Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

başımıza gelen felakette allah yardımcımız olsun.dünyada yaşamın başladığından başlıyarak bu şekilde felaketler yaşanmıştır yaşanmaya devam edecek. peki bizi yönetiğini idaa eden veya yönetmeye aday siyasiler ne kadar ders aldılar ..AFAD bu afette sınıfta kaldı . DEVLETİ YÖNETENLER SINIFTA KALDI. organizasyon tam bir rezalet .sebep deprem gerçeğinin tam ortasında olmamıza rağmen depremi allahın kullarına verdiği bir uyarı veya kader olgusuna bağlamak .japonya . amerika . bu gibi afetlerde asgari zayiyatla kurtulmalarının sebepleri afette görav yapacak birimlerinin tecrübeli yöneticiler ve yetiştirilmiş elemanlarının afet anında kimseden talimat almalarına gerek kalmadan organize olmalarıdır . işinin ehli insanları görevlerinden alınıp sadece biat edenleri idareci olarak atanmasının sonucu budur . hiç bir tatbikat yapmadan toplanmış kalabalık sadece kargaşa yaratır. en azından amerikada uygulanan sivil savunma benzeri bir yapı oluşturulamazmı.dünynın bağışı yapılan ve sadece ülkemizde görülen devlet teşfikli VAKIFLAR TARİKATLAR ..AFETLERDE NE YAPTIKLARI ORTADA . TAMAMI YER YARILDI İÇİNE GİRDİ ..seçimlerden sonra her kim iktidara gelirse efete yaşananların ve kimlerin ne kadar işe yaradıklarını hatırlamaları umudu ile ..saygıyla

12.02.2023 12:20

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Ben TOBB ETÜ hukuk fakültesi son sınıf öğrencisi Yavuz Varan. Bilindiği üzere ülkemizi vuran deprem felaketi sonrası ailelere toki konutu yapımı ve teslimi için yaklaşık 2 yıllık bir süre gerekmektedir. Evleri yıkılan ailelerin barınma sorunu bu iki yıl içinde çözülmelidir. Bu konuda bir çözüm yolunu sizle paylaşmak isterim. Bu konuda kamulaştırmaya benzer şekilde anayasal temeli olan bir kiralaştırma kanunu hazırlanmalı. Bu Kanuna depremden dolayı barınma sorununun olağan dışı bir hal alması durumunda kiralaştırma yapılabilir hükmü eklenmeli. Böylece bu ailelere bu kanuna dayalı olarak normal kira bedelinin yarı fiyatına evler kiralanabilir ve bu yarı bedeldeki kira bedelinin yarısını da devlet destek vererek 1 yıl karşılayabilir. Bu sürede yeni konutlar yapıldıkça yeni evlerine taşınabilirler. Adını kiralaştırma koymamın nedeni aslında kamulaştırmaya çok benzemesi. Kamulaştırmada da arsalar özel alım durumları dikkate alınmadan kamu yararı nedenli daha uygun bedelle alınır. Burada da kira fiyatı normal kira gibi değil kamu yararı nedenli yarı fiyatına kiralanabilir. Kamu yararı nedenli nasıl ki kamulaştırma da arsa sahipleri bu yarar nedenli külfete katlanır. Burayı arsa karşılığı inşaat sözleşmesiyle versem daha çok kazanırım tarzında özel nedenler öne süremiyorsa ; ev sahipleri de bu külfete katlanmalı ve daha fazladan kiraya verirdim diyememeli . Bu nedenle kanunun anayasal temelinin olması büyük önem arz etmekte. İstenirse depremzedeler, ev sahipleri ile başbaşa bırakılmadan belediyeler buraları kiralar ve alt kiralayan olarak tespit edilen bu ailelere kiralayabilir. Bu da hukuk politikasınca tercih meselesidir. Konu hakkında anayasa değişikliği kanun teklifi, kiralaştırma hakkında Kanun tasarısı ve uygulama yönetmelik ve yönergeleri için yani detaylar için isterseniz yardımcı olabilir ve detayları paylaşabilirim. Hayırlı akşamlar iyi çalışmalar dilerim.

11.02.2023 21:20

0
Yavuz Varan Ankara , Hukukçu

SAYIN BAŞKANIM İSTANBULDA VE MARMARA GEÇİŞLERİNDE KULLANIM DIŞI KALAN ARABALI VAPURLARDA ÖNLEM AMAÇLI BU VASITALARIN YÜZER HASTAHANE BAKIM ÜNİTESİ HALİNE DÖNÜŞTÜRÜLEREK GEREKLİ YERLERDE VE ÖZELLİKLE MARMARADA BEKLENEN DEPREMELERDE HİZMETE HAZIR HALE GETİRİLMESİ MÜMKSE KÜÇÜK BİR BÜTÇEYLE VAKİT KAYDEBİLMEDEN YAPILMALIDIR GÖRÜŞÜNDEYİM SAYGILARIMIZLA FERIT KALAFATOGLU PhD.ME

11.02.2023 16:46

0
Ferıt Kalafatoglu İstanbul , Mühendis

merhaba sakarya ili arifiye ilçesi kurucu ilçe başkanıyım malum yaşanan felakette ahbap derneği ile ilgili kayyum haberleri var bana göre burada yapılması gereken millet ittifakından en az 2 kişinin bu derneğin yönetiminde görev alması atılacak kötü niyetli kayyum hesaplarını bozabilir

11.02.2023 15:51

0
Zeki Özgür Sakarya , İş İnsanı

Beklenen “Marmara Depremi” için önlemler, bu konularda eğitimlerin verilmesi, bilim insanlarıyla ekiplerin oluşturulup behemahâl önleyici tedbirlerin planlanması ve uygulanması gerekmekte. Lütfen ama lütfen önemseyelim, burası bizim memleketimiz, belediye yetkilerini aşan durumlar olabilir o zaman İBB bunları halka bildirmeli ve el birliğiyle gerekeni yetki sahiplerine yaptırmalıyız. Milyon dolarlık yardımlar yapılıyor şu an kalbimizin attığı deprem bölgelerine. Enkaz altında kalmadan aklımızı başımıza toplayıp bilimin ışığında tedbirler almalıyız. Bu paralar deprem sonrası değil, deprem öncesi tedbirler için harcanmalı. Deprem bölgelerimiz için halkın yapabileceği yardımlar çok şükür ki yapılıyor, uzun bir süreç; maddi manevi desteğe devam ancak bir gün dahi geç olabilir, onlar da pazartesi sabahı depremle uyanacaklarını bilmiyorlardı. Millet İttifakı’nın 1. sırada yer alan gündemlerinden olmalı. Hemen harekete geçilmeli. Kolaylıklar diliyorum🤲🏻

11.02.2023 14:44

6
Merve Sarı İstanbul , Öğretmen

Öncelikle yaşadığımız depremden dolayı tüm milletimizin başı sagolsun. Vefat edenlere rahmet yaralılara şifa Kalanlara da kolaylıklar diliyorum. Bugun sadece yaralarin sarilacagi gündür. Bunu biliyorum. Ancak bazı şeyleri söylememek de insanın vicdanını yaralıyor. Hiç okula gitmeyen birisine para karşılığı diploma vermek sahtekarlıktir. Peki ruhsatsız, denetimsiz, binalara para karşılığı Ruhsat vermek aynı sahtekarlik değil mi? İmar barışı denilen Ruhsat sahtekarlığıni dillendirmek her siyasi partinin boynunun borcudur. Yaşadığımız deprem ne kadar büyük ise yapılan ihmaller de o kadar büyüktür. Büyük devlet depremden sonra bir yılda konut yapan devlet değil, afet öncesinde hazırlık yapan ve zafiyeti asgariye indiren devlettir. Lütfen bunları dillendirin. Bu ülkede böylesi veya daha küçük dahi olsa bir afette 10 milyon çadır hazırda bulunurulmuyorsa bu ülke yonetilemiyor demektir.

11.02.2023 13:38

0
Hüseyin Deniz Van , Öğretmen

İyi günler. Son günlerde yaşanan deprem olayından dolayı çok üzüldük. Bu sebeple deprem anında olası can kayıplarının ve paniğin önüne geçmek için aklıma bir fikir ve proje geldi. Sizin gibi açık ve akıllı insanlarla paylaşmak istedim. Depreme dayanıklı yemek masaları üretiliyor. Takriben 100 bin lira. Özellikle İstanbul için kentsel dönüşüm öncesi geçici hatta bazı yerler için kalıcı çözüm olarak devletimiz bu masaları ihale ile ucuza üretse. Her eve danışmanlık hizmeti vererek en uygun yere bunu kursa. Bunun için ev ve araba kredisi gibi uygun kredi kullandırsa çok fazla can kaybının önüne geçilebilir. Lütfen muhterem başkanımıza bu konuyu açın. En azından birşeyler yapmak için ilk adım olabilir. Olası bir depremde yüzbinlerin hayatı kurtulabilir. Lütfen bunu geniş çaplı akıllı insanlarla istişare ederek düşünün. Saygılarımla arz ederim

11.02.2023 13:30

0
Ali Şağban İstanbul , Arabulucu

YAŞADIĞIMIZ BU AFET GÜNLERİNDE, BELKİDE HAYATIN AKIŞINDA EN ELZEM İHTİYAÇ OLAN İLETİŞİM NOKTASINDA, TÜRKİYEDE ULUSAL HİZMET VEREN, MALUM TÜM GSM OPARATÖRLERİ, MALESEF SINIFTA KALMIŞTIR...ENKAZ ALTINDA BELKİ SESİNİ DUYURABİLECEK VEYA ORADAKİ YAKINLARIYLA TEMAS EDEBİLECEK BİNLERCE VATANDAŞIMIZIN KADERİ BU GSM ŞİRKETLERİNİN KADERİNE MAHKUM OLMUŞTUR. BU GSM ŞİRKETLERİNİN EN KISA ZAMANDA TOPLUMA DETAYLI AÇIKLAMA YAPMASI, KENDİLERİNDEN KAYNAKLI EKSİKLİKLERİ KONUSUNDA İSE ÖZELEŞTİRİ YAPMASI MANEVİ BORÇLARIDIR. HER SAATİN VE DAKİKALARIN HAYATİ ÖNEM TAŞIDIĞI BU SÜREÇTE ALLAH RIZASI İÇİN EN YÜKSEK SEVİYEDE ÇABAYI GÖSTERMELERİ ELZEMDİR...

10.02.2023 11:27

1
Selim Aydın İstanbul , Yönetici

Sn Başkanım Ziyaretinizle desteginizi göstermenizi adımızada yapılan bir girişim oldugunu görerek teşekkür ederiz Türkiyede sorumsuzca yapılan İMAR Barışlarını devlete gelir kapısı olarak Bakan zihniyeti ortaklaşa bir bildiri ile kanun ile sınrlayan bir karara dogru bir çalışmayı basınla paylaşmanızı bekleriz ,bu ciddiyetimizin teyidi olacaktır. Saygılarımla FERİT Kalafatoglu PhD.ME

10.02.2023 11:12

3
Ferıt Kalafatoglu İstanbul , Mühendis

NEDEN İNŞAAT VİNÇLERİ KURULMUYOR? BU VİNÇLERİN İŞLEVİ DAHA İYİ OLMAZ MI?

09.02.2023 15:47

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Deprem gercegiyle yeniden yuzlestik. Turk vatandasi olarak beni en cok uzen devlet binalarimizin yikilmasi olmustur. Devlet vatandasina guven vermek istiyorsa AFET zamaninda guclu olacagini ispat etmedir. Devlet kendini kurtarmaya calisirsa bana nasil yardim edecek. Sizden ricam millet ittifaki programiniza ivedilikle devlet binalarini 5 sene icinde TUM TURKIYEDE DEPREME DAYANIKLI halr getirmeyi taahut edin. Bu olayi seferberlik haline getirirseniz tum halk sizden 5 sene hicbir yatirim istemez. Ama tek sart acik olmaniz. Askeri tesisleri hastahaneleri saglik ocaklarini okullari yurtlari polis karakollarini tum devlet lojmanlarini kisaca tum bakanliklara bagli binalarin 3 ayda envanterini cikarin ve milletle tek tek paylasin. Adreslerini paylastiginiz binalari yenileyin gerekenlerin yerlerini degistirin. Bu fedakar milletin destegini almak icin en DOGRU ZAMANDIR. Saygilarimla

09.02.2023 14:42

0
Adnan Vardarlı İstanbul , İş İnsanı

CHP BU DÜZENLE ÇARPIŞIYOR MEMLEKET PERİŞAN DURUMDA DÜZENİ ELEŞTİRİCİ İKİ KELAMDA SİZ EDİN BU HÜKÜMETİN BU ORTAMIN OLUŞMASINDA HİÇMİ ELEŞTİRİLECEK YANI YOK , LÜTFEN!!!!!

08.02.2023 15:01

0
Vedat Ataç İstanbul , Bankacı

SON BÜYÜK DEPREM FELAKETİ VE AFETİ BİR KEZ DAHA GÖSTERMİŞTİRKİ!!! ÇOK AMA ÇOK ACİL, "DEVLET DENETİM VE TEFTİŞ BAKANLIĞI" KURULMASI LAZIM* BU BAKANLIK DİĞER BAKANLIKLAR KADAR ÖNEMLİ VE ELZEM* BU BAKANLIK HERHANGİ BİR KURUMDAN BAĞIMSIZ AKLIMIZA GELEBİLECEK HER KONUDA TÜM KAMU VE ÖZEL ALANLARDA TÜM DENETİM VE TEFTİŞ YETKİSİNE HAİZ OLMALI BUNLARI RAPORLANDIRIP, HÜKÜMETİ BİLGİLENDİRİP, İLGİLİ BAKANLIKLA BİRLİKTE ÇÖZÜMLLENİP ÇÖZÜMLENMEDİĞİNİDE TAKİP ETMELİDİR., BİR NEVİ, SAYIŞTAY GİBİ, BİR NEVİ YARGI GİBİ, BU KURULMADIĞI SÜRECE DAHA NİCE KONULARDA DENETİMSİZLİK VE TEFTİŞ EKSİKLİĞİNDEN NİCE MANEVİ VE MADDİ KAYIPLAR YAŞAMAYA DEVAM EDERİZ, BİZ NE ZAMAN BİR AVRUPALI MANTELİTESİNE SAHİP OLACAĞIZ?

08.02.2023 09:46

1
Selim Aydın İstanbul , Yönetici

Sayın Deva Partisi Genel Başkanı, Parti üyeleri Milyonlar vererek veya çok büyük borç yükünün altına girerek alınan evlerin tuzla buz olduğunu görmek, hayallerle umutlarla alınan evlerin yok olması korkunç bir şey. Neden her zaman hep başladığımız noktadayız. Neden bu binalar çok büyük bir denetimden geçmemekte neden bu yıkımlar sonucu bu binaları yapanlar cezasız kaldığı gibi birde lüks içindeler. Bunun hesabını soran var mı yada sorabilecek gücü olan var mı? Neden güzel çalışan bir kalp ve akla sahip değiliz. Neden empati yoksunuyuz. İş lafa geldi mi Allaha emanet ol demeyi Allah kelimesini şükür kelimesini ağzımızdan düşürmüyoruz da neden vicdansızca hareket ediyoruz. Yıkılacak binaları nasıl inşa edip satabiliyoruz. Bir kişi bile çok değerli olması gerekirken nasıl yüzlerce binlerce insanı gözden çıkarıp ölümüne sebep olabiliyoruz. Bu vicdan yoksulu insanlar anne babalarını çocuklarını bu kadar kolay gözden çıkarabilir miydi? Doğanın karşısında set olamayacağımız kesin ancak sağlam zeminlerde sağlam binalar yapılarak en az acı ve kayıplarla atlatabilmek mümkünken neden kurtardıklarımızla avunacak kadar küçük düşünüyoruz. Sırada hangi yıkım hangi fırtına hangi felaket var kimleri kaç kişiyi gözden çıkaracaksınız demek istiyorum sorumlulara. Hesap verebilecek var mı en önemlisi hesap sorabilecek var mı! Saygılarımla.

