DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Haftalık Değerlendirme Toplantısını ilk kez Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında gerçekleştirdi. Babacan’ın gündeminde İsrail-Filistin meselesinin yanı sıra “Ülkemizin en can alıcı sorunu” dediği ekonomi vardı.
Ali Babacan’ın konuşmasında öne çıkan ifadeler şöyle:
‘Masum insanların kanı üzerinden yapılan hamaset, barışa ve çözüme hizmet etmiyor‘
“Uzun yıllara yayılmış Filistin ve İsrail meselesinde, geçtiğimiz cumartesi gününden bu yana yaşanan olaylar, her birimizi derinden sarstı. Şu an sadece DEVA Partisi Genel Başkanı olarak değil, Dışişleri Bakanlığı yapmış, Filistin-İsrail arasındaki çatışma çözümü için bizzat insiyatif almış bir devlet adamı olarak karşınızdayım. Oturduğu yerden ahkam kesen, bu mesele için alınteri dökmeyen insanlarla kimse beni karıştırmasın. Masum insanların kanı üzerinden yapılan hamaset, barışa ve çözüme hizmet etmiyor.“
‘Filistin-İsrail meselesinde hep onurlu barışı savundum’
“Dışişleri Bakanlığı görevine başladığım ilk haftalarda, Bağımsız Filistin devletinin kurulması amacıyla Filistin-İsrail çatışma çözümünü başlatmak amacıyla düzenlenen Annapolis Konferansı’na katıldım. Tam 11 ülkeyi bu meselenin çözümü için ziyaret ettim. Ben, Filistin-İsrail meselesinde, tam bir samimiyetle hep onurlu barışı savundum ve savunmaya devam edeceğim.“
‘Ülkemiz, ihtilafın adil ve kalıcı biçimde çözümüne destek vermek zorundadır’
“Türkiye, kardeşlik hukukunun yanı sıra ahlaki olarak da Filistin davasına sahip çıkmaktadır.Bölgemizin son elli yıldır karşılaştığı tehditlerin ve sorunların altında doğrudan veya dolaylı olarak bu mesele bulunmaktadır. Dolayısıyla, Filistin Davası her zaman Türkiye’nin öncelikli dış politika konusu olmuştur.
Her dönem, iktidar ve muhalefet partilerinin üzerinde uzlaştığı belki de tek konu olmuştur. Ülkemiz, bölgesel barış ve güvenliğin geleneksel savunucusu olarak ihtilafın adil ve kalıcı biçimde çözümüne destek vermek zorundadır. Bizler, bu dönemi yaşayan siyasetçiler olarak, Ortadoğu’yu barış bölgesi yapma sorumluluğuna sahibiz.”
‘Masum insanların kanı dökülürken savunulacak haklı dava olmaz, milyonlarca masum insanın toplu cezalandırılması ise insanlığa sığmaz‘
“Hamas’ın sivillere yönelik saldırıları kabul edilemez. Masum insanların kanı dökülürken, savunulacak haklı dava olmaz. Aksine, karşı tarafa, orantısız güç kullanımı için bahane vermiş olursunuz. Diğer yandan, İsrail’in savaş ilanını, Ortadoğu’da haritayı değiştirme söylemini kabul etmek de mümkün değildir. Gazze’de, yarısı çocuklardan oluşan sivillerin hiçbir ayrım gözetmeden günlerce ağır bomba altında tutulmasını ve öldürülmesini haklı görmek, savunmak mümkün değildir. İnsanlık adına utanç vericidir. Zaten onlarca yıldır büyük bir baskı ve zulüm altında ezilen Gazze halkının elektrik, su ve gıda gibi temel insani ihtiyaçlarından mahrum bırakılması asla kabul edilemez. Milyonlarca masum insanın toplu cezalandırılması insanlığa sığmaz.“
‘Savaşın bile bir hukuku vardır’
“Bir devlet, eğer gerçek bir devletse, uluslararası hukuka uygun hareket eder. Faili kim olursa olsun, bilerek sivillerin, kadınların, çocukların öldürülmesi savaş suçudur, insanlık suçudur. DEVA Partisi’nin bu konudaki duruşu açıktır. Biz çözümün BM Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde, 1967 sınırları içinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen bir Filistin Devleti’nin kurulması olduğuna söylüyoruz. İsrail, üç İlâhi din için mukaddes olan Kudüs’le ve Mescid-i Aksa ile ilgili provakatif uygulamalardan vazgeçmedikçe; bilinçli ve hukuksuz bir şekilde yerleşkeleri yaygınlaştırmaktan vazgeçmedikçe; kalıcı barışın asla sağlanamayacağını söylüyoruz.”
‘Dışişleri Bakanlığımıza, hükûmete ve dünyaya tavsiyelerim…‘
“Hem Dışişleri Bakanlığımıza ve hükûmete hem de dünyaya meselenin çözümü için tavsiyelerimi vermek isterim. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere, uluslararası kamuoyu meseleyi çatışma çözümü zemininde ele almalıdır. Haklı - haksız; bizden - sizden demeden, taraflara askeri destek sağlama yarışına girmeden; öncelikle ateşkesin sağlanması, ve nihayetinde de kalıcı barışın inşası için taraf olunmalıdır. İslam İşbirliği Teşkilatı derhal toplanmalıdır. Şunu da ifade etmek isterim: İktidarın, İsrail-Filistin meselesinde ilk 6 günde ortaya koyduğu tutumu ve diyalog için yaptığı çağrıyı olumlu buluyorum.“
‘Türkiye’de enflasyon niçin dünyanın 10 katı 20 katı? Bunu açıklayın’
“Sayın Erdoğan demiş ki: ‘Enflasyondaki yüksek oranlı artışlar, tüm dünyanın sorunudur.‘ Yahu siz kimi kandırıyorsunuz? Türkiye’de enflasyon niçin dünyanın 10 katı 20 katı? Çıkın bunu açıklayın bakalım. Bütün dünyada enflasyon var da, enflasyonun bizimki kadar yüksek olduğu kaç ülke var?“
‘Dolar kurunun da enflasyonun da patlamasının sebebi Erdoğan’dır‘
“Bakanınız çıktı ne dedi? ‘Rasyonel politikalara dönmemiz gerekiyor‘ dedi. Demek ki neymiş, döviz kurunun da, enflasyonun da patlamasının asıl sebebi rasyonel olmayan politikalarmış. Peki, rasyonel olmayan politikaların talimatını kim verdi? Bizzat Cumhurbaşkanı verdi. Demek ki bu kötülüğü yapan Erdoğan’ın kendisidir. Dolar kurunun da enflasyonun da patlamasının sebebi Erdoğan’ın kendisidir. Başkası değil.“