar olması çok zor. Taş çatlasa %20 oy alır DEVA. Ama 2028 yılında en büyük iktidar adayı DEVA. Ben bu ülkeye hizmet etmek bir takım şeyleri düzeltmek istiyorum. Bunun için en uygun partinin başkanı sizsiniz. Bana en kısa zamanda 18 yaşımı doldurduktan sonra tabi görev vermenizi arz ederim. 17 yaşında başlarsa bu partiye bağlılığım partinin ilk öz evladı olabilirim. Samimiyetinize güvenle samimiyetle yazdım.
20.05.2020 13:52

İyi günler diliyorum. iki gün önce YouTube kanalı 140 journos'un verdiği heyecan gerçekten müthişti. Şevk, heyecan, umut ve duyguyu topyekûn beraber yaşattınız teşekkür ederim. Sosyal medyanın özellikle görsel halinin ne kadar tesirli ve etkin olduğu birkez daha görülmüş oldu. İnsaAllah basın ve medyaki görünürlük ve halka hitap eden bu tarz kaliteli çalışmalar daha iyi bir şekilde artarak devam edecektir. Cüneyt Özdemir gibi, Armağan çağlayanın youtubedeki birebir yapmış olduğu çalışma ve videolara iştirak etmek vb. gibi çalışmalarla sosyal medyada daha da görünür hale gelinecektir insaAllah. Çıktığıniz yolda muvaffakiyetler diliyorum. Deva hareketinin, İslam dünyasına, insanlığa ve Türk milletine örnek bir Türkiye inşa etme kabiliyetine olan inancım tamdır. Yol uzun ve meşakkatli ama sizlerde mevcut bulunan doğruluk ve haklı olmanın gücü her meşakkat ve zorluğu aşmaya kâfidir diye düşünüyorum. Selam ederim efendim...
20.05.2020 12:15

Geleceğin dijital bir çağ olacağı aklı başında her insanın malumudur. 21. yüzyılda kin nefret, düşman mihrak göstermek gibi söylemlerin vede betondan vaatlerin hiçbir geçerliliği kalmamıştır. gençlerimizi geleceğe taşıyacak, çağa uygun hedefler koymalı ve bu hedefleri gerçekleştirirken ne bürokrasi ne imkan nede siyasi kaygıları olmalı ki emin adımlarla ilerleyebilsinler. Dünya'nın istikametini iyi okuyup simülasyonlar yaparak geleceğe hazır hatta yön verici bir bakış açısıyla hareket etmek gereklidir. Bu bakış açısında olabilmek için gençlerimizin kafası gereksiz kaygılardan arınık pırıl pırıl olmalıdır. Bu anlamda yaptığınız vaatler içimi soğuttu ve inşallah oluştuğu günleri de hep beraber görürüz. Yaptığınız dijital teknolojilerle ilgili çalışmalardan dolayı tebrik ederim başarılar dilerim.
20.05.2020 10:27

“DAVAMIZ, DEVA’MIZ…” Merhaba, 2019’un Haziran ayında Sakarya Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olmuş bir Türk genciyim. Öğrenci olduğum dönemde her ne kadar bir an önce mezun olmayı isteyip bu gaye doğrultusunda çabalasam da mezun olduktan sonra bu çabanın düşündüğüm kadarıyla da heyecan verici olmadığının farkına vardım. Aslında bu cennet ülkemizin nitelikli genç istihdamı konusunda son derece yetersiz olduğu gerçeğini ben de bu kervana katılarak daha net anlamış oldum. Gerek öğrencilik hayatımda gerek de mezun olduğum yaklaşık 1 senelik süre zarfında hem kendi geleceğim hem de genel çerçevede ülkemizin geleceğini düşünmeye başladım. Düşündükçe, irdeledikçe durumun her yönüyle ne kadar karamsar ve vahim olduğu sonucuna ben de herkes gibi ulaştım. Batıdan uzaklaştığımız her günün bizler için ne kadar kayıp olduğunu biliyor ve sizinle birlikte tekrar yenilikçi, bilime yönelik Türkiye inşa edeceğimize inanıyoruz. Bizler, Türkiye'deki her sokağın nabzını tutabilecek, her vatandaşımızla kuracağımız cümlelerin dozunu ayarlayabilecek Türk gençleriyiz! İletişim ekibinden tek bir isteğimiz, bizi sayın Ali Babacan ile irtibata geçirmesidir. Birlikte başaracağımıza eminiz.
20.05.2020 05:31

“DAVAMIZ, DEVA’MIZ…” Merhaba, 2019’un Haziran ayında Sakarya Üniversitesi Coğrafya Bölümü’nden mezun olmuş bir Türk genciyim. Öğrenci olduğum dönemde her ne kadar bir an önce mezun olmayı isteyip bu gaye doğrultusunda çabalasam da mezun olduktan sonra bu çabanın düşündüğüm kadarıyla da heyecan verici olmadığının farkına vardım. Aslında bu cennet ülkemizin nitelikli genç istihdamı konusunda son derece yetersiz olduğu gerçeğini ben de bu kervana katılarak daha net anlamış oldum. Gerek öğrencilik hayatımda gerek de mezun olduğum yaklaşık 1 senelik süre zarfında hem kendi geleceğim hem de genel çerçevede ülkemizin geleceğini düşünmeye başladım. Düşündükçe, irdeledikçe durumun her yönüyle ne kadar karamsar ve vahim olduğu sonucuna ben de herkes gibi ulaştım. Batıdan uzaklaştığımız her günün bizler için ne kadar kayıp olduğunu biliyor ve sizinle birlikte tekrar yenilikçi, bilime yönelik Türkiye inşa edeceğimize inanıyoruz. Bizler, Türkiye'deki her sokağın nabzını tutabilecek, her vatandaşımızla kuracağımız cümlelerin dozunu ayarlayabilecek Türk gençleriyiz! İletişim ekibinden tek bir isteğimiz, bizi sayın Ali Babacan ile irtibata geçirmesidir. Birlikte başaracağımıza eminiz.
20.05.2020 05:29

Et ve süt fiyatlarını dengede tutmalıyız..insanlara hayvan yenilemeyi öğrenmeliyiz ki girdi fiyatları azalsın..desteklemeleri sagım yapılan hayvan başına vermeliyiz..devletin hayvancılık kredileri yerine ulaşıp ulaşmadığı takip edilmeli..bir Veteriner hekim olarak kaliteli hekimlerin yetişmesini sağlamalıyız..daha çok yazılacak şey var..
20.05.2020 05:01

Syn Genelbaşkanım 18 Bölge belirlenmiş Türkiye deve Her Bölge İçin Bir temsilci belirlenmiş İçanadolu da Kayseri Kilit role sahip mufazakar bir şehir Turizm alanında çok zayıf, altyapı alanında zayıf, sanayi alanında Türkiye ekenomisine %5 oranında etkisi var. Ürün çeşidi üretim kapasitesi artırılacak ve işçi nin sosyal haklarına sahip çıkacak bir sistem oluşturulmalı. Burada önemli husus sanayici ye sahip çıkmak onun gelirini artırmak aynı zamanda işçi ye sahip çıkmak onun parti olarak yanında olduğumuzu belirtmek çok önemli. Saygılar
20.05.2020 02:44

Merhaba öncelikle Ülkemizin bulunduğu bu zor süreçte sayın Babacan ve ekibine milletimizin ihtiyacı olduğu düşüncesinde olduğumu belirteyim.Gelmiş geçmiş bir çok partinin proğramlarını okudum ilk kez sizin proğramınız şahsıma umut verdi.Detaylı olarak sebeplerini yazıp sizi yormak istemiyorum.Benim alanım olduğu için spor politikanızı özellikle inceledim çok iyi hazırlanmış fakat eksiklik gördüğüm bazı hususlar var.Eğer ihtiyaç duyarsanız yardımcı olmaktan veya fikir vermekten mutlu olurum.Bunun dışında benim ilim dahil tüm illerde teşkilatlanırken siyasetten menfaat devşirmeyi alışkanlık haline getirmiş insanlara dikkat etmenizi istirham ederim .Siyasette artık birşeylerin değişmesi gerekiyor bunu başaracağınıza inanıyorum.Son olarak her ilde bir el emin bulun lütfen görevi sadece size sağlıklı bilgi vermek olsun.saygılarımla .
20.05.2020 02:17

Selamlar.. Öncelikle partiniz vatana millete hayırlı olsun. Umarım büyük umutlarla çıktığınız bu yolda ayaklarınıza taş değmez! Herhangi bir partili olmadığım gibi, akp'ye hiç oy vermediğimi de belirtmek isterim. Ama görüyorum ülke tamamen dağılma dönemine girmiş vaziyette. Bu yüzden, bazı riskleri göze alarak Ak partinden ayrılan Ali Babacan'ın kendisine oy vermelerini istediği bu halka daha şeffaf olması gerekiyor ve yakın zamanda başına geçmeyi planladığı halkına Ak partinin el altından ne dümenler çevirdiğini, kimlerin ceplerini doldurduğunu, kimlere hizmet ettiklerini açıklaması gerekiyor. Ali Bey kendinde bu gücü görüyorsa ve uygularsa, koltuk onun. Bu çok net bir durum. Yoksa, vekillikten öteye gidemez. Sevgiler Saygılar..
20.05.2020 01:29

