Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Selamün aleyküm. Sizlerle Türkiyemizin hala aşamadığı ve sürekli olarak gündemde olan bir konuyu paylaşmak istiyorum. Türkiyemiz 83 milyonu bir yürek olan ve içinde Türk Kürt Arap Laz Çerkez hep beraber yaşayan büyük bir milletiz. Fakat kardeşlerim aralarımıza nifak tohumu eken kişi veya kişilere izin vermeyelim. Eğer izin verirsek biz birbirimize düşeriz ve asla kazanan çıkmaz. Özelliklede batıdan doğuya veya doğudan batıya okumaya çalışmaya her ne sebeple gelen olursa olsun asla dışlamayalım. Üniversite yıllarımda memletimden uzak bir yerde okudum. Başlarda herkesle güzel sohpetler arkadaşlıklarımız vardı taki benim Doğudan gelen Kürt biri olduğumu öğreninceye kadar sürdü bu sohpetler muhabbetler. Öğrendiklerinde ne mi oldu söyliyim sizlere önce birbir uzaklaştılar sonra konuşmamaya başladılar peki sonra mı bu kürttür bu teröristtir dediler bana karşı durdular tabi tek bana karşı değil diğer kişilerede kimlere mi dünyaya Türk olarak doğmayan herkese karşı bu tavrı takındılar. Kendilerine yakın gördükleri Hocalara da anlattılar sonra mı keyfi dersten bırakmalar başladı olsun dedik memleketimizin huzuru kaçmasın dedik ama nereye kadar güzel insanlar kimse bu dünyaya Türk Kürt veya başka birşey olacağını bilerek gelmedi. Lütfen duyarlı olalım. Ha bide bunu siyasete alet etmeyelim. Benim partimiz çatısı altında bulunan bütün başta Sn. Ali Babacan Başkanımız olmak üzere diğer başkan üye ve gönüllü kardeşlerime ricamdır bu saçma ayrımcı kutupsallaştırıcı bakışı zihniyeti yok edelim hep beraber inşALLAH. Son sözümüz olarak NE MUTLU ÜMMET-İ MUHAMMEDİM olsun. ALLAH hepimizden razı olsun. Teşekkür ederim.

11.05.2020 / 03:13

14
Umut Can Demirel Diyarbakır , Mühendis

Öncelikle Herkesin Ankara'da Dayi'si Amca'si Sayesinde Her İşini Halledicek Bir Parti Olmadiği İçin Öncelikle Çok Mutluyum. Sayin Ali Babacan'i Ekonomi Yıllarından Taniyan Takip eden Birisi Olarak Bu Parti'ye Karşiliksiz Gönül Veren Birisi Olarak Öncelikle Deva Partisinin Kurucuları İle Sayin Genel başkani ali Babacan'a Selamlar Saygılar. Öyle Bir Ülkedeyiz ki Öyle Bir Nimet İçerisindeyiz ki Bu Ülkenin Nimetlerinden Faydalanmak Aslında Çoğu Ülkenin Önüne Geçmek Demek 1) Tarimi Kendi Kendine Yeten Ülkeden Başlayip Herşeyi İthal Eden bir Ülke Konumuna Geldik. Öncelikle Bize Çok geniş Bir Kapsamli Anayasa Lazim Artik Kenan Evren Yasasından Kurtulup Özgürlükçü Bir Anayasa Yapmamız ŞART. 2) Bizim Siyasi Partiler Kanununu Değiştirip En Başta Şu Bana göre Antidemokratik Olan %10 Barajını Kaldırmamız Lazım Ne Yazık ki Suana Kadar Gelen İktidarlarin Gelmeden Önce Parti tüzügune Yazdıgı Ama ıktıdar Olduktan sonra Kenara attiği Bir söz Olarak Kalıyor. 3) Hukukun Üstünlüğünü sağlayıp Gerçekten Herkesin Eşit adil Yargı Almasını Sağlamak 4) Avrupa Birliği Norm larını Faz larını Tekrar Gözden Geçirip Ne yapmak Gerekıorsa Yapmak Lazım 5) Kavgaci Ötekileştirici Bir Siyaset Tarzi İle yürümemek Yapmamak. 6) Din İle Siyaseti Birbirine Kariştirmamak Siyasetimizi Camilere Taşimamak. 7) Artik Ülke Olarak Şatafat İsrafi Engellemek Bütçemizi Daha doğru Kullanmak Ülkemizin Refahına Daha Fazla Katkı Sağlamak 8) Ünıversitelerimizin Dünya Sıralamasına Girmesi İçin Çabalamak Eğitim Kalitemizi artirmak Her sene Yeni Bir Sistemle Ortaya Çikmamak Ve En Önemlisi Bir Gecede Prof. Lari Doçent Prof Yapmamamız Lazım. 9) Demokrasiyi Hiç Bir Yerde Engellememek Karşi Görüşün Olsa Bile Dinlemek Demokrasiyi Otokrasiye donuştürmemek lazım. 10) Sosyal Devletin Gereğini Fazlasıyla Yapıp Ülkemizde Hiç Bir Aç Sokakta Yatmayan İnsan Bırakmamak. Nacizane fikirlerim Şimdiden Okuma Zahmetine Katlanan Arkadaşlarima Teşekkür ediyorum Kalın Sağlicakla Her Derdimize Deva Olmak Umuduyla...

