Serbest Kürsü

Evet Bizim S400, İhalarımız, Sihalarımız, Tankımız Topumuz var ama hiç birisi bir tek Covid 19’a gücü yetmiyor. Dışişleri Bakanımız abd nin yaptırımlarını elinin tersiyle itiverdi iş çözüldü. Bir de Sağlık Bakanımız şu Covid19 virüsünü elinin tersiyle itiversede kurtulsak. Yani mesele neymiş asıl yatırım yapılması gereken savunma sanayi değil İNSAN SANAYİ olması gerekir yani insana yatırım yani Bilime teknolojiye yatırım yani insan varlığı için Tıp bilimine yatırım. Sorarsanız biz bunların hepsine yatırım zaten yapıyoruz derler ama bunlarada hadi oradan derler, niye mi bir birkaç kişi ve kuruluşa (İha-siha)yatırım yapıp biz yatırım yapıyoruz denirse yine hadi oradan derler. Bir bakın Mühendislik okuyan üniversite öğrencilerin durumuna; otomotiv mühendisliği okuyan öğrenciler ostimden parça temin edip proje yapması bir dert bunu yarışmaya katılacağı ülkeye ulaşımı bir dert bütün bunları kendi imkanları ile yapmak için mücadele ederken ne hikmetse bilime destek bu çocuklara uğramaz! nerede bilime destek(Bu anlattığı olay bizzat şahit olduğum durum). Bu mu bilime destek hadi oradan demezler mi… HADİ ORADAN , Bu Ülkede geçim sıkıntısı yokmuş evet doğru bu Ülkede %10 unda geçim sıkıntısı yok o zaman geri kalan %90 demez mi hadi oradan…. HADİ ORADAN

15.12.2020 / 19:56

5

Merhabalar, bu mesajım Ali beye. Okursa sevinirim okumazsa da bu oluşturmuş olduğunuz serbest kürsüden fikirlerimi aktarmak isterim. Merak ettiğim bazı şeyler var, cevap aradığım bazı sorular var. Öğrenciyim, 23 yaşındayım. Kendimi bildim bileli, yani aklımın çevremde gelişen olayları idrak etti edeli geçmişten bugüne bir kenardan bu ülkeye bakıyorum. Ne zaman düzelecek? Ak Parti geldiğinde yolsuzluk ve yoksullukla mücadele edeceğini söylemişti. Belki bir nebze etti. Ama bugün gırtlağımıza kadar mücadele ettiklerine battık. 20 seneye yakın iktidarlık sürdü ve halen sürüyor. Belki de tarihin en uzun hükümeti oldu. Ama bu ülke geçmişteki dejavusunu bir kere daha yaşıyor. Ülke 5 sene iyiye gidiyor ama bir 5 sene sonra tekrar aynı yere geliyoruz. İş yok, iş varsa bile yeterli kazanç yok, kazanç varsa bile yeterli geçim yok, geçim varsa bile yeterli bir refah yok. Yine bir dar boğazdayız. Kıt kanaat geçinen yoksulluklar ülkesindeyiz. Cebimize koyduğumuz 100 lirayla evin kapısından büyük bir güvenle çıkarken tekrar eve dönerken daha gün bitmeden nasıl o paranın eridiğini düşünerek geliyoruz. Yarın için bu kadar harcamayacağım diyerek çıkıyoruz aynı evden ama yine o kadar harcıyoruz. Biz harcamamaya özen gösterirken ihtiyaçlarımızın verdiği mecburiyet cebimizdeki parayı özenle buharlaştırıyor. Nedir bu anlamsızlık, bu anlamsızlık daha kaç sene dejavu edecek? Bu fakirlik ve yoksulluk daha kaç sene hüküm sürecek? Çalışırken ve kazanırken fakirleşmek siz gelince de mi devam edecek? Yoksa sizde mi bize umut pazarlayanlardan olacaksınız? İhtiyacımız olan umut değil ihtiyacımız olan çare, ihtiyacımız olan kazancımızın bereketi, ihtiyacımız olan alınterimizin karşılığını hakkıyla alabilmek. Kıt kanaat geçinmeye çalışırken ödediğimiz vergiler çifter çifter maaş alanlara bereket oluyor, verdiğimiz emekler bizleri sadece sıralamaya sokuyor ama bizi bir işe sokamıyor.

