Görüşlerinize Değer Veriyoruz
Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..
Sayın Babacan ve Yol Arkadaşları, Ülkemizin yıllardır hatta belki birkaç yüzyıldır içerisinde bulunduğu durumun farkında ve düzeltme yolunda elinden gelen her şeyi yapmaya hazır olan naçizane gençlerden birisiyim. Sayın Babacan’ın konuşmalarını ve partinizi en başından itibaren bilfiil takip etmeye çalıştım. Parti Tüzüğü’nüzü ve Program’ınızı okudum ve birçok mülakatınızı izledim. İlk başta hislerime ve görüşlerimizdeki benzerliğe güvenerek gönüllü olmuştum. Daha sonra iyice benimsedim ve hem üyeniz olmak hem de teşkilat çalışmalarınızda yer almak için başvurdum. Yaklaşık iki aya yakın zaman geçmesin rağmen dönüş alamadığım için bu yazıyı yazmak istedim. Ben naçizane, devlet yönetimine gelenlerin artık küçük sorunlarla uğraşmasından, birçok ana ve önemli mevzuların getirileriyle uğraşırken o asıl mevzuların ıskalanmasından çok şikayetçiyim. Yapılmaya çalışılan güzel işlerin yarım kalmasından, devlet menfaatini düşünmek dururken koltuk pahasına, yapılan güzel işlerden feragat edilmesinden ve bunun örneklerini her bir yakın tarih okuyuşumda görmekten yoruldum, açıkçası bu vb. meseleleri her okuyuşum, bana bir hedef ve doğrultu verse de bu konuda onlara minnettar olsam da, üzülmeden edemiyorum. Ve bu şekilde düşünenin tek ben olmadığımı biliyorum. Evet parti program ve tüzüğünü okudum, teşekkür ederim fevkalade bir iş çıkarmışsınız ama gelin görün ki bunu yapan ilk parti değilsiniz, benim korkumda burada, yine aynı paradoksun içine saplanıp kalınmasından ve buna alet olmaktan korkuyorum. Yaşım itibariyle öğrenmem gereken çokça mesele var. Bu düşüncelerim ve bu korkularımda, bildiklerimin en azından bildiğimi sandıklarımın ve bilmediklerimin yansıması eksiği ve yanlışı için şimdiden özür diler ve naçizane okuduğunuz için teşekkür ederim. Tarihin tekrar (ama en güzelinden) tekerrür ettiği gelecekte benim de bir payım olsun istiyorum. Hayırlı günler dilerim.
17.06.2020 01:38
Bir ÇİN atasözü der ki : Değişim rüzgarı estiğinde aptallar duvar örer, akıllılar yel değirmeni yapar. Sayın Ali Babacan Türkiye için yel değirmenleri kuruyor... Rüzgarı da deva partisi estiriyor. Bu rüzgara direnmek geleceği görmemek olur. Ülkemizi yarınlara taşımak ancak şuur seviyesi yüksek kimselerin maharetli elleriyle olacaktır. Köhne zihniyetlerden ülkemize fayda gelmeyeceği gün gibi aşikardır. Bu rüzgar başka rüzgar. Yolun açıktır ve açık olmaya devam etsin DEVA.
16.06.2020 23:01
Öncelikle merhabalar. Özgürlük lere ihtiyacımız kesinlikle var hemde inanılmaz fazla. Mesela senelik iznini çalışarak geçirmek zorunda kalıp hayatı boyunca seyahat edemeyen insanlar da vardır. Maddi olanaklarından kaynaklı eğitim göremeyen insanlar da… Bu tarz şeyler de bı özgürlük kısıtlaması diye düşünüyorum.
16.06.2020 18:21
Hükümet Artık çıkışı olmayan bir yola girmiştir il başkanlıklarının önünde 15 Temmuz gazilerine haketmedikleri şekilde yaklaşımlarını genel başkanları dahi gözardı etmektedir ekonomi freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı süren hükümet kamyon kasasında halkın olduğunu umursamazca çarpacakları duvara karşı hız kesmeden gitmektedirler . piyasaya vergi müdahalede bulunmaları faiz seviyesini anlamsızca enflasyon seviyesinde tutmaları ise ayrı bir saçmalıktır ülkeye yatırımcı çekmek yerine kaçırmaktır bunların hedefi merkez bankası rezervlerini bitirmiş taşıma su ile değirmen döndürmeye çalışmaktadırlar ama dönmez... BM de söylediği bir laftır Akp genel başkanının dünya beş den büyüktür bizde diyoruz ki Türkiye 80 milyon 1 kişiden daha önemlidir...
16.06.2020 16:34
Banka yönetim kurullarına yapılan atamalar hakkında parti adına yapılan tenkit ve çözümsel yaklaşım usulu güzel ve doğru. Bu cesurca ve korkusuzca yaklaşım bir çok konuda olmalı ve çekimser davranılmamalıdır. Genel olarak çevrede akp nin devamı şeklinde bir yaklaşımlar mevcut,anımsatıcı sözlerden uzak durulmalı ve ak partide görev almış simaların yanında, hiç siyasete girmemiş demokrat, özgürlükçü, medeni yaklaşımlara sahip yeni simalar ön vitrine çıkarılmalıdır. CESUR,KARARLI,KORKUSUZ,DEMOKRAT,VATANSEVER,MEDENİ,AYDIN ve EŞİTLİKÇİ VATANDAŞ ODAKLI gibi anahtar kelimelere uygun fikiri yaklaşımlara sahip tüm vatandaşlar ile örnek bir siyaset yapısı oluşturulmalıdır. Dini,kavmiyetçi ve halkı taraflara ayırıp marjinalleştirerek yöneten yaklaşımlardan uzak durulmalıdır. Ülkenin yerleşik derin yapısı buna müsade etmemeye çalışacaktır. Ama bu mücadele yapılmadan da daha özgür ve demokratik bir ülke elde edilemez. Hatta bu direnci kıracak şahsiyetler parti içinde yer alma girişiminde bile bulunmuştur ve vardır. Bu konu kırmızı hatlar ile belirlenmeli ve alınacak keskin kararlar ile önü kesilmelidir. Örneğin 28 şubat postmodern darbeye tepkisel olarak doğan ak partinin, şu anda da postmodern darbenin aldığı kararları uygulayan bir parti konumuna düşmesi gibi... asla göz ardı edilmemelidir. DEVA partisden beklenen diğer konu; ifadeler var olsa da ve halen kesin yaklaşım ve taleplerin yapılmadığı ve bu ülkenin kalbine bir hançer gibi vurulmuş olan KHK lardır. Anayasa da aykırı olan ve yüz binlerce vatandaşı etkileyen, vicdansız derin mahfillerin ürünü bu KHK lar, Anadolu halkının iç huzurunu bozmuş ve geleceğe dair bir çok hayal kırıklığı, kin,nefret,düşmalık gibi tohumlar ekmiştir. Sağlıklı bir gelecek ve vatandaşın ülkesine güveni için kaldırılması elzemdir. Hatta bu mağdurlardan özür dilenmelidir. Bu süreçte bir çok değerli ve işini layıkıyla yapan bürokratlar da ehil olmayanlar tarafından şeytani fırsatçılıkla elenmiştir. Kanun karşısında suçlu olan cezalandırılmalı.