Bu akşam tele 1 haberlerde izledim. Sodev araştırma şirketinin gençler arasinda yaptigi bir ankette akpli gençlerin yüzde 50 si mhp li gençlerin yüzde 68 yurt dışına gitmeyi istiyormuş. Yine yapılan ankette suudi arabistan ayda size 10 bin dolar ve isviçre size ayda 5 bin dolar verirse hangisine gidersiniz diye sorulmuş. Gençlerin büyük çoğunluğu isviçre demiş. Yine sorulan bir soruda turkiyede liyakata inanıyormusunuz diye sorulmuş. Gençlerin verdiği cevap liyakata inanmadıklarını torpili olanın liyakatin önüne geçtiğini torpilli olanların liyakatin bakılmadığı şeklinde cevap vermişler. Bu sizce bu çok acıklı bir durum degilmi. Gençlerini kaybeden bir ülke yaşayabilirdi. Bir kamuoyu araştırma şirketinin yaptığı ve tv haberlerinde söylenen bu araştırmanın sonuclarini burada yazmak suc olmasa gerek. Sizce gençler haksizmi. Ben bütün umudumu deva partisine bağladım.
20.05.2020 00:55

Herkese merhaba, partinin amaçlarını, yapılmak istenenleri okuyunca aklıma ister istemez mevcut hükümetin yıllar önce bu yola çıkarken verdiği sözleri anımsadım. Fakat güç elde edince herkesin değiştiği bir gerçek. 24 yaşında bir genç olarak Türkiye'de bir geleceğe dair umutlarımı yitirmek üzereyim. Fakat sayın Ali Babacan'ın bu atılımı biraz da olsa yüreklere su serpiyor. Umuyorum ki bahsettiğiniz amaçlarınıza ulaşma, yapmak istediklerinizi gerçekleştirme şansınız olur bunu tüm kalbimle diliyorum. Mevcut siyasi ortamdan duyduğum rahatsızlıktan dolayı biraz apolitik görüyorum kendimi fakat bu kötü gidişatın ilacı olabilecek bir yapıda olduğunuza inanıyorum. Türkiye her bölümüyle çok güzel bir ülke umuyorum ki hep beraber birbirimizin özgürlük alanlarına müdahale etmeden ve birbirimize saygı duyarak daha güzel günler göreceğiz. Bu vesileyle bu yazıyı okuyan herkesin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutlarım.
19.05.2020 23:45

Selamlar Onca aşamadan sonra sayın Ali bey'e hitaben yazmak istiyorum. Evet görüyorum ki umut ışığı sizinle ve hissiyatim sizinle, ki elimizden geleni yapmak ülkeyi yaşanabilir pozisyona getirmek bu enerjiyle olabilir buna inancim tam. Bu hususta elimden ne geliyorsa buyum ticari aktivitelerim ve şahsım adına hazırım. Ayrıca alttali pozisyonda bir defa işaretleyince tekrar deaktif edebilecek pozisyon yok, dolayısıyla bu harekete uygun olmaz diye düşünüyorum. Teşekkürler Ali bey, ne kadar geç kalsanızda..
19.05.2020 22:54

İlkönce Selamun Aleyküm... Kandilinizde kutlu olsun... Allah bizi affetsin.. Gerçekten de Akp oy verdiğim için çok pişmanım çokkkk... Rabbim de biliyor ya şuandaki hallerine üzülüyorum... Faşistler ve Çetelerle kolkola gidiyorlar... Bir tarafta MHP birtarafta Perinçek ve ahalisi... Rabbim bunları affetsin... Şaşkınım ülkem ne hale geldi... O büyük ideallere ne oldu... İleri demokrasi Hak ve özgürlükler ekonomi Siyaset.... Vah vah vah....Örnek ve ideal ülke... İslam dünyasına herşeyiyle örnek bir Ülke... Rabbim ne olursun yardım et🙏... Yanındaki yalakalara bakacak olursak Süperiz... Başta ekonomik olmak üzere demokrasimiz hak ve hukukumuz dış siyasetimiz yandaş yalaka medyaya bakarsak süper... Gerçekten şunu söylemek istiyorum... Bu artık bize bir görev bir Rabbimin sorumluluğu oldu... Bu kör gidişata dur demeliyiz yoksa Allah korusun sonumuz hüsran.... Ali Babacan bey ve arkadaşlarına Rabbim yar ve yardımcısı olsun... Bakın ben neye üzülüyorum biliyor musunuz...Başta Çanakkale Savaşı olmak üzere bütün savaşları bu Türkiye Halkı canını dişine takıp verdi... Sonra Cumhuriyetle beraber Muhafazakar kesim olarak mücadele verdik ve kazanımlar elde edildi... Ama Aklı başında biri gibi başta ekonomik olmak üzere bütün siyasi kazanımlar tek tek gitmek üzere olduğunu görüyorum... İnşallah Rabbimin izniyle Deva partisi tekrar bu kötü gidişatı durdurur... SADECE ÜZÜLÜYORUM VE KAHROLUYORUM... Çünkü Vatan bizim... SADECE OLANLARI GÖRÜYORUM GAYET NET.... İçimi döktüm... İyi geceler....
19.05.2020 21:43

Bugüne kadar hiçbir siyasi parti savunduğum yoktur lakin lise öğrencisi olmama rağmen bizlere umut olan siz değerli Ali Babacan ve deva partisi üyelerine minnettarım.İnşallah doğru yolda doğru adımlarla ülkemizi daha iyi seviyelere getirirsiniz İnşallah bu fırsat elinize geçer.Bu milletin sizden tek isteği doğru olmanızdır artık ne yazık ki doğru siyasetçi kalmamıştır.Siz doğru olun biz sizinleyiz .
19.05.2020 19:28

19 Mayıs 1919 Kutlu olsun, daim olsun... Saygılarımla, + Kuva-yı Milliye ruhudur bitmek bilmeyen vatan sevgisi, + Devlet ve Millet şiarıdır Gazi Mustafa Kemal Atatürk. + Düşünme vaktidir, + Söyleme vaktidir, + Yazma vaktidir, + Mücadele vaktidir, + Çalışma vaktidir, + İstişare vaktidir, + Dürüstlük vaktidir, + Karşılıklı saygı vaktidir, + Eşitlik vaktidir, + Ahlaklı kalabilmek vaktidir, + Hakkın, hukukun, adaletin ve demokrasinin savunulması vaktidir, + Bağımsızlık vaktidir, + Ebede kadar İstikbal ve istiklal vaktidir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk... 🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷 * DEVA vakti yakındır. And olsun ki, Devlet ve Millet vaktidir.
19.05.2020 18:39

19 mayıs Atatürkü Anma Gençlik ve spor bayramını kutlar bu uğurda şehit ve gazi düşen tüm vatan sevdalılarını minnetle anıyorum 1 yaşında çocugum var ve ben çocuğum için tüm çocuklar için daha iyi de demokratik eşitlik saygı sevgi dolu bir ülke istiyorum kimsenin evinde yanmayan ocak istemiyorum bu uğurda atılım yapacagına inandığım meslektaşım olarak sayın başkanımıza sonsuz güvenim var gelecek için çocuklarımız için demokrasi ve atılım diyorum...
19.05.2020 17:14

Öncelikle Mübarek Kadir gecenizi ve 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramınızı tebrik ederim..Gençlik demişken bir kez daha gençliğin önemini hatırlatmakta fayda var.65 yaş üstü vatandaşların sokağa çıkma yasağının olduğu bir dönemde, siyasetçilerimizin büyük orada bu yaş grubunda olması insanı düşündürüyor. Artık kenara çekilip yeni alttan gelen yeni nesle, gençlere destek vermeleri gerektiğini düşünüyorum.Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul'u fetih ettiğinde sadece 21 yaşında idi.Birçoğumuzun ailesi anne ve babası Anadolu'dan büyük şehirlere gelip bir hayat mücadelesi verdiğinde, bir aile kurduğunda bir iş kurduklarında bu yaşlarda idiler.Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan bakan olduğunda sanıyorum henüz 30 yaşında idi.Evet herşeyden önce gençlere güvenmemiz gerekiyor.En önemlisi ise gençlerin kendisine güvenmesi gerekiyor.Kendilerini yetiştirmeleri ,özgüven sahibi olmaları, başaracaklarına inanmaları gerekiyor.Bugün kurucular kuruluna baktığımızda genç oranına sahip en yüksek partinin Deva Partisi olduğunu görüyoruz.Umarım bu zihniyet tüm ülke genelinde ve hayatın her alanına yayılarak gelişir..Klasik bir söz vardır yazımı bu sözü biraz değiştirerek bitirmek istiyorum.Gençler geleceğimizdir diye..Hayır Gençlerin geleceğimiz değil Gençlerin BUGUNÜMÜZ olması umuduyla..
19.05.2020 16:19

Ali Babacan farklı hem sade hem donanımlı hem de güven veren. Deva partisi kamuoyu önünde Demokrasi özgürlükler insanhaklari Hukuk ilke değer liyakat diyor sanki yeterince sesi duyulmuyor. Heyecan yaratma eksikler var. Oysa Deva partisinin Ali Babacan liderliğinde hedeflediği siyasette günübirlik koşullara göre değil. . Değer ilke liyakat sorumlu siyaset yapmak hem Deva partisini farklı yapar hemde cesur yapar. Bunun kamuoyunda yansımasınıda ciddi eksikler var. Akpartiden ayrılma gerekçeleri son derece anlaşılır sebepler olmasına rağmen bunun savunmasını yapan bir görüntü var. Sanki ayrılmak büyük yanlış olarak anlaşılmasın çabası kamuoyuna yansıyor. Bu da ikdidara yarıyor. Oysa haklı gerekçeler Akpartiye oy verenlerin de vermemesi için ciddi sebep.
19.05.2020 15:27

