11 Mayıs 2023 DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın Bursa Millet Buluşması Konuşması

11 Mayıs 2023

Bursa Mitingi Konuşma Metni


Merhaba yeşil Bursa!

Uludağ’ıyla, deniziyle, gölleriyle, zeytin bahçeleriyle güzel Bursa, merhaba!

Merhaba Osman Gazi’nin, Celal Bayar’ın, Müzeyyen Senar’ın memleketi merhaba!

Bu ne güzel coşku!

Bu ne güzel heyecan!

Bu coşku, her geçen gün artan demokrasinin sesinin coşkusu!

Artık Bursa demokrasinin ayak seslerini duyuyor değil mi?

3 gün kaldı 3.

Bu heyecan, yaklaşan bayramın heyecanı!

Demokrasi bayramının heyecanı.

Sağ olun, var olun!

*****

Değerli dostlarım,

Ülkemizdeki her hanede son 3 aydır değişmeyen bir gündem var.

Bu gündem de nedir?

Deprem!

Unutmayacağız unutturmayacağız.

Biliyorum, seçim gündemi baskın ama bir yandan da biliyorsunuz Bursa’da da, İstanbul’da da, Bingöl’de de, İzmir’de de, her hanede deprem konuşuluyor.

İnsanlar, her hangi bir afette bu hükümete güvenmiyor artık.

Geçen sene orman yangınlarını yaşadık. Yangın söndürme uçaklarının olmadığı, çalışmadığı ortaya çıktı.

Ne zaman ki felaket geliyor o zaman eksiklik ortaya çıkıyor.

6 Şubat depremlerinde ilk 2 gün, 3 gün insanlar enkaz altında can çekişirken, Malatya’da Adıyaman’da enkaz altında soğuktan donarken hükümet adeta felç oldu. Doğru mu? (…)

İşte bunun için insanlar çözüm arıyorlar. Deprem riski olan her şehrimizde her ilimizde çözüm arıyorlar.

Apartman toplantıları yapılıyor. Bina analizleri yapılıyor. Görev paylaşımları yapılıyor.

Bursa’da da yapılıyordur herhâlde değil mi? Apartmanlarda tek tek tek ne yapalım diye hazırlanılıyor.

Olası depremlerde evleri yıkılmasın diye vatandaşlarımız gece gündüz hazırlık yapıyor.

Binayı yıkıp yeniden mi yapalım, güçlendirme mi olsun, kim ilgilensin, hangi firma ile görüşelim, bütçe ne kadar, müteahhitlerden teklif alalım…vesaire.

Uzayan bir iş listesi…

Sizin apartmanlarda da bu aralar bu gündem var. Deprem riski olan her ilimizde var.

Ve ne oluyor bu toplantılarda? İnsanlar birbirleriyle uzlaşarak oybirliği içerisinde hareket ediyorlar.

Ne yapıyorlar? Herkesi mutlu eden, herkes için en iyi çözümü beraberce ortak akılla oluşturuyorlar.

Herkes kendi hakkından biraz taviz veriyor ama ortak noktada da nihayetinde buluşma sağlanıyor.

Şimdi size soruyorum: Deprem gündemli bir apartman toplantısında aranızdan bir kişiyi seçip, “Bütün daireler hakkında sen karar ver, satılacak mı, yıkılacak mı, ne yaparsan yap. Her şeye sen karar ver, bizim hiç söz hakkımız olmasın” der misiniz böyle bir şey? (…)

Çoluğunuzun çocuğunuzun yaşadığı apartmanın tüm akıbetini tek bir kişinin aklına emanet eder misiniz? (…)

Hiç araştırmadan, soruşturmadan onlarca insanın hayatını tek kişinin iki dudağı arasına sıkıştırır mısınız? (…)

Evinizin belki de tüm hayatınızın kaderini tek bir kişinin sözüne bırakmazsınız, bırakmamalısınız.

Evet arkadaşlar.