11.05.2020 / 02:57

708
Doğan İzgi Batman , İş İnsanı

Öncelikle cümleten selamün aleyküm. Birbirinden farklı güzelliklere sahip güzel memleketimizin kıymetini bilmeyip var olan güzellikleri sadece kendi nefisleri için harcayan kişi kurum ve kuruluşları kınıyor ve sözlerime bu coğrafyanın en büyük yarası olan Eğitim hakkında birşeyler söylemek istiyorum. Eğitim gibi güzel bir dünyayı sadece okul yapmak ile üniversite açmak ile kontenjanları artırmak sanan zihniyete artık dur deme vakti gelmiştir. Biz okul hayatımız boyunca önümüze ne çıkacağını bilmeden yaşadık.Yok milli eğitim bakanlığı ne diyecek ne yapacak acaba milli eğitim bakanı değişirse sınavlara ne olacak diye diye öğrenmeye ve öğretmeye vakit bulamadık.Yeni neslin böyle olmasını istemem ve belli çizgileri olan bir yeni eğitim sistemi şart ve bunu İNŞALLAH bu çatı altında bizler yapacağız.Öğrencilerin yarış atı gibi çalışmak zorunda olmadığı bilgi beceri ve yeteneğine göre kendi okumak istediği bölüm okutulmasını sağlamalıyız.Yoksa Fen bilen Sağlıkçı Matematik bilen Mühendis Türkçe bilen Öğretmen olmak zorunda kalacak. Ve yine öğrenciler üzerinden hocaların kendi egolarını tatmin eden eğitimciyi eğitim sahasında görmek istemiyoruz. Ve yine büyük bir sorun olan eğitim ve öğretim eşitsizliği öğrenciler üzerinde büyük yaralara sebep olmaktadır.Milli Eğitim kurumu okulların ilk orta lise üniversitelerin karşısında büyük güç olan özel okul kolej özel üniversite öğrencilerin aynı sınava alarak aynı başarı beklenmeside çok saçma bunun önüne geçilmelidir. Ve yine eğitimde ayrımcılık en büyük sıkıntılarımızdandır.Nasıl mı ? Sakal bırakan erkekle bırakmayan erkeğe farklı gözle bakılmamalıdır. Yine küpe takan bir erkekle takmayan erkeğe farklı anlam yüklenmemelidir. Ve yine açık bir kadın ile Çarşaflı veya kapalı bir kadına farklı gözle bakılmamalıdır. Üniversite çatıları altında binlerce gence hocanın kendine göre algı yaratıp o algıyı dayatması kabul edilemez.Öğrenciyi kendi görüşünde mi değil mi değerlendirmesini yapıp öğrenci bırakılıp geçirilemez.Teşekkür ederim

11.05.2020 / 02:47

22
Umut Can Demirel Diyarbakır , Mühendis

Türkiye'de özellikle "Cumhurbaşkanlığı" sisteminden sonra iki kutuplu siyaset anlayışıyla birlikte kimse kendi görüşlerini savunamaz hale gelmiştir. Bir tarafta %40'lık bir tabana sıkışmış cumhur ittifakı, diğer yanda %30'lu sayıları bulan millet ittifakı ve işin sonunda gelecekle ilgili tek bir proje sunmadan ve özellikle bazı siyasi sloganlar ve ideolojilerin içine sıkışmış bir siyaset anlayışı. Bütün partilerin yapılarında yer almış biri olarak, toplumun yarısını oluşturan kadınların, geleceğin mimarı olacak olan biz gençlerin partilerde yeterince temsil edilmediğini ve aslında partinin vitrinini süslemek için kullanıldığına da çok kez şahitlik ettim. Ancak biliyorum ki bugün, Türkiye'nin her yerinden belki farklı dilleri konuşuyor olsak bile, birbirimizin inandığı değerlere inanmıyor olsak bile, biz bu topraklarda ne başardıysak, ne kaybettiysek beraber yaptık. Bugün Demokrasimizi, aklımızı, vicdanımızı ve birlikte farklılıklara saygı duyarak yaşama sevincimizi kaybetmemeliyiz. Beraber olmak ve Anadolu'nun her karış toprağında DEVA Partisi'ni anlatmak için sabırsızlanıyorum. Gençlere, kadınlara ve bütün vatandaşlara selam olsun...