07.02.2023 19:13

1
Ahmet Ural İstanbul , Grafiker

Bu elim doğa felaketinde bakıyorum ki sizlerde bir koordinasyon merkezi oluşturmada hatta sistemlerinizi yapılandır masa geç kalmışsınız. Oysaki sizlerde bir deprem yardım kampayası oluşturabilir siniz . Bilirsiniz ki damlaya damlaya göl olur. Saygılarım ile

07.02.2023 12:31

1
Abdülkadir Aydoğan Ankara , Teknik Eleman

ACİL VE ÖNEMLİ 10 İLİMİZDE MEYDANA GELEN DEPREMDE SOĞUK ALTINDA YAŞAMLARINI SÜRDÜREN VATANDAŞIMIZ İÇİN YARDIM KAMPANYALARI DÜZENLEME 10 15 TL İLE BU İŞ OLMAZ PARTİLER SEÇİM ÇALIŞMALARI İÇİN ALMIŞ OLDUKLARI HAZİNE YARDIMINI PARTİLER BİR OY İÇİN TESPİ KALEM BROŞÖR GİBİ LÜZUMSUZ YERLLERE HARCAMA YAPACAĞINA HALKIN PARASINI GERÇEK SAHİBİ DEPREM ZEDELERE TAHSİS EDİLSİN HALKINI SEVEN KAÇ PARTİ ÇIKAR ALİ BABACAN BASINA BUNU DUYURSUN

07.02.2023 09:44

0
Salih İri İstanbul , Bankacı

Son deprem doğal bir olay…. Ama esas soru şu: bu deprem neden bu günlerde oldu, yüce Allah neden bu olayın bu günlerde olmasını istedi ? Asıl cevap verilmesi gereken budur. Biiiir: sürekli küfür etmeyi, milleti aşağılamak zihniyeti ve huyu ile siyaset yapmağı alışkanlık haline getirmiş Bahçeli ve onun yardımcısı Semih’e ve onların yandaşlarına; Osmaniyeli, K.Maraşlı ve G.Antepli ve Adıyamanlı yandaşlarına çooook büyük bir ders. Allah onlara anlıyacakları mesajı gönderdi. Eğer Bahçeli ve Semih muhteremler ve yandaşları millete bu kadar hakaret etmeseydiler bu deprem olmazdı…. İkiiii : herşeyi sadece kendisinin bildiğini zan eden otokrat Recep’e, yüce Allahın ona “ey sen haddini bil” Recep mesajı. Recep, senden büyük Allah var. Özet: Recep ve Bahçeli muhteremler bu devletin başında olurlarsa daha nice nice büyük yıkımlar ve kaoslar ve ekonomik krizler ve sosyal ve siyasi krizler ve depremler görür bu ülke. Bu muhteremler emeklilik dilekçelerini yazsınlar. Ülkenin kurtuluşu TBMM Hükümetinde, aynen 1920 de olduğu gibi.

07.02.2023 03:53

0
Salih Onganer İzmir , Mühendis

24 senedir gölcük depreminin yıl dönümünde onlarca profesörü tv lere çıkarıp günlerce konuşturup 7 den 70 e herkesi deprem uzmanı yaptılar, herkes yanlızca istanbul da değil, izmirde, hatayda, daha pek çok ilde deprem olacağını, özellikle fabrikaların, okulların, hastanelerin, nüfusun yoğun olduğu istanbulda olacak bir depremin Türkiye yi kilitleyip perişan edeceğini biliyor, en yıkıcı savaşların yıllarca sürse bile yapacağı yıkımı milyonlarca insan kaybını böyle bir depremin saniyeler içinde partisine, ırkına, inancına bakmadan yapabileceğini biliyor, peki sonuç Deprem den evvel yapılması gereken ülke çapında deprem eylem planı nerede? yada seferberlik planı nerede? deprem sırasında yapılacak masrafların depremden evvel yapılacakların onlarca yüzlerce katı olacağı bilindiği halde, devlet neden firmalar nazarında kotalar oluşturup içinde dükkanları, sağlık ocağı, camisi, okulu olan hazır konteyner kentleri oluşturmuyor, çimento, demir vs inşaat malzemesi üreticileri nezdinde deprem kotaları oluşturup yıllık toplam bütçesinin sadece % 3 nü 5 ni deprem hazırlık veya kalıcı konutlarına ayırmıyor. Siyaset üstü olan bu konuyu neden bilim adamlarının öncülüğünde dokunulmazlığı ayrı bir bütçesi olan bir deprem bakanlığı kurmuyor? neden gönüllü olacağı tekniker, mimar, inşaat mühendislerinden oluşan çalışma ekiplerine araç, bina, ücret, mesai tahsisi yapıp ülke genelinde tespit seferberliği yapmıyor? Neden depremi bekliyoruz? neden savaştan, atom bombasından daha tehlikeli olan bu konuyu ciddiye almıyoruz? Neden savaşlarda ihmal ve yanlış yapan askerler memurlar sorgulanıyor, cezalandırılıyor da, bu konuyu ihmal eden, yanlış yapan hiç bir sorumlu yargılanmıyor ya da ceza almıyor? peki bu ihanet değil mi ? Bu beka sorunu değil mi? Bu ekonomi sorunu değil mi? Bu halkın soy kırıma uğraması değil mi? Yani birilerinin şehirlerimize atom bombaları atması kadar ciddi bir tehtid değil mi? fay hattına yapılmış 24 şehir 103 ilçenin yıkılması yüzlerce köyün yıkılması mı bekleniyor.

06.02.2023 22:36

0
Davran Güneş Ankara , Mimar

sosyal politika olarak yöneticilerin anladığı fakir bırak ihtiyaç duysun mantığıdır . sosyal devlet tanımında ihtiyaç duyduğunda devletin yardımı mutlaka olmalıdır .buradaki özelik muhtaçlık en kısa zamanda giderilip kişinin kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamak olmalıdır . ülkemizde malesef fakiri dahada fajkir yapıp sosyal yardımlarla kişleri kendine ihtiyaç duymasını ve kendine bağlı kalmasını sağlamaktır. bütün partilerin sosyal politikalarını incelediğimde konuya yaklaşımları hükümetin politikalarıyla aynı yönde biz iktidar olursak sosyal yardımları artıracağızdan öteye geçmiyor . malesef partilerde görevlendirelenler ya halkın içinden gelmiyorlar yada kılasık devlet memuru düşüncesinden kurtulamıyanlar . benim siyasi görüşüm sosyalist görüştür . insanın yaratığı veya düşündüğü hiçbir şey mükemel değildir sadece iyidir mıtlaka daha iyisi vardır .. örnek verirsek iktidarların yaptığ nyasalar aynen böyle gelişir müsteşar veya bakan yurt dışında gördüğü yasayı tam bize göre der . ne ülkenin örf adetiyle yaşam düzenine uyarmı uymazmı düşüncesini aklından geçirmez yasa çıkar ortalık karışınca genelgeyle yönergeyle düzelteyim derken işin içinden çıkılmaz bir hal alır . mesala aile hekimliğinin ilaç yazma hekimliğine dönüşmesi yerel yönetimlerin yönetim mevzuatlarının bırakın belediye başkanlarının hukukçuların bile içinden çıkamadığını muvzuata dönüşmesi gibi . şunu unutmıyalım her mesleğin mutlaka bir okulu bir öğreteni vardır . SADECE TECRÜBE İLE ELDE EDİLEN BİLGİNİN NE OKULU NEDE ÖĞRETENİ VARDIR SADECE KİŞİNİN ALDIĞI DERSLERDEN EDİNDİĞİ BİLGİ BİRİKİMİ ÖNEMLİDİR . ÜLKEMİZDE MALESEF BU TECRÜBELİ İNSANLARIN DEĞERİ BİLİNMİYOR ...SAYGIYLA ..

05.02.2023 20:31

1
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Merhaba, emekli sandığı emeklisi dul bir kadın olarak, vefat etmiş SSK emeklisi babamdan niçin yetim aylığı alamadığımı merak ediyorum. Kendim SSK emeklisi olsaydım alabiliyordum. Dul ve yetim aylığı bağlanırken yaşatılan bu çifte standartın kaldırılması, tek bir kıstasın olması gerektiğine inanıyorum.'' Dul ve Yetim olmak'' saygılar

04.02.2023 17:37

0
Esra Suna İzmir , Eğitmen

altılı masa liderilerin danışmanları allahaşkına sizler ne yapıyorsunuz danışmanlık muesesi yapılacak işin veya konunun amaca hizmet edip etmiyeceğini araraştırıp lidere tavsiyelerle yönlendirmektir mesela şunun açıklamasını biriniz yapsanız bizim gibi siyasi cahiler aydınlansak. SEÇİLEBİLECEK BİRİ NE DEMEK . ALTI LİDER KİME MUTABAKAKLA DESTEKLESE O SEÇİLİR. karşınızda ceketimi aday göstersem cceketin sahibi ben olduğum için seçilirim mantığı ile propoganda yapan zihniyet var . bir yola çıkılıyorsa hedefe varma azmi yoksa asla hedefe varılmaz bana kalırsa SEÇİLEBİLECEK ADAY SÖZÜ YERİNE :.... ADAYIMIZIN SEÇİLMEME GİBİ BİR ŞANSI YOK .ÇÜNKÜ ALTI LİDER VE İNANA SEÇMENLERİMİZLE ADAYIMIZIN ARKASINDAYIZ sözü daha inandırıcı daha güven verici olmazmı altılı masanın liderleri mutabakat derken başkan yardımcıları akla ziyan açıklamalar hangi akla hizmet yapıyorlar seçmen olarak anlamıyorum .sayın başkan yardımcıları sizlerin görevi bu zor zamanlarda liderlere yardımcı olmaktır . sayın danışmanlar sizlerde masabaşında değil halkın arasında konuşulan konuların analizini yaparak seçmenin ne istediğini liderlere anlatmaktır ...saygıyla

04.02.2023 09:58

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

ülkemizde adalet sistemi o kadar dejenere edildiki sadece parası olan avukat tutabiliyor . örneklersek sulh mahkemeleri avukat vekalet ücreti 6000 tl civarı ceza mahkemeleri vekalet ücreti 10.000 tl civarı . medyada izlediğimiz toplu konut yönetimleri ile kat malıkleri arasındaki aidat anlaşmazlıkları kat malikleri tarafından sulh mahkemelerine taşınamıyor . ancak site yönetimi avukat ücreti ve mahkeme giderleri toplanan aidatlardan karşılandığı için haksız oldukları halde haklı çıkıyorlar .hukuk fakültelerimizde malesef kat mülkiyeti dersleri seçmeli ders olarak görüldüğü ise tam bir garabet . bir taraftan kat mülkiyet kanunu muğlak madelerden geçilmiyor gelecek iktidarın hukuk sistemini gözden geçirirken kat mülkiyet kanunu konusunda mutlaka yenilikler düşünmesi gerekir . şu anda sulh hukuk mahkemeleri davaları sırasıyla boşanma miras ve kat mülkiyet kanunu ilgili davalardır . bunun yanında toki denen kurumun acilen kuruluş amaçlarına dönmesi gerekir asıl kurulma nedeni halkın alabileceği maliyetlerde konut üretmektir toki konusu o kadar hedefinden çıkarıldıki . lüks konut afrika ülkelerine cami yapmak gibi kuruluş amaçlarından ayrılıp kar amacı ile işletilen özel mütahitlik şirket statüsünede hareket ediyor ..saygıyla

03.02.2023 19:53

1
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Merhaba, sandık tutanaklarını blok zincirde NFT olarak saklama ile ilgili çalışmalarınız var mı ? 6'lı masada herhangi bir partinin öneri ya da girişimi oldu mu ? Eğer olmadıysa bu konuya acilen yönelmeniz zaruridir. Seçime aylar kalmışken bunun bahsinin geçmemesinin sebebinin ittifakın aklına gelmemiş olması olmadığını umuyorum, acilen bu konuda parti yetkililerinize danışmanız talebimdir. Öneri olarak da mevcut blok zincir ağlarının içinde sansür direnci en yüksek olan ve en merkeziyetiz olan Avalanache ağına yönelmeniz uygun olacaktır. Sizi bu konuda en hızlı şekilde hareket etmeye ve ilgili uzmanlar ile sıkı bir şekilde çalışmaya çağırıyorum. İyi çalışmalar...

03.02.2023 04:47

1
Ata Aral Candar İstanbul , Öğrenci

3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu ile kurulan ve Sosyal Devlet anlayışının vatandaşlar nezdinde en bariz şekilde yansıdığı SYDF'lerin faaliyetlerini yürütürken en hassas olmaları gereken şeffaflık, uygulamada hak ve adalet, Kamu imkanlarının vatandaşlara sunulmasında belirlenen kriter ve ölçülerin dışına çıkmama gibi hususlara hassasiyetle azami dikkat etmeleri gerekirken; Bu kurumlardan yapılan yardımların (Yakacak, Nakit, Gıda, Barınma vb) vatandaşlara ulaştırılması noktasında inanılmaz bir kayırmacılık ve yandaşlık söz konusudur. Bununla birlikte yardıma muhtaç vatandaşlarımız oy deposu olarak görülmektedir. Bu uygulamanın alt yapısı da , yine aynı kanunun 7. Maddesi içerisinde belirtilen Mütevelli Hayetlerin oluşumunda; "Her ilde kurulan ve bu Kanunda belirtilen amaçlara yönelik faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin kendi aralarından seçecekleri iki temsilci ve hayırsever vatandaşlar arasından il genel meclisinin seçeceği iki kişi; ilçe dahilindeki köy ve mahalle muhtarlarının kaymakamın çağrısı üzerine yapacağı toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile kendi aralarından seçecekleri birer üye ile ilçede kurulu ve bu Kanunda belirtilen amaçlara yönelik faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin kendi aralarından seçecekleri bir temsilci ve hayırsever vatandaşlar arasından il genel meclisinin seçeceği iki kişi mütevelli heyetinde görev alırlar" Hükmü söz konusu üyelerin iktidar partisi tarafından belirlenir şeklinde yorumlanması ve uygulanması neticesinde, gerçekleştirilen işlemler tarafsız olmaktan çıkıp yardım yapılacak kişinin parti ile bağlantısına bakılır hale gelmiştir. Derinlemesine incelenmesi gereken bu konuyu, ana hatları ile çerçevelendirdim. Özellikle seçim döneminde yapılan yardımlar, bu yardımların miktarları ve yardım yapılan kişi veya ailelerin yardıma müstehaklıkları hususu büyük önem arz etmektedir. Saygılarımla