16.06.2020 13:21
Sayın Babacan sizleri ve politikalarınızı takip ediyoruz. Fakat bir soruya halkın anlayamayacağı şekilde cevap veriyorsunuz etrafımdaki orta yaşlı insanlar sürekli bu konudan muzdarip.Bahsettiğim konu cumhurbaşkanının " Dönemimde bakanlık yapmış birisi ekonomi alanında şimdi çıkmış ben yaptım ben yaptım diye sağda solda konusuyor .Ne yapması ya Başbakan 'ın haberi onayı olmadan neyi yapabiliyorsun " şeklindeki beyanıdır gerek Sayın Babacan gerek diğer parti temsilcileri bu konu üzerine sorulan soruya halkın anlayacağı şekilde cevap verememiş olması halk tarafından olumsuz düşüncelere sebep oluyor . Insanlar şunu duymak istiyor Sayın Babacan ve diğer parti temsilcilerinden cumhurbaşkanının eleştirilerine cevaben "Cumhurbaşkanı o dönemde ekibimizin başarılarını gölge düşürerek bizi görmezden geliyor olumlu şeylere sahiplenip olumsuz şeylerde başkasının üstüne atıyor şimdi ekonomide biz yokuz cumhurbaşkanına sesleniyorum madem o dönemde bizlere talimat onay verip yaptırdığını iddaa ediyor şimdi tüm Türkiye ekonomisinin durumu ortada aynı başarı niye yok niye onay talimat veremiyor ağzını tutan mı var . Madem iş onay talimat vermekle oluyormuş niye ekonomimiz ve uluslararası itibarımız yerlerde kapı kapı dolaşıp para dileniyor şu dönemde damat bakanla şimdi daha samimi ve koordineli yürütme şansı var bütün imkanlar ellerinde ama ekonomi bozuk çünkü bu iş öyle onay verip talimat vermekle olmaz ekonomi anca likayatli işinin uzmanı kişilerle yönetilirse düzelir ve istikrarlı olur demek ki neymiş cumhurbaşkanında keramet yokmuş keramet ekonomiden anlayan iyi yöneten uzman ekip ve kadrolarla oluyormuş. Bu güne kadarda bizim ekibin biriktirdiği paralarla bu günlere geldiler şimdi durum ortada kasa tam takır kuru bakır " şeklinde çıkıp konuşurlarsa bir çok kişi sonunda anlayacağımız şekilde konuştular diyerek sevinecek şimdiden iyi çalışmalar kolay gelsin umarım bu düşüncelerimiz kâle alınır ki bu sadece benim değil bir çok kişinin beyanıdır . Lütfen bunları geçiştirmeyin
16.06.2020 12:26
Merhabalar Kıymetli genel başkan ve saygıdeğer kurucular kurulu üyeleri ve çok kıymetli DEVA PARTİSİ gönül dostları, Öncelikle sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Malumunuz üzere dünyamızın içinde bulunduğu en temel sorunlar, Özgürlük Adalet Ekonomi ve….. başta olmak üzere Kurumsal ideal müesses bir devlet düzeni ????? Bu sorunları aşmanın en temel gereksinimi ise insan kaynağıdır. Umutluyum; Siz ve ekibiniz tarih ve gelecek hakkında en az makul seviyede bilgi birikime ve bilince sahip olduğunuz ve Türkiye özetini oluşturduğunuz kadronuz sadece işlerinde değil düşüncelerinde de bu yetkinliğe sahip olduğu kanaatindeyim. Anadoludan tüm dünyaya örnek olacak model bir ülke hayalimin arzusuyla ; Önünüz ve yolunuz açık ve berrak gözüküyor, destekliyoruz. Tavsiyem ; Polemiklere takılmadan rasyonel biçimde program proje ve fikirleri akıl ve mantık yoluyla en doğru biçimde ifade etmektir. Şimdiye kadar yapılan çalışmaların bütün zorluklara rağmen iyi gittiğini düşünüyorum. Başarılar diliyorum
16.06.2020 12:08
Milletimiz artık toplumun her kesimine hitap eden, vatandaşına güven veren bir siyaset anlayışıyla hizmet üretecek bir devlet anlayışına özlem duymaktadır.Böyle bir devlet anlayışınında temel kuralları Adalet, Özgürlük ve Demokrasiden geçmektedir. Maalesef şu anki yönetim bu kavramlardan çok uzaklaşmış durumdadır.Milletimizi kutuplaştıran, toplumu baskılayan bir anlayış er geç batmaya mahkumdur. Devlet kurumlarına liyakat sahibi insanların getirilmesi gerekmektedir. Halkın refah seviyesini artıracak politikalara ihtiyaç duyulmaktadır. Gençlerimize yeni iş imkanları sağlanmalı. Bir kuruma personel olarak girmek için, "Siyasi partiden referansın var mı?" anlayışının artık ortadan kaldırılması gerekmektedir. Dünya hızla gelişiyor, ülke olarak bu gelişmeleri yakından takip edip, girişimcilerin önü açılmalı. Devletin bağımsız olarak çalışması gereken kurumlarının, hızla bağımsızlıklarının kazandırılması ivedilik arz etmektedir. Sayın Genel Başkan Ali Babacan Bakanlığı sürecinde çok başarılı ve kıymetli çalışmaları olmuş ekonomi ve maliye bakanlığı süresinde ülkemize çok güzel hizmetlerde bulunmuştur. Vatandaş olarak bunun göründüğüne inanıyorum. Temennim yeni kurulmuş olan Deva Partisinin halkın beklentilerine cevap veren bir siyasi anlayışla yenilikçi politikalar üreterek iktidara gelmesi ve arzu edilen devletçilik anlayışıyla ülkeyi yönetmesi.Çıkmış olduğunuz bu yolda başarılar diliyorum.
16.06.2020 11:46
Ülkeyi yöneten AKAPE saçmalığı; Ayasofya, Terörist muhalefet, Bekçi kararnamesi, Darbe çığırtkanlığı, Maske saçmalığı, Erken seçim polemiği gibi “yapay gündem ve deli saçmalıkları” ile muhalefeti ve halkı dilediği gibi kullanıyor... “Gerçek, Zeki ve Akıllı” muhalefete tamda bu noktada ihtiyaç var, iktidarın amacına araç olmayacak, gündemini kendisi belirleyecek ve halkın aşını, işini, barınmasını, yaşam kalitesini, hukukunu merkezde tutacak nitelikte bir muhalefete ihtiyaç var. Bugün ki iktidarın tek gücü, karşısında aklı selim, liyakat sahibi bir muhalefet yapısının olmayışıdır.
16.06.2020 10:13
GELİYOR GELMEKTE OLAN..! Değişimin adı olacak DEVA partimizin genel başkanı güven ve umut vadeden duruşu ile hepimizi kendisine ve davasına olan inancımızı pekiştiriyor.Her ne kadar siyasal iktidar aksini iddia edip kanunlar çıkarıp hareket alanını daraltsada millete ve iradeye rağmen bir şeyleri gerçekleştirmeye çalışan rejimlerin tarihin tozlu raflarında yerini almaya mahkumdur....
16.06.2020 10:00
Doğruluktan ayrılmadan , belki eksik belki hatalı ama dürüstçe , kalbi bu ülke için atan bir oluşum olması için devanın bir ferdi olmak , şahsımca bu ülkenin nimetlerinden faydalanan bir genç olarak tarihin bana yüklediği bir zorunluluktur. Etki alanım çok kısıtlı olsa da İbrahim yanarken karınca olmak benim misyonumdur. Vizyonum ise o ateşi söndürmek.
15.06.2020 23:49
......UYAN TÜRKİYE HALKI UYAN..... Ekonomi çöküyor, memleket elden gidiyor, şuurunu kaybetmiş, din kisvesinin arkasına sığınmış, hastalıklı zihinlerin ve liyakatsiz bürokratların hakimiyetiyle savruluyoruz...! Ne yazık ki bu rezalete DUR diyecek, cahil halkı bilinçlendirecek “aklı selim“ bir muhalefet YOK... TEK SORU? Üretim ekonomisinin olmadığı bir ülkede, halkın ekonomik ihtiyaçlarını karşılaması için faizli kredi verip, halkı borç batağına sürükleyerek halkın temel ihtiyaçlarını karşılamak ne demektir?
15.06.2020 23:42
Ülkemdeki mevcut durumun tek cümlelik özeti: Adalet yoldan çıkarsa, işin nerelere varacağını tahmin edemezsiniz.
15.06.2020 20:02
Deva partisini önünü kesmek için yeni secim kanunu yapılacakmış. Böyle bir şey yapılırsa bu seçmen iradesinin gasp edilmesi olur. Ancak halkla inatlasanlar ve halkın iradesini yok sayanlar her zaman kayıp etmişlerdir. Turkiyede halk bu gün yaşadığı sorunlardan mutlu değil ise bunun bir çaresi var. Care bir an önce deva partisini iktidara getirmektir. Çünkü turkiyeyi bu zorluklardan kurtaracak tek lider ali babacan beydir. Ben bunu inanarak yazıyorum
15.06.2020 19:36
Demokrasimizin gelişmesi için en önemli konunun eğitim olduğunu düşünüyorum umarım eğitimi fazlaca önemsersiniz.Diğer bir konu ise demokrasinin katılımıdır , katılımcı demokrasi için çalışmanızı tavsiye ediyorum , halkın doğrudan karar alma konusu benim için çok önemli hatta belli bir imza karşılığı TBMM nin istenilen konuyu tartışması gibi , halk yönetime ciddi bir şekilde ortak edilmelidir . Son olarak yeşil politikalar adına daha fazla çalışmanızı tavsiye ediyorum.
