Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Sayın Yetkililere , Ülkemizin şu dönemlerde ekonomik açıdan zor günlerden geçtiğinin farkındayız. Bazı konularda sizlerden fedakarlık bekliyoruz. Ben 1993 ten beri sigortalı çalışıyorum. Şu an yada son 10 yıllık dönemde sigorta primlerim yüksek yatmasına rağmen çıkarılmış olan emeklilik yasasındaki katsayı sistemi ile devlete katma değer sağlamama rağmen emeklilik maaşım giderek düşüyor. Konuyu detaylandırarak kıymetli vakitlerinizi almak istemem ama lütfen bu konuyu da ele alın ve konu ile ilgili uzmanlardan görüş alırsanız haklı olduğumuzu anlarsınız. Yıllarca ülke ekonomisine katma değer sağlayıp 3000-3500 lira ile emekli olmak beni ve bir çok emekli adayını endişelendiriyor. Çok acı bir durum birikimi evi barkı olmayan için. Emeklilik maaşı yerine alternatif tazminat ödemesi de yapılabilir. Şahsen yukarda yazdığım rakamlarla ne ben ne de başka insanlar geçinemez. Bu durum insan psikolojisini bozmakla birlikte suça teşvik edebilir insanları. Bu maili tüm partilere atıyorum muhakkak empati yapan siyasetçiler olacaktır temennisiyle.Lütfen sesimizi duyun. Saygılarımla, Metin KALELİ

01.06.2022 / 12:27

0
Metin Kaleli Ankara , Muhasebeci

BAKINIZ ! HİÇ BİR ÖNLEM PAKETİ, DURUMU DÜZELTEMİYOR. BİLAKİS DAHA DA DERİNLEŞEN KRİZE, BİR BASAMAK OLUŞTURUYOR. Yasaklar koyarak düşüncelerin ifadesini engellemek hatadır. Koyduğunuz yasaklar hakkınızdaki düşüncelerin, haklı düşünceler olduğunu ortaya koyar. Pislikler Halının altına süpürerek temizlenmez. Hakkın tecellisi için, oluşturduğunuz engeller ve setler, yıkılmaya mahkumdur. Manzaranızı kapatan Ağaç dalını budayarak, görüş mesafenizi açamazsınız. Çünkü ağaç budandıkça gelişir, serpilir. Kestiğiniz sakal daha gür çıkar. Hatalarınızı kapatmak için, yasal düzenlemeler yapmak, tıpkı Deve Kuşunun saklanmak için, başını kuma gömmesi gibidir. Milletin aklı ile alay etmenin sonuçlarını, şimdiden gördünüz ki, Yasaklar çıkarıyorsunuz. Bu da Sizin ne kadar haksız olduğunuzu ORTAYA koyar. Ama unutmayın . önümüzdeki seçimlerde yaptık dediğiniz ne varsa? karşılığını tam olarak göreceksiniz. Hep duymak istediklerinizi, birilerinin söylemesi, görmek istediklerinizi, birilerinin göstermesi, Sizi Doğruyu ve Yanlışı ayırt edemeyecek duruma getirdi. Hatalarınızı sürekli kıldı. Hata yapmaya da devam ediyorsunuz. Bilge bir Adama sormuşlar! Bu Dünyada en çok kimi seversiniz? Bilge Adamda Terzimi, diye cevaplamış. Peki niçin diye soranlara? her gittiğimde ölçümü baştan alır demiş. İşte sizin en büyük sorununuz bu. Eleştiriye açık değilsiniz. Halkın sesini duymayacak kadar sağır olmuşsunuz. Güzel bir söz vardır. ''Dost acı söyler.'

02.06.2022 / 16:03

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Bence kesinlikle Abdullah Gül aday olmalı çıktığında kimse ile tartışmamalı sadece işimiz ülkeyi tekrar demokrasiye döndürmek demeli asla tartışmamalı konumuz ekonomi ve demokrasi hukuk demeli ve kılıçtaroğlu akşener ve diğer partilerle ortaklaşa mitingler yapmalı el ele kol kola demokrasi için mitinglerde kesinlikle birlikte çıkmalılar

