Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Ben bir hükümlüyüm. Yaklaşık ondört yıldır cezamın infazını çekiyorum. En son Bandırma Açık cezaevinden pandemi nedeni ile izine çıktım. Yaklaşık onbir aydır ikişer aylık uzatmalarla izinliyim. Benim sorunum aslında benim gibi izine ayrılan yaklaşık 65.000 mahkumun sorunu. BİZ ÇALIŞAMIYORUZ. Hükümlülerin çalışması 5510 say. kanunun 5 md. ile düzenlenmiş. Kısacası mevzuat hükümleri değerlendirildiğinde izinli olduğumuz süre içerisinde çalışmamız mümkün değil... Ben bir eşim ve babayım. Eşim küçük bir esnaf. Tek geçimimiz eşime ait yaşadığımız yerde küçük bir çiğköfteci dükkanı. Eşimin işinin durumunu anlatmama gerek bile yok. Bitik durumda. Dükkanını kapatmayı bile düşünüyoruz. Benim bir mesleğim var. İş bulabiliyorum. Allah a şükür çalışabilecek durumdayım. Ancak yukarıda belirttiğim mevzuat gereği çalışamıyorum. İşveren beni çalıştırmayı kabul ediyor. Ben çalışmak istiyorum ama mevzuat buna engel. İnfaz kanunun birinci hedefi hükümlüleri topluma kazandırmak tır... Yazınca oluyor ama uygulamada maalesef böyle değil. Zaten toplumun dışladığı insanlarız biz. Bizlere yaşama hakkı tanınmıyor. Soruyorum ben şimdi ne yapmalıyım. Çünkü çaresizim. Ben kimseden yardım talep etmiyorum. Onurlu bir şekilde alnımın teriyle ailemin geçimini sağlamak için çalışmak istiyorum. Bir de bu durumlar yetmiyormuş gibi Maliye bana icra takibi başlattı. Cezaevindeki yemeklerin parasını istiyor. Faizi anaparanın iki katından fazla. Bana çalışmam için izin verilse çalışır onu da öderim. Her taraftan elimiz kolumuz bağlanmış durumda. "EŞEK SAHİBİNDEN EŞEKLİĞİNDEN KAÇARMIŞ, SAHİBİ DE ONU İNSANLIĞINDAN KOVALARMIŞ." der Mevlana ... Hadi ben kendi adıma bir eşşeklik yaptım. Devlet ya da yöneticiler de bize insanlık yapsın sahip çıksın.Kısacası çaresiziz.Tek gayemiz onurlu temiz bir hayat yaşamak.Bu konu bir mevzuat değişikliği mi gerektirir kanun mu yapmak gerekir bilemem. Pandemi sürecini daha ne kadar süreceği de belli değil. Saygılarımla.

11.02.2021 / 19:47

2
Deniz Subaşı Kocaeli , Serbest Meslek

Merhaba herkese. Ben Burak, Ankara'da özel bir üniversitede bilgisayar mühendisliği 3. sınıf öğrencisiyim. Yaşım 29 ve 3. üniversitemi okuyorum. Ben size güvenmek istiyorum. Bizim nesil, gezi parkı direnişinde çok bilinçlendi ve ne kadar büyük, güçlü olduklarının farkına vardılar. Sizden ricam o davadan adınızı bir şekilde sildirin. Sonra çıkın, koca bir gençliğin içini rahatlatın. O davada sizin adınız olduğu sürece size oy ver(e)meyecek binlerce genç var. Buna emin olun. En başta ben size oy veremem. Orada verdiğim emeğe, yanımda gece gündüz emek veren insanlara ihanet etmiş gibi hissederim. Size güvenmeyi istiyorum. Bunu nasıl başarırsınız, bunun altından nasıl kalkarsınız bilmiyorum ama eğer şu an kafası karışık binlerce gencin aklına kendinizi düşürmek istiyorsanız bunu gerçekleştirin. Emin olun size güvenmek isteyen ve benim gibi buna benzer sebeplerden size karşı antipatisi olan çok kişi var. Geçmişinizden tamamen arındığınızın reklamını çok iyi yaparsanız bir şeyleri değiştirebilirsiniz diye düşünüyorum. Saygılar.

