Sosyal Eylem Planı

Ali Babacan'dan

Ülkemizde sürdürülen ekonomi politikaları vatandaşlarımızı yoksulluğun pençesine sürüklüyor. Mevcut iktidar ise yoksulluğu gidermek şöyle dursun, yoksulluğu yönetmek için çaba sarf ediyor.

Har vurup harman savuran, israfa ve şatafata düşkün yöneticilerin uyguladığı politikalar yoksulluğu kalıcılaştırırken, mevcut düzende yalnızca dar bir grup zenginliğine zenginlik katıyor.

Oysa bizler Türkiye’nin sahip olduğu imkanlar sebebiyle yoksulluk girdabını hızla tersine çevirebilecek güce sahip olduğunu biliyoruz. Ailelerin yoksulluğa ve sefalete terk edildiği bir Türkiye’ye razı olmuyoruz.

Bu ilkemizden hareketle hiçbir vatandaşımızın geride bırakılmasını kabul etmiyoruz. Yardıma muhtaç tek bir vatandaşımızı bile yalnız bırakmayacağız. Daha adil ve daha yaygın bir biçimde, ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımıza ulaşacağız.

Oluşturacağımız yeni bir sosyal koruma ve güvenlik sistemiyle beraber yoksulluktan işsizliğe, çalışma hayatından emekliliğe, barınma hakkından engelli haklarına kadar uzanan geniş bir yelpazede umuda açılan kapı olacağız.

Selma Aliye Kavaf'dan

Sosyal, ekonomik ve siyasi dönüşümlerin hızlı biçimde yaşandığı günümüzde toplumsal ihtiyaçlar çeşitlenip artış göstermiştir. Bu değişimle beraber daha önce geniş kesimlerin karşılanması gereken benzer ihtiyaçları zaman içerisinde yerini göreceli ve farklılaşmış ihtiyaçlara bırakmıştır.

Artık gençlerimizin, yaşlılarımızın, çocuklarımızın, kadınlarımızın, çalışanlarımızın, emeklilerimizin, engellilerimizin ve yoksul insanlarımızın farklı alanlarda temel ihtiyaç niteliğinde çözüme kavuşturulması gereken çok sayıda problemi bulunmaktadır. Geniş tanımlı işsizlik oranlarına göre 8.5 milyonun üzerinde vatandaşımızın işsizlik problemiyle boğuştuğu, çalışan milyonlarca vatandaşımızın asgari ücrete yani açlık sınırının altında bir gelire mahkum edildiği, milyonlarca insanımızın insani yaşam standartlarından uzak şekilde sosyal yardımlara bağımlı ve muhtaç biçimde yaşama zorlandığı acı bir tablo olarak karşımıza çıkmaktadır.

Toplumumuzun dezavantajlı ve ihtiyaç sahibi kesimlerine yönelik uygulanan sosyal politikaların yaşam memnuniyetini sağlayamadığını aksine var olan sosyal erozyonu derinleştirip kronik bir hale getirdiğini üzülerek gözlemlemekteyiz.

Ülkemizdeki mutlak yoksul sayısının yaşadığımız pandemi süreciyle beraber 10 milyonun üzerine çıkması ve milyonlarca insanımızın bu süreçte işsiz kalması karşısında mevcut yönetimin çaresiz kalması; sosyal yardım, sosyal hizmet ve sosyal güvenlik sistemlerinin artık işlevsellikten uzak bir noktada olduğunu ortaya koymaktadır.

Tüm bunlardan dolayı; sosyal hizmet, sosyal güvenlik ve sosyal yardım mekanizmaları arasında norm birliğini sağlayacak ve toplumsal barışın kalıcı olarak tesis edilmesini mümkün kılacak Sosyal Koruma ve Güvenlik Sistemi’ni; toplumun tümünü kapsayacak şekilde inşa edeceğimizi önemle belirtmek isterim.

