DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Hasan Karal, Kasım ayı enflasyon verileri ile ilgili olarak, “ENAG ve TÜİK'in açıkladığı resmi enflasyon verileri arasında 2 kattan daha fazla fark var. Sadece rakamlarla değil insanların hayatlarıyla, alım gücüyle, ekmek paralarıyla oynanıyor. Bu enkazı düzeltmek için ekonomik olarak siz ne tedbir alırsanız alın hukuk olmadıktan sonra, hukuki güven sağlanmadıktan sonra ekonomi düzelmez.” dedi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) açıkladığı kasım ayı enflasyon verilerini değerlendiren DEVA Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Hasan Karal, seçime kadar 'buharlaşan' enflasyonun seçimden sonra 10'ar 10'ar arttığını söyledi.
“Emeklilerin, memurların, çalışanların maaşları ‘resmi’ yollarla ellerinden alınıyor”
Kasım ayı enflasyonunu yüzde 3,28, yıllık enflasyonu yüzde 61,98 olarak açıklayan TÜİK ile kasım ayı enflasyonunun yüzde 5,58, yıllık enflasyonu yüzde 129,27 olarak belirleyen ENAG arasında 2 kattan fazla fark olduğunu vurgulayan Hasan Karal, “Daha önce de olduğu gibi TÜİK ile ENAG yine rakamlarda uzlaşamadı. Aynı ülkede yaşayan aynı insanlar, aynı pazarda, aynı şeyleri tüketiyor ama yıllık enflasyon oranında iki kurum arasında uçurum var. Sadece rakamlarla değil insanların hayatlarıyla, alım gücüyle, ekmek paralarıyla oynanıyor. Belli ki birileri bizi kandırıyor. Aradaki fark ne maaşları daha ellerine geçmeden eriyen memurumuzun, işçimizin, emeklimizin, milyonlarca çalışanımızın cebinden çıkıyor. Ne yazık ki emeklilerin, memurların, çalışanların maaşları 'resmi' yollarla ellerinden alınıyor” dedi.
‘Bu enkazı düzeltmek için ekonomik olarak siz ne tedbir alırsanız alın hukuk olmadıktan sonra ekonomi düzelmez’
İstanbul Milletvekili Karal, kimsenin sabredecek halinin kalmadığını belirtti. Yerel seçimlerden sonra enflasyonun etkisinin daha da yüksek görüleceğini ifade eden Karal, şöyle devam etti:
“Asgari ücretin tekrar yılda bir kez düzenlenmesine yönelik açıklamalar oldu. Böyle bir enflasyonist ortamda, ekonomik buhranda bu durum, zaten zor durumda olan milyonlarca çalışanı daha da kötü hale getirir. Olan yine zamlar altında ezilen, maaşı eline geçmeden eriyen vatandaşa olur. Bu enkazı düzeltmek için ekonomik olarak siz ne tedbir alırsanız alın hukuk olmadıktan sonra, hukuki güven sağlanmadıktan sonra ekonomi düzelmez. Bu ülkeyi yönetenler bile hukukla kavga ettiği için, yasaları, Anayasayı tanımadığı için, hukuk güvenliği olmadığı için yeterince yatırım gelmiyor, istihdam sağlanmıyor, dolayısıyla refah artmıyor. Ekonominin düzelmesi için de başta hukuku güvence altına alıp vatandaşın alım gücünü yükseltecek iyileştirmeler bir an önce yapılmalı.”zamlar, büyüyen hayat pahalılığı” dedi.