02.02.2023 13:41

0
Murat Yılmaz Bursa , Diğer

Konu: Anayasal süreç ve Cumhurbaşkanlığı: 20 Ocak 1921 : Teşkilat-ı Esasiye Kanunu. Birinci Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk (29 Ekim 1923 - 10 Kasım 1938). 20 Nisan 1924 : Yeni Teşkilat-ı Esasiye Kanunu. Birinci Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, görevine devam ediyor. İkinci ve üçüncü Cumhurbaşkanları: İsmet İnönü (11 Kasım 1938 - 22 Mayıs 1950). Celal Bayar (22 Mayıs 1950 - 27 Mayıs 1960). 9 Temmuz 1961 : 1961 Anayasası. Dördüncü Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel (27 Mayıs 1960 - 28 Mayıs 1966). 1961 Anayasa değişikliğinden sonra Cemal Gürsel birinci Cumhurbaşkanı ünvanını almadı. (Kronometre sıfırlanmadı !) Beşinci ve altıncı Cumhurbaşkanları: Cevdet Sunay (28 Mart 1966 - 28 Mart 1973). Fahri Korutürk (6 Nisan 1973 - 6 Nisan 1980) 7 Kasım 1982 : 1982 Anayasası. Yedinci Cumhurbaşkanı Kenan Evren (9 Kasım 1982 - 9 Kasım 1989) (Kronometre sıfırlanmadı !) Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal (9 Kasım 1989 - 17 Nisan 1993). Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel (16 Mayıs 1993 - 16 Mayıs 2000). Onuncu Cumhurbaşkanı A. Necdet Sezer (16 Mayıs 2000 - 28 Mayıs 2007). Onbirinci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül (28 Ağustos 2007 - 28 Ağustos 2014) Onikinci Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. 16 Nisan 2017 : 2017 Anayasası. Anayasa Madde 101 ye dokunulmadı. TBMM deki 2017 Anayasa değişikliği görüşmelerinde Madde 101 hakkında tek bir İBARE YOK. Dolayısıyla, Anayasa Madde 101 AYNEN MUHAFAZA EDİLDİ. 24 Haziran 2018 seçimleri, Onüçüncü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. (İkinci defa seçildi.) ÖZET: 1. 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan adaylığını koyamaz. Eğer adaylığını üçüncü kez için koyarsa, Anayasa Madde 101 doğrudan ihlal edilmiş olur. (Günün birinde Yüce Divanda yargılanır.) 2. Yirmi (20) yıldan beri Başbakan ve Anayasaya göre iki (2) kez Cumhurbaşkanı olan bir kişi MAĞDUR DEĞİLDİR.

02.02.2023 11:28

0
Salih Onganer İzmir , Mühendis

4734 kamu ihale kanunu hizmet alımı ile Tarım ve Orman Bakanlığı içerisinde çalışan Danışmanlık görevi yapan ve yetişmiş bireyler olarak Orman Endüstri Mühendislerinin de devlete katkılarının olmasını istiyoruz

02.02.2023 09:59

1
Metin Özkan Düzce , Mühendis

devlet uygulamalarında en büyük fiyasko serbes ekenomi uygulamasıdır . şu anda demokrasi adı altında dayatılan yönetim şekli olsa olsa taşra usulu demokrasidir . serbes ekenomi kültürel anlamda demokrasinin özümsemiş ülkelerde başarılı olur . bir tarafta serbest ekenomi diye bir birine rakipmiş gibi görünen şirketleri denetimsiz bırakıyorsun . bu şirketler anlaşarak tekel yaratmalarına zabıta kuvetleri ile manı olmaya çalışıyorsun. vatandaşların en ufak sıkıntı hisetiği malı stoklama alışkanlığı devlete güvensizliği gösterir. sebest ekenomi reklamlarıyapılırken devlet destekli parekende satışlar veya yerel yönetimlerin madi imkanlarını kulanarak ucuz gıda satmaları ülkede devlet otoritesinin olmadığını göstermiyormu. devlet destekli veya yerel yönetimlerin halka şirin gözükmek için yapılan satışlar zararına yapılıyorsa zararı kimin karşıladığı belli satışlardan kar ediliyorsa bu işi yapan şirketlerin tekeleştiğini devlet denetimlerinin olmadığı veya göstermelik olduğunu gösterir kısaca serbest ekenomi uygulaması fiyasko üstü fiyaskodur . saygıyla

02.02.2023 09:50

4
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

protokol ve açılışlar . altılı masanın mutabakat bildirisinde eksik olan önemli konu protokol ve açılışlar uygar devlet yönetimlerinde açılışlar yapılmaz ihtiyaç duyulan hizmeti yapmak zaten devleti yönetnlerin görevidir . kendi ceplerinden yapıp halka hibe ediliyor havalarında olması bu çağa yakışmıyor . protokol denen uygulamayı eminim bizim kadar abartan ÖRNEK. bakanlar kurulu toplanıp alınan kararları halka duyurma ön sıralarda bakanlar danışmanlar oturuyor aldıkları kararlarrı alkışlıyor. ÖRNEK 2. beladiyeler park bahçe vs yapılıyor halk için yapıldığı söylenen bu hizmetler açılışı yapıyorlar ön tarafta özenle sıralanmış sandalyelerde oturanlar belediye başkan yardımcıları müdürler yardımcıları . halk arka tarafta ayakta böyla bir açılış bnence halka yapılan en büyük hakarettir seçilen kişiler seçilene kadar halka hizmet haka hizmettir demeçleri atıyor seçildikten sonra halkın vergileri ile yaptıkları yarım yamalak hizmetleri halkın gözüne gözüne sokuyorlar . dilerim seçimlerde iktidara gelinirse böyle çağ dışı davranışları sonlandırır. saygıyla

01.02.2023 21:52

1
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Ortak mutabakat metninizde farklı cinsel yönelim ve cinsiyet kimlikleriyle ilgili tek bir cümle bile olmaması ne acı...LGBT haklarını savunmuyor musunuz ?

01.02.2023 14:39

102
Yağmur Taşkın Ankara , Öğrenci

KRAL GİDECEK KURAL GELECEK

31.01.2023 21:41

21
Metin Hoca Antalya , Eğitmen

altılı masanın açıkladığı mutabakat metni için parti sözcülerinin konuşmaları ve kendi kişisel görüşlerini belirtirken biraz daha dikatli olmaları gerekiyor a partisi sözcüsü yorumda bulunuyor b partisi sözcüsü çıkıyor başka telden çalıyor . mutabakat metni uzlaşılmış konuların bildirgeye dökülmüş halidir önümüzde seçimler var kimin kazanacağı kesin değil . mutabakat metni anayasa değildir seçimler kazanıldıktan sonra mecliste tartışılıp yasa olarak çıkması gerekiyor sayın sözcüler bu noktayı unutuyorlar anlaşılan konuşmaları heleki bir birilerine muhalefet tarzında e3leştirileri seçmen gömzünde iyi olarak karşılanmıyacağını bilmiyorlar türkiye seçmeni kabul etmesekte çobuk etkilenen heleki yeni oluşumlara soğuk bakan seçmendir birbirileriyle anlaşamıyorlar görünüşü şu anda altılı masanın en dikat edeceği konuların başında geliyor .kısaca parti başkanlarının konuşan sözculeri uyarması gerkiyor . siyaset yapmak benim dediğim doğru görüşü değildir seçmenin isteği nedir neyi duymak istiyor bunun araştırılıp konuşmalarını ona göre söze dökmeleri gerekiyor . kısaca altılı masa konuşanları birbirilerine ateş temeyi bırakıp asıl göndemdeki ekenomi faili meçhül cinayetler ortadan buhar olan mili gelirlerin akibeti konusunda iktidarı sıkıştırmaları daha doğru olur . saygıyla

31.01.2023 19:15

1
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

6360 Sayılı on dört ilde büyükşehir belediyesi ve yirmi yedi ilçe kurulması ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair kanun ile ortaya çıkan uygulama, Köy Tüzel Kişiliklerinin tasarrufunda olup, bu kanun ile belediyelerin envanterine giren taşınmazlar, Belediyeler tarafından sorgulanmadan satılarak rant unsuru ve getiri kapısı olarak kullanılmanın önünü açmıştır. Bu konuda yapılacak ayrıntılı bir inceleme satılan taşınmazlardan elde edilen gelirlerin büyük ölçüde Belediye hizmetlerinde değil de gelişigüzel istihdam edilen personel giderleri için ve kredi faiz ve geri ödemeleri maksadıyla kullanılmaktadır. Söz konusu yasanın tekrar gözden geçirilerek; uygulama yönetmeliği ile birlikte gerekirse geriye dönük iptali, bu mümkün olmassa en azından Kamu yararı gözetilerek hukuksal bir yapıya dönüştürülmesi acizane düşüncemdir. Saygılarımla. Murat YILMAZ

31.01.2023 12:45

1
Murat Yılmaz Bursa , Diğer

Sn Başkan Çalışmaları yönetiminiz ve bu husuta gösterdiğiniz yönetim şeklinizden demokrasi ve paylaşım,danışma adaletinizi gösterdiniz kutlarım,partimizin bir üyesi olarak gurur duydugumu belirtmek isterim, yurdumuda 2 parti koalisyonlarının kara kucak anlaşmalarını görmüş bu millet yönetimde istikrar getirecek bu davranışı şıp diye anlamasını beklemeyin, allah yolunuz açık etsin bu yönde destek ve göreve hazırız. Saygılarımızla FERIT KALAFATOGU PhD.ME

31.01.2023 11:53

1
Ferıt Kalafatoglu İstanbul , Mühendis

Ortak Mutabakat Metni 4 milyon kamu çalışanının ve ailelerinin beklentilerini maalesef karşılamamıştır, kamu çalışanlarının uzun zamandır beklediği mağduriyetlerinin giderilmesi konusundaki müjde beklentileri metinde yer bulmamıştır. Konuların tekrar değerlendirilmesini takdirlerinize saygılarımla arz ederim. KAMU ÇALIŞANLARININ BEKLENTİLERİ ! 1- Tüm memurlara kamu işçilerinde olduğu gibi öğlen yemeği yardımının nakdi olarak ve aynı tutarda ödenmesi, (Yemekhanesi olmayan kurumlarda çalışan memurlar yemek yardımından yararlanamıyor) 2- Memurlara da kamu işçilerinde olduğu gibi aynı tutarda ulaşım yardımı (yol yardımı) ödenmesi. 3-Memurlara da kamu işçilerinde olduğu gibi ikramiye ödenmesi. 4-Memurların kurumlar arası unvan bazında maaş farklarının giderilmesi. 5-Adalet Bakanlığı personellerine ödenen Büyükşehir Tazminatının diğer Bakanlık ve kurum personellerine de ödenmesi. 6-5018 sayılı Kanun kapsamında Sayıştay’a hesap verme sorumluluğu bulunan Harcama Yetkililerine ve Gerçekleştirme Görevlilerine Mali Sorumluluk Tazminatı verilmesi. 8- Kamu işçilerine becayiş, nakil ve tayin hakkı verilmesi. Üniversite mezunu işçilerin talepleri halinde sınavla memur kadrolarına atanmalarının sağlanması. 9-Tüm memur unvanlarının görev tanımlarının yapılarak görev tanımı dışında çalıştırılmalarının engellenmesi. 10-Yıllık izinlerin iş günü olarak hesaplanması. 11- 1. dereceye gelmiş tüm memurlara 3600 ek gösterge verilmesi. 12- İstisnai durumlar dışında sözleşmeli personel uygulamasına son verilmesi. HALKIN GENEL TALEPLERİ 1-Özel sektör çalışanlarının maaş promosyonu alabilmeleri için yasal düzenleme yapılması. 2-En düşük emekli aylığının asgari ücretin altında olamayacağının anayasa değişikliği ile güvence altına alınması. 3- Asgari ücretten vergi alınamayacağının anayasa değişikliği ile güvence altına alınması.

31.01.2023 11:26

2
Rıza Öztürk Çankırı , Kamu Çalışanı

2001 yılında tasfiye olan ihlas finanstaki paralar 1 sene sonra yarı yarıya dolara çevrildi.. 22 yıldır da ödenmiyor. icraya veriyorsun kanun işlemiyor..... Telefon ediyorsun kaynak yok, ödeyeceğiz, ölürseniz varislere kalır, mahkemeye başvurun(oradan da yolunu bulmuşlar ödememek için) SONUÇ TAM BİR DOLANDIRMA.....Borsada şirketleri var ALTI TANE, her sene SPK onayı ile bedelli yaparlar ,hazır para toplarlar...... ama saraya TV ve gazeteyle yandaşlık yaparak her türlü önlemi almış oluyorlar.... Ali Bey daha detaylı bilgi ve belge isterseniz gönderirim... ERDOĞAN adayınızı açıklayın deyip duruyor, onu merakı yaptığı YANLIŞLIĞI, YOLSUZLUĞU, VURUGUNU,SOYGUNU ,TALANI ORTAYA ÇIKARACAK KİŞİYİ MERAK EDİYOR. BİR AN ÖNCE BELLİ OLSUN DA BENİM CANIMA FATİHA OKUYACAK BABAYİĞİDİ BİLMEK İSTEDİĞİNDEN.....

31.01.2023 05:42

3
Ahmet Arslan Denizli , Öğretmen

Millet ittifakının secim bildirgesini tamamını okudum sizleri tebrik ederim fakat emeklilerin durumunun iyileştirmesi ile ilgili net birşey bulamadım şöyleki intibak yasasını çıkaracakmısınız ıveya prim gün sayısına göre adaletli bir emekli maaşı alınmasını sağlayacaksınız lütfen bunlarda açıklarmısınız. Saygılarımla

30.01.2023 20:52

18
Hamit Özcan Edirne , Teknik Eleman

Türkiye'de bir çok insan çalışma şartlarının ağırlığından dolayı mutsuz. Dünya'nın kalanına kıyasla izin sayılarımız çok düşük ve her iş değişiminde ne kadar tecrübeli olursak olalım 20. yy şartlarından kalma izin günlerini, üstelik 1 sene gecikmeli olarak kullanabiliyoruz. Avrupa'ya göçün başlıca sebeplerinden birini de bu olarak görüyorum. Deva Partisi'nin çalışmalarını yakından takip eden biri olarak; minimum ücretli izin günlerinin artırımı ve izin günü sayısının, iş yeri farketmeksizin devamı konusunda bir çalışmanız olup olmadığını merak ediyorum. Bu konuya çözüm getireceğine yürekten inandığım siyasi oluşum olduğunuz için buraya yazma ihtiyacı duydum. Çalışanların mutluluğunun ülkece çok düşük olduğunu ve çok gözardı edilen bir sorun olduğunu düşünüyorum.