Tam 101 yıl önce, 19 Mayıs 1919'da bir ulusun ve coğrafyanın kaderini değiştirecek, damat yönetimleri ve İngiliz pençesinde harap ve bitap düşmüş milleti içinde bulunduğu durumdan uyandıracak bir adım atıldı. Bir kumandan memleketin gidişatına dur demek için hayatını ortaya koyarak cesur bir atılım yaptı. Ve o atılım ülkeyi ve cumhuriyeti bizlere kazandırarak korumamız gereken bir miras olan Türkiye Cumhuriyeti'ni ortaya çıkardı. Bize bırakılan bu değerlere ve mirasa sahip çıkma mecburiyetini ise her geçen gün tüm acı ve zedeliyici gerçekliğiyle apaçık görmekteyiz. Bizler risk almayı, cesareti, dik durmayı, mücadele etmeyi, yılmamayı, vazgeçmemeyi, kolaya kaçıp terk etmemeyi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten ve atalarımızdan öğrenmiş bir milletiz. Bu yüzden şartlar ne olursa olsun pes etmeden, ülkemiz ve güzel insanları için harekete geçmek ve atılım yapmak bizlerin sorumluluğundadır. Bu sorumluluk ve bilinçle risk alarak, öne çıkarak, sunulan makamları ve teklifleri elinin tersiyle iterek bir mücadele başlatan Ali Babacan ve kadro hareketinin, 19 Mayıs ruhuyla ülkeyi içinde bulunduğu zor şartlardan kurtama ve muassır medeniyet seviyesine çıkarma girişimini sonuna kadar desteklediğimi belirtmek isterim. 19 Mayıs ruhunu ve mücadele gayretini gördüğüm bu kadroların halka halka genişleyerek ülkede yepyeni bir dönemi ve yeni bir siyasi anlayışı ortaya koyacaklarına inanıyorum. Birlikte yaşama arzusuna, ortak akla, farklılıkları aynı sofrada buluşturma çabasına, çok sesliliğe ve özgür düşünceye önem veren bu anlayışın ülkemizde başarılı olmasını temenni ve ümit ediyorum.
19.05.2020 13:53

Milliyetçilikle mayalanmamış devlet refleksinin bu kadar güçlü olduğu kendim gibi birini görmek bana bu satırları yazdırıyor. Bu yazıyı niyetlenip yazmak için çok defa harekete geçtim. Ancak duygumu ve düşüncelerimi, buna bağlı olarak söyleyeceğim sözleri kafamda bir türlü oturtamıyordum. Ta ki 140 Journos videonuzu izleyene kadar. Tuncelilinin bir dağ köyünden müfettiş ve öğretmen çıkmış bir anne babanın oğlu olarak makine mühendisi olup KPSS ile atanmış, devlet kodlarını 6 senedir “kendi kodları” ile harmanlamaya çalışan sade bir vatandaşım. Akraba ve yakın çevresine göre devletçi olmakla cellâdına âşık olmak arasında gidip gelen kültürel kodları bulunan bir vatandaş… Size yöneltilen “ neden içerideyken tepki vermediniz?” sorusu gibi bir kısır döngü. Ne söylenirse söylensin karşı tarafın duymak istediklerini söylemeyeceğimden dolayı asla ikna edemeyeceğim, tatminkâr bir cevabı olmayan bu soru gibi. “Sakın Kader Deme” videonuzda görüldüğü üzere milyon kere cevap verseniz de hala cevaplanmamış bir soru gibi karşınızda duran duvar. Ama biliyorum ki bunca “işlenmiş koda” rağmen pandemi sürecinde 23 Nisan’da gözleri dola dola İstiklal Marşını söyleyen ben ve benim gibiler! Yine yurtdışından geldiğinde gecekondulara bakıp “ olsun yine de benim ülkem “ deyip içlenen de ben ve benim gibiler! Kısacası bu toprakların tapusunun bir görüşe veya bir zümreye bırakılamayacak kadar değerli olduğunu anlamış her şeye ve herkese rağmen ülkesinden umudunu asla yitirmemiş bir gencim. Çıktığınız bu yolda inanç kutsallarını yaratılandan sakınmanızı, adaletin ilahi adaletle perçinleneceği; iyi, dürüst ve başarılı bir insan olmanın ödüllendirileceği, , Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağıyla bağlanmanın ötesinde bireylerin yaşadığı bir ülkenin lideri olmanızı canı gönülden isterim.
19.05.2020 12:25

Allah bizi doğru bildiklerimizden ayırmasın
19.05.2020 07:07

Merhabalar öncelikle çıkmış olduğunuz bu yolda başarılarınızın devamını diliyorum ,bir gönüllülük başvurusunda bulundum aslında üye olmak isterdim ancak şu anki süreçte bütçemi çok kısıtlamış durumdayım umarım en kısa sürede bütcemi birazdaha genişletip sizede mutlaka bir miktar ayıracağım ki gelecek kaygısı yaşadığım bu dönemde ileride olacak çocuklarım için daha güzel bir Türkiye inşa etmenizde minikte olsa payım olmasını isterim, sayın Babacan ben bir taksiciyim ve ülkemizde bilhassa İstanbul'da taksiciler birer piskolok ve siyaset danışmanı gibidir parti kurulum sürecinden itaberen aracıma binen misafilerime sizi soruyorum ve çok güzel geri dönüşler alıyorum ve en çok duydum şey ise ekonomi adamı diyorlar sizin için evet ülkemizin ayağa kalkıp adım attığı süreçlerde siz vardınız ve siz gittikten sonra herşey eskisi gibi olmaya başladı sizden ricam lütfen çizginizi bozmayın lütfen benim gibi gençlerin efendisi değil abisi olun lütfen her işin ehline görev verin sizden çok mutluyum ve sizinde umutlu olduğunuzu görüyorum ve bu partiniz adı altında sizler için geleceğimiz için sizinle yürümek emek vermek istiyorum vereceğiniz her türlü göreve elimden geldiği kadarıyla hazırım Allah yar ve yardımcınız olsun.
19.05.2020 04:05

Merhaba.ben youtube trendlerde videonuzu gördüm ben 21 yaşında önlisans mezunu işsiz bir gencim benim bu ülkeden hiç bir beklentim kalmadı çünkü bu tek başına yönetim anlayışı benim bu ülkeye olan güvenimi yitirdi ,sizin söylediğiniz cümleler çok hoşuma gitti ali abicim siz gençlere tepeden bakmak yerine onlarla bir olup onlarla oturup dertleşiyorsunuz sizin yaptığınızı herkes yapmıyor siz bu inandığınız yoldan giderseniz gençlere değer verip onları arkanıza alırsanız sizi kimse tutamaz bu gençlik bir kurtuluş istiyor bu gençlik düşüncelerini Özgürce ifade etmek istiyor teknoloji ürünlerini doya doya kullanmak istiyor teknoloji ürünlerindeki vergiler ve dolar kuru yüzünden sahip olamıyoruz ben inanıyorumki siz bunların hepsine gençlerin önünü açacaksınız inandığınız bu yoldan vazgeçmezsiniz biz sizin arkanızda durmaya devam edicez sağlıcakla kalın hedefimiz 2023 :)
19.05.2020 03:44

Sayın Babacan, öncelikle ilerlediğiniz yolda ne tür zorluklarla karşılaşırsanız karşılaşın umarım pes etmezsiniz. 23 yaşında henüz üniversiteden mezun olamamış hem çalışıp hem okumaya çalışan bir bireyim. Bu zamana kadar herhangi bir parti bünyesinde bulunmadım. İlk defa bir şeyleri değiştirme konusunda bizlerin aktif rol oynayabileceğine inanıyorum. Seçmenler için diğer yeni ve dinamik rakipleriniz karşısında şansınız olsun istiyorum. Akp hayatınız boyunca kazandığınız tecrübeleri iyi analiz edip neler yapılmaması gerektiğini anladığınızı düşünüyorum. Akp geçmişinizin bende oluşturduğu negatif imajı söylemleriniz ve tüzüğünüz ile çürüttünüz. Yaşıtlarım ve genç nesilin başka bir ülkede refah içinde yaşamayı hayal etmesi dışında bu ülkenin refah düzeyini yükselmek için çalıştığını görmek istiyorum. Eğitim ve bilim alanlarında, üretmekte ve üreticilikte neler yapabileceğimizi gençlerimizin görmesini istiyorum. Hayallerimizin bile hayal olduğu bu dönemlerde bizlere umut kaynağı olmanızı, sağ ve sol kesim olarak ayrılmadan, ideolojiden ziyade demokrasi, adalet ve özgürlük üzerinden bir yönetim sistemiyle bu yolda olduğunuzu görmek istiyorum. Başarılarınız umarım bu ülkenin başarıları olur. Umarım sesimiz olursunuz. Yolunuz aydınlıkla dolu olsun.
19.05.2020 03:01