Nasıl evinizin, hayatınızın kaderini tek bir kişiye bağlamazsanız ülkenin kaderini de asla tek bir kişiye, tek bir kişinin keyfine teslim edemezsiniz.

Açıkça söyleyeyim: Bu ülkenin kaderini tek kişiye, Erdoğan’a teslim etmeyin.

Son 5 yıldır gördük tek imzayla aklına gelen her şeyi yaptığı son 5 yılda ülkenin ne hale geldiğini gördük.

86 milyonun yaşamını sadece Erdoğan’ın aklına emanet etmeyin.

Bir kişinin hatası yüzünden 86 milyonun yoksullaşmasına müsaade etmeyin.

Gelin hep beraber şu tek kişilik sistemi değiştirelim.

Bu seçim aslında bir sistem değişikliği seçimi.

Mevcut tek kişinin keyfine göre hareket ettiği bir sistem mi? Yoksa istişareyle ortak akılla ülkenin yönetildiği bir sistem mi?

Tabii ki demokrasiyi tercih edeceğiz. Tabi ki tek aklı değil ortak aklı tercih edeceğiz.

Gelin hep beraber bu bozuk düzeni değiştirelim.

Bakın şu anda karşınızda Millet İttifakı olarak büyük bir takım var.

Biz buna bir takım oyunu diyoruz.

Bir yıldızlar karması var. Şampiyonlar ligi var.

Tek akıl değil, ortak akıl var ortak akıl.

Çünkü bir olacağız, beraber olacağız birleşe birleşe güçleneceğiz dedik değil mi?

Bir olacağız, beraber olacağız ülkemizi de istişareyle yöneteceğiz inşallah.

Evet, birleşe birleşe inşallah kazanacağız. Hem de tek turda ilk turda kazanacağız inşallah.

Biz, Millet İttifakı olarak konuşmayı, anlaşmayı, uzlaşmayı çalışmamızın tam merkezine koyduk.

Biz, ülkemizin yarınlarını hep beraber inşa edeceğimizi biliyoruz.

Omuz omuza çalışacağız. “Akıl akıldan üstündür” diyerek enn geniş istişareyi hedefliyoruz.

Tek bir kişinin deneme tahtasına dönen, hata üstüne yapılan ve bütün o hataların bedelinin de tüm millete ödettirildiği bir ülke olsun istemiyoruz artık Türkiye.

Türkiye kimsenin gelişigüzel deney yapacağı bir laboratuvar değil.

Bu ülkenin insanları da kobay değil!

Gerçekten yeter artık.

Arkadaşlar 86 milyon 1’den büyüktür Türkiye 1’den büyüktür!

Evet, Türkiye 1’den büyüktür!

*****

Bakın bir tek kişinin keyfi yönetimi sonucunda bir ülke nereden nereye geldi en önemli göstergelerinden bir tanesi paramızın değeri değil mi?

Bursa'da ekonominin güçlü olduğu ekonominin konuştuğu bu ilimizde bu 200 liranın 1 dakikada size hikayesini anlatayım.

Bu 200 liralık banknot var ya 2009 yılında tedavüle çıktı 2009.

2009 yılında bu 200 liranın değeri tam 134 dolar ediyordu.

Bugün ne ediyor biliyor musunuz bugünkü kurda? 9 dolar. 9 dolar.

Aradaki fark ne?

125 dolar bu paranın değeri düşmüş.

134 dolarmış içinden 125 dolarlık değer çıkmış.

Bunun değeri inmiş 9 dolara.

Ben şimdi soruyorum arkadaşlar, herkesin cebindeki bu 200 liralık banknottan tam 125 dolarlık bir değeri kim çaldı kim aldı?

Ne oldu paramızın değerine ne oldu?

Yazık.

Bakın arkadaşlar bu enflasyon var ya enflasyon modern ekonomi döneminin en büyük hırsızlık aracıdır.

Milyonların cebinden enflasyon yoluyla çalarsınız.

Enflasyonun geldiği nokta malum.