30.01.2023 19:47

1
Hasan K Ankara , Özel Sektör Çalışanı

Merhaba, Wep sitenizi, parti programınızı inceledim. Ülkemizde A'dan Z'ye her konuda sorun var. Deva Partisinin VERGİ konusunda görüşlerini ne yazık ki göremedim. Siyaseten yapılması gerekenlerin yapılabilmesi için doğru kaynaklara gereksinim var. O da Anayasanın 73. maddesinde tanımlandığı şekilde hakkaniyete uygun, doğru yöntemlerle vergi almaktır. Vergi adaletinin olmadığı yerde vatandaşın DEVLETE KARŞI BAĞLILIĞI, GÜVENİ sarsırılır. Şu anda da bu yönüyle devlete karşı güven neredeyse SIFIR noktasındadır. YMM odasında, sosyal medya da, yapılan toplantılarda açıkça ifade etmekten çekinmiyorum; şu anda ülkemizde KAMU, ÖZEL, büyük, küçük, yerli, yabancı farketmez KULLANILAN veya DÜZENLENEN FATURALARIN "bence" en yarısından fazlası ya SAHTE ya da MUHTEVİYATI İTİBARİYLE YANILTICI BELGE NİTELİĞİNDEDİR (GSMH ile KDV bütçe gelirleri karşılaştırıldığnda kolayca bu sonca ulaşılabilir) İhracatımız yanında, ithalatımızda da sahtecilik büyük boyutlardadır. Günümüz vergi yasaları çağ dışı, ilkel duruma gelmiştir. Gelirin tanımından başlayacak, indirim, istisna, muafiyet kavramları yeniden tanılanmalı, günümüz koşullarına uygun olarak VERGİ YASALARI yeniden sil baştan yazılmalıdır. Partinizde çalışma gruplarınız varsa en azından dinleyici olarak katılmak isterim. İstenirse elbette sosyal sorumluluk kapsamında her türlü bilgi desteği, karşılıksız katkı verebilirim. İyi günler dileklerimle, Muammer ÖZKOCA - Yeminli Mali Müşavir

30.01.2023 17:03

3
Muammer Özkoca İstanbul , Serbest Meslek

Diplomayı sorgulamak için tam zamanı.Niye bekliyorsunuz ???

29.01.2023 20:18

22
Çetin Karaşahin İzmir , Fotoğrafçı

Saygıdeğer Deva yetkilileri Kamu çalışanlarını ihmal etmeyin. Emeklilere yılda 2 kere ikramiye veriliyor Devlet memurlarına da yılda 2 kere (yılbaşında ve Eylülde okullar açılırken) 1 maaş veya yarım maaş ikramiye vereceğiz deyin. Devlet memurları bu mantıklı icraata olumlu tepki verecektir. Lütfen bunu yapın, merak etmeyin Devlet bütçesi göçmez. AKP ve RTE seçimi almak için "patron çıldırdı" modunda, herşeyi yapıyor

29.01.2023 03:32

0
Şükrü Güven İstanbul , Danışman

27 hz.2018 seçimiyle yeni bir dönem başladığı savı doğru değildir. Cumhuriyetin ilk C.Bşk nı ATATÜRK tür. Sonraki seçim dönemlerinde seçilenler halefidir. Madem yeni dönem ise TBMM için neden 1 dönem denilmemiştir de 27 .dönem denilmiştir. Sn.C.bşk Erdoğan da iki kez seçilmiştir. 12 ve 13 ncü seçim dönemi C.bşk nı olduğu resmi gazetede YSK. kararı ile tescillidir.Anayasa 116 istisna hükmü dışında aday olamaz.Cumhuriyet rejimi devam etmektedir. 1961 ve 1982 anayasaları dahi cumhuriyette kesintiye uğratmamıştır.Yeni sistem diye bir tanım anayasa da yoktur. TBMM bşk.nı 27 dönemi nasıl izah edecek acaba?

29.01.2023 01:17

2
Ahmet Hayati Kılıçkaya Eskişehir , Ekonomist

O ZAMAN Kİ, BAŞBAKAN DİYOR Kİ YARGI SİSTEMİNDE KAYBOLAN İTİBARIN, YENİDEN SAĞLAMAMIZ LAZIM. VATANDAŞIN YARGIYA OLAN GÜVENİ, AZALMIŞTIR. BU GERÇEKTİR. ELBETTE, AK PARTİDEN BAHSEDİYORUZ. BAŞBAKAN SÖZLERİNİ; KALKINMAYI YAPTIK, SIRA ŞİMDİ ADALETE GELMİŞTİR. TÜM BU FENALIKLARI YAPAN DA FETÖ ÖRGÜTÜDÜR. DİYEREK SONLANDIRMIŞTI. BU TALİHSİZ AÇIKLAMALARI TV NET TELEVİZYONUNDAN CANLI OLARAK DİNLEDİM. GÜNAYDIN DİYORUM. NE DİYELİM BAŞKA? 1- İSLAM DİNİ AHLAK VE ADALET ÜZERİNE TEMİN EDİLMİŞTİR. TARİHDE Kİ, TÜM İSLAM LİDERLERİ, BU TEMEL ÜZERİNDE, ÜLKELERİNİ YÖNETMİŞTİR.. YANİ ÖNCELİK KALKINMA DEĞİL, ADALET VE AHLAKIN ÜZERİNE OLMUŞTUR. 2-ÜLKE YÖNETİMİNE TALİP OLMUŞSUNUZ, BAHSE KONU ÖRGÜTLE ET TIRNAK GİBİ OLMUŞSUNUZ, KALKMIŞ DİYORSUNUZ Kİ BİLGİMİZ YOKTU. HABERİMİZ YOKTU. KARDEŞİM, BİR İŞİN TALİPLİSİ OLARAK SİZ, MEVCUT İŞİ, İYİSİ VE KÖTÜSÜ İLE DEVİR ALDINIZ.. İYİYİ DEVAM ETTİRMEK, KÖTÜYÜ DE ISLAH ETMEK SİZİN GÖREVİNİZ. BU YÖNDE YAPICI ADIMLAR ATMAK ZORUNDAYDINIZ. KENDİ; BİLGİ, BECERİ, BASİRET VE DENEYİMLERİNİZİ ORTAYA KOYMALIYDINIZ. BÖYLE YAPMANIZ LAZIMKEN, BİZ BU KÖTÜLÜĞÜ FARK EDEMEDİK, GÖRMEDİK! DEMEK, BÜYÜK SORUMSUZLUKTUR. BU SÜREÇTE ZARAR GÖREN KİŞİ VE KURUMLARIN VEBALİ BU SORUMSUZLARIN BOYNUNDADIR. 3-DARBE KONUSUNDA DA YANILDILAR. ÖNCEKİ BEYANLARINDA KÜÇÜK BİR KALKIŞMA OLARAK DİLE GETİRİLEN DARBEYE, SONRASINDA, DARBE DİYEBİLDİLER.. HER ZAMAN Kİ GİBİ, YİNE ÇELİŞTİLER. 4- DİYORSUNUZ Kİ; DÖNEMİMİZ DE BERABER OLDUĞUNUZ BU ÖRGÜT; YARGIYI VESAYET ALTINA ALMIŞ. !! DİYORUM Kİ O DÖNEMDE, HAKSIZLIĞA UĞRATILAN KURUM VE KURULUŞLARIN, ZARAR VE ZİYANI İÇİN NE YAPTINIZ YADA NE YAPACAKSINIZ? MEVZU HAKKINDA, HİÇBİR BEYANINIZI GÖRMEDİK. ÖNCESİNDE BU KADAR OLAYLARDAN BİHABER OLAN BU YÖNETİM, SONRADAN OLABİLİR OLAYLARA, MÜDAHALE EDECEĞİNİ KİM GARANTİ EDEBİLİR.?

26.01.2023 16:17

25
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

Sakarya Büyükşehir Belediyesi suya 2022 9.aydan bu zamana yüzde yüze yakın zam yaptı. Sürekli İBB ve ABBdeki zamlar konuşulurken. Muhalefet bu Sakaryadaki su zamlarını hiç konuşmuyor lütfen dile getiriniz bu konuyu acil olarak.

26.01.2023 15:18

1
Kemal Çetin Sakarya , Teknik Eleman

Gelinen noktada sorulması gereken soru şu? Seçimin ilk turunda HDP aday çıkarırsa ne olur, çıkarmazsa ne olur? Bunun üzerine düşünülmeli ve ona göre yol alınmalı. Çünkü şöyle bir risk var, HDP aday çıkarırsa ilk turda Cumhur ittifakı %51'i bulup işi bitirebilir mi? Bu soruya cevap hayırsa o zaman ikinci turda altılı masanın seçimi kazanacağını düşünürüm. Yok cevap evet ise kesinlikle HDP'nin ilk turda aday çıkarmaması için çaba gösterilmeli.

25.01.2023 23:30

1
Şenol Ayhan İstanbul , Ekonomist

Merhaba, biz nevşehire fatma altuntaşın katkılarını bilen ve destekleyen bir grubuz. Kadın hakları için biz nevşehire fatma altuntaş hanımefendiyi istiyoruz. Biz sesimizi duyurmaya çlışıyoruz duyun bizi.

25.01.2023 16:17

0
Hülya Bircan Nevşehir , Diğer

ülkenin en önemli sorunların başında eğitim sistemidir her milli eğitim bakanı kafasına göre mufredatlar uygulamış işi amacına değil yöneticilerin keyfine uyarlanmıştır . her ile ünüversite yapılmasını marıfet sanılmış plansız programsız ve niteliksiz mezunlar vermişler . genç nufusun iş ihtiyacı ünüversite ile birlikte meslek liseleri teknekerlik okulları malesef önemi kavranmamıştır . SADECE AVRUPA UYUM YASALARI DUŞÜNÜLÜP %hesabı ile yüksek okul mezunyeti hesabı hatırına hatalar yapılmıştır .örnek olarak ülkenin tamaını inşaat mühendisi yaparsanız duvarı örecek sıvayı yapacak elemanı nereden bulacaksınız . yine örnek olarak almanya ve japonyayı 2 dünya harbinden sonraki eğitim usulerini araştırılırsa kalkınma hamlelerindeki insan gücünün nasıl kulanıldığı görülücektir .dindar bölüme şirin gözükmek adına gerğinden fazla imamhatip ilk okuları . veya denetimden yoksun yarı fiyatına atölyelere çıraklık okulu gibi akla ziyan eğitüm sistemi abesle iştigaldir .12 eylül darbesinin ürünü olan bilgisiz niteliksiz gençlik projesi hala devam etmektedir 5 yıllık lisans eğitimi tamamlayan kişlerin % kaçı ikinci bir dil bildiği veya lisans eğitim yapanların kaçı seçtiği mesleği icra ediyor bunlara bakıldığında . ilk okuldan başlıyarak bilgili ve nitelikli insan yatiştirmekte için eğitim sistemi tekrar elden geçirilmesi mutlaka yapılmalıdır . saygıyla

24.01.2023 20:25

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

65 yaş üstü,siyasetçiler sağlık sorunlarından dolayı ilerleyen süreçte problem yaşayabilirler. Şuanda bile sağlık sorunları olan genel başkanlar var. Sayın;Ali Babacan'ın yaşı 55. En genç genel başkanlardan bir tanesi. Ali Babacan döneminde asgari ücretle kaç ev araba alınıyordu şuanda kaç tane ev araba alınıyor? Sayın Babacan, Dünya Sistemlerini bilen, uluslarası güç dengelerinin farkında olup ona göre hareket eden içi boş gereksiz milliyetçilik ve dincilik yapmayan değerli bir insan. Sayın Babacanın kıymetini bilelim. Sayın Babacan olmasaydı şuanda çok daha kötü bir durumdaydık.

23.01.2023 20:01

26
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

ülkenin muhalefetteki ve iktidar adayı olan siyasi partiler yaklaşan seçimlerde en önemli konu sandık emniyetidir bunun muhatabı il ve ilçe başkanlıkları ve gençlik kollarıdır .il ilçe kuruluşlardan sorumlu başkan yardımcıları bu konuda mutlaka çalışmalar yapması gerekir .tecrubeli biri olarak söyluyorumki çoğu sandık görevlileri oy verme sona erdikten sonra sandık başını terk etmektedir nasıl olsa benim partim kazanmıyacak psikolojisi hakimdir sandık görevlilerin görevi islak imzalı tutanak tutulup hergörevliye verilene kadar hatta ilçe seçim kuruluna teslim edilene kadar emniyeti sağlamaktır . unutmıyalım sadece seçim yapmak önemli değil netice almak önemlidir

23.01.2023 19:36

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

ülkenin büyük sorunlarının bir taneside sağlık sistemidir devasa hastaneler yapmak heleki hasta garantili yapmak insanlık dışıdır .kurulan şehir hastane sistemi tam fiyaskodur . şehir hastaneleri tedavi amaşlı kulanılması kesinlikle muayene polikilinklerinden arınması gerekir . siz cerahı haftanın 3 günü hasta muayenesi için polikilinığe kapatırsanız hayat kurtarmasını engellemiş olursunuz muayene ve acil polikılinikleri hastaların enkısa zamande yetişme mesafelerde ve her semte olması gerekir hastanede tedavi görmesi gereken hastalar bu acil kısımlardan sevk edilmesi gerekir . ülkemizde uygulanan aile hekimliği sadece ilaç yazma hekimliğinden kurtarılması aile hekimlerinin asli görevi olan hastalık önleme hekimliğine dönderilmesi gerekir . il sağlık müdürlüklerinde masa görevlerine doktorları değil iderecileri görev yapması gerekir ülkede doktorlara bu kadar ihtiyaç varken doktorların masabaşı memuru olarak kulanılması yanlış yöntemdir .ilaç üretimi milileştirilip mutlaka yurtiçinde üretilmesi gerekir . devlet ünüversitelerinde okuyan tıp öğrencilerin en az 10 yıl devlet hastanelerinde zorunlu görev yapmaları veya devlete malıyeti hesaplanıp ücreti tahsil edilmelidir . insan eksenli sosyal devlette insan hayatı her şeyden üstün tutulmalı özelikle ömürlerini bu devlete çalışarak veren yaşlılarımıza insanlık onuruna yakışmayan hastene doktor muayene sıralarından kurtarılmalıdır . saygıyla

22.01.2023 23:04

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Batı alemi Erdoğan karşıtlığı kampanyasını başlattı, bu taktiksel karşıtlığın Türkiyede seçmeni İKTİDAR SAFLARINA yaklaştıracağı kesin. Batı Erdoğanı bir dönem daha başa getirmeyi çok istiyor. Böylece Türkiye'de Diktatörlük dayanılmaz boyutlarda kökleşecek. Bu Diktatörlük, bunalan halkta çok ciddi ve yoğun bir tepki ve isyan duygusu uyandıracak, işte tam bu sırada BATI Türkiye'de çok ciddi bir İSYAN ve ayaklanma başlatacak ve Muhalefeti İktidarla boy ölçüşecek derecede güçlendirmek için akla gelen her türlü desteği verecek. Suriye olmamız garanti ve an meselesi olacak. Bu gerçeği görün, bütün Muhalefet olarak birleşin, ne pahasına olursa olsun bu TEK ADAM rejimini sonlandırın. Aksi takdirde Türkiye'de tutuşacak cehennemin yanında Allah'ın Cehennemi Cennet gibi kalacak. Yanmayan kalmayacak.

22.01.2023 21:21

1
Yusuf Kurtoğlu Aydın , Akademisyen

Selamün aleyküm .efendim ben bir gonuldasinizim .bı an önce şu ülkeye hukuk, adalet gelmeli... söylenecek çok şey var.gebzeye geldim geçen yazın ama Ankara ya gelemedim.calisiyordum.lutfen şu masayı yıkmayın, kürsüye çıkmak için merdiveni geçmen lazım.arif olan anlar.?ev alamıyorum,güya TOKİ kura çektiler hep verdiler yandaşları na,emekli, gençler, engelliler .bide bizi diğer diye ayırmış lar.emekli,engelli, gençler çekildi bitti.bu daha diğer kısmının yani bizim kuramuza soktular adamları.yani binde 1 şansım varsa düştü binde birin altına 0 Lara yani hiç alamamak demek nitekim öyle oldu.hastaneye milli saraylara giremedim .çok şey var ama şu seçimi almamız lazım.secim ertesinde hemen milli saraylara sağlık bakanlığı na dava açacam insallh.simdi etsem.kimi kime şikayet edeyim.hakliysam haksız olacam.bir an önce hukuk adalet gelmelidir.insallh.allah yardımcımız olsun.