Öncelikle Demokrasi ve Atılım partisinin isminde de geçtiği Türkiye ye acilen demokrasinin getirilmesi birinci hedefi olmalıdır. Şu anda ülkemizde 18 yıllık yönetim sonucunda insanların korku siyaseti altında ezilmeleri gelecek kaygıları ve ne yazık ki kurtuluş için bir yol aramaları.Vatandaş AKP dönemindeki sorunların ve bitmek bilmeyen sorunların Ekonomi, İşssizlik, Terör, Adalet, Hukukun Üstünlüğü, Güçler Ayrılığı, Anayasaya Uymak, Kanun Hükmünde Kararnamalerler Yönetilmemek, Tam Bağımsız Yargı mensupları, Toplumu Derinden Etkileyen Rant gibi daha bir çok mesleyi çözmek. Bu olumsuz durumların Türkiye'de artık sıradan ve önemsiz bir konu olması haklı derinden yaralamıştır. Akp daha önceki seçimdr %40 üzerinde oy alması ve cumhur ittifakı MHP nin de %10 oy oranıyla beraber kendini sadece %50 nin başkanı sanması işte yapılmıl rn büyük yanlış ve girdaptır. Bu yanlış vatandaşları ayrıştırmak ayrı bir topluluk yaratma yolunda derin yaralar açmaktadır. Ülkemiz için de her ne olursa olsun farklı düşünce ve inanca sahip vatandaşlarımızın kendini bu topraklarda özgürce yaşama ve benimsetme çabası kabul görmelidir. Ben şahsım adına hiçbir parti ve inanca ve yaşam biçimine karşı değilim. Bizler ne kadar farklı olsakta tek amacımız tek gayemiz bu vatan toprağıdır. Bu vatan toprağı bizi bir yapandır. Şimdiki yönetim şekli ile bu durum giderek uzaklaşmaktadır. Her ne kadar bizler bu düşüncede hasıl olsakta bizi yönetenler bunu vatandaşa yansıtamamaktadır. Tek isteğimiz yaşamak ama insan gibi yaşamak Adaletli yaşamak Korkmadan yaşamak, Hür ve Özgürce yaşamak. Ne yazık kş 20.yy başları hala güzelim Türkiyem bunları konuşmakta ve tartışmaktadır. Giderek kötüye giden bu durum daha da kötüleşmekte , insanlığımız ve geleceğimiz zifri bir guruha doğru hızlıca ilerlemektedir. Allah bize en kısa zamanda bu durumu tersine çevirecek yönetici ve zihinler ile yardım etsin sizler bunu yapacaksınız inanıyorum size hep inanacağım. Saygılarımla...
19.05.2020 01:02

Hayırlı ramazanlar, sayın Ali babacan ve bütün dava arkadaşlarını selamlıyorum.yüce allah her daim yardımcıları olsun yollarını açık eylesin.Ben 41 yaşındayım kendimi bildim bileli güneydoğu da hep sorun vardı ilkokul yıllarım biraz iyi geçti diyebilirim oda sanırım çocuk olduğum ve pek anlamadığım içindi sonra ortaokul yıllarım başladı o zaman hizbullah pkk jitem başladı ağır şartlar bu ta lise son yıllarıma kadar devam etti bu tarihlerde siyaset hep el değiştirdi ölümler ve hep faili meçhuller bizim hayatımızın bir parçası olmuştu yani hayatımda hatırlamak istemediğim yıllar oldu yani gençliğimizi hiç yaşamadık e onun içinde pek kaliteli yerlere gelmedik malesef ama bu durumlara rağmen tabiri caiz ise adam olduk esnaf olduk halkın değerini kazandık uzun lafa hiç gerek yok burdan konuşursam kelimeler yetmez inşallah daha hayırlı işlerde birlikte olacağız .Demem o ki artık bıktık işte tam da bunun için Ali babacan diyorum ve bunun için hiç bir menfaat beklemeden hayatımda ilk defa siyasete girecem ve bütün kişisel ,ticari ve siyasi tecrubelerimle Deva nın hizmetinde olacak elimden gelen bütün fedakarlıkları bütün çevrem akraba eş dostla katkıda bulunacam .unutmayalım bir oyda bir oydur aza tamah etmeyen çoğu da bulamaz.
18.05.2020 23:31

Demokrat bir görünüm ile ortaya çıkmak iyidir. Partinin oy oranı en fazla %5-8 günün şart ve koşullarının değerlendirmesine göre değişir ama iktidar olma olasılığı çok düşük karşısında tecrübeli propaganda ve kriz yönetimi yapabilen siyasi partiler var. Ayrıca çabucak bir dışlanma, hain yaftası söz konusu. Bumerang etkisi yaratmak zor fakat İstanbul belediye seçimleri ders niteliğinde, mağdur olmak kazandırmadı. Aslında iyi incelemek lazım. Mevcut otoriteden gelen soruları iftiraları cevaplamayan fazla önemsemeyen sanki seçimi kazanmışcasına hareket edilmesiydi. Karşı tarafta koca başbakanı bir belediye başkanıyla yarıştırması ve Seçim boyunca Cumhurbaşkanı ve bakanların tek kişiye yüklenmesi idi. Güçlüye karşı durma isteği doğurdu halkta. Bu istek tekrar oluşturulsa ve genele yayılırsa kazanılır. Hedef kitle ülkenin çoğunluğunu oluşturan genç kitle. Sizde seçim de genç kitleyi hatırlayacaksınız ama onlarla önceden yapmış olduğunuz hiç bir proje birliktelik olmadığı için bir işe yaramayacak. Bilim ve kültür için üniversiteler aktif kullanılıp bir şey üretilirse onu büyütüp gençler bizi tanır sloganı ile yürürsünüz. kararsız seçmende bilim ve akıl yolunu seçecektir. Temiz enerji, Binaların kendi enerjilerini üretmesi(güneş enerjisi ve oluklarda biriken suların baraj görevi görerek elektrik üretmesi altıgen binaların yapımı yardımcı olur) velhasılıkelam hiç bir şey yapmadan Erzurum'dan Trabzon'dan veya Diyarbakır gibi ülkenin güçlü lobilerinden insanları aday göstermeniz bir işe yaramaz. YAKIN zamanda yaptıklarınız yapacaklarınızın teminatı olmalı. Artık eskiden tüp kuyrukları vardı klişesi de tutmaz.
18.05.2020 22:59

Merhabalar oncelikle benim adim yunus emre tavukcuoglu sizleri youtubedan gorup izleyip uzerinde azda olsa bu kisa zamanda bir arastirma sergileyip yaziyorum belki benim bu gorusum sizler icin onemsiz olabilir fakar ben ve benim gibileri temsilen buraya yazmaktayim ben ve benim gibileri biraz acmak gerekirse %47 lik olan genc nufus 0-30 yas arasinin dertleri kaideleri kaygilari icin buralardayim Sayin baskan Ali Babacan ile birebir bir sohbet etmek isterim bunun na mumkun oldugunu bilerekten bu istegimi soyleyerek sizlere arz etmekteyim deginecegim oncelikli konular bir cok ogrencinin degindigi aslinda bircok kez duydugunuz muazzam nitelikli degil aslinda herkeslerin sikayetleri gibi benimde bircok unsurdan sikayetim var bunlari burada anlatmak inanin 2000 karakter degil 200.000 bin karakter ile bile belkide imkansiz gelelim konulara egitim esitlik toplumsal ayrisma ekonomi var oldugu idda edilen fakat son 3 4 senedir mumla arar oldugumuz ADALET makami ve daha fazlasi ben sizlere acik goruslulugume guvenerek yaziyorum 5 yildir ingilterede ingilizce egitimi dil kursu ve universite okumaktayim okudugum bolumse ekonomi bolumu bu durumlara cok uzak bir kisilik iken ulkeden ayrilip tarafsiz bir goz ile bakma firsatini bulunca aslinda nasil bir dip cukura dogru ilerledigini bu guzel insanlarin guzel ulkenin aslinda anlatilanin yansitilanin aksine daha karanliga dogru gittigini gozlemledim. buyuk otoritenin baskilarindan oturu yapilabilicek hicbir durumun olmamasi zaten bu ulkedeki belkide en can sikici olay olabilir fakat sizleri arastirdigimda aklimdakiler ile siz degerli deva partisi yetkililerinin dusunduklerinin aslinda ortak paydaya sahip oldugunu dusundum yada beynim buna beni inandirdi. Gercekten olursa birgun siz Sayin Ali Babacan ile yakinen munasebet kurarak oturup 2 saatlik yada ne kadar bir vakit sizinle sohbet imkani bulabilirsem konusmak isterim binlerce fikrim tonlarca sorum ve yuzlerce cozum onerim gelecege dair bir suru planlarim bulunmaktadirsaygilarimla
18.05.2020 22:24

Ali bey ve ekibinin başarılı olmasını içtenlikle diliyorum. Şahsım :) 12 Eylülde MHP davasında 18 yaşında bir tutuklanma olayı yaşamış olduğu için ve şu anki genel atmosferin 12 Eylül şartlarından bazı alanlarda daha da beter olduğunu sizlerde yaşayarak görüyorsunuz. Ürkütücü ve korkutucu bir gürüh haline geldi iktidar.Hiçbir vasfı olmayıp yalnızca kapıkulluğu sayesinde koltuklara yerleşmiş olanların , yerlerini kaybetmemek için yapmayacakları çirkinliğin olmadığını da benc-den iyi bilirsiniz. Ama mutlaka birileri yiğitçe gayret ve çabayla bu yokoluş sisini yarmalı. aksi halde gerçekten ülkeyi topyekün satsak kurtulamayacak bir hale doğru yuvarlanıyoruz.Sizinde belirttiğiniz üzere ülkenin ekonomik olarak çözülmeyecek problemi yok.Ben Üniversiteyi bitirince Bursa da fabrika denilecek 20-30 işyeri ancak vardı. Şu an o çapta binlercesi var sadece Bursa da. Hepsi iş-gelir-tüketim ve vergi demek. Yapılan harcamaların nereye gittiğini siz çok daha iyi bilirsiniz. Abdüllatif Şener in de dediği gibi "bunlar çalmasa 1 mt bile yol yapmazlar" Bunu bir de zerrece utanmadan sıkılmadan yapmaları da geldiğimiz rezilliğin tarifsiz ifadesi.! Başarılı olmanızı diliyorum. Bu ülkede oy almanın 2/3 ü ,Memur görüntüsünden sıyrılmanıza bağlı. Ben koşturacak dönemleri geçtim,zengin de değilim. Bursa da uygun bir yerde parti teşkilatı kurarsanız arada gidip fikirlerimi anlatabilirim ancak,(Mesela Buttim ulaşım açısından oldukça iyi ve kiralarda 3-5 seneye kadar yüksek sayılmazdı. Sizleri yürekten destekliyorum. Başarılı olmanızı Yüce Allah tan diliyorum.
18.05.2020 22:11