15.06.2020 18:10
(Bu karakter uzunluğu çok az ) 15 yaşında bir lise öğrencisiyim.Sizden istediklerim: *Terör içeriği dışındaki tüm web sayfalarını açın. *Bu iğrenç eğitim sistemini kökten değiştirin. *Öğrencilerin telefonundan saçına dövmesinden küpesine her şeye karışılıyor.Öğrencileri serbest bırakın bu beden bizim bedenimiz saç dövme küpe bunlar bizim eğitimimize engel değil sadece birer baskı ve karışma. *Atamalardaki torpili kaldırın. *Sırf milletin özel hayatına karışmak için sigara,alkol gibi şeylere vergi üstüne vergi kondu,tekel bayiilerini 10'da kapattılar.Millet sarma,kaçak sigara içiyor ve evinde bilinçsiz alkol üretiyor.Buna son verilsin. *Benim gibi benim yaşındaki gençlerde ülke sorunlarını düşünsün derinlemesine ele alsın iktidarı eleştirsin bunun için özel etkinlikler düzenlensin. *Okulları yenileyin sınıfım 40kişilik.İçerde resmen nefes alamıyoruz.Ayrıca adına laboratuvar denmeyecek kadar eski ve gelişmemiş laboratuvar var.Almanya gibi ülkelerde hemen hemen her okulda havuz,stadyum gibi mükemmel okullar var. *Tekrar söylüyorum telefon,saç,dövme gibi hatta kıyafet gibi şeylere karışmayı mümkünse kaldırın.Liseliler üniversiteliler gibi özgür olsun. *Dersler çok hemde aşırı.Hepsini bir arada tutmak imkansız.Bunu yapmak için gece gündüz konuları tekrar etmek ve okuldan geldikten sonra zaten 6 saat kalıyor bunuda derslere ayırmak gerekiyor. *Okuduktan sonra iş bulabilir miyim korkusunu alın bizden. *Birçok kişi doğuya atanmaya korkuyor bunun nedeni oradaki terör havası bunu değiştirmek için sadece doğuya türmenistan,aftika,kazakistan,özbekistan,azerbaycan gibi ülkelerden göçmen kabul edin. *Lise ve üniversite öğrencilerine bayram ikramiyesi verin. *Yeşil enerji,sokak hayvanları,insan hakları,basın özgürlüğüne önem verin.Lütfen artık gençleride dinleyin
15.06.2020 18:01
Merhaba öncelikle yeni kurduğunuz parti hayırlı uğurlu olsun. Devletimiz ve milletimiz için umarım deva olur. Sayın başkanım size şuan ki iktidarın sgk ve vergi sistemin de ki garabet gerçek hayatla bir ilgisi olmayan uygulamalarına destek çözüm olabilir misiniz diye soracaktım. Meslek lisesi son sınıf da ki öğrenciler staj eğitimi alıyorlar bu sırada 4a statüsün de çalışan sayılıp sicil numarası veriliyor. Yalnız bu dönem emekliliğe sayılmıyor. Dr. lar av. lar bu dönemi borçlanabiliyor. Bir diğer konu da ek 5 tarım sigortası sistemi ile ilgili. Ek 5 tarım sigortası olanların primleri her yıl asgari ücret üzerinden hesaplanıyor. Bugün ek 5 tarım sigortası primi 913 TL. Önümüz de ki yıl da da artış olacak. Tarım bağ kurun da düzenli ödeme de %5 indirim yapılıyor af çıkartılıyor silme işlemi sağlanıyor. Ama ek 5 tarım sigortasın da böyle bir uygulama yok. Ben yüksek tansiyon hastasıyım psikolojik olarak da rahatsızlığım var ek 5 tarım sigortası yaptırdım 9 ay kadar ödedim sonra ödeyemedim bir de SALGIN çıktı bir yakınımızın tarlasına bakıyorum ve bu işlerden anlıyorum bel fıtığım olduğunu söyledi doktor ailemin yanında kalıyorum. Şuan için ek 5 tarım sigortası borcum 11.000 TL kadar. İnternet den kozmetik ürünleri satayım dedim işletme açmış gibi muamele olduğunu gördüm. Bu ay iş yapmazsan da o vergileri ödeyecekmişsin. Patronların müteahhitlerin borcu silir elin suriyelisine 40 milyar dolar harcadık gerekirse yine harcarız denir ama Türk vatandaşına sabır dua kolonya iban denir. Ek 5 tarım sigortası 4a lı çalışan ile aynı statüdeymiş.Mevcut iktidara Ek 5 tarım sigortası primi işverenin işçiye sgk primi ne ise o olsun ve artışlardan muaf tutulsun dedim. Böyle bir uygulamanın olamayacağını söylediler. Bizler şuan da 2.sınıf vatandaşız. Öz yurdumuz da sürgünüz öz yurdumuz da paryayız. Umarım sesimizi duyarsınız sıkıntımıza deva olursunuz dileklerimle. Herşey gönlünüzce olsun. Saygılarımla
15.06.2020 14:24
Hayırlı günler diliyorum. Deva partisi ve gönüllülerine muvaffakiyetler diliyorum. Allah'a şükür deva partisi gün geçtikçe etkisini artırıyor, ulaşabildiği insanlarda makes bulmaya başlıyor. Dün kendi kayınpederime sayın Babacanin tele1 deki programını izlettim. Mevcut bulunduğu partiden hiçbir partiye oy vermeyen ve vermemiş olan kayınpederim, Ali babacanin anlattıklari karşısında ilk kez fikrini değiştirdi. İnşallah deva partisinin etkisi daha fazla arttıkça gözler ve gönüller bigane kalmayacaktır. Zira kamuoyunun deva partisini ancak yüzde 10 tanıdığı kanaatindeyim. Bu tanıyanların ekserinde ise deva partisine karşı tepkiden ziyade merak ve muhabbet var. Kendimizi anlattığımız ölçüde bu katlanıp daha da artacaktır. Şu anda teşkilat çalışmaları var. Haliyle bu durumda kamuoyundaki ve ülkedeki meselelere tam anlamıyla eğilmeye ve gündem olmaya engel oluyor. insaAllah teşkilat çalışmaları bittiğinde ve il-ilce Teşkilatlari kurulduğunda yeni yeni insiyatifler alınacaktır. Bence bu insiyatif alma konusunda olmazsa olmaz iki konu var. Parlamenter sisteme geçiş ve yeni anayasa çalışmaları. Deva partisi bu iki konuda toplum ve kamuoyunda insiyatif alıp gündem olursa epey faydalı bir iş olacaktır. Mesela Haşim kılıç gibi bir ismin yeni anayasa için taslak ve öneri çalışmalarına başladığı kamuoyuna deklare edilirse toplumun tam merkezine oturalacaktır. Bu kabil insiyatif ve manifestolar anayasa konusunda olduğu gibi ehilleri tarafından ekonomi, eğitim gibi başka konularda da topluma deklare edilse deva hareketinin ilermesi ve toplumda makes bulması çok daha kolaylaşacaktır... Selam ve dua ile...