Gelinen noktada ülkemizde yaşanan tüm sosyal problemler artık geniş bir açıdan ele alınarak multi-disipliner bir çerçevede çözüme kavuşturulmalıdır. Özellikle onlarca farklı başlık altında kurumsal ve şeffaf olmayan süreçlerle gerçekleştirilen sosyal yardımların sistematize edilerek; adil, insan onuruna yaraşır, hızlı ve yeterli oranlarda temin edilmesi öncelikli hedefimizdir.

Bu kapsamda geliştirmiş olduğumuz sosyal politikalarla hem ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımızın temel ihtiyaçlarını adil ve hızlı bir biçimde karşılayacağız hem de ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı sosyal yardım bağımlılığından korumak için özel istihdam programını uygulayacağız.

Sosyal yardım, sosyal hizmet, sosyal güvenlik, çalışma hayatı, engelli ve emekli başlıkları altında; çağımızın şartlarına uygun, yerel ve evrensel değerleri muhtevasında barındıran geniş kapsamlı politikalarımız sayesinde iktidarımızın ilk 90 ve 360 gününde toplumumuzun yaşamış olduğu yapısal problemleri çözüme kavuşturacağız.

Başta; engelliler, emekliler, yoksullar, işsizler, kadınlar, çocuklar, şehit yakınları ve gaziler olmak üzere toplumumuzun tümünü kapsayan eylem planımızla birlikte; vatandaşlarımızın karşı karşıya kaldığı veya kalabileceği sosyoekonomik problemler karşısında kimseyi yalnız ve çaresiz bırakmayacağız. Görevi devraldığımızda, insanlarımızın; refah, huzur ve güven içerisinde yaşayabileceği yarınları süratle inşa edeceğiz.

İnsanlarımızın anayasadan, yerel ve evrensel değerlerden kaynaklı insan onuruna yaraşır bir yaşam sürme hakkını tesis edecek sosyal politika uygulamalarını; yerel, ulusal ve evrensel düzeyde gerçekleştireceğimiz eş zamanlı çalışmalarla hayata geçireceğiz. Bu sayede hiçbir vatandaşımız hanesinde yaşadığı maddi sıkıntıları gidermek için kapı kapı dolaşmak zorunda kalmayacak. Sağlayacağımız asgari gelir desteği uygulamasıyla beraber toplumumuzun temelini oluşturan aile kurumunu güçlendirerek kalkınan bir toplumsal yapının inşa edilmesini sağlayacağız.

Sosyal politikalar; toplumun tümünü ilgilendiren dinamik bir disiplin alanı olduğundan dolayı eylem planımızın da zaman içerisinde değişen ve gelişen ihtiyaçlara göre güncellenip daha da zenginleşeceğini ayrıca vurgulamak isterim. Bu kapsamda; vatandaşlarımızdan, teşkilat mensuplarımızdan, sivil toplum kuruluşlarından gelecek her türlü öneri ve talepleri beklediğimizi ayrıca belirtebilirim.

Sosyal problemlerin yaşandığı çok sayıda alanda; konunun ilgilileri, akademisyenler, uzmanlar, vatandaşlarımız ve teşkilatlarımızla beraber uzun zamandır üzerinde titizlikle çalışarak oluşturduğumuz ve oluşturmaya devam edeceğimiz 90 ve 360 günlük eylem planımızı siz değerli vatandaşlarımızın ve teşkilat mensuplarımızın ilgisine sunar, refah ve huzur dolu yarınlar dilerim.

Saygılarımla.

İlkemiz ve hedefimiz

          İLKEMİZ

  • Sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak insan onuruna yaraşır bir yaşam sunmak,
  • Sosyal yardımları hak temelli bir yükümlülük olarak görmek,
  • Çalışma hayatını, çalışma barışını tesis edecek şekilde düzenlemek,
  • Sosyal güvenlik haklarından tüm vatandaşlarımızın yararlanmasını sağlamak.
  • Engellilerin toplumsal hayata katılımlarını sağlamak.

