Serbest Kürsü

Öncelikle ben bu partinin üyesi değilim fakat vatanımı milletimi gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmak için doğru tercih yapmak istiyorum şuan ne ülke ekonomisini nede olan eylem planlarının geleceğe dair bir ışık olarak görmüyorum insanları ayrıştıran kutuplastiran ve uzaklaştıran bu sistem kökünden değiştirilmeli huzur ve güvenin oluşturulabilmesi için insanların ilk önce geleceğe güvenle bakması gerekir adaletine güvenmesi gerekir bugünun kötü olması değil insanları umutsuzlastiran yarına ne olacağını bilmemesi belirsizlik olması eğer sadaret makamından birileri bu yazımi okur ise bu partiye mensup hickimse bir gün iktidar olmak muesser olur ise bu partinin adını kullanarak veya gücünü kullanarak veya bu partideki birilerinin isimlerini kullanarak haksızlık adaletsizlik yapmaya çalışmasın bunun bugün önüne geçin nasıl geçersiniz bilmiyorum ama geçin ben günlük 1000 müşteri alan bir marketin müdürü yum insanlar okuyoruz adamımız yok atanamiyoruz arsan var umarım var ama ev dikemiyoruz Tarlam var ama mazot parasını cikaramiyoruz diyor ama bunu dikkatli okuyun ilk şikayet okuyoruz ama Ankara'da dayımız yok diyorlar insanlar durumun ne kadar vahim olduğunu varın siz hesap edin herşeyi bir kenera bırakalım deva partisi eğer bir yerlere gelecekse bunun anahtarı güvendir bunun tesiside ancak siyasi geçmişi temiz işinin ehli ve en önemlisi de vatanını seven dürüst insanlardan oluşan her köye mahalleye ilçeye ekipler kurulsun bu kişiler insanlara bugünü değil geleceği anlatsın biz millet olarak umudumuzu yitiriyoruz milletin en büyük ihtiyacı bugün umut ve güven kime vereceğiz oy derdine de deva olursunuz o zaman vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim.

20.12.2021 / 00:06

0

Bence ülkedeki en büyük problem eğitim. Çünkü niteliksiz ve içinin boşaltıldığı eğitim sistemine sahip toplumlarda diğer sorunlar da baş gösterecektir. Ülkemizdeki hukukun, daha doğrusu hukuksuzluğun temel sebebi de eğitim. Çünkü bilinçsiz toplumlar, eğitimsiz nesiller, bağımsız yargının önemini kavrayamamakta ve buna göre bilinçli bir şekilde siyasi seçimlerde bulunamamaktadırlar. Bu ve bunun gibi birçok sorun da eğitimsizlikten kaynaklı. O yüzden sizden isteğim, eğer iktidar olursanız eğitim sisteminde köklü ve nitelikli bir değişime gitmenizdir. Akademik kurumları özerkleştirmeniz, eğitimin gelecek siyasi iktidarlar tarafından kendi menfaatleri doğrultusunda şekillenmemesi için eğitimi özgür ve özerk bir kurum haline getirmeniz. Diğer en büyük sorunlardan birisi olan ekonomiye de değinmek isterim. Bugünkü dolar kuru 16.4. Büyük bir ekonomik problemin içindeyiz. Bu ekonomik problem, beraberinde de birçok sorun getirmektedir. Enflasyon durdurulamıyor ve işsizlik en büyük sorunlardan biri olmuş durumda. Sayın Babacan'ın yapmış olduğu birçok demeci izlemiş bulunmaktayım. Daha önce de bahsetmiş olduğu yapısal reformlar burada devreye giriyor. Ekonomi bakanlığı yaptığı dönemde de bundan bahsetmiş ama maalesef sayın Erdoğan ile ters düşmüştür. Reformların yapılmamış olmasının olumsuz sonuçlarını şimdi görüyoruz. Diğer siyasi partiler ile de DEVA Partisini karşılaştırdığımda; sizde daha somut, daha gerçekçi ve daha olumlu sonuç alabilme ihtimali yüksek çözüm önerileri görüyorum. Zaten 2002-2007 yıllarında da bunu deneyimlemiş olduk. ( Her ne kadar ben görmemiş olsam da istatistiklerden faydalanabiliyorum.) Ülkenin diğer sorunlarından birisi de siyasi kutuplaşma. Zaten daha önce bundan bahsetmişti Sayın Babacan. Ayrıştırıcı değil, birleştirici politikalar uygulayacağından. Şu an hem iktidar partisinde hem de birçok muhalefet partisinde nefret dili hakim. Sizin dilinize ihtiyacımız var. Umarım bu yolda başarılı olursunuz ve bizler de daha parlak bir Türkiye görebiliriz.