15.06.2020 12:01
1 haftadır ülkenin ihtiyaçlarından uzak bir gündem tartışılıyor... AYASOFYA...! İktidar kutuya bir taş atıyor, muhalefet peşine takılıp savruluyor...! Bu ülkenin ne yaptığını bilen, zihni açık, aklı selim bir muhalefet partisine ihtiyacı var...! AYASOFYA’yı Huzur Evi yapalım da kurtulalım... 😊
15.06.2020 08:32
Buna “liyakat ve yüksek ahlak” diyorlar...! Adı:Hamza Yerlikaya Eğitimi: Güreşçi Görevi: Eski Akape milletvekili, Cumhurbaşkanı has adamı, Bakan yardımcısı, Cumhurbaşkanı baş danışmanı, Sporcu şeref ünvanlı, Vakıfbank yönetim kurulu üyesi... Aylık Maaşı: 100 Bin TL Adı:Ebubekir Şahin Eğitim: İletişim mezunu Görevi: RTÜK başkanı, Cumhurbaşkanı has adamı, Basın ilan kurulu üyesi, Halkbank yönetim kurulu üyesi Aylık Maaşı: 100 Bin TL Uyan vatandaş! “İşi ehline vereceğiz” diye senden oy aldılar, fakat 18 yılın sonunda “kör tuttuğunu düzeni” kurdular. İktidar düzeni 4 koltuğa 1 kıçla oturanlara binlerce kirli liyakat peydahladı. Uyan vatandaş!
15.06.2020 08:24
Bugün Ali Babacan'ı dinlerken ne kadar doğru bir seçim yaptığımı yeniden anladım. Ülkesinin başarısını kişilere bağlamak yerine kurumsallaştırmak istemiş ve malum şahıs tarafından ret edilince istifa mektubu yazmış biri saygıyı hak ediyor. Bugün ki yayından bir kaç gün önceki yazımda partiden isteklerimi yazmak istemiştim fakat yayını izlerken emin oldum isteklerimin partinin zaten kuruluş amacı olduğuna. Partimiz televizyona çıkamıyor olsa da kitlere kurulum aşamasında kendini daha iyi tanıtabilmek için popüler bir şarkıcıya örneğin Gazapizim, Gaye Su Akyol vb. gibi şarkı yolu ile ulaşmaya çalışmasını önerebilirim. Modern siyasi anlayış ve kurumsallaşmış başarı isteyen bir parti olduğumuzu herkese en iyi ve hızlı şekilde iletebilmemiz lazım.
15.06.2020 01:04
BANKALARLA İCRALIK VATANDAŞLAR NEFES ALAMIYOR BEYLER HADİ Bİ ŞEYLER YAPALIM. SESLERİNİ DUYURALIM.ZULUM KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR.
14.06.2020 23:38
Artık banka yönetim kurulu toplantılarında ekonomi ile ilgili kararlar almak yerine serbest ya da grekoromen stilde güreş müsabakaları düzenlenecekmiş. Olacağı buydu, ekonomi tepe taklak, bayır aşağı yuvarlanır. Kamu bankaların yönetim kurulu güreşte pes doğrusu. Sayın Alı Babacan anlatıyor işini iyi yapan liyakat sahibi, dürüst insanlarla çalışacağız daha ne olsun. daha ne desin. Merkez başkanı başkanını da mindere bekliyoruz. O güreşsin, güreşçi banka yönetsin. Böyle bir zihniyete hangi yatırımcı güvenir. Yabancı yatırımcı gelir mi? Banka yönetim kurulu güreşçi, simitçi, kahveci, gazozcu Şinanay yavrum şinanay.
14.06.2020 22:37
Sayın Ali Babacan Bey'i Bakanlık ve diğer görevlerinden itibaren uzun zamandır takip eden bir Türk genciyim. Yol arkadaşları ile birlikte çıktıkları bu yolda kendilerine başarılar dilerim. Ancak Partinin kurulmasının ardından sosyal medyada daha fazla izlemek fırsatı buluyoruz. Burada ki söylemleri gercekten bizleri heyecanlandırmakla birlikte, parti teşkilatı tarafından uygulamaları gördükçe bu heyecan yitiriyor ve diğer kefedekiler ile bir farkı olmadığını düşünmekten kendimi alamıyorum. Söylemler ve eylemler birbiri ile uyuşmalı diyorum. Biz gençler ve Türkiye'nin hızlı aksiyon alan, interaktif olabilen, yatayda büyüyen, özgürlükçü yapılara ihtiyacı var. Bu söylemleriniz sadece söylem olarak kalmasın. Teşkilatlanma çalışmalarında yer alan kişiler daha adil, potansiyeli efektif kullanabilen, yeniliğe açık ve alanında uzman kişiler olsun. Çok fazla başvuru var diye kişiyi tanımadan kapatarak bir ön görüşme yapmaktansa Türkiye'nin sesi olmak için genç,yaşlı,kadın,erkek vb. gibi ayrımlar ile teşkilatlanmanızı oluşturmaktansa her gelir düzeyinden her eğitim seviyesinden insanlar ile her görüşe ait insanları içinize almak onlarla bu yolda yürümek emin olun sizlere çok büyük güç kazandıracaktır. Umarım bir çok siyasi partinin düştüğü statüko tuzağına sizler ve yol arkadaşlarınız da düşmezsiniz. Aksi halde bir saman alevi gibi olmaktan başka bir son olmayacaktır. İnsaların görüşlerine değer veren ayrıcı değil, toparlayıcı olmayı umarım başarırsınız ancak şuan ki görüntü çok çook üzülerek bundan uzak olunan bir görüntü vermektedir.
14.06.2020 21:49
Dalkavukların bolluğundan ve liyakatsızların çokluğundan başka neyi kaldı memleketimizin? Yazıktır.... Günahtır... Ayıptır...
14.06.2020 10:49
Ak Parti hükümeti ve onun yanındaki çevreler bir kez daha bize gençlere önem vermediklerini ve onları düşünmediklerini gösterdi.Bunun nedeni şüphesiz ki Yks tarihindeki oynamalardır.Bu kararın kesinlikle danışılmadan tek kişinin kararı ile alındığını düşünüyorum.Bu da bu yönetimin büyük bir sorununa ışık tutuyor;Tek adamlık.Türkiye acilen güçlü parlamenter sistemi uygulamalıdır.Bu yüzden, Deva Partisi'ne gençlerimiz,kadınlarımız ve bu ülkenin ileri gitmesini isteyenler sahip çıkmalıdır.
14.06.2020 02:44
haber üretenlerden gazetecilerden terör üretmek ülke olarak dolar avro artması genel olarak türk lirasının değerini azaltıyor...haber yapanların hapse atılması türkiye gibi ülkenin 3 dünya ülkesi durumuna düşürüyor ve bizi 70 görürüyor halbuki para cezası olsa gazeteciler sorulmayan soruları cesurca sorar ve rahatlama gelir...