19.12.2020 / 06:14

5

Merhaba, Yüksek öğretim eylem planınızı okudum. Böyle planlar paylaştığınız için teşekkür ederim. Yıllardır hem Türkiye'de hem de İngiltere, Almanya, ve Hong-Kong'da akademisyen olarak görev aldım/alıyorum. Üniversiteler için sunduğunuz plan çok iyi niyetli ama çok genel başlıklar içeriyor. Bunun yerine hangi ülkelerin yüksek öğretim sistemlerini incelediğinizi/inceleyeceğinizi ve bunları bizim coğrafyamız ve kültürümüze nasıl adapte edeceğinizi öğrenmek istiyorum. Mesela İngiltere'de bölümler mezun sayıları, mezunlarının memnuniyeti ve mezunlarının iş bulma oranlarına göre hayatta kalabiliyor. Yani öğretim üyelerinin işleri mezun ettikleri öğrencilerine ve öğrencilerin iş bulmasına bağlı. Bizim ülkemizde istihdama bağlı olarak üniversiteler yeniden düzenlenecek mi? Atîl bölümler/üniversiteler kapatılıp, ülke ekonomisine ve gençlerin hayatına katkı sağlayan bölümler daha fazla desteklenecek mi? Son 10 senede mantar gibi açılıp ülkeye kambur olan üniversiteler hakkındaki planınız nedir? Üniversiteler "External Examiner" olarak adlandırılan sistemle iç ve dış denetime tabi tutulacak mı? İntihal (plagiarism) ve başka sorunlar nedeniyle itibarsızlaşan üniversitelerimizin yeniden dünya üniversiteleriyle yarışır hale gelmesi için araştırma/yayın kalitesini arttırmak için görüşünüz nedir? Mesela her akademisyene halihazırda sağlanan Itenticate programının raporlarını makale/yayın gönderilmeden önce zorunlu hale getirerek uluslararası dergilere ve kurumlara rezil olmadan plagiarismi engelleyebilir ve son yıllarda tamamen yok olan itibarımızı yeniden kazanabiliriz. Planlarınızın daha net sonuç odaklı başlıklarını görmek dileğiyle. Saygılarınla, Dr. Begüm Ulusoy

03.01.2023 / 22:56

5

Umarım sn babacan ekonominin başına geçer umarım... ve bu ekonominin üzerindeki gereksiz vede yanlış bir sürü vergiyi ivedilikle kaldırır çalıştığımız sektör itibariyle turizm,döviz getirici unsur olmasina rağmen nedense sürekli bir şekilde baltalaniyor ve akıl dışı birtakım vergilendirmeler yapılarak sektöre adeta can cekistiriliyor işin başında otelleri olan zati muhterem olmasına rağmen.daha yeni bir vergi hayata geçirildi oda konaklama vergisi yani otelde konaklayan tüm insanlardan otele ödediğin tutarın %2sini vergi olarak devlet alıyor tabi burda tahsildar otel oluyor yani sen bu vergiyi otel olarak al veya alma devlet senden toplam kazanc üzerinden yüzde iki alıyor nekadar saçma bir vergi nekadar akildisi!!! bu sadece birtanesi dahası var mesela birtakım sertifikalar alma zorunluluğu hiçbir işlevi olmayan bence değersiz ama para ödemek zorunda olduğun sertifikalar bunları almazsan otel kapatmaya kadar gidiyor pandemi de çıkarmışlardı güvenli turizm sertifikası diye bir sertifika zorunlu tuttular her ay bir para veriyorsun tamamen gereksiz yetersiz masraf yani....şimdi pandemi bitti bunu devamlı hale getirmek için sürdürülebilir güvenli turizm sertifikasına dönüştürüp aylık yine bir para ödemesi yine masraf..kısacasi bu ekonominin başına kim gelirse gelsin ama yüksek ihtimalle sn babacan olsun umarım sesimizi duyulur ve kayda geçer.