22.01.2023 00:39

0
Ulvi Yılmaz Sakarya , Yönetici

Merhabalar.Aslında bu mesajı yazma sebebim sadece teşekkür etmek.19 yaşındayım.Açıkçası 'Doğrudan'DEVA Partisi seçmeni değilim ama Sayın Ali Babacan'a (kendisinin de bu mesajı okumasını çok isterim açıkçası:) ),Davos'taki Dünya Ekonomi Forumunda Türkiye'yi ve Türk vatandaşlarını güzel şekilde temsil ettiği için kendisine teşekkürü borç bilirim. Uzun zamandır Türkiyeden isimleri bu tarz organizasyonlarda göremiyorduk. Kendisine;güncel ve uzun vadeli,dünya ve türkiye dinamikleri ile ilgili belirtmiş olduğu güzel ve bilgilendirici mesajları için de ayrıca teşekkür ederim.Bütün DEVA Partisi üye,teşkilat ve çalışanlarına iyi çalışmalar dilerim.

21.01.2023 23:48

21
Emirhan Şahin İstanbul , Öğrenci

Kamu Çalışanlarında, %2 Sendikal Barajı hakkındaki görüşleriniz nedir? Doğru buluyor musunuz? Bu konudaki görüşleriniz nedir?

21.01.2023 23:41

31
Ahmet Örkmez Uşak , Diğer

teknolejik çağda meydan mitingleri neden yapılr anlaşılır değil bir yandan yaşamın kutsallığını savunur gözükürken meydanları insan trafiğine hata ambulans itfaiye gibi hayat kurtarma araçlarına bile geçmesine musade edilmemesi tamda orta çağ zihniyetidir . başka kötü alışkanlıklardan en önemlisi ve bırakılması gerekenler park ve bahçe açılışları devlet erklerinin toplu açılışlar . halkın vergileri ile yapılan hizmetleri nesiyasi partilerin lutfudur nede belediyelerin halka hediyesidir .seçilirken hizmet vaadi ile gelmiş yöneticilerimiz halkın parasıyla yapılmış hizmetleri kendi başarıları olarak halka sunmaları halkın aklıyla dalga geçmek değilmidir . öbür taraftan yapılan sosyal yardımları ile övünen siyasi erk sosyal devleti en önemli ilkesi olan milli geliri eşit paylaşımını hiç akıllarına getirmiyorlar iktidarın değişmesi ile sosyal devletin tekrar asli görevi olan mili geliri hizmet ve ihtiyaç sahiplerinin insan onurunu kırmıyacak şekil dağıtılmasını kesinlikle sağlamsı gerekir

21.01.2023 22:26

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Ben fizikçiyim. Tam 51 yıldır mesleğimde, halen de olmak üzere, aktifim. 76 yaşındayım. Politika ve Ekonomi ağırlıklı konularınızı basından izliyorum. Edindiğim izlenim, güncel ve kısa vadeli olarak ileriye dönük konuların ele alındığıdır. Ancak, uzun vadeli olarak ileriye dönük konuların, yani iki ve üç nesil sonrasını ilgilendiren konuların, ele alındığını pek göremedim. Parti programınızda da göremiyorum. Osmanlı'da ve Türkiye'de, münferit durumların dışında, teknoloji üretilmedi. Mevcut teknolojiler lisans satın alma veya taklit yöntemleriyle kullanıldı, geliştirildi, katma değerler getirildi. Bunların yapılması da gerekiyordu. Kanımca, dünyada üretilmiş teknolojileri takip etmenin ve bunları piyasaya uygulamanın gereği açıktır. Ancak, kendimiz teknoloji üretemediğiniz için gelişmiş ülkeler düzeyinde bir teknoloji alışverişine giremiyoruz. Sadece basakların pazarı olabiliyoruz. Teknoloji üretebilmenin temeli, temel bilgi üretebilme yeteneğine dayanır. Temel bilgi üretebilme temel bilimler araştırmalarından geçer. Doğanın anlaşılmasına yönelik yapılan temel araştırma çalışmaların sonuçları bir zaman sonra teknolojilere dönüşebilir. Teknoloji üretimi budur. Temel bilimlerin temeli fiziktir. Bu temel oluşturulduğunda her türlü teknoloji üretebilme şansı yakalanır… Gelişmiş ülkeler düzeyinde bir teknoloji alışverişine girilebilir. Türkiye'de bugün için olmayan bu temel bugün atılırsa iki üç nesil sonra bu düzeye gelinir. Parti programınızda 'bilim' veya 'bilimsel' kelimesi 8 kere geçiyor. Ama hiçbir yerde bilimin kendisinin ne şekilde ele alınacağına ve ne şekilde ileriye götüreceğine dair hiçbir bilgi verilmiyor. Parti programı genel olarak da bilimin ne olduğu bilinmediği izlenimini uyandırıyor. Güncel konuların ve kısa vadede ileriye dönük konuların gündemde tutulmalarına paralel olarak bilimselliğin önemini her koşul altında her gün gündemde tutmaktır. Atatürk'ten sonra bu olmadı. 'Hayatta en hakiki mürşit ilimdir' sözünden kasıt budur.

21.01.2023 15:58

1
Mehmet Acet Ankara , Bilim İnsanı

Sayın babacan yeni seçim döneminin hayırlı olmasını diliyorum inşallah bu duruş ve bilgileriniz ile bizleri en iyi şekilde yöneteceğinize inanıyorum Diyarbakır'da hiç bı çalışmaniz yok varsa bile bilgimiz yok zor bir seçim bolgesi Allah yardımcınız olsun Diyarbakır'a gelirseniz esiniz ile birlikte mutlaka sizi evimizde bir kahve içmeye bekleriz kalbimiz sizinle yolunuz acik olsun saygilarimla

21.01.2023 05:49

0
Emin Şengün Diyarbakır , Esnaf

halkın pek ilgilenmediği ancak yanlışlarla dolu siyasi partilerin kuruluş tüzüğüdür siyasi partiler tüzüğü CHP. İLK KURULUŞ TÜZÜĞÜ İLE AYNIDIR. değişik madeler seçmene şirin görünmek için konulan... başkanlık 2 dönemdir .. vekilik 2 dönemdir .. kadın konteyjanı .. genç konteyjanı . gibi madeler seçimlerde belirli bir oy alınınca hatırlanmaz bile. kendi tüzüklerinin hiç bir bağlayıcılığı yaptırımı yoktur .kuruluşunda bile halkı yanıltan siyasi parti iktidara gelince aynı alışkanlıklar devam eder . bir büyümüzün dediğigibi anayasa birkere delinmeyle bir şey olmaz. zihniyet o kadar benimsendiki ana yasa mahkemesi karar ları bile ne erk nede mahkemeler saymıyorlar .burada yapılması gereken tüzük olsun yasa olsun saygı duyulması gerektiğini devlet olarak sağlanması ve çiğneyenlerin caydırıcı cezaların uygulanması gerekir özelikle devletin üst düzey yöneticileri yasalar sayesinde makama gelip aynı yasalara uymuyorsa ülkemizde uyulmuyor caydırıcı cezaların mutlaka uygulanması gerekir .mutlaka ve mutlaka seçile başa gelmişler olsada 2 dönemle sınırlamak gerekir . buna sendika başkanlıkları belediye başkanlıkları koparatif başkanlıkları . tarım üretim koparatifleri hata muhtarlıklar dahi bu sınrlama tavizsiz olarak uyguluyacak yasaların enhizlı şekilde ülkeye kazandırılması gerekir . saygıyla

20.01.2023 15:28

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

özeleştirme devletin işletmesinde olan fakat devlete yük olan işletmelerin özele devredilerek işler hale getirmek için yapılır ülkemizdeki yönetim kadrosu bu işi yapamadı eş dost yakın kimseler ihya edildi devletin elinde olması elzem olan haberleşme PTT. TÜRK PETROLLERİ . ÇOK ÖNEMLİ VE MUTLAKA MİLLİ OLMASI GEREKEN KURUMLAR MALESEF YETERKİ DÖVİZ GELSİN DİYE YAPANCI KURUMLARA SATILDI . satılacak kurum kalmayınca vatandaşlık satılmaya başlandı .yönetime gelen hükümetlerin acilen önemli kurun kuruluşları ve satılan arazileri derhal devlet güvencesine alması gerekir bilinen tarihte anadolu topraklarında yaşayan hiçbir toplumu aç bırakmamışken şu anda yiyecek konusunda dışarıya bağımlı olduk anadolunu verimli toprakları satılırken devleti yönetenler afrikadan toprak kiralamayı marifet sanıyorlar .insanlar evsiz yaşayabilir giyimde tasaruf edebilir ancak beslenme konusu dışarıya bağlanmak milli felakettir . unutulmamalıki senin üretmediğin her şey pahalıdır .. yerli otomobil diye lanse edilen araç sadece montajını yapıyoruz fırtına öbüsleri diye tantılan topların namlusu samsung denen firmanın izniyle yapılıyor . iha siha yapıyoruz diye haykıranlar motoru kanadadan aldığımızı unututyorlar. seçimde işbaşına gelecek hükümet halkA YERLİ VE MİLLİ NEDİR . alatılıp anlamasını sağlaması boynunun borcudur .. saygıyla

19.01.2023 17:52

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Bizler; Milli Eğitim Bakanlığı – Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği ve Türkiye ile Avrupa Birliği’nin ortak yürüttükleri “TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNDE ÇOCUKLAR İÇİN KAPSAYICI EĞİTİMİN DESTEKLENMESİ PROJESİ (PIKTES) Kasım-2016’da; Sınıf, Türkçe ,Türk Dili ve Edebiyatı ,Arapça Öğretmenliği Rehber Öğretmenlik mezunlarından KPSS puanı, mülakat sınavı puanı ve Güvenlik soruşturmasını geçirerek Aralık 2016'da görevimize başladık. Maksimum iki yıl süreceği belirtilerek göreve başlatılan; aldığımız hizmet içi eğitimle yabancılara Türkçe öğretimi hususunda yetiştirilmiş, sayısı 3200’ü bulan geçici“Türkçe Öğreticileri”yiz. Büyük bir çoğunluğumuz Suriyelilerin çoğunlukta olduğu Suriye sınırındaki illerde görev yapmakla birlikte ülke içerisine dağılmış Suriyeliler için farklı illerde görev yapmakta olan arkadaşlarımız da azımsanmayacak derecededir. Bizler; 2016 KPSS puanı ve mülakat sınavı ile hak ederek atandığımız bu mesleğimizde iki yıl sonra görevinin ve işinin sona ereceğini bilen “geçici öğretmenler” olarak değil “sözleşmeli öğretmenler” gibi kalıcı olarak istihdam edilmek istiyoruz. Devletimizin, görevlerimiz bittiğinde bizleri işsiz bırakmayacağının umuduyla değil, güveniyle ve taahhüdüyle yaşamak istiyoruz. Keza bahsi geçen branşlara bakanlığımız her yıl ortalama buradaki sayılarının iki katından fazla sayıda öğretmen atamaktadır. Alım şartlarımızın aynı olduğu sözleşmeli öğretmenler gibi, proje bitiminde branşlarımıza uygun yahut devletimizin uygun gördüğü kadrolara kalıcı şekilde yerleştirilmek istiyoruz. Kamudaki sözleşmeli ve geçici personeller kadroya geçirilecek. Kpss+mülakat+güvenlik soruşturması ile görevlerine başlayıp 7 yıldır çalışan biz Piktes Öğretmenleri de kadrolu olmak istiyoruz. Geçici Süreli İşçi Öğretmen olarak değil kadrolu öğretmen olarak çalışmak istiyoruz. Sizlerden; içimizi ferahlatacak müjdeli bir haber alabilmek için, kalıcı olarak istihdam edilebilmemiz için yardımlarınızı ve desteklerinizi bekliyor ve umut ediyoruz.

19.01.2023 13:22

0
Nursel Özkan Gaziantep , Öğretmen

Bizler; Milli Eğim Bakanlığı – Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği ve Türkiye ile Avrupa Birliği’nin ortak yürüttükleri “TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNDE ÇOCUKLAR İÇİN KAPSAYICI EĞİTİMİN DESTEKLENMESİ PROJESİ (PICTES) Kasım-2016’da; Sınıf, Türkçe ,Türk Dili ve Edebiyatı ,Arapça Öğretmenliği Rehber Öğretmenlik mezunlarından KPSS puanı, mülakat sınavı puanı ve Güvenlik soruşturmasını geçirerek Aralık 2016'da görevimize başladık. Maksimum iki yıl süreceği belirtilerek göreve başlatılan; aldığımız hizmet içi eğitimle yabancılara Türkçe öğretimi hususunda yetiştirilmiş, sayısı 3200’ü bulan geçici“Türkçe Öğreticileri”yiz. Büyük bir çoğunluğumuz Suriyelilerin çoğunlukta olduğu Suriye sınırındaki illerde görev yapmakla birlikte ülke içerisine dağılmış Suriyeliler için farklı illerde görev yapmakta olan arkadaşlarımız da azımsanmayacak derecededir. Bizler; 2016 KPSS puanı ve mülakat sınavı ile hak ederek atandığımız bu mesleğimizde iki yıl sonra görevinin ve işinin sona ereceğini bilen “geçici öğretmenler” olarak değil “sözleşmeli öğretmenler” gibi kalıcı olarak istihdam edilmek istiyoruz. Devletimizin, görevlerimiz bittiğinde bizleri işsiz bırakmayacağının umuduyla değil, güveniyle ve taahhüdüyle yaşamak istiyoruz. Keza bahsi geçen branşlara bakanlığımız her yıl ortalama buradaki sayılarının iki katından fazla sayıda öğretmen atamaktadır. Alım şartlarımızın aynı olduğu sözleşmeli öğretmenler gibi, proje bitiminde branşlarımıza uygun yahut devletimizin uygun gördüğü kadrolara kalıcı şekilde yerleştirilmek istiyoruz. Kamudaki sözleşmeli ve geçici personeller kadroya geçirilecek. Kpss+mülakat+güvenlik soruşturması ile görevlerine başlayıp 7 yıldır çalışan biz Piktes Öğretmenleri de kadrolu olmak istiyoruz. Geçici Süreli İşçi Öğretmen olarak değil kadrolu öğretmen olarak çalışmak istiyoruz. Sizlerden; içimizi ferahlatacak müjdeli bir haber alabilmek için, kalıcı olarak istihdam edilebilmemiz için yardımlarınızı ve desteklerinizi bekliyor ve umut ediyoruz.