13.06.2020 23:05
Hayırlı günler sağlıklı huzur dolu mutlu yarınlara inşallah ulaşmak dileği ile. Sayın deva partisi kurucu üye ve başkanlarına selamlarımızı bir borç bilinerek konuma girmek isterim. Bizler yoğun hızlı bir şekilde ülkenin sorunları hakkında halkı bilinçlendirme ve Halkımızın bu günlerde mevcut hükümetin algı,yıpratıcı,yıldırıcı,gündem ile tüm toplumu gerdiğini görmekte oluyoruz HALKIN geçim derdi ekonomik bağımlılığına katkı dağlamak İÇİN mevcut hükümet bankalar üzerinde faiz politikası güderek bankalarda kredi yüküne halkı iterek kendilerine esir ederek halkın tüm duygu düşüncesini başka yöne çekerek sadece geçim derdine düşürüp başka gündemle meşgul olmaması devlet inşallah af çıkarır borç siler yardım eder beklentisi içine sokarak vatandaşı esir almak ister bu pandemi döneminde zor günler kendi Leh’ine çeviren bir dikta ANLAYIŞI ile yandaşların soygunu üzerindeki gözlerini kör ederek yoluna çıkmış hırsız gibi vatandaşı uyutmaya çalışıyorlar. Yaziklar olsun diyerek biz deva Gönüller’i olarak hergün sosyal medyadan ve başka yüz yüze geldiğimiz platformlarda devan partisinin Başkanımızın fikirlerini yaymakta anlatmakta yoğun çaba harcadığımızı bilgileriniz arz ederiz çalışma devam kitlerin toplanmasında çalışmalarımız yürütmekteyiz rabim yardımcımız olsun. İnal erat
13.06.2020 20:29
DEVA Partisi, kuruluşuyla ve söylemleriyle ciddi bir rüzgâr yarattı, en önemlisi de değişime karşı bir umut yarattı. Sayın Ali Babacan ve diğer kurucu arkadaşları kutluyorum. Ancak Partinin samimiyetini ve halkın gönlündekini belirleyecek çok önemli bir aşamaya geldik. Sayın Babacan, partideki teşkilatlanma çalışmalarında görev verilecek kişileri tanımlarken hep üzerinde durduğu bir nokta var: İşini iyi yapan ve başarı göstermiş kişiler. İlk başta kulağa oldukça hoş gelen bu söylem, 18 yıllık AKP iktidarı boyunca, nepotizm yüzünden, ayrımcılık yüzünden, fırsat eşitsizliği yüzünden hak ettiği yerlere gelememiş, istediklerini yapmasına fırsat verilmemiş, pırıl pırıl insanları dışlayacak mı? Aldığı eğitim ve hayalleri devlette ve veya akademik hayatta yer almaya yönelik olan ama bu fırsat eşitsizliği ve adaletsiz ortamda bunu gerçekleştiremeyen gerek mesleği gerek eğitiminin özel sektörde bir karşılığının olmadığı, bu yüzden her gün nefret ederek gittikleri, karınlarını doyurmak için mecburen yaptıkları işlerinde başarı imkanları olmayanlar da göreve talip olabilecek mi? Maddi durumu elvermediği için yapmak istediklerinin gerisinde kalan, diğer rakipleriyle eğitim hayatına ciddi dezavantajlarla başlayan emekçilerin ve onların çocuklarının bu süreçte söyleyecek sözü olabilecek mi? Aralarından göreve talip olacaklara bu fırsat verilecek mi? Partinin kurucuları, toplumumuzun önde gelen ve çevresine ışık saçan oldukça değerli insanlar. Ancak halka ses olma iddiasıyla gelen bu partinin kurucuları arasında şu andaki ekonomik sıkıntıları doğrudan yaşayan bir işsizin veya özgürlük kısıtlamalarını sonuna kadar yaşayan kesimin de temsilcilerini görmek isterdik. Bu partinin yakıştırıldığı pozisyon olan merkez sağ politikaların kısır çıkmazlarına düşmeden, iddia ettiği gibi her kesimi kucaklayabilen bir parti olduğunu teşkilatlanmasında da görebilecek miyiz? Partinin samimiyet testi bu olacaktır.
13.06.2020 16:40
Öncelikli olarak herkese neden apolitik biri iken Deva partisini bu denli içtenlikle desteklemek istediğimi, üyesi olmak istediğimi anlatmak istiyorum. Evrensel ilkelere bu denli özümsemiş ilk kez bir parti görüyorum. Diğer partilerde yobaz bir şekilde benden olan her zaman haklıdır zihniyeti vardı. Bu yeni partinin yozlaşmasına izin vermeden evrensel ilkelere uyması başarılabilir. Bu parti evrensel ilkelere uyarak bir şık ile ülke sorunlarının büyük ölçüde çözülebileceğini kavramış olması çok hoşuma gitti. İkinci olarak da bu parti kurucuları ve başkanları sadece Trans-Pontus bölgesinden değil. Evet! Bu benim için çok artık önemli. Doğu Karadenizli olmayan kimse bir yere gelemiyor. Solcu olsun sağcı olsun herkes sadece Doğu Karadenizli olarak siyasi ve iş adamı olarak bir yerlere gelebiliyor. Bu durum ülkemize çok zarar veriyor. Öyle ki televizyonda gördüğümüz din adamları bile sadece Doğu Karadenizli. Bu durumun tarihten gelme sebepleri de bellidir. Göçebelikten gelenlerin 1400 yılından beri kurdukları devletin yönetimini kendileri yapmamıştır. Yerleşik hayat insanı bu konuda göçebelerden daha baskın olmuştur ve buda normaldir. Ama artık göçebe kökenlilerde 1000 yıldan uzun süredir yerleşik hayata adapte olmuş durumdadır. Yeniden iktidar olması en içten dileğimdir. Bu dileğim faşistçe algılanmasını istemem. Evrensel ilkelere uyan herkes benim için aynıdır. Partimden beklentilerime gelecek olursak: daha öncede belirttiğim gibi evrensel ilkelerden ödün vermemeleri. Bu ilkeleri açacak olursak hukukun bağımsızlığı, basın özgürlüğü, işçi hakları vb. gibi pek çok ilke. Diğer beklentim ise seçimlerde güçlü propaganda yapabilmesidir. Halkın yani her meslek grubunun yanında olduğunu gösterecek resimli afişler, reklamlar yapılmasının etkili olacağı düşünmekteyim. Partimiz Twitter hesabının sadece parti başkanını değil, diğer kurucu üyelerini de takip etmesi daha demokratik bir görünüm verecektir. Karakter kısıtlamasından dolayı diyeceklerim bu mesaj da bu kadardır.
13.06.2020 01:23
Hepimize kolay gelsin. Ben proğramınızı okudum ve sizinle beraber o program doğrultusunda emek vermek isterim. Ülke insanlarımız olarak psikolojik tedavi olacak olan proğramınız gerçekleştiğinde iyileşen birçok vatandaşımız olacağı inancındayım. Araştırıyorum Antalya da iletişime geçecek henüz muhatap bulamadım. 23 yıllık kamu hizmetimden sonra doğru siyasetin içinde aktif olmak ve amacımız ülkemiz ve çocuklarımızın geleceği uğruna biran önce örgütlenme çalışmalarına ve biraraya gelmeye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum ancak sanal iletişimi reel iletişime dönüştürmek ve tek adam sloganına son vermek adına strateji için büroların derhal oluşturulmasını , mevcut siyasetin artık halkımıza ve yurdumuza olan verimsizliğini, çırpınan adaletin ayağa kalkmasını sağlamak için çok geç kalmadan hadi diyorum. Vakit şu süreçte yol almak adına çok önemli bence çünkü seçim dedikoduları başlamış iken o iki dudağa yenilmemek gerekir. En azından baraj olarak gözdağına ihtiyaç var diyorum. Nacizane düşüncelerim ile saygılarımı sunuyor kolay gelsin diyorum.
13.06.2020 00:35
Merhaba; Geniş katılım ve her görüşte insanın varlığını parti içerisine almanız gerekli... Geniş fikir yelpazesine sahip halk ile iç içe olmak gerekli... Güç kazanmak için çalışılması ancak; başarı elde edildiğinde güç zehirlenmesinden vazgeçilmeli... Partinize önerim; genç-kadın-engelli kotasından ziyade gelir gruplarının fikirlerini de alabileceğiniz bir mekanizma kurmanızı öneririm. Akıl akıldan üstündür. İlkokul mezunu insandan bir şey öğrenemeyeceğinizi düşünüyorsanız, üniversiteden sadece diploma almışsınızdır. Mezun olamamışsınızdır. Geniş katılımlı halk toplantıları yapmanızı ve anlatan kadar dinleyen de olmanızı öneririm. Kolaylıklar
12.06.2020 18:12
Ali Babacan 5 gömlek büyük gelir Türkiye insanına, işi çok zor. Duymazlar, anlamazlar. Millet çemkiren, bağıran, kutuplaştıran ve popülizm yapan siyasileri daha çok seviyor. Nefretin çok alıcısı var bu ülkede.