Kolay gelsin dileklerimle Üniversiteler malesef liyakatsız hocalarla dolmuştur. Bu konuda amerikan sistemi kopyalanabilir. Bu sistemde ünvanlar prof, doç vs üniversiteye ait oluyor objektif kriterlerle düzenli aralıklarla bu ünvana sahip olanlar denetleniyor bu da ünvan sahiplerinin kendisini sürekli yenilemesini gerektiriyor. Malesef şu an benim görüşümce üniversiteler çürümüş durumda!! Acil olarak öğretim üyesi sisteminin değişmesi gerekiyor. İkinci konuda üniversite sayısının artması sadece nicelik artmış nitelik malesef azalmıştır. Niteliğin artması için üniversite kontenjanlarının azalması gerekiyor hatta bazı üniversitelerin kapanması gerekiyor. Örneğin öğretmenlik fakültesi açıp gereklik fazlalıkta mezun vermenin bir anlamı yok. Teşekkürler
18.05.2020 22:08

Ağaçta yetişen ve hep başkalarının kanatlarıyla uçmaya çalışan politikacı tiplerden herkes yaka silkmeye başlamıştı. Özellikle ülkemiz yönünü AB ve batıya(demokrasiye) doksan derece dönmüşken, ülkemizde meritrokrasiye dayalı bir yönetim modelinin geliştirilmesi gerekirken, dimyada pirince giderken eldeki bulgurdan olma misali; insanlar için bu defa bırakınız geleceği inşa etmeyi geçmişteki kazanımları nasıl koruruz pozisyonları aranır noktasına gelinmiştir. Tam da bu atmosferde, insanlarin değişim evresindeyken bir geri vites atılması türkiye için büyük bir handikap oluşturacaktır. bunu aşmanın yolu liyakatli, başarılı, yüzünü geleceğe ve aydınlığa dönmüş, ayrım ve ötekileştirmenin hiçbir türüne müsaade etmeyen, bütünleştirici dili her düzlemde savunup-kullanabilen insanların oluşturacakları elbirliği çözebilecektir. Siyasi etik kavramının içinin hayati derecede doldurulmasi gerektiği bugünlerde ilkelerden bahsetmek de oldukça cesaret veriyor, vermeli her bilinçli insana. Değer ve kavramların yozlaştırıldığı, her gün konjonktüre göre yeni anlamlar yüklenip oportünist siyasetçilerce zehirlendigi bu argümanların da bir temiz hava alması gerekmekte. Bu ihtiyacı karşılamak çok kolay olmasa gerek, mağaranın sonundaki ışıktan bahsediyoruz. Bakalım bu ışığı herkes aynı bakış açısıyla değerlendiriyor mu?Göreceğiz. Daha iyi bir toplum umuduyla. Saygı ve sevgilerimle
18.05.2020 20:37

İyi bir Türkiye için sağlıklı bir Türkiye düşünce özgürlüğün egemen olduğu bir Türkiye kardeşçe hak hukuk adalet içerisinde yaşanacak bir Türkiye 🇹🇷 istiyorum.
18.05.2020 20:17

Merhaba, videonuzu görür görmez bir umut oldu benim için. Öyle bir duruma geldik ki telefonda konuşurken bile siyaset hakkında taraf tutmadan bile konuşmaya korkar olduk. Düşünce özgürlüğümüz kalmadı. Eğitim desek nereden tutsak elimizde kalıyor. Daha pek çok problem var. Ama ortada bunu düzeltebilecek bir siyasi kuruluş da yoktu. Yoktu diyorum çünkü bu partinin düzeltebilmesini umut ediyorum. Diğer partilerin oy yüzdesi ne kadar fazla olursa olsun insanların biraz daha bilinçlendiğini düşünüyorum. Parti kendini güçlü bir şekilde ifade ettiği ve karşısına çıkacak zorbalıklara tehditlere vs. ayakta durabildiği sürece iktidar olmaması için bir sebep yok. Başarılar dilerim umarım ülkemiz için en iyisi olur.
18.05.2020 18:58

Sayın ali BABACAN ın medyada çok daha aktif olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca böyle salgın dönemlerinde illerdeki DEVA lı arkadaşların ne gibi çalışmaları var bunları görmek istiyoruz. Saygılarımla
18.05.2020 17:10

Herkese Hayırlı Ramazanlar dilerim. 2002 yılında kurulan bir iktidar ekonomisi ile gündemdeydi. Ta ki Sayın Ali Babacan o görevden gidene kadar. Tekrar ekonomi Bakanı olarak karşımıza çıktı ve tekrar bir toparlanma sürecine girdik. ama Ali babacan'ın da dediği gibi parti içerisinde çoğu ilke değişmişti. İnsan ilkesi artık yoktu. Şimdi soruyorum yazımı okuyanlara rahat rahat hükümete karşı sanal ortamda yada reelde duygu ve düşüncelerinizi dile getiriyor musunuz? Torpil olmadan partici olmadan iş bulabiliyor musunuz? cebinizde ki 100 lira ile ne alabiliyorsunuz ? Yapılan köprülerden doğuda olan karadenizde olan kaç arkadaşınız geçti, kullandı ? Aksine çatır çuturda vergisini verdi. Milletimiz açken Yol yapımının bir önemi varmıymış? Milletimiz açken Suriyeli bakmadık mı biz bu ülkede? bunun ne kadarı doğru. Eşlerimize bacılarımıza göz diktiler, kovmadık. Bizi bu kadar düşünmeyen Hükümete mi kaldık. Kan kanseri olan bir hastanın kanını haftada bir değiştirmek gerekir. İşte biz ülkece kan kanseri olduk. Zamanında ekonomi bakanı olarak çok güzel işler yapmış olan ve duruşu ile güven veren Ali babacan'dan umutluyum. Rabbim utandırmasın. Herkese sevgilerle
18.05.2020 17:05

Sayın Babacan, Türkiye'de %50-60 aralığında bulunan merkez sağ seçmeni Akparti'den ayrılmanız nedeniyle; %20-30 aralığındaki sol seçmen ise geçmiş Akp hayatınız nedeniyle size soğuk. Baskılanmış medya nedeniyle de büyük seçmen çoğunluğuna ulaşmanız çok zor. Açıkcası benzer bir fikire sahibim şu anda, az önce youtube'da bir video izlediğim için bu mesajı yazmak istedim. Maalesef Türk seçmeni, karşısında iyi konuşabilen, hatip özellikleri iyi olan, konuşurken kitleleri kendine çekebilen 'dik duruş' sergileyen liderlere hep oy verdi. Kişisel görüşüm ilk olarak bu yönde bir duruş sergilemeniz, ikinci olarak da Türkiye'nin ihtiyacı olan 1) hukuk ve adaletin üstünlüğü, 2) eğitim ve bilime yatırım 3) yolsuzlukların üzerine gidilmesi gibi konularda okuyan ve sorgulayan kesimleri ikna edebilmeniz gerekiyor. Ayrıca bu yarışta Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu, Muharrem İnce gibi yeni nesil bazı rakipleriniz de güçlü şekilde gelmekte. Ülkemizin ihtiyacı olan dürüst, şeffaf, adil politikacı profiline katkınız olması dileklerimle başarılar diliyorum.
18.05.2020 15:18

20, 17 ve 12 yaşlarında 3 çocuk annesiyim. Evlatlarımın insana değer verilen bir ülkede yaşamasını istiyorum. Kendimi bildim bileli inançlı bir kişiyim. Hiçbir parti, tarikat, cemaat ya da gruba dahil olmadan dindar bir hayat sürmeye gayret ettim. Bunun sebebi, bireyselliğe ve özgür iradeye olan hassasiyetimdir. Yapıların dışında kalarak aslında hiçbirisine önyargılı olmamayı sağlayabildim. Grup aidiyetinin bizim ülkemizde özgür düşünceyi yok eden bir tarafı var. Kendiniz olmaya çalıştığınızda yapılar sizi kabul etmiyor. Bir seçmen olarak parti tercihimde zamana ve konjonktüre göre tercih yaparım. İlk oy kullanmaya başladığım yıllarda ANAP'a oy vermiştim. 28 Şubat sürecinde Refah Partisi'ne, AKP kurulduğundan itibaren 7 Haziran'a kadar ona oy verdim; AKP ile yolları ayırmam Gezi olayları sırasındaki tavırlardan dolayı oldu. Daha sonrasında, ülkemin çıkarını gözeterek sağ, sol fark etmez farklı partilere oy verdim. Önyargısız ve tamamen ülkemin yararı için fikirlerimi dile getirip size nacizâne bir kaç tavsiye vermek istiyorum. Ülkemizin geldiği durum göz önüne alındığında insanlardan ve gelecekten ümit kesmiş biri değilim. Sorunun insanlarda değil ülkemizdeki siyasî kültürde olduğunu düşünüyorum. "İyi ve düzgün insanlar işbaşına gelirse her şey düzelir" düşüncesinde değilim. İyi, yetenekli ve birikimli insanlara fırsat verecek düzgün bir sistem olmazsa sonuç alınacağını düşünmüyorum. Deva partisinin başarısı siyaset yapma tarzını değiştirmesine bağlıdır. Bunun çok zor olduğunu biliyorum, ama imkânsız değildir. Yola çıkarken doğru noktadan başlamak önemlidir. Doğru nokta, ezber bozan, yepyeni bir üslupla meselelere yaklaşan ve en önemlisi ülke çıkarını kendi çıkarının önüne koyan bir anlayışla siyaset yapmaktadır. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" anlayışı tekrar hâkim olmazsa düştüğümüz kuyudan çıkamayız. Bu kadar ayrışmış, kutuplaşmış bir aradaki engelleri kaldıracak kucaklayıcı yaklaşımlar yeterlidir. Yeter ki yanlışlar düzeltilsin sistem kendini yenileyecektir.
18.05.2020 14:10