19.01.2023 09:16

1
Zeynep Fidancı Mardin , Öğretmen

Tarafınızdan çok rica ediyorum. 2 dönemden fazla millet vekili istemiyoruz. 60 yaş ve üzeri millet vekili istemiyoruz. Kurumlarda adam kayırma istemiyoruz. Akrabalarla dolu kurumlar istemiyoruz. Seçim vaatlerinin tutulmasını istiyoruz. sizler bizi dikkate almadığınız sürece bu ülkede değişim ASLA olmaz

19.01.2023 00:11

19
İlknur Er İstanbul , Muhasebeci

Ülkemizde ve dünyada eğitim sisteminin temelde yanlış olduğunu düşünüyorum. Günde 8 saat ders, üstüne bir yığın ödev, yetmedi kurslar vs. Bu kadar formal bir program içinde sınırına gelen bir zihinden yaratıcılık umulmaz. Nitekim tarihte büyük bilimsel devrimlere imza atmış bilim insanlarının çok çalışmakla birlikte formal eğitimde çok iyi olmadıklarını biliyoruz. Oysa ki günde 4 saatte çok rahat müfredat rafine şekilde verilebilir. Kalan 4 saatte de öğrenci tamamen gönüllü olarak, resim, müzik, tiyatro, fizik, programlama, basketbol vs istediği kulüplere katılabilir. Ya da sadece evine gider. Zaten ihtiyacımız olan deha oranı 1% nin bile altında. Öğrenci kendi yaratıcılığını keşfetmek için özgür kalmalıdır. Kalan 99% markette çalışmak, mühendis, doktor olmak için fazlasıyla yeterli bence. Öğretmenler de günde 8 saat derse girerek 1.5 maaş alırlar. Okul binalarını ikili eğitimde kullanarak derslik sorununu da çözeriz. Sınıflar 24 kişilik olur. Ayrıca uzun tatillerin de öğrencinin hayatı tanıması için çok gerekli olduğunu düşünüyorum. Serbest kıyafet uygulamasının velilere sorulmasını da çok yanlış buluyorum. Özgürlüğün oylaması olmaz. Zaten insan hakkıdır. Okul dışındaki her noktada bireyler arasında gelir farkı varken sadece okulda çocukları sanki herkes eşit yaşıyormuş gibi cahil bırakmak çok saçma. Çocuk ailesinin desteğiyle bununla başa çıkmasını öğrenmeli. Sadece kıyafet de değil, aile izin verdiği müddetçe makyaj, saç, sakal, takılar vs okul yönetiminin hiçbir söz hakkı olmamalı. Aklı özgür bireyler yetiştirmeliyiz.

18.01.2023 21:35

21
Mehmet Duman İstanbul , Mühendis

büyükşehir belediye düzenlenmesi esnasında vahim hatalardan en büyüğü köylerin büyükşehir belediyelere mahale olarak bağlanmasıdır hizmet götürülmesi savunulan bu hata basın ve medyaya yansıyan haberlerle kanıtlanmıştır belediyelerin köy meralarının satışı ve organize bölgeleri adı altında yağma edilmesine yol açmıştır . köylere hizmet diye götürülen kilit taşlarıyla köy içinde kaldırımlı traktör yolu yapılması ve kanalızasyon yapılmasının zorunlu olması ( bu iki yatırımında rantı kilit taşı yapımcılarına yaradığı gerçeğidir ) onun yanında külübe yapmak bile belediyelerden izin almak bir nevi harç yolunu açmış . belediyeler zaten bulundukları şehirllere hizmet götürmekte sorunları olması ve bunun yanında köylere hizmet yapılacağına binanılmasıdır . yerel yönetimleri mevzuatı hiçbir hukukçunun içinden çikamıyacağı şekilde dzayın edilmiştir yerel yönetimlerin aslı görevine dönmeleri sadece yerel yönetimleri denetliyecek gözetecek sadece yerel yönetimler bakanlığının kurulması zanedildiğinden daha önemlidir .

18.01.2023 20:04

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

İran Seferi, Hazreti Ömer’in hilâfeti zamanında yapılmış ve bol miktarda ganimet elde edilmişti. Ganimetler arasında kıymetli kumaşlar da vardı. Harpten dönüldükten sonra ganimetler ashap arasında dağıtılmış ve herkes hissesine düşeni almıştı. Hazreti Ömer, kendisininki ile oğlu Abdullah’ın kumaş hissesini birleştirerek üzerine bir hırka diktirdi. Bir Cuma günü üzerindeki yeni hırkasıyla hutbe irad etmeye çıkıp: _ “Ey mü’minler beni dinleyin ve bana itaat edin” diye seslendiği zaman, ashaptan biri ayağa kalktı ve: _ “Üzerindeki elbisenin hesabını vermedikçe seni dinlemiyor ve sana itaat da etmiyoruz. Çünkü ganimetten bize düşenle bir elbise yapmak imkânsızdı. Sen nasıl oluyor da elbise olabilecek kumaş alabiliyorsun” dedi. Hazreti Ömer o ashabın konuşmasını dinledikten sonra, oğlu Abdullah’a: _ “Ey Ömer’in oğlu kalk cevap ver” dedi. Abdullah bin Ömer, ayağa kalktı: _ “Allah’a yemin ederim ki, babamın üzerindeki kumaşın yarısı benim hisseme düşen kumaştır. Babam ikimizinkini birleştirdikten sonra elbise yaptı” diyerek meseleyi izah etti. Hazreti Ömer’in oğlunu dinleyen sahabe tekrar ayağa kalkarak: _ “Ya Ömer, şimdi konuş. Hem seni dinliyor ve hem de itaat ediyoruz” dedi. Hazreti Ömer de ancak ondan sonra hutbesini okumaya devam etti. Allah’ın lütfuna mazhar olup dünyada cennetle müjdelenen, Hz. Peygamber’in duasına nail olan, hükümlerinde hak ile batılı ayırdığı için Hz. Peygamber tarafından “Faruk” unvanı verilen Hz. Ömer’den hesap sorulabilen bir dinin mensubu olmak çok önemli bir “ayrıcalık”tır. KİMSE HZ ÖMERDEN ÜSTÜN DEĞİL . HESAP VERECEKSİN.

18.01.2023 18:04

0
Emin Sabri Darıcı Tekirdağ , Ekonomist

Merhabalar, Altılı Masanın adayına halk karar vermeli. Şöyle ki, ilk turda muhtemel bütün adaylar ama bütün adaylar seçime girmeli. İkinci tura kalan yani en çok oyu alan aday Altılı Masanın adayı olmalı.

18.01.2023 13:13

0
Ali Yılmaz İstanbul , Bilim İnsanı

Savunma sanayi şirketlerine eleştiri yerine ki bu firmalar sayesinde ordumuz daha güçlü, ekonomi üzerine ve adaylık üzerine somut bir şeyleri ortaya koyabilirseniz daha farklı bakabiliriz sizlere

17.01.2023 22:03

2
Muhammet Şafak Görgülü Antalya , Diğer

bugün aydın 2.nci sanayide üç delikanlı ile sohbet ettim yaşları 75 ve 80 gençler dedim emekli maaşınıza zam gelmiş mutlumusunuz, mutlu değiliz dediler, Bu amcalardan biri emekli maliye memuru diğeri tarım il müdürlüğü emeklisi diğeri özel sektör, dedim niye reis s,ize % 30 zam yaptı maliye emeklisi abi dediki maaş 2000 lirayken istediğimiz alabiliyoruz ama şimdi bu çay ocağında akşama kadar durup 2-3 çay içiyoruz istediğimiz hiçbir şeyi yapamıyoruz et yemek, kıyafet almak aynı ayakkabıyı giymekten bıktım çocum, dayı dedim Ali Babacan gelirse oy verirmisiniz, bana dedi bu hatiç kim gelirse veririm, Sayın Babacan aday olursa kazanır abi. Mansur dedewim o da olur dedi, Kılıçdaroğlu dedim neden se bilmiyorum, çok zorda olursak veririz dedi, Ben Kılıçdaroğlunu severim konuştukları anlattıkları bu masayı toplaması çok güzel ama Kılıçdaroğlunun Beackrondu kendinin söylediğinin tam tersi davranıyor o yüzden % 25'i aşamıyor taban önemli Bence Deva Tabanı ve Üst yönetimi çelişkili değil profesyonel, sorun şu bunu nasıl anlatırız geniş kitlelere, Saygılar

17.01.2023 20:05

0
Turgut Gülmüş Aydın , Esnaf

son 10 yılımızda özelikle hukuk kurumunun tamamıyla çöktüğü için acilen tekrar düzenlenmesi gerekiyor . örnek olarak ülkemizde savcılık makamı yetkileri tekrar düzenlenmesi gerekiyor savcılık makamı yoldan geçen vatandaşın bakışını beğenmediği zaman tutuklama yetkisi . mahkeme hakimine istediği hükmü uygulatacak kadar yetkilendirmenin bir sınırı olmalıdır .savcılık makamı devletin kadrolu avukatı görüntüsünden kurtarılıp idaa makamı doğrultusunda yetkilendirilmesi görevinin başındayken elbette dokunulmamazalık olmalı ancak sokakta diğer insanlara hükmetmeye veya ayrıcalıklı olması demokrasiye aykırıdır .hakim ve savcı atamalarının iktidar tarafından değil liyakat ve işinde gösterdiği performans ölçüsünde kendi aralarında seçilen kidemli hakim ve savcılar tarafından yapılmalıdır mutlaka ve mutlaka kurumların sadece verilen yetki ölçüsünde yetkili olmalı bağımsız kurumlarca denetim yolu açılmalı görev süreleri 1 dönemle kıstlamalı adaleti çıkarına veya bir gurubun veya siyasi parti çıkarına karar verenleri direk meslekten men edilmelidir . çünkü adaletin olmadığı veya satın alınabıldığı bir ülkede demokrasiden bahsedilemez .

17.01.2023 16:14

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

BU ÜLKEDE TERÖR BİTMEZ. GELİR DAĞILIMI ÖLÇÜLÜ VE EŞİT OLMADIKÇA, TERÖR BİTMEZ. NİTELİKLİ EĞİTİM VE ADALET OLMADIKÇA, TERÖR BİTMEZ. AYRICALIKLAR, ADAM KAYIRMA VE TORPİL KALKMADIĞI SÜRECE, TERÖR BİTMEZ. DERİN TOPLUMSAL SINIFLARIN OLUŞMASINA, NEDEN OLACAK DAVRANIŞLAR, SERGİLENDİĞİ SÜRECE, TERÖR BİTMEZ. EKONOMİ DÜZELTİLMEDİĞİ SÜRECE, TERÖR BİTMEZ. ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTLERİ VE ÇETELERİN CİRİT ATTIĞI BİR YERDE, TERÖR BİTMEZ. YOLSUZLUK, RÜŞVET, HIRSIZLIK, SAHTEKARLIK VE YALANIN ÇOK OLDUĞU BİR YERDE TERÖR BİTMEZ. HİÇ BOŞUNA MİLLETİ KANDIRMAYIN.TOPLA TÜFEK İLE TERÖR BİTMEZ.

17.01.2023 11:13

0
Ahmet Hafızoğulları İstanbul , Bankacı

özelikle tek adam yünetiminde ülkenin tüm kurumlarının çöktüğünü yeniden revize edilmesi ve görev tanımlarının tekrar yazılması gerekiyor . asıl önemlisi osmanlıdan bize miras kalan atanmışların seçilmişlerin önünde olması demokrasilerde asl olan halktır . seçilmiş belediye başkanı protokolda valinin arkasında bu bir örnek .vali ilin mülki amiridir deniyor . peki belediye başkanı nedir ??? bu tarif edilmemiş. egemenlik kayıtsız şartsız miletindir. yazısını her yerde yazmak yetmiyor halkın iradesi ile seçilen belediye başkanı atanmış valinin önünde olmalıdır. belediye başkanlık seçimleri revize edilerek tarafsız olması sağlanmalıdır belediye gelirleri siyasi partilerin gelir kapısı olmaktan çıkarılıp o yerin ihtiyaçları karşılanmalıdır .belediyelerin görövleri tekrar gözden geçirilerek meslek edinme kursları gibi milli eğitimin yapması gereken görevleri değil bölge halkının insan onuruna yakışır şekilde hizmet götürmesi sağlanmalıdır . örnek toplu konut yapımı uygun kira ile halkın evsahibi baskısından kurtarılması . ufak esnafların bir bölgeye yığılarak rekabet adı altın bir birilerin gelirine göz dikmesi önlenmeli ufak esnafların ihtiyaş olna bölgelere dağıtılarak eşit şartlarda hizmet vermeleri sağlanması gibi .. saygılarımla

17.01.2023 09:32

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Kar amaci gutmeyen dernek, vakif vasifli kurumlarin maddi imkanlariyla karnini doyuranlarin bunu hak edip etmedigi, bu parayla karnini doyuranlarin neler yapamayacagini acik net aciklamaniz gerekmez mi? Zekat parasiyla karnini doyuranlarin, ticaret alaninda 1 harf etme hakki var midir? Zekat parasiyla karnini doyuranlarin partiler hakkinda arkadasiyla sahsi muhabbeti haric dernek vakif isinde yada baska herhangi bi yerde olay yapmasi 1 harf etme hakki olabilir mi? Fakirin hakki olan zekatla calismak icib vaktim yok diyip karnini yardim zekat kurban gibi fakirlerin yeme hakki olan parayla doyuranlarin yaptiklari her harfin hesabini vermeleri mecbur mudur keyif midir? Dersane sahibinden zekat alip karnini doyurup karsisinda dersane acmasini rekabet etmesini hangi ilah emreder? Tc mv maasiyla karnini doyurup 1 kere adalet nasil demeyip fakirin durumu nasil demeyip, trt de fakirin parasiyla karnini faul mu degil mi demesi icin bitmis mac hakkinda hicbisey degismeyecek hakkinda konussun diye fakirden milyonlari zorla alip milyonlari olanlara vermek millete dusmanlik degilse, ne dusmanlik? Dernek vakif altinda karinlarini doyuranlarin, dolandirici olup olmadiklarini gostermeleri mecbur degil midir? Parti mitinglerine gitmeye vakti olan ama calismaya vakti olmayan orgutlerin dernek vakif ismiyle vergi vermeden parayi cebe indirmesi, hangi kar amaci gutmeyen zihniyet?

16.01.2023 23:42

0
Ozkan Arslan Zonguldak , Esnaf

Bu Ülkenin acil ve tek ihtiyacı Adalettir. Adalet sağlandığında bütün alanlarda sorunlar kendiliğinden çözülecektir. Peki Adalet var mı? veya var mıydı? veya olacak mı? derseniz; bu Ülkede Adalet ölü doğmuştur. Adaletle ilgi en son örnek ise, Alkollü sürücünün çarptığı, bisiklet sürcüsünün ölümüne neden olan, alkollü sürücünün aldığı ceza, Adaletin ne durumda olduğunun bir kanıtıdır. Ölü doğan bir Adaletle yapılacak pek bir şey görünmüyor. Ülkemizi yönetmeye talip olanların Allah yardımcısı olsun.

16.01.2023 21:23

0
Ahmet Örkmez Uşak , Diğer

Eylem planlarınızda geçen maddelerin nasıl uygulanacağını da belirtmeniz çok faydalı olur. Belirtilen maddeleri tüm siyasi partiler vaat olarak yazabilirler. Önemli olan bu maddelerin ne şekilde ve hangi zaman diliminde uygulanacağının da açık bir şekilde yazılması. Eğer maddelerin altı şu ana kadar doldurulmadı ise, sonrasında kısa sürede belirlenip uygulanması da zor olacaktır.