12.06.2020 11:47
Yazdıkça yazası geliyor insanın.Ve diğer yazanlarada baktığınızda hekesimden insanın ,önceden hiç bulaşmadım,ama şimdi yazıyorum diyenler çoğunlukta.Yazın akadaşlar,ezilmişliğin,kokuşmuşluğun,cesaretin,savaşını verin dürüstçe.Neden yazmak istediğinizinde farkında olun.Konuşmasından,mazisinden,eski yaptıklarından bulaştığı bir pislik olsa ,zaten şimdiye kadar çıkmıştı ortaya.Neden buralarda yazmak istiyorsunuz,yoruldunuz,hangi kesimden olursa olsun,bıktınız,çocuklarınızın geleceğini göremiyosunuz.Ama birşeye de önem verin,önemseyin,şu anda burada başlayan ve devam edecek olan siyasilerin takipçisi olun,şeffaflık buada daha iyi göstersin kendini.Bu samimiyette olan ,bu istekte olan insanların duyguları artık çok ucuz olmamalı.Takipçi,sistemi olan,hekesimi kucaklayan,ve düşüncelere önem veren bir çatı olsun burası.YORDULAR AKADAŞLAR,GERÇEKTEN,BU OYUNU İZLEYECEK KİMSEDE GÜÇ KALMADI.Eğer kendilei olup biteni geceyastığa başlarını koyduklaında memnunsalar,samimiyetle ,bütün insanların acılaı misliyle dönsün yaşatanlara.Buradaki serbestçe yazma güzelliği insanların geçek duygularıdır.Dikkat edin çoğunluğu siyasete uzak durdum,ama yazmak ihtiyacı hissediyorum diye düşünüyor.BU ÇATI SAĞLAM BİR GENÇLİK ÇATISI OLMALI.VE BU GENÇLİĞİNDE AYRIMCI OLMADAN ,SERBESTÇE FİKRİNİ AÇIKLAYABİLECEĞİ BİR ÇATI OLMALI.BUNDAN NEDEN KOKUYORSUNUZ,BİR SOLCU ŞİMDİYE KADAR NE KADAR DİNLEDİNİZ,Bİ SAĞCI ŞİMDİYE KADAR NE KADAR DİNLEDİNİZ.ANNENİZDEN ,ÇEVRENİZDEN DİNLEDİĞİNİZ KORKUNUN ÖTESİNDE BİRŞEY DUYMADINIZ.Her zaman bir korku kaşınızda oldu.AAAAAA O SOLCU.........AAAAAA O SAĞCI........Anlattığınız bilgiler zaten DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNDÜKLERİ,senin KİŞİLİĞİNDE sen nerdesin.Ve bu süreçte sen fikirlerinle protest olduğunu gösterdin ama SEN NESİN......SEN KENDİNİN NERESİNDE İFADE ETTİĞİN FİKRİN NESİSİN.Zaten önce insan düşüncen olduğuna göre,bana neden zarar vemeye çalışıyorsun.Öncelikle düşüncelerinle BU BEĞENMEDİĞİN TOPLUMA ETKİDE ZORLANDIĞINA GÖRE,kendine alanlar bul ve bir insana DOKUN.ALİ BABACAN...
12.06.2020 01:08
Herkese Selamlar, Siyasete her ne kadar ilgim olsa da, Deva Partisi kurulana kadar herhangi bir partiye üye olmak veya bir siyasi mücadelenin içerisinde aktif rol alma isteğim olmamıştı. Parti kurulduktan sonra kurucuları, programı ve tüzüğü inceledim. Gördüm ki ilk defa ayrım yapmaksızın, sadece iyi insan olmak ve işini layıkıyla yapmak kıstası bulunduran bir yapı oluşturulmuş. O an partiye üye olmak için online formu doldurup başvurumu yaptım. Bunu çevremdeki insanlarla paylaştığımda, herkes kendi ideolojisinden yola çıkarak partiyi eleştirdi. Sonrasında gerek Genel Başkanımızın, gerek diğer yöneticilerin yaptığı röportajları, programımızı ve tüzüğümüzü çevremdekilerle paylaştım. Beni ve partiyi eleştirenlerin neredeyse tamamı, tutumunu değiştirerek parti hakkında daha fazla bilgi edinmek istediğini söylemeye başladılar. Hatta aralarında benden daha çok partiyi takip edenler bile var :) Benim sosyal çevrem ideolojik olarak homojen bir yapıya sahip değil. Solcusu, sağcısı, muhafazakarı, Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı vb. bir çok farklı kesimden insandan oluşuyor. Normalde asla yan yana gelmeyecek insanların bu parti çatısı altında kendilerinden bir şey bularak partiye sempati ile yaklaşması, bu partinin bir Türkiye partisi olduğunu ve herkesi kucaklayacak bir yapıya sahip olduğunun somut bir kanıtıdır. Bugüne kadar "83 Milyonun Umudu" klişesi pek çok parti tarafından, partileri destekleyenler tarafından kullanılmış olsa da ilk defa gerçek anlamıyla Partimizin bünyesinde hayat buluyor. İlk defa toplumun üzerinde uzlaşabileceği bir siyasi zemin hazırlanıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin ortak gücü, ortak değeri Deva Partisinde hep beraber ülkemiz için mücadele verebilmek dileğiyle.
11.06.2020 21:09
Yaklaşık 40 yıla yakın Van bahçesaray ilçesini farklı partilerden aday olup aynı aile tarafından yönetilmektedir son 20 yılda ilçeye gelen hizmetlerin çalındığı ve ilçe için hiç bir harcamanın yapılmadığını görüyoruz sadece seçim zamanlarında ilçeye gelip oy isteme halka olmayacak vaatler verme insanları kandırma ve yapmacık ucuz siyaset yapma gibi karakterlere bürünen o kişilerin görevi sürelerini dolduğunu düşünüyorum DEVA PARTİSİ olarak bu ilçemizde yeni hizmetleri insanlarımıza tanitmak ve onlar kanıtlamak istiyorum ilçenin köyden bir farkı olmadığını hizmetin yapılmadığını bütün türkiye biliyor en son bu ilçemizde karabet geçidi dediğimiz mevkide çığ felaketi sonucu 48 vatandaşımız hayatını kaybetmişti tünelin yapıldığı yerin düz olması akılara bu tünelin burda ne işi var diye insan düşünüyor yıllardır bu ilçenin çektiği bu sıkıntılara son vermek istiyoruz ilçede yolsuzluk hırsızlık kara para atlama ve ihale usulsüzlükleri almış başını gidiyor her seçim öncesi halki tehdit ederek seçimi kazaniyorlar torpile işe aldıkları işçileri ailerlerini işlerinizden ederiz sizi diyerek tehdit ediyorlar yakın akraba torpiligi yapiyorlar okul yüzü görmemiş insanları mevki makam sahibi yapmışlar son olarak van da aynı senaryo devam etmektedir van bölge eğitim ve araştırma hastanesinde personel alımı torpile göre alınmaktadır 1.5 milyon a yakın nüfusa sahip van ilimizde 2 ligte mücadele eden vanspor takımımıza stad yapılmıyor farklı bahaneler üretip halkı kandırıyorlar coğrafya bu bölgenin kaderi değildir artık insanları kandırma dönemini unutsunlar çünkü insanlar uyanacak bunu DEVA PARTISI yapacak bu partiye hizmet etmek boynumun borcudur hersey demokratik bir şekilde işleyecek biz buna inanıyoruz
11.06.2020 16:47
Adaletten mes’ul, Abdulhamit beye bir sorum olacak ; “Hukuken, seçilmiş bir hükümetin yetkileri sonsuz ve sınırsız mıdır ?” Soruyu açarsak, seçilmiş bir hükümet, her istediğini ama her istediğini yapabilir, kanunları istediği yönde ve sınırsızca değiştirir, Anayasayı yeni baştan dizayn edebilir, devletin istediği kurumunu kapatır veya yetkilerine son verebilir mi ? Mesela ; Örtülü ödenek paralarını zimmetine geçirebilir mi ? Olası bir halk hareketini veya ihtilali bildiği halde gizleyerek, halkın zarar görmesine izin verebilir mi ? Kurulmuş bir devlet kurumunu, dernek veya şirketi, toplumun bir bölümü üzerinde tehdit ve şantaj unsuru olarak kullanabilir mi ? Hükümet, kendisinin veya dolaylı ortaklığı olduğu bir şirkete, batmak üzere kredi verebilir mi ? Halkın emlaklerini, bedel ödemeksizin istimlak edebilir mi ? Halkın veya üniversitelerin zarar göreceği silahlı eylemlerin emrini verebilir mi ? Vatandaşların seyahat özgürlüğünü ortada hiçbir gerekçe yok iken kısıtlayabilir mi ? Döviz üzerinde spekülasyon yapabilir mi ? Ülkedeki tüm basını ve devlet yayın organlarını, sadece kendi propagandası için kullanıp, aleyhinde haber yapılmasını yasaklayabilir mi ? Halkın, herhangi bir basın kuruluşuna karşı kışkırtarak, yakıp yıkılması emrini verebilir mi ? Bir il, hükümete az oranda oy verdi diye, ili ilçeye çevirebilir mi ? Yargı üzerinde, tehdit, şantaj, tayin, tenzil-i rütbe, görevden alma gibi yollar ile baskı kurarak, sadece istediği yönde karar çıkmasını sağlayabilir mi ? Seçimleri sebepsiz ve kanunsuz şekilde ileri veya geri alabilir mi ? Ülkede bir komisyon ve kurumu olağanüstü ve sınırsız yetkiler ile donatarak, muhaliflerine istediğini yapabilir mi ? Kendisine muhalif bir partinin mallarına kanunsuz bir şekilde el koyabilir mi ? Halkın malına, şirketine, evine, iş yerine hukuksuz bir şekilde el koyabilir mi ? Halkın bir bölümünü kendisine yakın görüp, diğer kalan kısmını “vatan haini” olarak nitelendirebilir mi ? Herhangi bir muhalifinin ölüm emrini verebilir mi