19.12.2021 / 21:54

6

Aslında asgari ücret diye bir ödeme yöntemi, İslama uygun değildir. Efendimiz Resûlullah’ın: “işçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz.” Buyurduğunu biliyor muydunuz? Asgari akılların; asgari ücreti belirlemesi, asgari geçim sağlayan insanımıza, nefes aldırır mı? Allah C.C.; yarattığı her insana akıl fikir verir. Kimileri kullanır, kimileri ise kullanamaz. Akıl şuurla kullanılırsa, ortaya gerçeklik çıkar. Gerçekliğin ana sonucu ise, bilinçli üretkenliktir. İçinde yaşadığımız coğrafyada, akıl tutulmaları sıkça rastladığımız bir durumdur. Dolayısı ile gerçekler ve planlanan gerçekleşmeler hep eksen kayması ile sapar. Bunun sonucu da, yaşadığımız sıkıntı dolu hayattır. Asgari akılların, asgari ücreti belirlerken yapmadıkları şey akıl, kıyas ve matematik gibi, düşünce ve sonuç belirten, bilimsel dallardan uzak olmalarıdır. Paranın alım gücü, Anüite diye adlandırılan teknik bir formül kullanarak yapılır. Fakat bundan bahsetmek istemiyorum. Daha basit ve yalın bir dil kullanmak istiyorum. Bakınız! Resmi ve resmi olmayan kurum ve kuruluşlar mevcut gerçekleşmeleri bir takım hesaplama teknikleri ile oranlayarak gelecek, geçekleşmeleri tahmin ederler. Buna akıl yürütmesi de diyebiliriz. Gelecek deki gerçekleşmeler, bu açıklamalar dğrultusunda, yaklaşık değerlerle, ortaya konmuş olur. Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir. Atasözü işte bunun içindir. Asgari ücret belirlenirken mevcut koşulların, planlanan yarınlarda gerçekleşmeleri ile sapmaları, göz önüne alarak hesap edilmelidir. Yani ilk iki aşama aklı kullanmak ve hesap teknikleri kullanarak ölçüm yapmak, En son olarak da; Geçmiş, bugün ve geleceğe dönük kıyaslar yapmaktır. Buda gerçekleşmeler ile sapmalar arasındaki farkı verir. Niyetlerde iyileştirme varsa oluşan fark çalışan lehine düzeltilir. Yani size söylendiği gibi son 50 yılın en büyük zammı doğru olsa da İşin içinde son 50 yılın en büyük aldatmacası var.

19.12.2021 / 15:16

0

Selam aleyküm. Ben 2 çocuk babası hayatında akp den başka partiye oy vermemiş ve son 7 yıldır aşırı pişman olmuş biriyim. Bilmenizi isterimki lise terk olmam cahil olduğum anlamına gelmez. çok şükür Allahın verdiği beyni kullanıyorum ve kendimi geliştiriyorum. İnandığımız liderin son yıllarda bizi (sessiz çoğunluğu) yok saydığını görmezden geldiğini hakkımızı gasp ettiğini çaresizce izledik. Her türlü makamdan devletin buz yüzünü gördüm. ömrümün baharında hayattan fiilen koptum. Dilenci muamelesi görüp horlandım. iş yeri açtım pandemide battım, bir tane daha açtım şimdi kur dan dolayı battım. krediler ve kartlardan dolayı eşimde icralık olmak üzere ve olacak. bize yaşam hakkı dahi tanınmıyor. son 5 yıldır günde tek öğün yiyordum artık 2 günde bir öğün yiyebiliyorum. içinde bulunduğum zorlu şartlar savaşla eş tutulabilir ancak ne savaştayız nede bizde silah yada mermi var (mecazi olarak). Ben artık kendi hayatımdan vazgeçmiş biriyim ancak evlatlarımı düşününce içimde bir duygu patlaması oluyor ve dayanamıyorum. Diyeceğim odur ki; eğer yaşarsam size oy vereceğim. mevcut siyasi düzende sizden başka oy atabileceğim birisi yok. ilk seçimde olmasa bile zamanla çok güçlenebileceğinizi düşünüyorum. Eğer bir gün herhangi bir güç elinize geçtiğinde, güç zehirlenmesi yaşarsanız, bunu hissederseniz, bizden çok gücün sesini dinlerseniz mevcut yönetimden hiçbir farkınız kalmayacaktır. Bir kere geldiğimiz bu dünyada mana yı sebeplere tercih etmeyin! Bırakın bari evlatlarımız biraz hayatını yaşasın. Onların umutları boğazlarına düğümlenmesin. yazacak çok şey olmakla birlikte iyi kötü duygularımı anlatabildiğimi düşünüyorum. sayglr