15.03.2023 / 23:10

5

1-milletvekillerinin ve bakanların bizim vergilerimizle makam arabalarına binmeleri engellenmelidir. 2-bu devletin başına gelecekseniz bizim oylarımızla geleceksiziniz.onun için devletin başına gelecek adam vatandaşın sıkıntılarını giderecek şekilde refah seviyesini artıracak şekilde devleti yönetmelidir. 3- bir de ricam üniversitelere azami süresini dolduramadığı için adli sicili temiz insanlara af kanunu çıkarılmasını talep ediyorum.

18.09.2022 / 02:51

5

Merhaba, yaşana son hadiselerden sonra, yakalanan ivme ve enerjinin ziyan edilmemesi için, 6 lı masa liderlerinin hep birlikte, her hafya bir büyükşehirde olacak şekilde ortak miting düzenlenmesinin çok faydalı olacağına inanıyorum. Böylece hem 6 lı masadaki birliktelik gözle daha çok görülür hale gelecek hemde seçmen birlikte mücadele etmeyi öğrenecek. Bu yakalanan havayı ve ivmeyi ziyan etmeyin, teşekkürler.

16.12.2022 / 10:56

5

EYT KYK KHK gibi kitlesel konularda.nede hiç yorum yok özellikle deva da

31.08.2020 / 23:10

5

Sayın Genel Başkan Ali Babacan'a acil şifalar diliyorum. Türkiye'mizin yetiştirdiği nadide şahsiyetlerden biri olan ve yaptığı hizmetlerden çok daha fazlasını yapacağına inancımın tam olduğu Sevgili Ali Babacan'ı Allah bu ülkeye bağışlasın...

01.09.2020 / 16:27

5

Sayın Babacan, öncelikle siz ve ailenize şifalar diliyorum , Deva partisi olarak alınacak kararlarda biz gençlerin de düşünce ve fikirlerini partimizde öne çıkarılacağını umuyor ve inanıyorum, teşekkürler.

03.09.2020 / 15:39

5

Merhaba öncelikle internet üzerinde araştırmalarım sonucunda fazla şeye Bilgi sahibi oldum düşünce ve fikirlerinizi bu kadar açık ve net konuşmanızdan dolayı teşekkür ediyorum gençlere olan katkılarınızıda görmüş bulunmaktayım ben lise ve üniversite de hemşirelik ve ilk ve acil yardım programlarından mezunum şu an çalışmıyorum üniversitem bitti ve bu işsizlik krizinde çalışıp özel bir hastane de 2300 TL için 18 20 saat çalışmak yerine insanların yeteneğine göre araştırmasına ve elektronik olarak bilgisine göre girebileceği bir sağlık kuruluşlarının olmasını faydalı buluyorum devletimiz sadece bu olayı KPSS ye bağlayarak belediyelerde de eksik oldukça bilgimiz dışı kadrolar dolarak bu şekilde işçi alımı yanlış geliyor . 2300 TL özel bir sektör hastanesinde çalışacağıma 3000 TL ye bir fabrikada çalışmak daha mantıklı olan olarak geliyor , burda size asıl değinmek istediğim 2. Konum ise sosyal ortamlardaki hizmetleriniz elektronik ortamda korona yüzünden insanlar sanal ortamda daha çok aktif yer almaya başladı kitlenin büyük bir çoğunluğu gençlerden oluşuyor ekonomik anlamda geleceğini düşünen ve iyi bir adım atmak isteyen bir ton genç var bunun için teşvik edici girişimler ile gençlere bazı fırsatlar tanınarak onların hem partiye hemde kazanç olarak kendilerine yararımız daha çok dokunacaktır teşekkür ediyorum sizinle de tanışmak isterim sayın ALİ BABACAN görüşleriniz ve bakış açınıza hayranım düşünceleriniz sadece mantık ve kazanç içerisinde ki kriz yönetimi teşekkürler iyi çalışmalar

29.09.2020 / 04:49

5