17.02.2021 / 16:06

2
Burak Erhan Sen Ankara , Öğrenci

Kredi borçları artık bireysellikten ziyade bir ülkenin başlıca ekonomik sorunlarında öncelik taşımaktadır. Fors majör nedenlerden dolayı kredi borçlarını ödeme güçlüğü çeken finansal tüketicilere yüksek faizle kredi yapılandırma önerisi de, yanlış bir politikadır zira finansal tüketiciye ekstra bir yük yüklemektedir. Ülke ekonomisindeki bir dizi eksiklik ve bozulmanın sonucu problemli krediler oluşmaktadır. Kredi ilişkisinde bulunan tarafların iradelerinden bağımsız olarak gerçekleşen ekonomi politikaları gibi çevresel etkenler, dış etkenlerdir ve buna bağlı olarak iç etkenlerden dolayı, tüketici borçlarını ödemekte güçlük çekmektedir. Dış etkenler piyasanın genelini etkilemektedir. HÂL BÖYLEYKEN SİSTEMATİK, KATI KURALCI, DAR BAKIŞ AÇILI YAKLAŞIMLAR, YÜRÜMEYEN SİSTEMDEKİ BOZUKLUKLARI ALGILAMAYARAK SORUNLARA ÇÖZÜM GETİRMEZ. Memur zihniyetiyle, basmakalıp davranışlarla ve sözde avukatlarla sorunlara çözüm bulamazsınız. Olmayan parayı, talep edemezsiniz. Yönetimde esnek değilseniz başarılı olmak mümkün mü? Ayrıca BKZ: “Eğer borçlu darlık, ekonomik sıkıntı içindeyse, eli genişleyinceye kadar ona mühlet vermek gerekir. Eğer gerçekleri iyi anlayan kimselerdenseniz, bir karşılık beklemeden, borcu tamamiyle silmek, sizin kendi iyiliğinize olacaktır.” Bakara 280'de tefsir edilmektedir. Anayasanın 172. Maddesi "Devlet, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alır, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik eder." Sonuç & Talep: Fakruzaruret ve Kusursuz İmkansızlık içindeki vatandaşların, izah edilen fors majör hukuki nedenlerden dolayı borçlarının silinmesini ve yukarıda kısaca izah edilen mücbir sebepler, küresel salgın, işssizlik vb. ekonomik problemlerden dolayı İVEDİLİKLE finansal tüketiclerin işbu kredi yükünden kurtulabilmesi için yasal düzenlemelerin yapılması kesin elzemdir. Saygılarımla, gereğini talep ederim. Şenol Elbay

21.02.2021 / 13:04

2
Şenol Elbay Tekirdağ , Danışman

İsa'dan Önce 500 yılında, Çin'de ünlü bilge komutan SUN TZU günümüzde birçok ülkede ve birçok dilde yayınlanan SAVAŞ SANATI isimli kitabını kaleme almıştır. Kitapta esasen zamanın savaş taktik ve stratejileri ele alınmış olmakla birlikte, eserde ele alınan öğreti niteliğindeki görüş ve deneyimler uzun yıllar ve günümüzde halen askerlerin yanı sıra politikacılar ve yöneticiler tarafından da alanlarında rehber olarak kullanılmaktadır. Özellikle siyasetle ilgilenenlerin ve politikacıların, genel olarakta bireylerin SUN TZU ustanın üstün deneyimlerinden hisse çıkarmaları yararlarına olacaktır. Ustadan birkaç vecize; " Savaş hata yapmayarak kazanılır. Hatalardan kaçınmak zaferin kesinliğini sağlar.Çünkü bu, ÇOKTAN YENİLMİŞ bir düşmanı (partiyi) ele geçirmek (devirmek) demektir." " Bir generali (politikacıyı) etkileyecek beş tehlıkeli hata vardır. 1.Yıkıma götüren DİKKATSİZLİK. 2. Mahkumiyete götüren KORKAKLIK. 3. Aşağılanmayla çabucak kışkırtılacak ASABİ HAL. 4. Aşırı GURUR. 5. Sorun ortaya çıkaran FAZLA KAYGI. Bunlar, savaşın (ülkenin) idaresi için yıkıcı olan ve bir generalin (politikacının) yakasını bırakmayacak GÜNAHLARDIR." Üstat ," Yeminli bir sözleşme olmadan yapılan barış önerileri entrikadır."dedikten sonra; "Çok fazla koşuşturmaca varsa KRİTİK AN GELMİŞTİR."diyerek paragrafı tamamlamıştır. Kitabı, DEVA'lı kardeşlerime tavsiye ediyorum. Aktardığım husususlar size neleri ve kimleri çağrıştırıyor? Bir düşünün. Mutlaka bulacaksınız.