Herkese merhaba, Partinin kurulacağı konuşulmaya başladığı ilk günlerden beri takip ediyorum.Parti yönetiminin kimlerden oluşacağı,oluşan yönetimin deneyimleri ve vizyonu ve de en önemlisi bu ekibin Türkiye için ne kadar umut vereceği ne hayaller kurduracağı benim için önemli bir nokta idi.2002 yılında ak partinin en önemli avantajlarından biri önemli bir deneyimle ekibe sahip olması idi.Ülke insanı o dönem o deneyimi,o ekibi o umuda satın aldı.Sonrası malum burada o noktaya değinmeyeceğim.Bu gelinen süreçte ülke insanı bence önce adalet sonra eşitlik duygusunu en önemlisi de umudunu kaybetti.Gençler,kadınlar,anneler ve babalar evlatları için var olan umutlarını kaybettiler.Bu sadece ekonomik bir kayıp olmadı aslında asıl kayıp duygulardaki kayıp oldu.Ali Babacan'ın dediği gibi ekonomik kayıplar doğru ekip ve yöntemlerle kısa sürede çözülebilir.Ancak ülke insanının yaşadığı bu duygusal kırılma,geleceğe dair umutsuzluk önümüzdeki en büyük engel.Bu sebeple bizlere dayatılan kavga ve nefret dili,popülist ve hiçbir bilimsel gerçekliğe dayanmayan söylemleri halkın gündeminden çıkarmalıyız.Artık adaleti,eşitliği ve doğru ekonomiyi konuşmalıyız.Ülkeyi yönetenlerin enflasyonunu değil yaşadığımız gerçek enflasyonu,gerçek işsizliği konuşmalıyız.Az öce 140 journos youtube kanalında 'sakın kader deme' isimli videoyu seyrettim.Bence bu dönemdeki en başarılı paylaşımlardan biri olmuş.İzlenme sayıları da beni teyit ediyor.Gerçekleri yalın,anlaşılır bir biçimde güvenilir bir biçimde anlatmaya devam etmeliyiz.Kadroları doğru seçmeli,liyakati en önce bu kadrolarda sonra da ülke bazında ilk kriter haline getirmeliyiz.Önce inanmalı sonra yaşamalı sonra da ülke insanına bunu inandırmalıyız.Bu başarılabilir daha önce başarıldı günümüz dünyasında başarılmaması için hiçbir sebep olmadığını düşünüyorum.Bu benim bir siyasal hareket için ilk paylaşımımdı.Bu ülke için kafa yoran bir birey olduğum halde beni heyecanlandıran bir oluşum olmamıştı.Benim gibi milyonların olduğunu unutmayalım...
18.05.2020 13:30

Selamlar, Çok çok çok kolay gelsin öncelikle :) Programlara ya da sosyal medya paylaşımlarına ya da röportajlara baktığımda sürekli olarak gelecekle ilgili planlar duyuyoruz. Umarım hayata geçecek planlar bunlar. Ama benim merak ettiğim mevcut olanı gelecek planlarınıza nasıl dahil edeceğiniz çünkü gözükmüyor :( Mevcut olan derken hemen her sorun noktasında yanlışın birikmişleri var. yüzlerce niteliksiz özel okul ve üniversite ne olacak? Yönetmeye başladığınız gün buralarda okuyan yüz binler aileleri ne olacak? Okulların finansal stabilitesi nasıl kontrol edilecek? Devlet garantili projeler ne olacak? Ne yazık ki eğitimle, misinformation ile kendi hataları olmasa dahi dünyaya vizyon olarak entegrasyonu zorlaşmış toplum ne olacak? İstanbul'da boş bekleyen yüz binlerce konut ne olacak, hakimlik gibi çok önemli bir mevkiye yerleşmiş ne yazık ki binlerce ehil olmayan kişi, ihtiyacı karşılamayan ve ara eleman eğitimi gibi kritik bir konuyu baltalayan fazla imam hatipler kolluk kuvvetlerinin topluma eşit davranmayan kadroları ne olacak gibi gibi bir sürü birikmiş sorun.. Tüm kurumları yeniden ayağa kaldırıp yerel ve küçük ehil yönetimlere bunları bıraksanız da bu birikmişliği hayallerinizle nasıl entegre etmeyi düşünüyorsunuz? Bir de 2010 referandumunun hsyk değişikliği ile Türkiye'ye yaptığı kötülüğü hiçbir şeyin yapmadığını düşünürüm yıllardır özellikle yargının bu sayede nasıl bir silah haline geldiğini görünce. Kişiliğini kimliğini bilmem ama o zamanın adalet bakanının adalet ile ilgili vizyonunuzu nasıl hayata geçirmesini planlıyorsunuz. Biz eskiden oturduğumuz koltuklarda karşı çıkmıştık cümlesi pek çalışmıyor. Gerçek olup olmaması konu değil ama ne gördüğümüze bakarsak kendisi hsyk yapısının değişmesi esnasında adalet bakanıydı, 3 dönem kuralı yüzünden ayrıldı şimdi adaleti yeniden yapılandırmaya aday bir önceki yapılandırmanın sonuçları bu kadar acıyken... Çok konu var ama karakter sayısı az :) bir kez daha kolay gelsin, zamanınız için teşekkürler.
18.05.2020 12:30

Umutların tükendiği, gelecek kaygılarının zirveye oynadığı bir dönemde Deva Partisi güneş gibi doğacaktır. İnancım ve güvenim tamdır. Yeter ki milletimiz 82 milyonuyla kucaklansın ve genel durum bütün gerçekliğiyle milletimize sunulsun. Bir öğrenci olarak bunları görüyor, DEVA partisinin potansiyeline gönülden şahit oluyorum. Gelecekte karşılaşılacak olan zorluklar karşısında başarı ve mukavemetler dilerim. Allah yardımcımız olsun.
18.05.2020 11:48

Merhaba, öncelikle sayın Ali Babacan'a Şu karanlık ortamda vatandaşlarımıza ışık olduğu için teşekkür ederim. Şu ana dek olan şahsi izlenimin Sayın Babacan'ın başarılı olacağı yönünde. Fakat muhafazakar bir aileye mensup birisi olarak söylemeliyim ki, Sayın Babacan partisinde akparti veya fetö kalıntılarına Aman vermemeli ve siyasal İslamcılardan uzak durmalıdır. Yüce dinimiz Son 20 yılda çok istismara uğradı ve türlü türlü din tüccarları türedi.. Acilen iyileştirilmiş bir parlamenter sisteme ihtiyaç vardır. Gazı Mustafa Kemal ATATÜRK'ün izinde ilkelerinde ve fikirleri ışığında hareket ettiği sürece başarı sağlayarak Ülkemizi en iyi dereceye taşıyacağı konusunda güvenim Tamdır. Sayın Ali Babacan'a çıktığı Bu zorlu yolda başarılar dilerim. Yüce Allah'ım Ülkemizi en iyi yerlere getirmeyi nasip etsin..
18.05.2020 10:48

Sayın Ali BABACAN'ın kurucusu olduğu Deva Partisinde dikkatimi çeken en önemli hususlardan birisi gençlerin düşüncelerine önem verilmesi ve İlkeler ve Değerler kurulunun bulunması kendisinin de söylediğinden yola çıkarak bu kurulun başkan üzerinde etkisinin bulunması. Bu düşünce bana şunu düşündürüyor. Partinin tek bir kişi odaklı değilde insan odaklı olmasının ve başkanın yaptığı işlerin denetlenebilir olması. Çıktığınız bu yolda sizlere başarılar dilerim İnşallah bu çizginiz devam eder...
18.05.2020 08:27