19.12.2021 / 15:13

23

ekomi konusunda ali babacana akıl vermek deyim yerindeyse akıl karı değil zaten geçmişindeki ekonomik başarılar her yurttaşın malumu .. ben başka bir konuya eğilmek istiyorum belediyelerde özellikle dikkat edin memur kadrolu elemanlar ve taşaronlar vardır.. ben bunları subay astsubay er ve erbaşlar şeklinde tanımlıyorum .. yapılması gereken bana göre 2 yıl falan önce manisada bir meslek lisesine gittik bir demir parçayı yaptırmak için ricada bulunduk müdür bey makinalardan anlayan öğretmen olmadığını söyledi şaka gibi ama gerçek baktığınız zaman her çocuğumuz lise mezunu ama pratik sıfır ben yukarıda yazdığım örnektede belirttim .. okullarımıza kadrolu ustalar almak zorundayız öğretmenin kitaptan öğrettiklerini öğrencilere pratik yaptıracak kalifiye ustalar olmalı katma değeri daha yüksek teknoloji ürünleri üretmek zorundayız bu kadar az bilen yeni nesilleri bu şekilde eğitmeye devam edemeyiz hatta üniversitelerde bile usta diye tabir ettiğimiz insanlar olmalı burada kesinlikle eğitim düzeyine bakmadan direk ustalığına bilgi ve beceresi dikkate alınmlaıdır ( tabi burada eş dost tanıdık liyakatsız yani siyasi işler dönerse sistem yine işe yaramaz ) 10 20 30 sene sonrası çocuklarımızı eğitmeliyiz saygılarımla

19.12.2021 / 09:31

4

Sayın Babacan hakkında geniş bir kesimde Ak partide olmasından dolayı ön yargı var. Ekonomik bozulmanın sebebini beton ekonomisi olarak gören çok büyük bir kesim mevcut. ( lüks konutlar, avm'ler v.b) Sizin zamanında oldu diyen çok. Nasıl Çumhurbaşkanımız ve Bahçeli hakkında eski konuşmalarını unutturmamak adına videoları yayınlıyorsa, hükümette görev yaparken yani işler iyiyken bu konulardaki uyarı yaptığı konuşmalarını sık sık yayınlasın. Yani meşhur orta gelir tuzağı uyarılarını herkes duymalı, belki bir kısım insanın daha fikri değişir diye umuyorum. Eğer o günlerde paramız varken, Sn Babacan'ın dediği gibi hukuk, eğitim, üretim konularına daha fazla önem verilseydi, yolsuzlukların üzerine gidilseydi, bugün çok farklı olacağımızdan şüphe yok. Bu konuların daha fazla hatırlatılması duyurulması çok iyi olur düşüncesindeyim.

19.12.2021 / 09:22

0

değerli deva partisi yetkilileri . tv.programlarında sadece sayın genel başkanı görüyoruz . partide konulara hakim başka yöneticiler yokmu tüm sorumluluk genel başkanda tüm yorumları genel başkan yapıyor . benim kanım bu partiyi zayıf gösteriyor . örnek asgari ücret konusunda işsizlik konusunda kredi borcu konusunda abuk sabuk ithalat için bu konularda bilgi sahibi olan partililerin sesleri niçin çıkmıyor il başkanları ilçe başkanları biraz daha gayret göstermeleri gerekmiyormu.. saygıyla