11.06.2020 10:54
İlk defa böyle bir yazı yazıyorum. Bunu da siz partinizde ki kişilerin hoşgörüsüne ve samimiyetine güvendiğim için yapıyorum. Asıl diğer sebep ise; insanın içi dolar anlatmaya birini bulamaz, bulunca da içinden ne gelirde anlatır ya benimki de o hesap işte. Aslında anlatmaya çalıştım ama çevremdeki insanlar anlamamaya and içmişler gibi. Ülkem nereye gidiyor bilmiyorum. Gelecek için hayal kuramaz oldum. Az önce çalışmıyor olarak seçtim fakat doğrusu çalışamıyor olacaktı. Çoğu işler tanıdıkla alıyorlar, liyakata maalesef bakmıyorlar. İşe alanlarda gereksiz iş yüklüyorlar ve senin işyerine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmene izin vermiyorlar. Devlet KOSGEB aracılığı ile mühendise 4000 TL ye yakın para veriyor, işyeri 2750 verip üstünü elden alıyor. Kabul etmesen işinden oluyorsun. Bu gibi olaylar maalesef geleceğe karşı karamsar tablo çizdiriyor. Doğru söylemek gerekirse partinizi kurtuluş yolu olarak görüyorum. İlk günden beri takip ediyorum. Üye olmak da istiyorum aslında fakat ilerde belki mesleğimde iş bulamam da TSK veya polis teşkilatına girerim diye üye olamıyorum. Maalesef bu hale geldi ülkemiz, bunları düşünür hale geldik. Doğrunun değilde, güçlünün yanında olur hale geldik ya da zorla getirildik. İnşallah en kısa sürede düzelir. Bu zorlu süreçte Allah yardımcınız olsun. Mutlu, huzurlu, sağlıklı bir gelecek ümidiyle...
10.06.2020 22:14
Selamlar. Ülkemizde hiçbir şekilde vatandaşımız dinlenmiyor , Vatandaşımız derdini anlatacak bir muhattap mevki bulamıyor ve devlete karşı güvenini kaybediyor. Vatandaş yapılan hiçbir şeyin perde arkasını bilmiyor. Bütün ana akım medya ellerinde olduğu için insanlara pembe bir tablo çiziyorlar ancak pembe tablolarla yaşatmaya çalıştıkları halk gerçekleri acı bir şekilde görüyor. Bugün TÜİK verileri açıkladı bu verilere bakan Ekonomi okur yazarlığı olan bir insan gerçek olmadığını anlayabilir peki bu konuda bilgisi olmayan vatandaşlarımız? Sorunumuz Ekonomiden , Şeffalıktan öte eğitimdir. Ekonomi zaten başlı başına Allah’a emanet gidiyor son 4 Yılda ülkemiz bir gerileme içerisinde. Fakirliğin tavan yaptığı bir ülke olduk. Şimdi güncel konuları bir kenera bırakıp biraz eskiyle şimdiyi mukayese edelim. 32.günü bilmem herkes hatırlar mı? 32.gün belgesellerini izlerken o günkü siyaset arenasına bakıyorum ve diyorum ki: “ Eskilerde herşey ortak kararla alınıyormuş,insanlar fikirlerini beyan edebiliyormuş.” Evet şu an ki en büyük sıkıntı bu tek akıl olması... Geçen gün Cumhurbaşkanımız TRT’ye çıktı. Sorular tabii ki önceden veriliyor,zorlayıcı sorular kesinlikle sorulmuyor. Ama o yayındaki can alıcı kısım TRT’nin 1998 yılındaki görüntüleri yayınlayıp dönemin iktidarını eleştirmesi. TRT bizim bildiğimiz devlet televizyonuydu “Şahsım televizyonu” değil... Devlet ve Kurumlar millet içindir şahıs için değil. Türkiye’miz için deva Sayın Genel Başkanımız Ali Babacan önderliğinde DEVA Partisidir...
10.06.2020 20:10
Cok saygi deger yol arkadaslarim deva Partisi baskani ve Kurucu uyeleri hepimizin bildigi uzere turkiye catisi altinda bu iktidarin yonetimiyle yasamak gercekten cok zor bir sinav Haline geldi bizi otekilestirdiler Gerek ismimizle gerek meslegimizle gerek dusuncelerimizle vs. Benim dusuncem neden Nalanin kizina iyi bir makam koltugu varda neden fatmanin cocuguna Yok veya neden alpin cocugu herhangi bir mulakata selamla giriyor benim ciftcimin esnafimin caycimin simitcimin vs. Cocugu giremiyor neden hep fakirlikle sinanmis insanlar verdigi emegin karsiligini alamiyor biz ne zaman bu hale geldik hep diyorlarya (Egemenlik Kayitsiz Sartsiz Milletindir) hani Nerde Ben suan millete ait hic birsey gormuyorum milletin iradesine temel haklarina sahip cikilmiyor biz yeterince yorulduk taze kanlara ihtiyacimiz var ve bunuda deva partisi olarak basaracagiz biz caycinin cocugunuda ayni okulda okutacagiz bir millet vekilininde biz nalanin cocugunada ayni imkani sagliyacagiz fatmanin cocugunada biz geliyoruz biz turkiyeyi aydinlatmaya geliyoruz biz dayi kilikli kravatlilari ortadan kaldirmaya geliyoruz guzel gunler gorecegiz biz gercekten (Egemenlik kayitsiz Sartsiz milletindir) diyecegiz ....saygi ve sevgilerimle Suleyman Solmaz Diyarbakir
10.06.2020 15:25
Merhabalar, Bugüne kadar hiçbir sağ partiye oy vermedim. Bu demek değildir ki, DEVA partisine koşulsuz oy vereceğim. Benim oyumu alma şansı var. Nedeni de ; Başlangıçtan itibaren, özellikle kuzey ülkeleri sağ partileri gibi, ve en çok da Almanya sağı gibi bir siyasetin ilk izlerini alıyorum. Böyle devam ederse, oyumu veririm. Bağış kampanyanıza ilk olarak 500 TL ile katılmıştı. Adımı VS yazmadım. Ne zaman olduğunu da unuttum. Eğer izlememe değecek olursa gelecekte yine katkıda bulunurum. Selamlar, başarılar. Not: Avrupada yaşayan ve orada sosyal demokratlar oy veren türklerin burada neden özellikle sağ partilere ve hatta milliyetçi söylemlere oy verdiği merakımdır. Bu güne kadar yazılanlar beni tatmin etmedi.
10.06.2020 08:56
Merhaba, şuan ki iktidar göreve geldiğinde 8 yaşındaydım. Ve şuan 26 yaşındayım. Lise eğitimimi güzel sanatlarda resim bölümüyle bitirdim. Şuan da güzel sanatlar fakültesi resim bölümünde okuyorum. Bu mesajı Okuyacak mı bilmiyorum ama genel başkanınıza hitaben, benim jenerasyonumda olan ve eğitimini benim alanımda tamamlayan, devam ettiren hiç bir insan sağ görüşlü bir partiye oy vermez. Her aksam babamla muhabbet ediyoruz bütün bu olan şeyler hakkında. Babam emekli bir trafik polisi. Genel başkanınızın dedesinin dükkanında çalışırken babam onu görmüş hep anlatıp durur. Senden daha küçüktü diye söyler bana. 140 Journos izledikten sonra buraya geldim ve yazma gereği duydum. Söylediğim gibi benim jenerasyonumda çevremde olan kimse bir sağ partiye oy vermez. Çünkü bu zamana kadar yaşadığımız bir hayat yok, bir yaşam yok, bir olanak yok. Herşeyi kendimiz oluşturmaya çalışıyoruz. Çalışıyoruz. 4 yıl sonra genç bir birey olarak gösterilmeyeceğim bile. Umarım gelecek seçimde size olan desteğim ve size karşı olan sempatimi gelecek jenerasyonların, benim gibi çocukluğunu ve gençliğini yaşamasına engel olmaz. Amacınız, uğraşınız umarım karşılığını bulur. Bir sanatçı olarak destekleyeceğim. Vazgeçmeyin..