Cumhuriyet tarihinin en yüksek enflasyonunu, üretici fiyat endekslerindeki en yüksek artışı bakın cumhuriyet tarihi diyorum.

Şu son 5 yılda gördük biz.

Ne zaman ki tek bir kişi ‘ben ekonomistim’ dedi ‘benim alanım ekonomi’ dedi kafasına göre yalan yanlış talimatlarla ülkenin ekonomisini yönetti işte enflasyon tarihi yüksek seviyeye ulaştı.

Ama bunların hepsi düzelecek inşallah.

Bunların hepsi kolayca çözülebilir sorunlar.

Endişeye mahal yok.

*****

Bursa çalışanların, üretenlerin şehri.

Bursa hesabını bilenlerin şehri.

Bu hükümet enflasyonu patlattı mı? (…)

Faizleri, kurunu patlattı mı? (…)

Bunun bedelini tüm milletimiz ödedi.

Ama 3-5 kişi zengin oldu.

O 3-5 kişi varlığına varlık kattı bu ülkede. Yazık.

Kim ne derse desin, kim ne derse desin, ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.

Sen sonucu söyle arkadaş sonucu.

Ne yaptın?

Sistem değişikliğinden sonra başkanlık sistemi geldikten sonra tek yetkili olduktan sonra bu ülke ne hale geldi nasıl devraldın, şu anda ülke ne halde bunu söyle.

Sonuç ortada.

Neyse baştan da söyledim ya son 3 gün.

Bitiyor inşallah.

3 gün sonra geliyoruz.

Ortak akılla, altı partinin gücüyle ülkemizi ayağa kaldıracağız inşallah.

3 gün sonra bu hükümeti müsait bir yerde indireceğiz.

Fert fert, birey birey zenginleşeceğiz.

3-5 kişinin zenginleştiği değil toplumun milletimizin topyekûn zenginleştiği bir Türkiye’nin hemen inşasına başlayacağız.

Ama hakla, adaletle, özgürlükle büyüyeceğiz.

Hukuk olmadan olmaz. Ne kadar hukuk o kadar ekonomi.

Ne kadar adalet o kadar ekonomi.

Ne kadar demokrasi o kadar ekonomi.

Hakkı düştüğü yerden kaldıracağız hukukun üstünlüğünü sağlayacağız.

Ve her daim adaletle hareket edeceğiz.

Ama önce sizlerden söz almam lazım.

Bütün bunların gerçekleşmesi için 15 Mayıs sabahına o özlediğimiz bahara ulaşmamız için adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu 13. Cumhurbaşkanımız yapacak mıyız? (…)

Bu işi ilk turda bitirecek miyiz? (…)

SÖZ MÜ? (…)

Evet, umut kazanacak umut, korku kaybedecek.

Öfke, nefret, korku kaybedecek.

Umut kazanacak sevgi kazanacak inşallah.

Ben sizden bir söz daha almak istiyorum.

Şimdi 1. Pusulayı hallettik.

Gençler siz önden yürüyeceksiniz biz sizin peşinizden geleceğiz inşallah.

Gençler bu ülkenin yarını değil bugünü.

Her şey çok güzel olacak daha da güzel olacak inşallah.

Ben 1. Oy pusulasıyla ilgili sözümü aldım. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakalı geldik şimdi geldik 2. Oy pusulasına.

2. oy pusulasında DEVA için CHP, Saadet için CHP, Gelecek için CHP diyerek; millet ittifakına mecliste çoğunluğu kazandıracak mıyız? (…)

SÖZ MÜ? (…)

Ben 2. Pusulada da sözümü aldım.

Değerli arkadaşlar;

Bu seçimlerde siz evet mührünü tercih mührünü inşallah vuracaksınız;

Biz de Türkiye’nin yarınlarına damgamızı vuracağız.

Tüm ülkemize şimdiden hayırlı olsun.

Hepinizi saygıyla, sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.

Dostlarınıza, akrabalarınıza arkadaşlarınıza gönül dolusu selamlarımı sevgilerimi iletiyorum.

Sağ olun, var olun.