    HEDEFİMİZ
  • Vatandaşlarımızın yoksulluk sarmalından kurtulduğu,
  • Emekli aylıklarının satın alma gücünü koruduğu,
  • Emeğin karşılıksız kalmadığı,
  • Çocukların yoksulluktan dolayı eğitim hayatından uzak kalmadığı,
  • Engelsiz hayat projesinin hayata geçirildiği bir Türkiye oluşturmak.
Yeni Bir Sosyal Koruma ve Güvenlik Sistemi Kuracağız
  • Sosyal politikalarımız; ekonomik yönden güçsüz; özel olarak bakıma, gözetime ve desteklenmeye ihtiyaç duyan kesimleri, karşılaştıkları ya da karşılaşabilecekleri risklere veya olumsuzluklara karşı korumak ve de gördükleri zararı gidermek amacıyla tasarlanmıştır. Bu kapsamda sosyal alandaki politikalarımızı; devlet, sivil toplum ve aile kurumunun güçlü iş birliği ve koordinasyonunda yürütülecek şekilde planladık. Nitekim bu uyum ve koordinasyon toplumsal barışı sağlayarak; sosyal yardım, sosyal hizmet ve sosyal güvenlik mekanizmalarının işleyişinde bir aksaklık yaşanmasına engel olacaktır.

  • Gelir ve servet dağılımdaki adaletsizliklerin özellikle son yıllarda giderek artış göstermesi ülkemizdeki yoksul sayısını arttırarak sosyal yardıma muhtaç kesimlerin büyümesine sebep olmuştur. Makro ekonomik tercihlerle beraber giderek yaygınlaşan yoksulluk halinin önüne geçebilmek için farklı kategorilerde ve şeffaf olmayan prosedürlerle verilen sosyal yardımları tek merkezden, toplumun tümünü kapsayan ulusal sosyal yardım veri tabanından elde edilecek verilere dayanarak; adil, şeffaf ve hızlı biçimde sunacağız.

  • Sosyal politika alanında yürürlüğe koymayı planladığımız tüm uygulamaları ‘’insan onuruna yaraşır bir hayat’’ felsefesiyle tasarladık. Bu kapsamda 81 il ve 922 ilçenin tümünde; köylere, en ücra semtlere varıncaya kadar vatandaşlarımızın sosyoekonomik durumlarını yakından takip ederek sürekli olarak ölçme ve değerlendirme sistemini etkin olarak işleteceğimiz teknolojik bir mekanizmanın teorik altyapısını planladık.

  • Ailelerimizin refahını yakından takip ederek, karşılaşılabilecek olası sosyoekonomik problemlere; en hızlı ve etkili müdahaleyi gerçekleştirebilmek için her bir hane başına, sosyal hizmet uzmanı görevlendireceğiz. Bu sayede hem kurumlar arası koordinasyon sonucu veri tabanlarından elde edilecek bilgilerle hem de saha uzmanlarımızdan alınacak verilerle insan onuruna yaraşır şekilde ve yeterli düzeyde hane bazlı asgari gelir desteği uygulamasını hayata geçirmiş olacağız.

  • Önünde çoğunlukla uzun yardım kuyruklarının oluştuğu Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı şubelerinin yapısını çağımıza uygun şekilde dönüştürerek, vatandaşlarımızın; huzur içinde ve kaygıdan uzak bir şekilde bu yerlerden yararlanmasını sağlayacağız.
     
  • Yeterli ve kaliteli besin, sağlıklı nesiller yetiştirebilmenin en önemli unsurunu oluşturmaktadır. Özellikle son yıllarda oldukça artış gösteren enflasyon ve sosyoekonomik açıdan kötüye giden olumsuz tablo ailelerimizin yeni doğan bebeklerini yeterli ve iyi bir şekilde besleyememesine sebep olmaktadır. Bu kapsamda ihtiyaç sahibi tüm ailelerimizin yeni doğan bebekleri için başta süt ve bebek maması olmak üzere karşılanması gereken temel ihtiyaçları için 1 yıl boyunca ayni ve nakdi destek sağlayacağız.