11.05.2020 / 01:29

1200
Alihan Filicioğlu Sakarya , Öğrenci

Bir umut olup umudun yeşertildiği sen ben değil biz denilen; istihdamın fazla olduğu mutlu mesut insanların yaşadığı bir ülke özlemle.... Umudun diri tutulması dileğimle selam ve saygılar

11.05.2020 / 01:24

25
Veysel Çakıroğlu Erzurum , İşçi

Düşmansız bir arada duramayan bir millet olmuşuz biz. Birbirimizi sevmiyoruz aslında, hiçbir hayalimiz ülkümüz kalmamış, hiçbir şey üretmiyoruz. Ancak bir düşmanın varlığı hatırlatıyor bize kim olduğumuzu. Ancak bir düşmanın varlığı bir arada tutuyor bizi, başka türlü unutuyoruz birlik olmayı! (VATANIM SENSİN den alıntı bir replik) Önce İnsan diyen,Ortak akıl diyen,Bilim diyen birileri var bu ülkede,ellerini taşın altına ,yüreklerini ortaya koyan insanlar var.Haydi bu kez başaralım Dostlukla,dayanışmayla,imanla ve güvenle yola koyulalım.Düşmansız ve ötekisiz bir şeyleri başarabileceğimizi gösterelim.Başarılamayacak hiç bir şey yoktur,imkansız ise sadece zaman alır.Hedef adımızda :Her Derdin DEVA'sı var...

10.05.2020 / 23:18

8
İsmail Edip Arıcan İzmir , İşletmeci

Sevgili DEVA arkadaşlarım, yapılan yorumlarda dikkatimi çeken bir hususa değinmek istiyorum. Bilindiği üzere, Demokrasinin ilk ve en ilkel versiyonu "Çoğunlukçu" demokrasi (%51'i alan herşeyi yapar), daha gelişmiş olanı "Çoğulcu" demokrasi (Azınlığın bir takım haklarına dokunulamaz), son versiyon ise "Katılımcı" demokrasidir (halk her hususta ve her an kararlara katılır). İletişim imkanları, teknolojik gelişmeler, bilginin demokratikleşmesi ve halkın eğitim kültür seviyesindeki artış; Katılımcı Demokrasiyi uygulanabilir kılmaktadır. Ancak, hiçbir iktidar, toplum zorlamadıkça buna geçmek istemez. Bu sebeple, Katılımcı Demokrasiyi talep eden, iktidarı buna zorlayan toplumsal duruş ortaya konulmalıdır. Dolayısıyla; yorumlarda kurulan cümlelerin öznelerinde sorun olduğunu görüyorum. Yani, "adalet olmalı", "kaynaklar etkin ve verimli kullanılmalı" şeklindeki, öznesi muğlak cümleler yerine "öncelikle hukuka güveni sağlamalıyız","israfı önlemeliyiz" şeklinde, öznesi biz olan (Türkiye toplumu) cümleler kurmalıyız. Sorunları birlikte tespit etmeli, çözüm alternatifleri arasından uygun olanı birlikte belirlemeliyiz, vatandaşlık yetkisini kullanmalı, sorumluluğunu üstlenmeliyiz. Basit ve kolay çözüm öneremediğim için üzgünüm. Naçizane kanaatlerim böyle. Saygı ve sevgilerimle.