24.02.2021 / 13:58

2
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

Sayın Babacan’a açık mesajımdır: Ben Sn. Babacan’ın kurduğu Deva Parti’nin ilk gönüllülerindenim. Gönüllüğümün devam etmesi için Sn. Babacan’ın; Türkiye için Laik Demokratik Hukuk Devleti prensiplerini açıkça fakatsız amasız taahhüt etmesini bekliyorum. Çıkış yolumuzun büyük insan Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yol olduğunun teyidini istiyorum. Saygılarımla, Ünal Alkan

24.02.2021 / 15:51

2
Ünal Alkan İstanbul , Mühendis

25.02.2021 (dün) saat 21.31'de gönderdiğim ve Serbest Kürsü sütunlarında yer verilen yazımda, Sinovac aşısıyla ilgili olarak Sağlık Bakanı Koca'nın çelişkili açıklamalarına değinmiştim. Bügün(26.02.2021)saat 13.15'de CHP Ankara Milletvekili Sayın Murat Emir'in somut belgelere dayanarak yaptığı açıklamalar, dünkü yazımda değindiğim hususları belgeleriyle teyit etmiştir. Sayın Milletvekili, 1 milyon ünite Sinovac aşısının distribütör(aracı) firmaya üretici tarafından ücretsiz olarak gönderildiğini ; aracı firmanın da ünite başına 12 ABD Doları X 1 milyon ünite=12 milyon ABD Doları tutarı TC Devletine (DMO) fatura ettiği açıklamıştır. Bu miktar yaklaşık 84. Milyon TL'ye tekabül etmektedir.Hükümet Coronavirüs salgınında esnafa ,işini kaybedenlere, ve mağdurlara esirgediği yardımları nerelere harcıyor? Bu ibretlik durum DEVA PARTİSİ Genel Başkanı Sayın Ali BABACAN ve diğer parti sözcüleri tarafından önemle ve kuvvetle vurgulanmalıdır. Tüyü bitmemiş yetimin,ihtiyaç sahibi esnafın, emeklinin , işsizlerin, halkımızın kahil ekseriyetinin HAKKININ KORUNMASI her şeyden önce insanlık görevidir. parti açısından da güven kazanma ve dikkat çekme bakımından önemlidir. İktidar hata üzerine hata yapmaktadır. Özellikle başarısız bir Sağlık Bakanının ve devletin hazinesine verilen zarardan sorumlu maliye Bakanının istifaya davet edilmesi gerekir. Vatandaştan özür dilemek yetmez. HAKKINI YEME...

26.02.2021 / 14:21

2
Muhammet Kürşad Şekillioğlu Ankara , İş İnsanı

merhaba ALİ ağabey bana bir görev verirsen birşey istersen sonuna kadar sana güveniyorum ve seninleyim ilçe olur il olur çalışıyorum haftanın 6 günü ama geriye kalan 1 günümü sana ayırayım ... bütçem yettiği kadar da destek sağlayayım ... inş bu millet seninle rfah a kavuşacak eğer inşaa ettiğin yapı da 1 tuğla katkım olursa geleceğimiz için ben elimden geleni yapabilirim

03.03.2021 / 23:29

2
Mustafa Özcan Ankara , Danışman

34 milyon yurttaşımız kredi borçlusu, geriye ne kaldı? Nüfusun kahir çoğunluğu (%80) borçlu, yani asıl gündem geçinebilmektir, acil ekonomik düzenlemelerin yapılması elzemdir. #GündemEkonomi

07.03.2021 / 11:44

2
Şenol Elbay Tekirdağ , Danışman

Merhaba, Bu partiye oy vermeyi düşünüyorum ancak hdp politikası yanlış ne olursa olsun o partiyle birlikte olunmamalıdır. Bu sadece oy kaybettirir ve güven zedeler.

08.03.2021 / 09:48

2
Hamza Şentürk İstanbul , Özel Sektör Çalışanı

Eğitim politikası en önemli konu liselerde staj kaldırılıp öğrenciler yerine istihdam sağlaması gerekmektedir çünkü öğrenciler hiç bir şey yapamıyorum ve üst yöneticiler tarafından kötü muameleye maruz kalıyor üniversitesi sınavı daha rahat olmalı çünkü öğrenciler stres yaşamamalı bunu yaparsa Ali Babacan yapar gençlere önem veriyor girişimci gençlere yardımcı olunması lazım gençler fikirlerini gerçekleştirimeli

12.03.2021 / 13:51

2
Muhammet Can Samar Kocaeli , Öğrenci