  • Bugünlerimizi emekleriyle inşa eden ileri yaştaki vatandaşlarımızın karşılaşabilecekleri sağlık problemlerine karşı onları daha güçlü ve dayanıklı kılacak bakım sigortası uygulamasını geliştireceğiz. Bununla beraber gençlerimizin istihdam edildiği, bakıma ve korunmaya muhtaç çocuk ve yaşlılarımızın bir arada yaşam süreceği tesisler kuracağız. Böylece hem nesiller arası hoşgörü ve anlayış artacak hem de yaşlılarımız daha sosyal ortamlarda rahat bir yaşam sürecek.

  • Çocuklarımız ülkemizin geleceğini oluşturan en önemli insan sermayesidir. Dolayısıyla ülkemizin daha müreffeh ve güçlü olabilmesi için geleceğimiz olan çocuklarımızın bilgi gücüyle donatılmasını oldukça önemsiyoruz. Bu kapsamda çocuk işçiliğini önleyecek sosyal ve ekonomik tedbirleri alacağız. Ayrıca çocuklarımızın eğitim süreci içerisinde kalarak donanımlı bireyler haline gelebilmesi için eğitimle ilgili verilen aynı ve nakdi yardımların miktarını arttırarak, yararlanma koşullarını kolaylaştıracağız.

  • Günümüz dünyasında insanlarımızın; gıda, barınma ve giyinme gibi temel ihtiyaçlardan mahrum kalmasını kabul edilemez bir durum olarak görmekteyiz. Bu kapsamda hem dar gelirle ailelerimizin hem de şehit yakını ve gazilerimizin konut sahibi olmasını sağlayacak ekonomik ve siyasi adımları ivedilikle atacağız.

  • Kayıt dışılık ülkemizde çözülmesi gereken sorunların başında gelmektedir. Özellikle son yıllardaki ekonomik bozulma ve düzensiz göçün de etkisiyle artış gösteren kayıt dışılık hem işgücü piyasalarında hem de ekonomik işleyişte çok sayıda yapısal probleme sebep olmaktadır. Bu çerçevede bütün vatandaşlarımızın sosyal ve ekonomik menfaatlerini korumak için kayıt dışılıkla mücadele programını; kısa, orta ve uzun vadeli program çerçevesinde uygulamaya koyacağız.

  • İnsan onuruna uygun bir yaşam için vazgeçilemez olan hizmetlere erişimin herkes için güvence altına alınmasını sağlamak için; sosyal hizmet, sosyal güvenlik ve sosyal yardım mekanizmaları arasında norm birliği sağlayarak yeni bir sosyal koruma ve güvenlik sistemini hayat geçireceğiz.

  • Çalışma hayatı ve iş gücü piyasalarındaki yapısal bozukluk hem çalışanlarımızın hak ettikleri ücretleri alamamalarına sebep olmakta hem de iş güvenliği noktasında zafiyet oluşturmaktadır. Bundan dolayı ücretler enflasyon karşısında yıldan yıla erirken, iş kazalarından kaynaklanan işçi ölümleri de yıldan yıla artış göstermektedir.

  • Sosyal Politikalar Başkanlığı olarak bu alanlarda politikalarımızı oluştururken başta İLO(Uluslararası Çalışma Örgütü) olmak üzere uluslararası standartları göz önünde bulundurduk. Bu kapsamda iş kazalarını önleyecek, iş sağlığı ve güvenliğini sağlayacak yapısal dönüşümleri süratle gerçekleştireceğiz. Sendikalaşmayı ve toplu iş sözleşmesi yapılmasını kolaylaştırarak çalışanlarımızın daha bilinçli bir yaşam sürmesini sağlayacağız.

  • Esnek çalışma modeli, hem istihdamın artmasında hem de beşeri sermayenin zenginleşmesine katkı sağlayan bir çalışma biçimidir. Özellikle gelişmiş ülkelerde uygulanan bu sistem, mevcut sosyal güvenlik sistemimizden dolayı sağlıklı biçimde uygulanamamaktadır. Bu doğrultuda esnek çalışma modellerini yaygınlaştırarak dönüştüreceğimiz sosyal güvenlik sistemine entegre edeceğiz.