16.01.2023 21:02

0
Ali Alan İstanbul , Mühendis

Merhabalar, ülkenin kadim kronik sorunlarından birisi doğu despot yapılanmasından kaynaklanan ittihat terakki zihniyeti ve dolayısıyla kürt sorunu.Yani ki, kemalizmin ve siyasal islamcılığın iflas ettiği bu durumda kala kala eski ittihatçı zihniyet tekrar depresmeye başladı.Son dönemlerde milliyetçiliğin din gibi muamele görmeye başladığı bu durumda mevcut iktidarın devletle paslaşarak beka maskesiyle ittihatçı zihniyeti uygulamaya koyuldular. İşte bu duruma karşı ülkenin geleceği ve demokrasi adına birileri risk alarak tavır koyması gerekiyordu.Vatandaşın üzerindeki korkuyu kaldırıp topluma nefes aldırarak umut ve moral verilmesi gerekiyordu. işte bu görevi Deva partisi olarak Genel Merkez öncülüğünde bizlere nasip oldu.Sayın Genel Başkanımızın ve genel merkezin hdp nin kapatılması durumunda Deva nın listelerinden seçime girebileceklerini belirtmeleri hem Partimize hemi de millet ittifakına siyasi bi alan açarak elini güçlendirdi.Toplumun rahat bi nefes almasını sağladı .Bilindiği gibi siyaset yerinde risk alma sanatıdır.Bu riski Deva partisi alarak,ülkenin devlet zihniyetinin yeniden şekillenmesi ve demokrasisi için çok önemli bi adım atıldı. Başta Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan olmak üzere genel merkez de emeği geçen herkese çok çok teşekkür eder sevgi ve saygılarımı sunarım.C.başkanlığı hususunda da gönlüm tabii ki Genel başkandan yana ama,bu konuda gönülden değilde daha derli toplu düşünürsem Abdullah Gül daha isabetli olur. Yani Genel başkana teklif edilirse demek istedim.Gül ün c.başkanlığında Genel Başkanın genel başkanın ve Devanın geleceği harika olur derim.tşk ederim Herkese selam. not.Partinin ilk kuruluş sırasında epeyce düşüncelerimizi aktarmıştık.Sonra işlerimin yoğunluğundan ara vermiştim. Halen Niğde il yönetiminde kültür işleri başkanlığında görevliyim

16.01.2023 19:22

4
Dursun Tunçbilek Niğde , Müşavir

Merhaba, Pazar günü çok gelmek istedim sağlık sorunu çıktı ucakla geleyim dedim, çok pahalı olmuş, ama Sizleri İzledim, Fox'tv'de, Aydın'da esnafım kuruluşunuzdan beri sizleri takip ediyorum Ama, Ali Babacan Başkanı Ak parti'deykende dikkate alır samimi bulurdum ama oturmayan taşlar vardı o yüzden hiç ou vermedim, Şimdi Deva partisi Dürüstlüğün ve akılcığın küllerinden doğdu, İlk Aydın'daki yönetimi pasif hatta bu hareket gerçekten var mı olacak yoksa bir projemi diye kafamda yer almadı ama sizi dikkatle izledim, Vatandaş olarak sizlerin vizyon ve görüşleriniz beni bu Türkiye'deki diğer partilerden çok daha somut ve gerçekçi adımlar attığınız kanısına vardırdı, Çok üzgün olarak neredeyse 25 yıldır gururla izmet ettiğim partiden istifa ettim artık kendimi sizlerin anında iyi hissediyorum, Aydın'da daha iyi insanlar ynetime girmiş esnaf olarak ben, bu seçimde sizi cumhur adayı olarak görmek istiyorum çocuklarımız ve ülkemizin geleceği konusunda size güveniyorm, Allah işlerimizi ras getirsin. Sevgiler saygılar

16.01.2023 19:20

0
Turgut Gülmüş Aydın , Esnaf

Yimpas,Kombassan,ittifak,jetpa vs. Konularina en hakim partinin siz oldugunuzu düsünüyorum. Mustafa Yeneroglu Beyi buralarda katildigi Talkshow lardan taniyor ve takdir ediyoruz. Buralarda yasayan insanlarin emegini calan bu tip yapilarla alakali bir politikaniz olacak mi. Bu magduriyetleri size en iyi sn.Yeneroglu anlatabilir. Buradaki potansiyeli degerlendirmenizi ümit ederim. Ben Almanyadan yaziyorum Ankara/Keciören mecburen kodladim mesj göndermek icin. Kendimiz yazabilse idik Mainz olacak ti. Almanyadan selamlar...

16.01.2023 12:54

0
Ömer İcik Ankara , İşçi

15 ocak ankara aktivitesine katıldım. yeni bir parti olarak gayet başarılı tebrik ediyorum . yalınız böyle etkinliklerde hangi şehirde yapılırsa oranın il yönetimi evsahibi konumundadır bu anadolu geleneğidir misafire saygı . ben ortalıkta ankara il yönetimini göremedim. sayın babacan konuşması gayet iyi eşitlik ilkesi konusu en başarılı bölümdü . girişte yapılan TAJ MAHAL benzetmesi 10 üzerinden 10 puanlıktı . burada anlatmak istediğin yeni eski siyasi partilerde bütün temsil başkana bırakılıyor başkan başarılıysa parti başarılı oluyor . siyasi partilerde malesef danışmanlar ne işe yaradığı anlışılamadı . en azından başkana yardımcı olabilecek önerilerin sunulması örganizelerde il ilçe yönetimleri gençlik kolarının aktif kulanılması örnek olarak amerika siyasi parti yapılanması görülebilir .kısaca sayın babacan elinden gelenin en iyisini yapıyor . fakat bahse konu olan istişare ve görev tanımı konusu tekrar gözden geçirilmesi çok önemlidir saygılarımla

16.01.2023 11:59

0
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

Milletvekillerinin ve emekli milletvekillerinin aldığı maaşlar ve ustelik ozluk haklarini da düşündüğümüzde ülkenin asilleri milletimizin gerçekleriyle örtüşmediğini görüyoruz. Devasa luks harcamalar, birkaç yerden maaş alan üstduzey burokratlar ve lüks makam araçları konusunda bir çalışmaniz var mı merak ediyorum.

16.01.2023 10:42

1
Mehmet Demirkaya İstanbul , Danışman

Engelli Çalışanlar azım sayılmayacak kadar fazla, önerim engelli çalışanların %10 sabit vergi kesilmesi oy oranlarını artıracaktır… İkinci önerim ise öğrencilerin yarı yıl tatili ve yaz tatillerinde engelli çalışanlarında tatil den sayılması bunun da etkisinin çok fazla olacağını düşünüyorum… engellileri de es geçmiş olmazsınız ve değer verilmiş olur… bunlar benim önerilerim.. saygı ve sevgilerimle alla ha emanet..

15.01.2023 22:47

0
Hüseyin Ermiş Amasya , İşçi

Sayın Deva yetkilileri, Şehircilikle ilgili dokümanlarınızda yatay mimari denen büyük yanlışla ilgili bir ibare bulamadım. Büyükşehir merkezlerinde, yoğunluk azaltılmadan hayata geçirilen yükseklik sınırlaması kentin ölüm fermanıdır. Betonlaşmanın nedeni yüksek bina değil yüksek yoğunluktur. Zaten mevcut düzenlemede yükseklik sınırı getirilirken yan ve arka bahçe mesafeleri azaltılarak mevcut yoğunluğun korunması hedefleniyor. Bir arsada 30 katlı binanın kaplayacağı alan 3 katına çıkartılarak aynı yoğunlukta 10 katlı bina yaparak sözüm ona yatay mimarili bina yapmış oluyorsunuz. Ortada ne bir yeşil alan kalıyor, nede gökyüzünü görebiliyorsunuz. Bu uygulamadan derhal vazgeçilerek h serbest uygulamasına geri dönülmeli ve hatta bonus inşaat hakkıyla yükseklik desteklenmeli. İstanbul, Ankara, İzmir gibi süper metropollerde 3 emsallik şehir merkezi yoğunlukları da çok yetersiz. Zaten uyan numune bina bulamazsınız. Bir şekilde etrafından dolaşılarak gerçekte 5-7 emsal bina örnekleriyle doludur İstanbul. Merkezlerde özel bölgeler oluşturularak 10++ emsal inşaat alanı verilmeli. Bu sayede altyapı ve ulaşım maliyetlerinde ciddi tasarruflar sağlanacaktır. Ayrıca bu imar artışından kazanılan rant arsalardan kamuya bedelsiz terk olarak alınırsa şehir merkezlerindeki park vs donatılar da arttırılmış olur. Aksi taktirde gerçek yatay mimari insanların 1, 2 katlı müstakil evlerde yaşadığı mimaridir. Bunun tek yolu etkin bir nüfus planlamasından geçer. 3, 5 yerine tek çocuk uygulaması dünyamız için acilen hayata geçirmemiz gereken tedbirdir. 8 milyarlık dünya nüfusunun bir üst sınırı bulunmuyor ve insanlar kitlesel yokoluş yaşayıncaya dek nüfus artmaya devam edecek. Yenilenebilir enerji kaynakları, elektrikli otomobiller, akıllı şehirler, vejeteryan beslenme sadece kaçınılmaz sonu bir miktar öteleyecektir. Nüfus planlaması konusunda da etkin bir politika bekliyorum. Nüfusun azalmasıyla birlikte marjinal üretime ihtiyaç kalmaz. Sadece verimli tarlalar ekilir. Az gübre kullanılır.

15.01.2023 21:41

1
Mehmet Duman İstanbul , Mühendis

sayın yetkililer 4.5 sefer paylaşılır diye yazdım ancak yazılarımı hiç göremedim öbür sıyasi partilerin yaptığı gibi sadece öven yazıları yayınlıyorsunuz her halde bence bu yanlışa düşmeyin. kendini eleştiremiyen başkasını eleştiremez. benim siyasi görüşüm sosyalist görüştür . mükemel zanedilen her yolun her görüşün mutlaka daha mükemeli vardır . bunu bulmanın yoluda akılcı bir görüşle eleştirleri sentezlemektir . örnek sayın babacanın tepki çektiği söylenen 66 made hakındaki düşünceyi haklı görüyorum .üst kimlik alt kimlik konusu bu asırda tartışmak bile zaman ve enerji kaybıdır . islami yonden bakılırsa hepimiz kardeşiz . insani yönden bakarsanız eşit hak eşit yaşam . o zaman üst kimlik alt kimlik ne ola ..

14.01.2023 10:31

11
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

2000 sonrası çalışanlara kademeli emeklilik istiyor Eyt ile başlayan Adaletsizligin giderilmesini talep ediyoruz siz siyasiler bizlerin esamesini okumuuosunuz sesimize kulak verin insanlar tepkili ADALET İSTİYORUZ

14.01.2023 09:22

8
Serkan Baltacı Ankara , Güvenlik Görevlisi

SAYIN BABACAN DEVA GÖNÜLLÜSÜ OLARAK PARTİNİZE KÜÇÜKTE OLSA BİR FİKİR KATKISI VERMEK İSTİYORUM. BENCE ÇIKIŞ NOKTASI ŞU OLMALI: ' DÜNYA NIN ŞU ANKİ DURUMU DA ELE ALINDIĞINDA, TÜRKİYE NİN SAVAŞÇI BİR LİDERE DEĞİL, EKONOMİYİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLERİ İYİ BİLEN BİR LİDERE İHTİYAÇ VAR' . GEÇMİŞ ŞARTLARDA DÜNYA YA BAKTIĞIMIZDA BİR MİLLİYETÇİ LİDER AKIMI VARDI. ANCAK BU DÖNEM ÖYLE BİR DÖNEM DEĞİL. DÜNYANIN VE TÜRKİYENİN DAHA ÖNEMLİ OLAN EKONOMİ, HUKUK VE ÜLKELER ARASI İLİŞKİLERDE LİYAKAT SAHİBİ, VE İŞİNİN EHLİ LİDER E BİR İHTİYAÇ OLDUĞUNU VUGULAMAK GEREKİR...

13.01.2023 15:20

1
Ümit Yıldız Eskişehir , Teknik Eleman

2023 yılında Doğalgaz ücretsiz olacak diye tam 4 ay havuz medyasından birileri yaygara kopardı. Videolar kayıtlı, dezanformasyon yasası siyasi iktidarın havuz medyası için geçerli değil.

13.01.2023 08:46

0
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

YSK. HSK .nÜfus müdürlükleri .secmen listelerinin hazırlanması.ilve ilçe seçim kurulu baskanlari. Jandarma ve emniyet kuvvetleri basın tv a.a .ajanslar tamamen RTE nin kontrolünde. Bu durumda 6 lı masa olarak seçim güvenliği 1 nolu sorun iken 6li masa bileşenleri tek vücut olmalı. EGO öne geçmemeli halkın %65 ini sürükleyecek kisi C.baskani adayı olmali.... 6 lı masa tek partiymis gibi Halka güven vermeli....aksi halde RTE yi durduramazsınız.

12.01.2023 18:15

4
Mehmet Deynek İstanbul , Avukat

Memur alımı,yatırım değildir. Memur alımı,devlet için gider kaleminin artması özel sektör için vergilerin artması demektir. Herkesin memur olduğu,ülkede insanlar her şeyi devletten bekler.Bu da özel sektörün daha yüksek vergi vermesine daha az istihdam sağlamasına sebep olur. Asgari ücret artışını özel sektör sattığı ürün ve hizmete zam yaparak çıkarmak zorundadır. Çünkü, özel sektördeki bu işi bu babasının hayrına yapmıyor. Asgari ücrete bir anda 3000 liralık artış sadece bir göz boyamadır. Real anlamda satılan ürün ve hizmetlere nasıl zam geldiğini göreceğiz. Yüksek vergiler yerine kaynakları iyi kullanabilen yatırımları iyi yapan bir akıl ile ülkemizin idare edilmesi mecburidir. Uzun Vadeli yükümlülükleri artırıp,kısa vade'de günü kurtarma çabası bu ülkenin geleceğini koltuk makam para kaygısıyla satmaktır. Bunun,ne dindarlıkla ne milliyetçilikle ne etikle alakası yoktur. Alakasının olduğun bilselerdi zaten öz eleştiri yapıp o koltuklarda oturmaya devam etmezlerdi.

12.01.2023 16:04

25
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

Konuya uzatmadan girmek istiyorum .2000 sonrası sigorta girisliler için bir çalışmanız varmıdır.Emekcileri belirlen malum sigorta tarihinde ise girişi yok diye 17 yıl çalışmaya mahkum edecek yasa önünüze geldiğinde nasıl bir tepki vereceksiniz bir iki değil milyonlarız ve adil olmayan emeklilik istemiyoruz .bizden küçükler emekli olacakken ben 4 ay için 58 yaşa mahkum ediliyorum. Hakkımızı savunmanız dileğiyle çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim Saygılarımla

12.01.2023 15:33

0
Selda Gündoğdu Sinop , Mühendis

Vatandaşlık ve Milliyet:Vatandaşlık,Kişileri devlete bağlayan hukuki bir bağdır.Milliyet,Bir Irk’dır.Hiç kimse kendi milliyetini değiştiremez.Türk doğmuş ise Türktür.Keza Alman’da Arap’da,Kürt’de Kendi Irkını değiştiremez.Hangi Irk’dan doğmuş ise o ırk’dandır.Fakat Vayandaşlık değiştirilebilir.Almanyada yaşayan Türklerin bir çoğu Alman Batandaşlığına geçtiler.Şimdi bunlar Alman’mı oldular?Hayır asla sadece Vatandaşlığını değiştirdiler.Suriyeden Türkiye’ye gelen Arap ‘ları Türk VatandaşluğınA aldık Şimdi bunlar Türk’mü oldular? Elbette hayır.Hangi ırk’a mensup olarak dünyaya gelmiş isen O ırkdansın.Türküm diyerek Türk olunmaz.Türk olarak doğman lazım.Keza diğer Irklarda aynı şekildedir.Anayasanın 66.’ncı maddesinde açıklanan Türk devletinde vatandaş olan herkes Türk’tür açıklaması Saçmalıkdan başka bir şey değildir.Lütfen Devlet Bahçeliye bir Sorun bu yazdıklarımı ve Kamuya deklare edin.Saygılarımla.