02.06.2022 / 19:21

0
Ahmet Türkoğlu İstanbul , Danışman

sayın başkanım altılı masada ldığınız kararlar ülkemiz için önemli olduğunu düşünüyorum lakin altılı masada herkes kafasının arkasında gizli bir ajanda ile oturduğunu düşünüyorum eğer gerçekten kılıçdar oğlu samimi ise önceki seçimlerde nasıl gel bakalım muharrem deyip chp nin adayını açıklayıp sonrada halk tv ye bunu fazka ekrana çıkarmayıp direktifleri verdiklerini biliyoruz neden çünkü seçimi kaybedeceklerini biliyordu şimdi ise kim aday gösterilirse seçimi kazanacak tıpkı istanbu ve ankara seçimleri gibi çünkü konjoktür bunu zorunlu hale getirdi tııpkı 28 şubatçıların akpartiyi zorunlu kıldığı gibi bu meyanda güvenmediğiniz adyları desteklemeyiniz biz sizi aday görmek istiyoruz aksi taktirde sandığa gitmeyiz ayrıca kemal beyin yüreli mualefetinden dolayı kendisini ebrik ettim twiterdan lakin kemal bey in çok tornistanı olduğundna adı dokuza çıkmış inmiyor sekize salık vermek gerekirse deva partisi kendi adayı ile cumhurbaşkanlığı seçimine girsin ikinci turda muhtemelen deva partiisnin adayı destekleneceğini dü şünüyorum çüm en dürüst olarak bu tarafın olduğunu düşünüyorum aksi durumda he bu seçimleri hemde önümüzdeki seçimler için tabela partisine döner şunda chp ve iyi partinin kafasının arkasındaki gizli ajanda şudur chp ve iyi parti hükümet kurcak çoğunluğu oy olarak alırr her ihtimale karşı deva ve diğer ittfalklar ynalrında tututulup millet bizimle imajı verilmek isteniyor maksat erdoğanı göndermek değil tabiki göndereceğiz ama sonrasında güçlü bir siyasi iklim siyasi kadroların ülkemize kazandırılması için çok ince eleyip sık düşünmek gereklidir bu noktada sizin adaylığınız bizim için çok önemli bir deva partisi olarak geleceğiz erdoğandan 200 milyar doların ve toplanan 3 trilyon dolar verginin ve ihlalerin ve hukuksuz özelleştirmelerin peşkeş çekilen kurumların hesabını en ince ayrıntısına kadar soracağız kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacaktır öncesinde bu seçimde ortak adayın bir an önce seçim kampanyası için belli edilmeli

02.06.2022 / 21:07

0
Muhammet Osman Beyhan İstanbul , Müşavir

Sayın Bakanım, benim bir önerim var. DİN, esnaflık branşı olmalı. İmamların, müezzinlerin, vaizlerin, Kuran kursu hocalarınım müftülerin, Diyanet personelinin falan hepsinin Esnaf ve Sanatkârlar Odasına bağlı serbest meslek erbabı sayılması lazım. Gelirleri kontrol altına alınıp usulünce vergilendirilmeli. Gerçek usulde ya da götürü vergi sistemine tâbi olmalılar. Tıpkı aile hekimleri gibi Camilerini kendileri yapmalı, giderlerini kendileri karşılamalılar. Cenaze namazı, Mevlüt, sala, namaz, kurs gibi hizmetleri bir kendi odalarınca bir tarifeye bağlanmalı. İsteyen vatandaşlar, ücreti mukabilinde bu hizmetlere talip olmalı. Ne dersiniz? Böylece siyasetçiler güzel dinimizi iğfal edemezler.