  • Ölüm aylığı ve sürekli iş göremezlik maaşı alanlarla birlikte yaklaşık 13,5 milyon emeklimizin ortalama maaşı, günümüz itibariyle hem asgari ücretin hem de açlık sınırının oldukça altındadır. Tablo bu kadar olumsuz olduğu halde maaşlara yapılan artış oranlarında insani yaşam koşullarının göz önünde bulundurulmadığı bilinen bir gerçektir. Ülkemizin zenginliklerinden ve büyümesinden emeklilerimizin daha adil biçimde pay alması için aylıklara yapacağımız artış oranlarına masa başında yapılan pazarlıklara göre değil satın alma gücü verilerine göre karar vereceğiz. Böylece hiçbir emeklimizin enflasyon karşısında yoksul duruma düşmesine izin vermeyeceğiz.

  • Gelir dağılımında adaletsizlik ekonominin her bileşeninde olduğu gibi emekli maaşları üzerinde de kendisini göstermektedir. En yüksek ve en düşük emekli maaşı alan gelir grupları arasındaki uçurum giderek artmaktadır. Bu tabloyu iyileştirmek için yılda iki kez verilen bayram ikramiyelerini emekli maaşları düşük olanlar için daha yüksek tutarlarda ödenecek şekilde arttıracağız. Bununla beraber zaten emekli maaşlarını kesintili biçimde alan dul ve yetim aylığı alanlarda uygulanan bayram ikramiyesi kesintilerini kaldıracağız. Böylece ölüm aylığı alanların bayram ikramiyelerini normal emekli maaşını alanlar gibi tam tutarlarda almasını sağlayacağız.

  • Emeklilerimiz maaşlarını alma taahhüdü karşılığında bankalardan belirli miktarda promosyon ödemesi alabilmektedirler. Uygulamaya baktığımızda ise promosyon alma şartlarının adalet dengesine tam uyum göstermediğini görebiliyoruz. 3 yıl gibi uzun bir süre aynı bankada kalma şartı, kredili mevduat hesabının açılması zorunluluğu gibi emeklileri borçlandırıcı uygulamaların doğru olmadığı kanaatindeyiz. Bu çerçevede promosyon prosedürünün şartlarını emeklilerimizin lehine yeniden düzenleyeceğiz.

  • 2006 yılından itibaren emeklilerimize yönelik uygulanan vergi iadesi yerine getirilen emekli aylıkları ek ödeme tutarlarının yıllardır aynı oranlarda kaldığını ve emeklilerimizin bu konuda yoğun taleplerinin olduğunu bilmekteyiz. Bundan dolayı emekli ek ödeme oranlarının artışına ilişkin seçenekleri gözden geçireceğiz.

  • 8 Eylül 1999 tarihli ve 4447 sayılı kanun çerçevesinde iş sözleşmesi maddeleri geçmişe yönelik ihlal edilmiş ve emeklilikte kademeli yaş şartına tabi tutulmuş vatandaşlarımızın sorunlarını, konunun taraflarıyla; mali disiplin, sürdürülebilirlik ve sosyal adalet çerçevesinde çözüme kavuşturacağız.

  • Aylık bağlama oranlarının yıllar içerisinde düşürülmesine bağlı olarak özellikle düşük seviyelerde maaş alan çalışan vatandaşlarımızın, normal emeklilik sürecinden sonra çalışmaya devam etmesi durumunda alacakları emekli maaşlarında düşüş yaşanmaktadır. Bu durumun düzeltilmesi için daha uzun süre çalışanın daha az maaş almasını önleyecek düzenlemeleri gerçekleştireceğiz.

  • ‘’Yıpranma Payı’’ uygulaması özellikle tehlikeli işler sınıfında çalışanlar için çok önemli bir yere sahiptir. Ancak uygulamaya bakıldığında risk seviyesi yüksek olmadığı halde daha çok, risk seviyesi yüksek olduğu halde daha az prim gün sayısının hizmet sürelerine eklendiğini görebiliyoruz. Bu adil olmayan durumun çözüme kavuşturulması için hizmet sürelerine eklenen prim gün sayısının risk seviyesi yüksek tehlikeli işler için arttıracağız.