12.01.2023 04:10

0
Tayfur Çam İstanbul , Esnaf

Coğrafya İnsanın Kaderidir. İnsanoğlu doğduğu bölgeyi seçemez.İnsanoğlu Annesini,Babasını,Kardeşlerini,Irkını,Dilini,RenginiSeçemez.Bunlar kişinin Kaderidir.Kendi isteği ile olmamıştır.Kişi Annesinden doğduğu andan itibaren tabii olarak Annesinin konuştuğu dili öğrenir ve konuşur.Başka alternatifi varmı ?Tabii olan’da budur.Kişinin Anadilini yasaklamak ,En zalimce bir davranıştır,Resmen psikolojik bir işkencedir.Aklı Selim her İnsan Anadiline Saygı gösterir.Lütfen bu yazdıklarımı Kamuyla paylaşalım ve Irkçılara Cevap verelim.Saygılarımla.

12.01.2023 03:40

0
Tayfur Çam İstanbul , Esnaf

El vahhab kelime anlamı olarak karşılıksız hibeler veren rahmeti ihsanı bütün kulları kuşatan demek,vahhabi ailesi Türkiye'ye 5 milyar dolar yatırımlar da kullanması için para verdi.Niye verdiklerini biliyorum orası ayrı konu. Ayrıca, yine Arap kökenli bir Devlet Başkanı alan el veren eli görmeyecek deyip Erdoğan'a yüklü miktarda afrikaya para vermesi için para verdiği bilgisi envaterimde var. Ülkemizde,araplar hakkında çok kötü yazılar yazılıyor, bunun biraz kıskançlıktan olduğunu düşünmeye başladım. Suud Ailesinin vision 2030 projesi gerçekten çok güzel, bu projeyi İslama fobi'yi bitirmek için düşünüyorlar. Değişen dünya'ya ayak uydurmaya çalışan, İslama fobinin bitirilmesi için uğraşan Arap devletleri gerçeğinin farkında olmalıyız.

11.01.2023 22:44

0
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

SEÇİMDEN ÖNCE ÖNCE ADALETLE EŞİTLİK SAĞLANSIN SONRA ADLİ MAHKÛMA AYRIMSIZ AF HAKTIR 7242 sayılı Kanun ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un geçici 6. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde; yasanın yürürlüğe girdiği 15 Nisan 2020 tarihinden 31.Temmuz 2023 tarihine kadar geçen sürede 640.000 her suçtan izinli adli mahkûm ceza indiriminden yararlanmış oluyor. Fakat kapalı cezaevlerinde kalan aynı suçlardan olan mahkûmlara herhangi bir indirim yapılmamış olması adaletsizliktir eşitsizliktir. Hem cezaları arttırmak hem infaz düzenlemesinde ayrım yapmak hem de izinlerde kapalı açık ayrımı yapmak eşitliğe adalete asla sığmamaktadır. Mahkûm mahkûmdur açığı kapalısı yoktur. Cezaların yatar oranları vardır, izinli olanlardan yatarlar düşmüş olurken geride kalan mahkûmlardan bu süre düşmemektedir. Şöyle ki Cinayet maddesi 8 yıl (7+1), Uyuşturucu 6 yıl (5+1), Cinsel madde 4 (3+1),… yıl izinli çıkan mahkûmlardan bu süreleri kalanlar izne çıktı ailesine kavuştu işini yuvasını kurdu suça da karışmadı gerideki mahkûmlarında afla çıktığında sorun yaşanmayacağına referans oldular. Bu çıkanların cezalarının 3,5 yılı izinde bitmiş olacak. Fakat genel olarak baktığımızda aynı maddelerden olan kapalıda kalan insanlardan cezalar düşmemiş olacak, adaletsizlik eşitsizlik yaşanmış olacaktır. Ne yapabiliriz diye düşünürsek bu süreler eşitlenmeli hem izindekileri tekrar almamak yuvalarını dağıtmamak için 8 (7+1) yılın ve denetim süresi 3 yılın kapalı ve izinli mahkûm diye ayırmadan eşit olarak aynı maddelerden olanlara uygulanması özellikle kapalıdakilerin annelerinin ak sütü gibi helaldir. Böylece ÖNCE ADALETLE EŞİTLİK SAĞLANMIŞ OLUR, SONRA ADLİ MAHKÛMA AYRIMSIZ AF İLE YÜZÜNCÜ YILIMIZ TAÇLANDIRILIR KUCAKLAŞMA BÜTÜNLEŞME SAĞLANIR. Unutulan kararsız milyonların (etkilediği 54 milyon) sesine ses olursunuz. Saygılarımızla. Milyonlarca Mahkûm Yakını

11.01.2023 13:05

1
Attila Gülbenk Ankara , Gazeteci

3600 ek gösterge denilen yasa eksikleriyle çıktığına inanıyorum. Emniyet ve Askerlik kısımlarını söylemiyorum. Onlar Vatanımız için canlarını ortaya koyuyorlar, Ancak Sağlık sisteminde ki ve Diyanet çalışanlarının iki yıllıkları 3600 ek göstergesinden yararlanırken, Belediyeler ve Diğer kurumlarda çalışan Teknik Hizmetler Sınıfında çalışan iki yıllık Teknikerlerin bu haktan yararlandırılmaması haksızlık diye düşünüyorum. Bu hususlarda mağduriyetimizin giderilmesi için gereğini, kamuoyunda ve genel kurullarda gündeme alınması, dile getirilmesi hususlarını saygılarımla arz ederim.

11.01.2023 09:37

0
Mevlüt Ercan Kutluca Konya , Teknik Eleman

Halk,olarak ideolojiler hususunda bazı şeyleri aşmamız gerektiğine inanıyorum.Kendisini,muhafazakar olarak tanıtan kendisini milliyetçi olarak tanıtan veya kendisini Atatürkçü olarak tanıtan siyasi partilerin yöneticilerinin kendi içerisinde nasıl tutarsız* söylem eylem ve davranışlarının olduğunu görüyoruz. Çünkü,bu tür ideolojileri konuşturup halk nezdinde itibar kazanma çabası içerisinde olan kişilerinde dertleri dava filan değil, daha fazla para daha fazla makam. Dünya'nın küreselleştiği gerçeğini çok iyi anlamamız gerekiyor. Küreselleşmenin,boyutunu anlamadan söylenecek her siyasi argümanın içi boştur. Önemli olan,cebinizdeki para ve onun alım gücüdür. Yoksa argümanlar belli.Muhafazakarlar;Necip Fazıl,Mehmet Akif Ersoy,Sezai Karakoç şiirlerinden alıntılar yapar. Milliyetçiler, Hüseyin Nihal Atsız,Atatürkçüler;Nutuk buralardan alıntı yapan kişileri zihninizdeki şemalar ile gerçekten o ideolojileden zannedersiniz halbuki alakaları yoktur.

11.01.2023 06:20

0
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

Uzun vadeli borç yükünü,5 katına çıkardılar. Halk, geçici morfinin etkisinde. Eytlilere güzel haberler. Memura, zam. İşin ucunda 5 yıl daha çok büyük bir gücü elinde tutmak var.

10.01.2023 23:15

0
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

sayın parti yönetimi sayın babacanın kulandığı bir kelimenin ANAYASA 66 made . cevap verenlere neden akparti vekillerin türklük hakındaki sözleriyle cevap verilmiyor . 1. türk diye bir milet yoktur diyen 2. türklüğü ayaklar altına aldık diyen . 3. andımızı kaldıranın kim olduğu. 4. ne mutlu türküm sözünü her yerden silenin kim olduğu . 5. özelikle resmi tabelelardan TC. ibaresini kaldıranların kim olduğunu araştırın cevap olarak bu yeter . siyasi liderlerin konuşması kendini bağlar . lafı mabadından anlıyanlara gerewği gibi cevaplamak gerekir .

10.01.2023 19:24

2
Hacı Duran Esen Kayseri , Mühendis

677 sayılı KHK ile ihraç edilmiş polis memuruydum. Mahkemeden beraat ettim ama görevime döndürülmüyorum. Ben ve benim gibi takipsizlik almış beraat almış ama görevine döndürülmeyen en az 40 - 45 bin civarında insan var. Sn genel başkanın KHK ile ilgili açıklamalarını yakından takip ediyor ve teşekkürlerimi sunuyorum ama 6lı masada ki tüm siyasi partilerinde söyleminde olan "takipsizlik -beraat almış kişilere hakları iade edilecek" söyleminin 30 ocakta açıklanacak bildiriye konulmasını rica ediyorum tekrar teşekkürlerimi sunuyorum.

10.01.2023 15:41

0
Mustafa Gültekin Denizli , Polis

ORTAK HÜKÜMET PROGRAMI KAPSAMINDA HALKIN GENEL TALEPLERİ-2 1-Halkın sağlığını tehlikeye atan gıdalarda taklit, tağşiş yapan ve gıdalarda bulunmaması gereken maddeleri kullanan, izin verilen maddeleri ölçüsünden fazla kullanan firmalara ağır cezalar verilmesi 2-Tehlikeli köpek ırklarını besleyenlere caydırıcı ağır cezalar getirilmeli ve cezalar para cezası değil hapis cezası olmalı maalesef birçok çocuğumuz bu tehlikeli ırklar tarafından ağır şekilde yaralandı. 3-Sokak köpekleri sorununa insancıl çözümler bulunması. 4- Rektörlerin seçimle belirlenmesi seçimlerde öğrenci konseyi genel kurulu üyelerinin de oy kullanmasının sağlanma. 5-Engelli istihdamının Kamuda %6’ya çıkarılması 6-Okullarda öğrencilere bir öğün ücretsiz yemek verilmesi. 7- Hâkimler ve Savcılar Kurulunun yapısının değiştirilmesi; kurul başkanının Adalet Bakanının olmamasının sağlanması, Hâkim ve Savcılara yer ve yetki güvencesi getirilmesi. 8- Adalet Bakanlığına bağlı Adli Kolluk Teşkilatının kurulmasının değerlendirilmesi. 9- Vatandaşa yoğun olarak hizmet veren nüfus müdürlükleri, sosyal güvenlik müdürleri ve işkur müdürlüklerindeki personel açığının giderilmesi. 10-Orman yangınları ile mücadele kapsamında gece görüş özelliği olan uçak ve helikopter filosu kurulması. 11-Sel felaketlerinde kayıpların azaltılması için dere yataklarına ve kenarlarına yapılaşmanın engellenmesi ve mevcut olanlarında risksiz yerlere taşınması. 12-Diş tedavilerinde implant uygulamalarının sgk kapsamına alınması. 13- Arıtma tesisi olması gerektiği halde, arıtma tesisi olmayan fabrikaların açılmasına ve ruhsat verilmesine izin verilmemesi, çevreye zarar veren fabrikalara ağır cezalar verilmesi. 14- Meningokok ( menenjit) ve Rotavirüs çocukluk çağı aşılarının devlet tarafından karşılanması. 15-Borç batağındaki vatandaşın kredi ve kredi kartı borcunun yapılandırılarak uzun vadeye yayılması. 16-Şoför esnafına Zorunlu Trafik Sigortaları, Fenni Araç Muayenelerinde ve mazotta indirim yapılması.

10.01.2023 09:15

0
Rıza Öztürk Çankırı , Kamu Çalışanı

ORTAK HÜKÜMET PROGRAMI KAPSAMINDA HALKIN GENEL TALEPLERİ 1 1- En düşük emekli aylığının asgari ücrete eşitlenmesi, diğer emekli aylıklarının kademeli olarak artırılması ve bayram ikramiyelerinin asgari ücret düzeyine çıkarılması. En düşük emekli aylığının asgari ücretin altında olamayacağının anayasa değişliği ile güvence altına alınması. 2-İntibak yasası çıkarılarak eski ve yeni emekliler arasındaki maaş eşitsizliğinin giderilmesi. 3-Emekli maaşlarından yapılan muayene, ilaç vs tüm kesintilere son verilmesi. 4-TÜİK'in yeniden yapılandırılması ve güvenilir bir kuruma dönüştürülmesi. 5-Üniversite öğrencilerinin burs ve kredi miktarlarının 2 katına çıkarılması. 6- Atanamayan öğretmen sorununun çözülmesi, ücretli öğretmenlerin kadroya alınması. 7-Memuriyete atamalarda istisnai kurumlar ve unvanlar dışında mülakatın kaldırılması 8-Özel sektör çalışanlarının maaş promosyonu alabilmeleri için yasal düzenleme yapılması. 9-Sendikalarla da görüşülerek Öğretmenlik Meslek Kanunun yeniden düzenlenmesi. 10-Kadına karşı şiddetin önlenmesi için cezaların caydırıcı şekilde artırılması, kadın cinayetlerinin önüne geçilmesi için saklı ikametle kanının ikametinin değiştirilerek devlet korumasına alınması mümkünse başka ile yerleştirilmesi. 11-Kamu işçilerine becayiş, nakil ve tayin hakkı verilmesi. Üniversite mezunu işçilerin talepleri halinde sınavla memur kadrolarına atanmalarının sağlanması. 12-Asgari ücretten vergi alınamayacağının anayasa değişikliği ile güvence altına alınması. 13-Üniversite öğrencilerin yurt sorunun çözülmesi, tüm taleplerin karşılanması için yeni öğrenci yurtlarının yapılması, 14-Kamuda akraba kayırmacılığının engellenmesi ve kamuda, emekli maaşı hariç toplamda 2’den fazla maaş alınmasının engellenmesi. 15-Dar gelirli üniversiteye hazırlanan ailelerin çocuklarına ücretsiz destekleme, takviye kursları verilmesi.

10.01.2023 08:49

0
Rıza Öztürk Çankırı , Kamu Çalışanı

🇹🇷 Merhabalar ilk önce DEVA PARTİSİNE BAŞARILAR DİLERİM SONRASI TÜRKLÜK KARŞITI YAZILAR OKUYORUM BUNU MEDYADA NET BİR ŞEKİLDE AÇIKLAYINIZ BEN TÜRK'ÜM EĞERKİ BÖYLE BİR ZİHNİYET VARSA DEVA PARTİSİNE OY VERMEM ATATÜRK KARŞITI PARTİLERE OY VERMEYECEĞİM SAYGILARIMLA 🇹🇷

07.01.2023 10:34

0
Kazım Erdem İstanbul , Özel Sektör Çalışanı

Bugün 6 Ocak 2023 En düşük personel giderine bir anda 3000 lira zam yapmanın bedelini şubat ayında satılan ürün ve hizmetlere gelen büyük zamlar ile göreceğiz. 1 aylık,sabit tutuldu.

06.01.2023 16:38

0
Haluk Köseoğlu Batman , Araştırmacı

Okumaya Devam Edin

Sayfaları aşağıdan numara seçerek geçebilirsiniz.