Babacan’dan asgari ücret değerlendirmesi: “Kul hakkıdır, bu hakkın teslim edilmesi gerekir”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e tebrik ziyaretinde bulundu. Ziyaretin ardından CHP Genel Merkezinde Özel ile kameraların karşısına geçerek ortak bir açıklama yapan Babacan, hükûmetin ekonomi politikasını eleştirdi. IMF programlarının bile sosyal ayağı olduğuna dikkat çeken Babacan, “Şu anki uygulamaların sosyal bir ayağı yok. Böyle bir ekonomik program kabul edilemez” ifadesini kullandı.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 1 Temmuz’da asgari ücrete zam yapılmamasının kul hakkı olduğunu belirterek, “Bugüne kadar hiçbir popülizm yapmamış, 11 yıl bu ülkenin ekonomisinin başında olmuş bir insan olarak söylüyorum; bu haktır, hakkın teslim edilmesi gerekir” dedi.

“Kuruluşumuzdan bu yana CHP ile karşılıklı saygıya dayanan olumlu ilişkiler devam edecek”

Özel’e yerel seçim başarısı için tebrik ziyaretinde bulunduklarını aktaran Babacan, “Ülkemizin gündeminde olan üç konu üzerine görüş alışverişinde bulunduk. Bunlardan birincisi ülkemizin en yakıcı sorunu geçim sorunu, enflasyon, ekonomik sıkıntıların geniş kesimlere gittikçe yayılması, sosyal ayağı olmayan ekonomik modelin Türkiye’de bir yıldır uygulanmaya çalışılması. İkinci önemli gündem maddemiz sığınmacı sorunu ve bu bağlamda Suriye’ydi. Suriye konusunda geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptık ve Suriye sorununun çözümünün Türkiye’deki sığınmacı sorununun çözümünün Suriye ile sorunların çözümünde önemli bir perspektif olduğunu ifade ettik. Üçüncü önemli gündem maddemiz ise Meclis Başkanı Kurtulmuş’un başlattığı yeni anayasa arayışı. Önümüzdeki süreçte DEVA Partisi ile CHP arasında bir temas trafiği ve diyalogun olmasının kıymetli olacağını beraberce değerlendirdik. Genel Başkan’a tekrar teşekkür ediyorum. Kuruluşumuzdan bugüne DEVA Partisi ile CHP arasında karşılıklı saygıya dayanan olumlu ilişkilerin bundan sonraki süreçte de bu seyirde devam etmesi, diyalog kapılarının açık olması konusunda karşılıklı teyitleştik.” diye konuştu.

“TÜİK güven sağlamadan Merkez Bankası kendisini açıklayamaz”

Görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Babacan, emekli maaşları ve asgari ücretle ilgili yaptığı değerlendirmede, milletin bildiği ve yaşadığı gerçek enflasyonu örtmeye çalışan bir yönetim anlayışı olduğunu kaydetti. Babacan, “Öncelikle TÜİK yönetimi derhal değiştirmeli ve TÜİK’e mutlaka bir dış denetim mekanizması kurulmalıdır. TÜİK itibarını sağlayacaksa, yönetim hemen değişmeli, şeffaf bir şekilde dış denetime açık şekilde çalışmalıdır. Bu sağlanmadan açıklanan enflasyon rakamlarına güven olmaz. Dolayısıyla Merkez Bankası’nın kendini izah etmesi de zor olur; ben enflasyonu düşüreceğim, hangi enflasyon? Gerçek enflasyon mu yoksa TÜİK’in açıkladığı rakam mı?” diye konuştu.

“Devletin tüm kademelerinin kural bazlı çalıştırıldığı bir anayasa istiyoruz”

Demokratlıkta samimi olan herkesle anayasa konusunda mutabakat sağlanabileceğine işaret eden Babacan, “Demokratlık lafta varsa ve fiiliyatta yoksa mutabakat sağlanmaz Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nde demokrasinin mutlaka özgürlükçü, katılımcı demokrasi hedefi ile çalışılması gerektiğini düşünüyoruz. Anayasada “önce insan” diyebilmeliyiz. Bu ne demek? Temel hak ve özgürlükler konusunda tam üyesi olduğumuz Avrupa Konseyinin ve katılımcı ülke olduğumuz Avrupa Birliğinin standartlarına doğru yürüyebilmek, bu standartları hedefleyebilmektir… İdeal standartlar çok önemlidir; yüksek standartları hedefleyen bir anayasanın olması gerekir. Yeni anayasada hukukun üstünlüğü olması gerekir. Bu; kişinin üstünlüğü değil; kuralların ve hukukun herkesin üstünde olması, herkesin o kurallara uyuyor olması demektir. Güçler ayrımının gerçekleştirdiği, bağımsız yargının tarafsız olarak çalıştırıldığı, devletin tüm kademelerinin kural bazlı çalıştırıldığı bir anayasa, Türkiye için elzemdir” dedi.

“İktidar sokak hayvanları problemini önlem almayarak büyüttü”

Sokak hayvanları ile ilgili yasa tasarısını da değerlendiren Babacan, “Bu mesele 2019 yılında TBMM’de bir araştırma komisyonunda ele alındı. Komisyon raporu hala geçerli bir rapordur. Ama beş yılda o rapordaki önerilerin ne kadar nasıl yapılmış? Merkezi hükûmete, belediyelere öneriler var. Bunlar bugüne kadar uygulanmamış. Beş sene önce daha küçük bir sorun şu an çok daha büyük bir sorun olarak memleketin karşısındadır. Yanlış karar ve ihmallerle merkezi tek elden yönetim yanlışlarıyla ülkemizde enflasyon patladıysa Türkiye’de Sokak hayvanlarının sayısında da bir patlama söz konusu. Evet, Meclis’e bir tasarı gelmiş durumda; arkadaşlarımız bunu çok yakından takip ediyorlar. Burada bir yandan sokaklarımızı daha güvenli hale getirirken bir yandan da hayvan hakları konusunda vidanı duruşumuzu kaybetmeden çözüm üretmek gerekiyor. Öncelikle iktidara bu problemi bu kadar neden büyüttün diye sormak gerekiyor, neden hiçbir tedbir almadın?” değerlendirmesinde bulundu.