97 doğumlu gayet genç sayılacak sıradan herhangi bir vatandaşım. Kendimi biraz okudukça ve gördükçe "apolitik" atfettim. Kısa hayatımdaki deneyimlerim ve akranlarıma oranla siyasi tarihe olan daha yoğun ilgimin getirdiği birikim ile doğru gördüğüme doğru, yanlış gördüğüme yanlış demeyi bildim şimdiye kadar sadece. Kendime "muhalefet" demedim hiç ama bir laf ettiğimde sanırsam muhalefetin genç bir ferdi olarak görüldüm. Bu durum ömrü hayatımda hükümette A,B veya C partisi olsa da değişmezdi. Yaşadığımdan bildiğim için değil lakin gördüğüm ve insanları dinlediğim, izlediğim, okuduğum için şunu farkedebiliyorum ki: Sanki 2019, 2020'ye bağlanmadı da 1999 2000'e bağlanıyor. Şartlar kimi bakımdan 99'a göre zor kimi duruma göre de kolay yeni bir parti için. İllaha yeni neslin bir temsilcisi gibi konuşmak gerekirse... "yeni bir umut" gerekiyordu. Deneyimine güvenilen, yeni milenyumun ilk on yılında (ülkenin belki de 30'lardan sonra en hızlı geliştiği dönem) bulunmuş bir kişi ve sadece o kişi değil, "yanındaki" onca insanlar... Hep bir gerginlik yerine bizlerin sırtını rahatça geriye attıracak, akşam haberini sabah gazetesini "bugün ne olmuş?" diye açtırtmayacak, yüzümüzü bir inatla batıya değil de modernizme çevirecek insanlar... Yolunuz umarım açık olur. Bu ülkenin tadını aldığı ama doyasıya yaşayamadığı günler var. İşte, onların geri gelmesini istiyoruz.
18.05.2020 08:06

Sayın Ali Babacan ve çalışma arkadaşları. Ben Dicle Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği 3. sınıf öğrencisiyim. 22 yaşında olmama rağmen birçok alanda kendimi yetiştirmeyi zaruri bildim. Yıllık ortalama 55-60 kitap okuyarak, her gün siyaset, sanat, spor vb. alanlarda araştırmalar yaparak kendimi ülkeme hazırladım. Ne yazık ki bugüne kadar gençlere ve ölüme önem veren bir parti bulunmamaktaydı. Sizlerin gelişi ile umudumuz tekrardan yeşerdi. Sayın Babacan'ın açıklamalarında gençlere ve gençliğe verdiği önemi defalarca duyduk. Her gün sayın Babacan'ı dinleyerek açıklamalarından dersler çıkarıyorum. Sayın Babacan'ın bu umut dolu yolunda hiçbir talepte bulunmadan yanında olmaktan gurur duyarım. Bizi ancak ilim irfan kurtaracaktır. Sayın Babacan'ın ilim irfanına yaraşır, ilim irfan sahibi biz gençler onu asla yalnız bırakmayacağız.
18.05.2020 04:34

Sayın yetkili, Uzun yıllar Londrada yaşadıktan sonra ve döndüğünden sonra oy verecek parti bulamamaktan yakınan kurumsal firmada yöneticilik yapan bir vatandaşım. Ülkem ve milletin adına çok mutluyum. Partinizin tüzüğü, programı ve kimliğini okudum ayrıca üyelerinin geçmişlerini de inceledikten sonra uzun süredir oy vermediğim için sevindim. Benim politik, stratejik, insani ve hukuki tüm isteklerimi karşılayan tek parti sizlersiniz. Bu kutsal görevinizde başarılar diler her konuda sizlere destek olmak istediğimi belirtmek isterim. Başarılarınızı alkışlamak için sabırsızlanıyorum, Allah yardımcınız olsun. Saygılarımla , Alper ISSI
18.05.2020 02:45

Ülkemizde yargıya güvenin artırılması için radikal reformlar uygulamaya geçirilmelidir. "Kuvvetler ayrılığı" prensiplerine uygun olarak yargı teşkilatı Hakim Savcı sınıfından en alt düzey personeline kadar bir bütün olarak ele alınmalıdır. Yargıya güvenin oluşabilmesi; yargının bağımsız ve tarafsız olması ile doğrudan ilgilidir. Bunun çözümü de öncelikle yargıya bağlı tüm teşkilatların dışarıdan gelebilecek tüm etki, yönlendirme ve telkinlere karşı tam olarak korunabilmesiyle mümkündür. Türkiye’de yargı teşkilatına bakıldığında sistem içerisinde karar verici konumda olan Hakim ile iddia sunan, delil toplayan, kamu adına talepte bulunan Cumhuriyet savcıları aynı fiziki ortamlarda bulunmakta, hatta aynı katta yan yana odalarda çalışabilmekte, aynı lojmanda, aynı serviste bir araya gelebilmektedir. Hakim-Savcı ayrımı net bir şekilde yapılmalıdır. Gelişmiş hukuk devletlerine baktığımızda bu tür uygulamalar görmek mümkün değildir. Yapılacak en önemli çalışmalardan biri Savcılık teşkilatlarının reformudur. Savcılıklar adliyelerden çıkartılarak, adli kolluk teşkilatları bünyesinde ayrı fiziki ortamda bulundurulmalı, Cumhuriyet savcılarının ve teşkilatının fiziki olarak ayrı konumlandırılması sağlanmalıdır. Cumhuriyet savcılarımız (public prosecutor) halkın yani kamunun savcısı konumundadır. Mevzuatımızda adli kolluk tanımı olmasına rağmen, yönetmeliği olmasına rağmen uygulamada ciddi aksaklıklar vardır. Adli kolluklar tamamen Cumhuriyet savcılıklarının emri ve gözetiminde olmalıdır. Ancak adli kolluk görevlileri uygulamada kolluk (emniyet, jandarma vb.) binalarında çalışmakta, adli kolluk personeli aynı zamanda emniyet mensubu olduğundan karmaşık bir yapıda hizmet sunmaktadır. Adli kolluk tam bir teşkilat yapısına kavuşturulmalı, ayrı fiziki yapıya sahip olmalı, adli kolluk yönetmeliği kanunlaştırılmalı ve Cumhuriyet Savcılarına tabii tutulmalıdır. Cumhuriyet savcılarını ve Hakimleri ayrı kurullar atamalıdır. Tüm adli kolluk teşkilatları Adalet Bakanlığına bağlanmalıdır.
18.05.2020 02:07

Ali Babacan ne guzel soyledi, parti tuzugumuzde %35 kadinlara, %20 genclere yer ayirdik, buyrun gelin katilin diye. Saygideger kadinlarimiz korkmayin, cekinmeyin davet buyuk yerden. Digital caga gecis, blok zincir uygulamalarina hizla adaptasyon, yapay zeka yardimi ile devlet yonetimi, hayati kolaylastirma, egitim 3 yasindan baslanmali bence de cok dogru bir tespit alt yapi kurulduktan sonra, ezberci degil uygulamali egitim, arastirmaci, sorgulayan, kendi kendine ogrenmeyi beceren bireyler ne dogru tespit. Gelecek nesilleri teknolojik gelismelere, dijital becerilere acik bireyler yetistirme. Dunyadan geri kalmadan ilerici politikalar. Dijital para, dijital TL, bu da dunya ile uyumluluk konusunda ileri atilmis bir adim olacaktir. Adaptasyon teorisi der ki, yeni sartlara uyum saglayan kalir, saglayamayan silinir. Ne guzel tepitler ve ne guzel vizyon. Teknoloji Buyukelcisi yeni bir kavram degil mi? Iste Silikon Vadisi'den Teknoloji Buyukelcimiz olacak. Gencler cok sevecek, teknolji ile yogun, digital caga uyumlu bir parti DEVA Partisi.
18.05.2020 01:58

Reference Power, Sozun gucu, soylediklerinin durust bir degerlendirmeye dayandigini bildiginiz, kendine guven veren, arkasindan gidebileceginiz, soylenenlerin uygulanacagina emin oldugunuz guc. Korkutmadan, otekilestirmeden, dusman yaratmada, demokratik herkese esit mesafede adeletli. Saygi uyandiran sevdiren. Halk dilinde yaptiklarim yapacaklarimin teminatidir dedirten. Kirliye dokunmamis, kalbi ve elleri temiz, hem ekonomi yonetiminde, hem dis isleri yonetiminde hem de siyaset yonetiminde guven veren Ali Babacan. Ali Babacan anlatti bunlari. Ne guzel degil mi?
18.05.2020 01:31

Sayın Babacan, Bu kutlu yolda bilgi ve birikiminizle çok faydalı hizmetlerde bulunacağınızdan hiç şüphemiz yok. Ancak bu süreç de siyasetin kirli ve seviyesiz bir hal alması nedeniyle her koldan o çok fazla siyasi saldırılara maruz kalacaksınız yeri gelecek belden aşağı ithamlarla karşılaşacaksınız. Sizden tek ricam oy oranınız ne olursa olsun inancınızı kaybetmeden bu milletin geleceği için istişare ve liyakat esaslı bir yönetim ile doğru yoldan ayrılmamanızdır. Ailem ve şahsım sizi her mecradan takip ve desteğimizi esirgemeyeceğiz. Ama hatanızı gördüğümüzde de bunu dile getireceğiz. Malum mutlak itaat ve yanlışa yanlış denilememesi hususundan çok canımız yanmaktadır. Pandemi sonrası zamanla daha fazla halkın içine dokunarak aktif bir şekilde görüneceğinizi Ümit ediyorum. Tekrardan bu yolda ekibiniz ve sizlere başarılar diliyorum.
17.05.2020 23:53

Güçlü Parlementer Sistem; Güçlü Yerel ve Genel Sivil Toplum örgütleriyle, Özgür Yerel ve Genel Medyayı da beraberinde kazandıracak Milletimize #İnşallah.
17.05.2020 23:29

Ali Babacan Hareketi çok kısa zamanda toplumum geniş kitlesinden kabul görmüş ve yarına dair umutlarımız olmuştur. İçinde bulunduğumuz sıkıntılı sürecin anahtarı olacak sayın Babacan enerjisi bilgisi ve tecrübesi ile emin adımlarla iktidara yürümektedir.Allah yar ve yardımcımız olsun.
17.05.2020 21:31