03.06.2022 / 19:49

0
Yusuf Kurtoğlu Aydın , Akademisyen

BİRİNCİ BÖLÜM; BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR. HADİSİ ŞERİF...Bir oran, iki miktarın karşılaştırması olarak kullanılır. Aynı birimle ölçülen iki çokluğun, bölme yoluyla karşılaştırılmasına “oran” denir. Yani saatin saate, kilometrenin kilometreye bölünmesi gibi... Orantı ise, çoklu oran eşitliğidir. Siyasilerin sıklıkla duyurdukları, Maaş artışları gerçekten hayat pahalılığının, karşılığı mıdır? Basit bir örnek ile açıklayalım. Akaryakıt artışlarını , Avrupa para birimi ve Ulusal paramız kapsamında, kıyaslayalım. Yani orantı kuralım. En son EURO Kuru 17,35 TL. göre hesap edeceğim. Ülkemizde Mazotun Bir Litresi 26,30 TL. Ulusal Paramızın, Avrupa Parası karşısındaki değeri 1 EURO=17,35 TL. Dir. Buna göre, bizdeki Mazotun Litre Fiyatını / Avrupa parasına karşılık gelen değere, böleceğiz. Yani 26,30 TL / 17,35 TL.= 1,5 EURO yapar. Ülkemizde mazotun, Avrupa Para birimine göre fiyatı 1,5 EURO dur. Bizde Asgari ücret 4.253 TL. Avrupa Para birimine göre; 4.253/17,35= 245 EURO dur. Ülkemizde bir asgari ücretlinin aldığı para 245 EURO olur. Ülkemizde Asgari Ücretle çalışan biri, kaç litre mazot alır? 245 EURO/1,5 EURO = 163 LİTRE. Ülkemizde çalışan bir Asgari Ücretlinin, Avrupa Para Birimine göre alacağı mazot miktarı, 163 litre dir. Şimdi Avrupa”nın Asgari Ücretle çalışanı için, bu hesabı yapalım. Avrupa da Asgari ücret 1.300 EURO dur. Ülkemizde ki karşılığı 22.500 TL. yapar. (KAYNAK TGRT Ekonomi Haber) 1.300 EURO Kaç Litre Mazot alır? 1.300 EURO / 1,5 EURO = 867 LİTRE. Peki ! 163 Litre = 867 Litre olabilir mi? Olamaz. Çünkü Matematik de Böyle bir orantı olmaz. Şimdi gelelim anlatmak istediğim konuya. Temmuz ayında yapılacak maaş arttırımları; İçinde bulunduğumuz yüksek enflasyonun karşılığı olabilir mi? Buna bakalım. Bir Asgari Ücretlinin Maaşını % 100 arttırsan vergisiz 8.500 TL. Yapar. Sizce! Asgari Ücretlinin geçim sıkıntısı, giderilmiş olur mu? Ya da Emekli Bir vatandaşın, Maaşını % 200 vergisiz arttırıldığını düşünün. DEVAMI SONRAKİ YAZIDA

05.06.2022 / 16:16

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

BİZİ ALDATAN BİZDEN DEĞİLDİR. YAZININ DEVAMI En düşük Emekli Maaşı 2.500 TL. İse, artışlardan sonra alacağı 7.500 TL. olsun. Emeklinin geçim sıkıntısını gidermiş olur mu? Bakın günlük yevmiye usulü çalışanlardan hiç bahsetmiyorum bile... İşsizliğin büyük oranlarda olduğu, bir ortamı, bu orantı örneğine dahil bile etmedim. Şimdi, Yasal oranlar dahilinde hesap edilen ev kiraları 3.000 TL - 8.000 TL iken bu artışlar çalışanı mutlu etmesi, mümkün mü? Avrupa da Çalışan Asgari ücretli yüzdesi % 6,5 iken, Ülkemizde bu oran % 48 dir. Ez Cümle Ülkemizde Temel Tüketim Maddeleri Pahalı, Çalışan kesimin Büyük çoğunluğu Asgari Ücretli, Asgari ücret de Avrupa da ki Asgari Ücretin 1/6 i kadar ise Avrupa Bizi kıskanır mı? Çalışma saatleri de AVRUPA dan fazla. Bu durumda kişi başına düşen Milli Gelirden BAHSETMEK komik olmuyor mu? Böyle bir Ülkede Sosyal refahtan bahsetmek size samimi geliyor mu? MİLETİN büyük çoğunluğu açlık sınırının altında kaldı. Son 1 yılda TÜRK-İŞ Açlık Sınırı Endeksi (TASE Ocak 2021=100) 2 katını aşarak %107 oldu!! Yani 6.020 TL. bu da demek oluyor. Ücret artışları, mevcut Enflasyon şartlarını karşılamaz. Bizdeki ÜCRET artışlarında, Sonradan oluşması muhtemel Ekonomik Dalgalanmaların payı, hiç yok. Ücret Artış oranları, Tarihsel geçmiş baz alınırsa, elbette çok yüksek ! Ama Cumhuriyet Tarihi nin, en kötü şartlarını yaşadığımız bu Dönemde çok düşük kalacaktır. Çünkü Ulusal paranın alım gücü, sürekli eriyor. İşçinin hakkından çalarak mı Müslüman olunuyor? Çalışanın teri soğumadan hakkını veriniz diyen Peygamber Efendimize muhalif olmuyor musunuz? Çalışanı aldatmak marifetse bu İktidar bu konuda su götürmez derecede iyi.