  • Günümüz itibariyle engellilik seviyesi %40-%69 ile %70 ve üzerinde olan engelli vatandaşlarımıza düşük tutarlarda ödeme yapılmaktadır. Engelli vatandaşlarımızın ekonomik anlamda zorlanmadan toplumsal hayata entegre olabilmesi için tüm seviye ve şartlarda gerçekleştirilen engelli aylıklarını arttıracağız. Bunun yanında bakıma muhtaç vatandaşlarımıza evde bakım hizmeti verenlerin Genel Sağlık Sigortası primlerini ödeyerek varsa geçmişe yönelik borçlarını sileceğiz.

  • Engelli vatandaşlarımızın belirli sürelerle sağlık, bakım ve barınma ihtiyaçlarının karşılanacağı kısa süreli bakım merkezlerini açarak engellilerimize konforlu yaşam alanları oluşturacağız. Bununla beraber engelli istihdamına yönelik kontenjanların hem kamuda hem de özel sektörde doldurulmasını; idari düzenlemeler ve denetim mekanizmaları yoluyla gerçekleştireceğiz.

  • Engelli vatandaşlarımıza hizmet veren sivil toplum kuruluşlarına mali ve idari anlamda destek sağlayacağız. Engelli vatandaşlarımızın hem kamuda hem de özel sektörde istihdam edilmelerini kolaylaştırmak için mesleki eğitim kursları vererek beşeri sermayelerini arttıracağız.
Yoksulluğun DEVAsı Olacağız

Sosyal yardımların hızlı, adil ve insan onuruna yakışır şekilde sağlanması için yapısal dönüşümleri gerçekleştireceğiz.

  • Yoksul yurttaşlarımıza aile bazlı “Asgari Gelir Desteği” sağlayacağız.

  • Her yoksul aileye bir sosyal hizmeti uzmanı sağlayacağız.

  • Yaşlı bakım sigortasını hayata geçireceğiz.

  • Yoksul ailelerde yeni doğan bebeklere 1 yıl boyunca başta; süt ve bebek maması olmak üzere gıda desteği vereceğiz.
  • Sosyal yardımları ve hizmetleri sosyal güvenlik sistemi ile uyumlu hale getireceğiz.

  • Ekonomik ve Sosyal Konseyi kurumsal yapısına kavuşturarak düzenli olarak toplayacağız.

  • Farklı kurumlar tarafından yapılan ayni ve nakdi yardımları tek çatı altında toplayacağız.

  • Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı şubelerini kolay ulaşılabilen ve sorunlarının çözüldüğü yerler haline getireceğiz.

  • Sosyal hizmet merkezlerinin sayısını ve niteliğini arttıracağız.

  • Sosyal yardım alan yurttaşlarımızın yoksulluk sarmalından kurtulabilmeleri için ‘’özel istihdam programını’’ uygulamaya koyacağız.
  • Yoksul ailelerimize kış aylarında ısınma yardımı yapacağız.

Kimse Korkmasın DEVA Partisi geliyor
  • Çocukların eğitim ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanması için farklı kategorilerde verilen tüm sosyal yardımların miktarını arttıracağız.

  • Gençler için yeni bir eğitim, sosyal yardımlaşma ve çalışma modeline imkan sağlayacak; yaşlı bakım ve çocuk koruma merkezlerinin bir arada bulunduğu tesisler kuracağız.

  • Sokakta yaşayan, kimsesiz tüm çocukları sosyal koruma altına alarak huzurlu ve güvenli bir yaşam sürmelerini sağlayacağız.

  • ‘’Aileye dönüş’’ ve ‘’koruyucu aile’’ projelerini destekleyeceğiz.