18.12.2021 / 23:13

1

Ülkece çok çetin süreçlerden geçtiğimiz bu günlerde , mevcut parti seçmeni dahil halkın her kesiminin mevcut durumu inkar edecek keyfiyette olması kar-ı akıl olamaz. Zira güneş balçıkla sıvanmaz. Mevcut durumun inkarı yahut görmezden gelinmesi, Toplumun hafızasındaki iki farklı etkenin sonuçları olduğu aşikardır. Birinci etken sayın Ali Babacan' ın bir çok demecinde zikrettiği, iktidara geleceklerin rövanş mücadelesine girişeceği ve mütedeyyin halk için elde edinilen bütün hakların yakın tarihimizde şahit olunduğu gibi suni sorunlarla tekrar gasp edileceği endişesi olduğu açıktır. İkinci etken ''rıza nazarı kusura kördür'' düsturunca seçmenin bir kesiminin mevcut hükümete karşı bir vefa tavrı içine girdiği gerçeğidir. Dünya kendisi fani olduğu gibi içindeki hiçbir şey de layemut değildir. Binaenaleyh hükümetlerde insanlar gibi doğar, büyür, yaşlanır ve ölür. Her ölümü kabullenmek zordur, biraz zaman alır fakat kaçınılmazdır. İşte bu zor günlerde halkın efkarında yankılanan ve gündem belirleyen hakikat bu gerçeğin ta kendisidir. Sonuç olarak mevcut siyaset ikliminde ülkeyi yönetmeye aday profillerin hiçbirisinin gerek siyasi geçmişleri gerekse farklı ideolojilerle kurulmuş partilerin ittifak çabaları her kesimden insanda içten içe güvensizlik duygusu yaratmaktadır. Asıl ihtiyaç duyulan ve seçmende gerçek anlamda karşılık bulacak şey ise samimiyet ilkeli siyaset ve güvendir. Bir seçmen olarak samimiyet duygusunu alıyoruz. Geçmiş başarılarınız güven noktasında da tatmin edici düzeyde sayılabilir. Fakat asıl ihtiyaç her kesimi kucaklayan, yıkıcı değil yapıcı, konjonktürel değil ilkeli ve doğru siyaset. Bu doğrultuda kendinizi ifade ederken mevcut muhalefetin argümanlarını ve siyaset dilini olduğu gibi kullanmamanız ve açtığınız tertemiz sayfayı mevcut hiç bir partiyle ittifak içine girip onların kazuratıyla kirletmediğiniz takdirde başarılı olacağınıza ve bu ülkeye yeni bir soluk katacağınıza bu halkın mütedeyyin ve apolitik bir ferdi olarak inancım tamdır.

18.12.2021 / 17:43

14

1 haftadır detaylı bir şekilde Ali Babacan ve ekibini inceledim. Benim için kendisi ve ekibi bu görevi layıkı ile yerine getirebilecek statüdedir. Sadece teknoloji alanında söylediklerine eklemeler yapmak istiyorum.1-) İnşaat sektörüne yapılan yatırımlar bıçak gibi kesilmelidir. Teknoloji'de şuan 4 ileri atılım konusu vardır. Blockchain, Yapay Zeka, Endüstri 4.0 ve Big Data 2-) Blockchain bir dünya devrimi haline geldi. Blockchaini yalnızca kripto paralara bakıp ekonomi yatırım aracı olmadığını bilin. Blockchain en temelde güvene dayanır. Satoshi Nakamato blockchainin beta versiyonunu yayına aldığında 2008 ABD krizi yaşanıyordu. Insanlar hükümetin para politikalarından sıyrılıp anonim olan, tamamen matematik ve bilime dayanan bir sisteme yöneldiler. Türkiye'de en güzel uygulaması vergi işlemesi üzerine olur. Herşey şeffaf ve halka açık. (Gerçekleşmesi Zor) 3-) Yapay Zeka ; Türkiye'de yapay zeka alanın çok yol kat edildiği düşünülüyor. Bu kısmen yanlış. Temelde yapay zekayı oluşturan bileşenleri kodlamıyoruz. Kodlanmış bileşenleri kullanarak uygulama geliştiriyoruz. Bunun en büyük sebepleri gelecek kaygısı yaşayan insanlar bileşeni oluşturmak yerine hazır bileşenler ile uygulama geliştiriyor. Çünkü uygulama ekonomik geri döünüşü hızlı ama az. Türkiye'de yapay zeka bileşenleri üzerinde ciddi durulması gerekiyor özellikle doğal dil işleme. 4-) Tüm otomobil fabrikaları Endüstri 4.0'a geçmiş durumda bugün için maddi getiri sağlarken gelecek için nitelikli iş gücü sağlıyorlar. Endüstri 4.0 ile insanlar fabrikalardan kovuldu. Bu kovulan insanların yetiştirdiği nesil kas gücünün değil düşünce gücünün daha önemli olduğunu öğrenerek yetişiyor. 5-) Türkiye muazzam bir şekilde içerik üretip tüketiyor. Satış ve pazarlama alanın dikkatini çekiyor. Alibaba bunun en farkına varanlardan oldu. Gümrük denetiminin sıkılaşması ile hemen trendyola yatırımlar yapmaya ve bu dataları trendyol üzerinden kullanmaya başladı. Daha yazılacak çok şey var ama karakter sınırı

18.12.2021 / 05:24

29

Merhaba. Parti eylem ve planlarınızı yakından takip ediyorum. Bir kamu kurumunda taşeron personel olarak çalışıyorum. Eşit işe eşit ücret düşüncesine bakış açınızı merak ediyorum. Kamuda taşeron sistemi hakkında düşüncelerinizi bilmek isterim. Saygılarımla

18.12.2021 / 00:51

22