Hayırlı günler ve Ramazanlar diliyorum. Sayın Babacan'in ve Deva partisinin, insanlık, Müslümanlık ve milletimiz için çıktığı yolda muvaffakiyetler diliyorum. Yıllardır kendimi ifade edeceğim, ifade edilen seylerde kendimi bulacağım bir parti ve oluşumun ozlemi vardı açıkçası. İnsaAllah deva partisi ve onun kattığı değerler bu manada tam tahakkuk eder. Hal böyleyken, kendimi gördüğüm ve düşüncelerimin birçok noktada denk geldiği deva partisinden elbette büyük beklentilerim var. Elbette bunların vuku bulması uzun bir süreci, geniş bir katılımı, Sabrı, sükuneti ve tahammülü gerektiriyor. Hâliyle bir partinin en büyük kaynağı insandır..insana dokunmak ve insana ulaşmaktır. Bu ise zamanın icabı gereği medya ile özellikle sosyal medya ile olmaktadır. Son bir aydır, sayın Babacanin, kurucular kurulunun ve deva partisinin görünürlüğü elbette daha fazla arttı,artacakta. Lakin bunun yeterli olmadığı kanaatindeyim. Sosyal medya reklamları ile-ki bu reklamlar çok pahalı değil- YouTube de 140 journos gibi kanallar ile çok daha büyük kitlelere ulaşılabilir. Ramazan Bayramı'ndan sonra bu mevzulara daha ehemmiyet ve ağırlık verileceği kanaatindeyim. Belki parti stratejisi, bu meselelerde yavaş yavaş vites artırmayı gerektiriyor. Lakin bunun belli bir hava yakalanmadan olması da ayrı bir handikap olsa gerek. Birde toplumda ilerki dönemlerde sayılan sevilen itibar gören birçok şahsiyetin katılacağı beklentisi mevcut. Haliyle halk önde gördüğü ve güven duydugu şahsiyetlerin dahil olması karşısında daha güven ve itibar duyar. Muvaffakiyetler diliyorum.
17.05.2020 18:36

Ülkemizde İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüklerinde kalifiye mühendis ve veterinerlerimiz vardır. Tüm ilçe Kaymakamlıklarına bir görev verilerek uygun bir hazine arazisine bir besi çiftliği yaptırılması istenmeli. Bu çiftliğin yönetimi İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde olmalı ve çok değil 50 büyük baş hayvan beslenmesine başlanmalıdır. Bu hayvanları kaymakamlık müdürlük çalışanlarına zimmetlesin. Her yıl doğum yapan bu büyükbaşlar 2.yılda 100, 3.yılda 200, 4.yılda 400 ve 5.yılda 800 büyük baş hayvan ile Ülkemizdeki 922 ilçenin 500 tanesinde bu uygulama yapılda 5.yılın sonunda 400.000 büyükbaş hayvan ile kendi kendimize fazlası ile yetecek bir hayvancılığa imza atmış olacağız. Hayvanların sütlerinin gelirlerinin bir kısmı Kaymakamlığa bir kısmı ise müdürlük çalışanlarına verilerek teşviğin arttırılması sağlanır. Böylece Kaymakamlığa gelir sağlanırken bu gelirin bir kısmı yeni besi yerleri açılarak yeni bir üretim merkezi ile yeni mezunlara iş istihdamı, gelirin kalan kısmı ile ilçedeki ihtiyaç sahiplerine verilmesi sağlanabilir. Üretmedikçe, taşın altına elimizi koymadıkça, sorumluluk almadıkça, televizyon karşısında oturmakla bu ülke ayağa kalkamayacağı bilincinde olmalıyız. Radikal kararlar alarak artık bu ülke ayağa kalkmalı, değişim dönüşüm elzemdir.
17.05.2020 18:19

Adalet Ustaları -Yorum 1 2000 yıl öncesinde de adalet aranıyordu; 2000 yıl sonrasında da adalet aranıyor. Günümüzün adalet anlayışı ile geçmişin adalet anlayışı arasında fark var mıdır? Değişmeyen ve baki kalan, adaleti sağlamak uğruna verilen mücadelelerdir. Dört ilahi kitabın manası her şart altında mutlaka adaletin tecelli etmesidir. Devlet; nizamdır, intizamdır; adalet ise onun nişanesidir. Adalet tavırdır; davranıştır; hükümlerde doğru olmaktır. Adalet, herkese ait olanı ve payına düşeni vermektir. Adalet, hakkı olana hakkını vermektir. Adalet ölçütlerimiz partizancılık terazisine tabi durumdadır. İslamiyetin adalet anlayışına verdiği önem unutulmaktadır. Yargılama esnasında hakikatin araştırılması unutulmaktadır. Kul hakkına riayetsizlik ayyuka çıkmaktadır. Partizancılığı beslenme aracı olarak gören insan müsveddeleri son 10 yıldır olmadığı kadar teyakkuz halindedir. Daha da kötüsü kendilerine sözüm ona fayda sağladığını düşünen siyasetçiler bu sülüklenmeye gözü açık baka kalmaktadır. Siyasetçilerin müsamahasıdır bu tehditvari aşikar sülüklenmenin sürüklenmesi… Siyaset, belli bir amaca hizmet etmektir. O amaç ise imtiyaz göstermeksizin eşitlik mertebesinde bütün yurttaşların hakkını ve hukukunu korumaktır. Kadınlarımızın yüksek ferasetinin eseridir, Cumhuriyetimiz. Kızlarımız ve kadınlarımız gözümüzden sakındığımız vazgeçilmez değerdir. Asla kabul edilebilir değildir kadınlarımıza tecavüz ve ölüm tehditlerinin oluşması ve görmemezlikten gelinmesi… Aklım ve havsalam almıyor. Şah damarım öfke kusuyor. Hiçbir insanı sevmek zorunda değilsiniz; ancak saygı duymak zorundasınız. Hiçbir millet partilerin, siyasetin ve siyasetçilerin oyuncağı olarak görülemez. Vicdanı hür, fikri hür, irfanı hür nesillerin yetiştirilmesi elzemdir. Vicdanı kör ve sağır olanların ne adaleti olur ne de yönetme becerisi olur.
17.05.2020 16:24

Yazıp yazmamak konusunda çok tereddütte kaldım ama eğer akp gibi bir parti olmayacaksak ayrıştırıcı değil birleştirici olacaksa deva bunu muhakkak yapmalı sayın genel başkanımız gençlerle buluşuyor görüşüyor ve görüşlerine çok önem veriyor insanın tuhafına giden şey hep üst perdeden üniversitede okuyan öğrencilerden ve gençlerden Seçilmiş olması ama şu unutulmamalı Türkiye gençliği İTÜ Otü Boğaziçi vs bunlardan ibaret değil bu devaya oradaki gençler gibi destek veren ve Anadolu’daki üniversite okuyan çok fazla gençler var Mesela Ağrı Iğdır Ardahan Kars Siirt Muş Bingöl Bitlis vs üniversitesindeki gençlerlede görüşmesi gerekmez mi ?evet belki puan olarak diğer üniversitelerden düşük olabilirler ama sonuçtu buradaki gençlerde her zaman Sayın Sn Alibabacanın yanında Davasında olacaktır
17.05.2020 15:02

DEVApartisi olarak, insanların önce dertlerini dinleyeceğiz.Sonra da az ve öz olarak dertlerine DEVA için az, öz ve anlaşılır şekilde tavsiyede bulunacağız. Tavsiyelere uymayanların da en azından aklında bir şeyler kalır.. Uzun sürede belki ikna edebiliriz onlarıda. Mesele de zaten bıkmadan usanmadan ikna etmektir.Dokunmak, temas etmek, çoşku yaratmak, samimi davranmak, esprili olmak, resmi konuşmalardan kaçınmak. her türlü eleştiriye açık olmak. vs Esasen burada belirtmek istediğim konu şudur.Eğer DEVA olarak merkez bi parti olarak ve her kesime yönelik politika izleyerek iktidara adaysak KESİNLİKLE KESİNLİKLE PARTİ POLİTİKALARINA VE ÖZELLİKLE DE PARTİ DİSİPLİNİNE HARFİYEN UYMAK ZORUNDAYIZ .UYMAYANLARLA DA UYARI VE TEMBİH NETİCESİ KENDİNE GELMİYORSA HALEN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKMADAN İHRAÇ EDİLMESİ GEREKİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM. Eğer böyle yapılmazsa, yapanın yaptığı yanına kalırsa vay halimize. Yani bu parti de herkes fikrini söyleyebilir, bu partide demokrası var diye ulu orta her yerde parti içi sorunları aktarırlarsa işimiz sarpa sarar.Örnek olarak chp gibi eğer parti disiplini çalışacaksa ve kurultaylarda benlik çatışması kavgası olursa, parti karar organından üst düzey idarecilerden bencilce sorumsuzca beyanlar verilirse "partinin içinde çete var" diye malum parti gibi siyaset yapılacaksa bu işe baştan hiç başlamayalım.Kimse kusura bakmasın.. Akp nin şu an yaptıkları vahim ama, kurulduğundan bu tarafa şu veya bu şekilde kol kırılır yen içinde kalır ı çok güzel uyguluyor.Bilmiyorum bi nebze de olsa anlatabildim mi. Tşk eder kolay gelsin der , Saygılar sunarım
17.05.2020 12:23

Okumaya Devam Edin
Sayfaları aşağıdan numara seçerek geçebilirsiniz.