  • Çocuk işçiliğine sebep olan ekonomik ve sosyal problemleri ortadan kaldıracağız.
Aç ve Açıkta kimse kalmayacak
  • Dar gelirli ailelere ucuz ve düşük kirayla konut temin edeceğiz.

  • Şehit yakını ve gazilerin konut ihtiyaçlarını karşılayacağız.

  • Yoksul ailelerimize kış aylarında ısınma yardımı yapacağız.

  • İşsizlik ödeneğinden yararlanan insan sayısını, yararlanma süresini ve ödeme miktarını artıracağız.
Çalışanın ve İşsizin DEVASI olacağız

Yeni bir sosyal güvenlik ve koruma kalkanı oluşturacağız.

  • Kayıtdışı istihdamın önüne geçeceğiz.

  • İş kazalarını önleyecek, iş sağlığı ve güvenliğini sağlayacak dönüşümleri gerçekleştireceğiz.

  • Sendikalaşmayı ve toplu iş sözleşmesi yapılmasını destekleyeceğiz.

  • Esnek çalışma modellerini sosyal güvenlik sistemleriyle uyumlu hale getireceğiz.

  • “Kıdem tazminatı sistemini” taraflarla diyalog çerçevesinde gözden geçireceğiz.
Emeklilerin Devası olacağız
  • Emekli aylıklarını satın alma gücünü koruyacak şekilde artıracağız.

  • Düşük emekli aylığı alan emeklilerimize daha yüksek tutarda bayram ikramiyesi vereceğiz.

  • Ölüm aylığı alanlara verilen bayram ikramiyeler üzerinden yapılan kesintiyi kaldıracağız.

  • Emeklilerle ve bankalar arasındaki promosyon şartlarını emekliler lehine düzenleyeceğiz.

  • Emekli aylıklarına vergi iadesi yerine getirilmiş ek ödeme oranlarını yeniden gözden geçireceğiz.

  • Emeklilikte yaşa takılanların (EYT) sorunlarını çözüme kavuşturacağız.

  • Daha uzun süre çalışanın daha fazla emekli aylığı almasını sağlayacağız‘

  • ’Yıpranma Payı’’ uygulamasını ‘’tehlikeli işler’’ sınıfında çalışanlar için daha adil bir hale getireceğiz. Risk seviyesi yüksek işlerde çalışanların hizmet sürelerine eklenen prim gün sayısını arttıracağız.
Tüm Engelleri kaldıracağız
  • Engelli yurttaşlarımızın engellilik seviyesine göre almış olduğu maaşları her kademe için iyileştireceğiz.

  • Evde bakım aylığı alanların, genel sağlık sigortası primlerini ödeyeceğiz, varsa geçmişe yönelik borçlarını sileceğiz.

  • Engellilerin; konaklama, bakım ve sağlık hizmetlerinden ücretsiz şekilde yararlanabileceği, kısa süreli bakım evleri ve yaşam merkezleri oluşturacağız.

  • Atamalarda ve özel sektör denetimlerinde; engelli istihdam kontenjanlarını önceliğimiz haline getireceğiz.

  • Engelli yurttaşlarımızın; toplu ulaşım araçlarına, iş yerlerine, kamu binalarına, konutlara ve tüm sosyal alanlara sorunsuz şekilde erişebilmesi için gerekli olan alt yapı çalışmalarının tümünü gerçekleştireceğiz.

  • Engelli erişimini sağlayabilmek için; kamuya, özel sektöre ve STK’lara ekonomik destek paketi sağlayacağız.

  • Engellilerimizin hem kamuda hem de özel sektörde kolay bir şekilde iş bulmasını sağlamak için beşeri sermayelerini arttırıcı; mesleki eğitim ve sertifika programlarını düzenleyeceğiz.

  • Engelli yurttaşlarımızın yasal ve insani hakkı olan çalışma hürriyetini elde etmesi için, kamu ve özel sektörde engelli istihdamına ilişkin belirlenen kontenjanların doldurulmasını sağlayacağız.

  • Engellilerin yararına çalışan STKları destekleyeceğiz.