10.05.2020 / 22:55

21
Özkan Basat Kayseri , Danışman

SEVGİLİ GARDAŞIM ALİ BABACAN Bıktık Usandık Dövüş Kavgadan Kin Nefret Tehdit Beladan Aynı Simalar Yalan Dolandan Ülkemize Barış Vereceksen GEL Memlekete DEVA Olacaksan GEL Savcılara telefonlar açılıyor Hakimlerden Dosyalar soruluyor Valiler Parti Başkanı Oluyor Adliyeye DEVA Olacaksan GEL Valilere Vali diyeceksen GEL Avrupaya O.Doğuya Küsmeden Kapılar Önünde Beklemeden Dış Politikayı Malzeme Yapmadan Kendini öfkeni kontrol Edeceksen Siyasette şov değil Deva isen GEL Balık Baştan Kokmasın Tuz Dahil Herşey Kokmasın Yüksek Yargı ÇAY Toplamasın Önüne Gelene Bağırmasın Kokulara Korkulara Deva isen GEL Sarayda Oturmak Nasl bir Duygu Hergün Para Basmak Huymudur Bakanlar ne iş yapar Varmıdırlar Gece Görevden Alınan Bakanmıdır İki Dudak arasında Deva isen GEL Seçimlerde Beka Beka da Nedir Kasa da Yoksa Varlık Fonu Nedir Paramız İniyor Suçumuz Nedir PARA’mıza DEVA Olacaksan GEL Mısır ile Sorun Bilinmez Niye Aile Gibiydik Ne Güzeldi SURİYE Avrupaya Bağırmak Öfke Niye İsraile Terör Devleti Diye Diye Yurtta Sulh Cihanda Sulh DEVA OLACAKSAN GEL SELAM ve SAYGILARIMLA

10.05.2020 / 21:27

26
Abdulkerim Karakuş Kilis , Öğretmen

Bir toplumun kalkınması ve gelişmesi için o toplumun fikir üretmesi gerekir. Fikir üretemeyen toplumlar düşünme yeteneklerini kaybederler. Düşünemeyen toplumlar hiç bir fikir üretemezler. Fikir üretemeyen toplumlar ise asla gelişemezler. Bu gün turkiyede gerçek manada fikir ve düşünce özgürlüğü varmıdır. Eğer vardır diyorsanız korkmayın bu toplum gelişir. Eğer yoktur diyorsanız önümüzdeki yıllarda türkiye çok gerilere düşecek. Insanlar için en büyük değer özgür olmaktır. Özgür olmayan toplumlar bir şekilde karınlarını doyurabilirler ama insan olma vasıflarını kaybederler. Önümüzdeki dönemde topluma özgürlük ve demokrasi vaad eden partiler yükselecek. Ben burada herhangi bir parti lehine veya aleyhine bir şey yazmıyorum. Ben turkiyenin geleceğini düşünerek fikir söylüyorum. Bu bağlamda seçmen olarak deva partisine umut bağlıyoruz. Umarım deva partisini bu topluma aydınlık bir gelecek sunar. Bir zaman bir film izlemistim. Filmin adı çıkış yok idi. Bence türkiye için bir çıkış var. O çıkış da deva partisidir.

10.05.2020 / 21:15

1
Necati Atlı Şanlıurfa , Diğer

1) Bir ülkede en başta insanlar arasında adalet sağlanmalı.Adaletin olmadığı,hukukun işlemediği yerde huzur olmaz. 2) Kamu makamlarına görevlendirmelerinde liyakat esas olmalı.Bu benim adamım bu makama getirelim değil layıksa getirilmeli. 3) Hakimler ve Savcılar vicdanları ile karar vermeli.Böyle bir karar verirsem acaba başıma ne gelir diye düşünmemeli.Ve verdiği karar iktidarın hoşuna gitmiyor diye görevlerinden alınmamalı. 4) Sivil toplum kuruluşları özellikle sendikalar hükümetle içli dışlı çalışmamalı.Maalesef bugün sendikalar “paralel devlet” gibi çalışıyorlar.İstediklerini çeşitli makamlara getirilmesini sağlıyorlar. 5) Kamuda maalesef araba saltanatı sona erdirilmedi.Bir belediye başkanı çıkıyor “diğer arkadaşlar çok pahalı arabalarla toplantıya geliyorlar,benim ne eksiğim varki daha ucuz arabaya biniyorum” diyebiliyor. 6) İnsanlar düşünüyor,fakat düşündüğünü ifade edemiyorlar.Yani düşünmek serbest,ifade etmek yasak.Gerçek ifade özgürlüğü tam anlamıyla sağlanmalı. 7) Ülkede rant ekonomisinden üretim ekonomisine geçilmeli.”Ülkesini seven üretim yapsın”sloganıyla üretim seferberliği başlatılmalı ve teşvik edilmelidir.

10.05.2020 / 18:02

9
Mustafa Ok Kütahya , Öğretmen