05.06.2022 / 16:31

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

İmam'ın kelime manalarından birisi de Arapça dilinde lider, önderdir. Günümüzde Türkiye'de yaklaşık olarak 80 bin camii bulunmaktadır. Genel olarak imamların misyonu namaz kıldırmak, Kuran talebelerine kuran öğretmek şeklinde sıralanabilir. Bulunduğu bölgenin önderi olan bu kişilere daha fazla sorumluluk yüklenmelidir ki Amerika ve bazı ülkelerde papazlar cemaatlerine karşı bu sorumluluğu üstelenmektedir. Hatırlarsak imamlar kurtuluş savaşında halkı örgütlemişler ve halk ile askeri cesaretlendirici konuşmalar yapmışlardır. Örnek olarak - Evlilik hayatında problemler bulunan karı ve kocaların rızası dahilinde problemlerini dinleyerek nasihatler verebilir, yol gösterebilir. - Esnaf ziyaretleri düzenleyebilir. - Esnafların problemlerini dinleyerek bölgesel olumlu örgütlenmeleri teşvik edebilir. O problemlerin giderilmesi için yardımcı olabilir. - Bölgede yer alan ailelerden problemleri olanların ihtiyaçlarını kısmi de olsa gidermek için bölge sakinlerini örgütleyebilir. Bu ve bunun gibi çalışmaların tipi ve çeşidi arttırılabilir. Bir kapsam yada çalışma planı oluşturulabilir. Bu çalışmaların topluma olumlu dönüşlerinin olacağını düşünmekteyim.

06.06.2022 / 17:41

0
Tufan Çakıroğlu İstanbul , Mühendis

Halen daha ülke normalmiş, normal seçimler olacakmış gibi 100 yıllık klasik politikalar uyguluyorsunuz. Hayret ötesi bi durum. Muhalefetin karşısında, kendi Devletini kurmuş ordulu, polisli, milisli, istihbaratli, medyalı, silahlı, dehşetli bir DEVLET var. Muhalefet seçimi kazansa bile, İKTİDAR " seçimi biz kazandık, muhalefetin elindeki ıslak imzalı tutanaklar kendilerinin hazırladığı sahte tutanaklar, YSK daki tutanaklara göre biz kazandık, diyecekler ve YSK bu durumu iki satır kararla Dünyaya ilan edecek. Muhalefet ne yapacak? Şimdi 6'lı masada örtülü bir istikşafi masalı ile avutuluyoruz. Sokağa çıkarız YSK yı yerle bir ederiz, diyebileniniz yok. Türkler Allah'tan korkmazlar kendi Devletlerinden korktuğu kadar. İktidarın bu müthiş gücüne karşı Muhalefetin elinde pilastik su tabancası bile yok. CB açık açık "ya iktidar ya ölüm" diye meydan okuyor. Siz halen daha Ekmelettinden beter naylon CB adayı arıyorsunuz, akla ziyan , akla ziyan

08.06.2022 / 11:32

0
Yusuf Kurtoğlu Aydın , Akademisyen

Bizler 696 sayılı Khk ile sözde kadroya geçen belediye şirket işçileriyiz. Mevcut hükümet; 1 milyon taşerona “büyük çılgınlık yaptık” cümlesi altında taşerona kadro değil zulüm vermiştir. Bu kadro değil, hükümetin işçi üzerinde yapmış olduğu politikanın devamıdır. Peki nedir bu politikanın içeriği ? Her seçim zamanı olduğu gibi yeniden gündeme gelen oy operasyonudur. Hükümetin iktidara gelmesiyle yaratmış olduğu bu taşeron sistemdir. İş ihtiyacı olan vatandaşlara iyilik yapmış gibi görünen köle düzen içinde taşeron olarak istihdam edilmiş,işçilerin sırtından usulsüz ihaleler ile yandaş şirket sahiplerini zenginleştirdiği, bu düzenin içinde hapsolmuş işçilerin bir kurtuluş, bir çıkış kapısı gibi gördüğü tek şey kadroya geçiş umududur. Ne gariptir ki bu olumsuzlukları mevcut iktidarın kendisi başlatmamış gibi, kurtarıcı hamle olarak kadro vaadi ile işçilerin hayalleri ile umutlarıyla da oynamaktadır. Nitekim ortada o kadar vaad ve verilen sözler varken hala kadro almış mutlu bir kesim yoktur. Yani yaptıkları şey sadece algı operasyonu, seçim oyunu, aldatmacadır. bir gece ansızın çıkan KHK ile yüzbinlerce insan mağdur edilmiş, belediye taşeronları sadece belediye bünyesinde kurulan şirketlere aktarılmış, belediyenin kadrolu personeli değil belediye sirketinin işçisi olarak istihdam edilmiştir. Yani hiç bir iş güvencesi verilmediği gibi, birde işçiler senelerce çalıştığı firmalardan belediyelerce hazırlanan feragatnameler imzalayarak kıdem tazminatları gibi hak ve alacaklardan vazgeçirilmişlerdir. önceden ihalelerinde asgarî ücretin %130 %120 %90 fazlasi gibi tutarları maaş alan belediye taşeronları, adına kadro dedikleri bu sistemin dayatması olarak

10.06.2022 / 14:29

0
Muammer Aydın İstanbul , İşçi