10.06.2020 03:09
Önceki yazımın devamı..........Din ve siyaset yıllardır Türkiyeyi bölüyor.Ben her zaman sosyal demokrat tarafında sempati duydum.Ama aktif olmadım.Sadece insanları gözlemledim yıllarca ve izledim.Din boyutunu incelediğinizde,diğer Felsefelerde ve diğer dinlerdede DİN sadece bir araç olarak düşünülür,hepsindede ortak nokta insanın gelişimidir,yani din her ne uyguluyorsanız amaç sizde değişimin olmasıdır.Bunu Din e rağmen yapamıyorsanız zaten o dinide temsil edemezsiniz ve çevreyede kötü örnek olursunuz.Gerçekçi düşündüğünüzde Evreninde kendine göre bir takip sistemi olduğunu düşündüğünüzde,belkide bu adamlar ne yapıyor diye garip bir düşüncede gözlemlendiğimizi hissedebilirsiniz.Önceki yazımda ODTÜ lü olduğumumdan bahsettim,eski siyasi kayıplardanda.Sevgili Ali Babacan da ODTÜ lü ve aslında bizim savunduğumuz birşey vardır,ODTÜ ruhu mutlaka insanı etkiler.Her kimseniz oranın kültürü ÇÖZÜCÜLÜK üzerinedir.Ve yazıların tamamını okuduğunuzda ortak nokta Ali Babacan ın sakinliği,dürüstlüğü ve şimdiye kadarki iktidarın kokuşmuş ,insanların sömürüldüğü ,korkutulduğu,yolsuzluktan tutun artık AİLELERİN şımarıkça bunu desteklediği ve garip sapıkça ilişkilerin içersinde,TERTEMİZ BU GÜNE GELMİŞ bir şahsı görüyorsunuz.Ve bu diğer yazılardada ortak nokta.Yıllara dayalı herkesimi izleyenler bilir,devlete yakın olanlar bilir,devletin içindeki çalışanlar bilir İSTİSNASIZ HERKESİN FIRSAT BULDUĞUNDA YAPMAYA ÇALIŞTIĞI BİRŞEY VAR ,DEVLETİ NASIL SOYARIM.Bu şunu gösteriyor artık kuvvetli bir sistem kurulmalı,sonrasında hiç kimsenin müdahele edemeyeceği bir sistem.Ve bu sistemi kurarkende EKONOMİ bağımsız olmalı , şu andaki covid 19 bilim kurulundaki aktif güzel çalışma gibi.Ve şu anda ALİ BABACAN ın seçtiği insanlarında önemseyeceği bir yetişme tarzı olmalı KARAKTER,KAPASİTE,KİŞİLİK özellkleri tam olan insan şeklinde olabilmek.Şu andaki sapıkça,insanları dehşete düşüren videoların dolaştığı,belkide günahsız insanların isimlerinin geçtiği bu ortamın TERTEMİZ KORKUSUZ DÜZENİN DEVASIDIR DEVA
09.06.2020 22:12
Sevgili Arkadaşlar. Memleket meselesini kopyala yapıştırla değil kültürel değerler gözetilerek ortak değerler üzerinden birlikte hareket ile genele yayarak çözülmesi gerekir. Bunun için dertlere Deva olmak lazım. Bence doğru yerdeyiz sayın Genel başkanımızın açıklamaları ve Devlet yönetim tecrübesi bizlere ışık olmalı o yüzden burada bize düşen inavosyona ,yeniliklere açık zihinler ile bu partiye destek olmalıyız ki tüm Türkiye yi temsil eden sevgi saygı ve Ülkemin yücelmesini her alanda gösteren mutlu insalar ülkesi Türkiye olmalıyız. Barışık Türkiye de diye biliriz. Bunlar olduğunda birlikte üretip Dünya ile ortak hareket edebiliriz. Her alanda başarılı insanlara ulaşıp onlardan fikir alarak şefaf uslupla kibar dille herkesi kazanabiliriz. Ben bu partinin mensubu olmaktan büyük onur duyacağım. Ve doğudum yer ile başlayıp yaşadığım memelekete kadar anlatacağım. Deva olacağımızı...
09.06.2020 21:57
1978 ODTÜ girişliyim ODTÜ ye ve son 20 yıldır da ODTÜ de ticaretle uğraşmaktayım.Bizim girdiğimiz yıllarda eskiler hatırlar,günde 35,40 kişi sağ,sol çatışmalarında ölürdü.Ve bizim eğitime başlama sürecide 6 ay ertelenmeyle olmuştur,sebepte ODTÜ de 3 kiş ölmüştü olaylardan dolayı idi.ODTÜ de o yıllar 30 civarında sol fraksiyon vardı.Sağ,sol olaylarının çok yaşandığı günlerde sol da kendi içinde bölünmüştü.Bu türlü düşünceler içersinde herkesin öncelikli düşüncesi önce insandır.Fakat tartışmalara,kutuplaşmalara ve aniden parlamalara alışkın bir milletiz.Ve geriye dönüp baktığınızda ne aileler bu olaylardan dolayı acılar çektiler.Yıllara dönük beceremediğimiz bir şey var,karar vermekte başkalarının kararlarıyla ilerleyebilmek özelliğimizden kurtulamıyoruz.Ve siyasette kendimiz yine geriden izlemek zorunda kaldığımız bir köşeden bakıyoruz.İçerisine giren siyasetçilerdende burada olduğu gibi aradığımız bir şey var.İNSAN GİBİ DAVRANABİLEN birini arıyoruz.Yıllardır böyle oldu.Ve TÜRKİYEM maalesef bu işi beceremiyor ve SÜRÜNÜYORUZ.Şu anda belli bir kesimin taparcasına desteklediği kişilerin getirdiği TÜRKİYEM yine yerlerde sürünüyor.VE insanların korkuları ,yarınla ilgili endişeleri gittikçe artıyor.Ben eski HALKEVLERİ kültürüyle yetişen ve eski halk içi eğitimlerden gelme birisiyim.Biz üniversite yıllarımızda aslında TÜRKİYEM için çok önemli bir eğitim yapardık.Dale Carnegie adlı Amerikalı bir kişisel gelişim uzmanının Türkiyedeki ilk öğrencisi rahmetli Makina Mühendisi NÜVİT OSMAY hocamızın eğitimleriyle yetiştik.DKD kurslarıydı bu ,ve insanlara kişilik kazandırmada etkili bir sistem içindeydik.Bu eğitimdeki en büyük kural DİN ve SİYASET konuşulmamasıydı.Ve benim orada insan bakışım bu doğrultuda olmuştur.DEVGENÇ liderleride arkadaşımdı,ÜLKÜ OCAKLARI başkanıda.Çünki yaklaşımımız düşüncesi doğrultusunda yine insana hizmeti düşünen yapıdır düşüncesi.Ve yıllar geçti TÜRKİYEMde Rahmetli Özal döneminde ve daha öncesi Erbakan ında etkisiyle din bölmeye başladı TÜRKİYEMİ.devamı]
09.06.2020 21:46
Bence bugün itibariyle Türkiye’de hakim olan siyasi iklim, kesinlikle 28 Şubat döneminde hissedilen ve insanlarda kaygı oluşturan iklimden daha baskıcı ve totaliter... O gün bile başörtülü kadınlar, düzene karşı gelmenin ve rejimi eleştirmek suretiyle eylem yapmanın neticesinin bir tutuklamayla son bulacağını düşünmüyordu. O günleri hatırlayalım; insanlar siyasileri elestirebiliyor, askere kafa tutabiliyor ve hatta her ikisini hicvedebilen eğlence programları düzenleniyordu... Bugün insanlar kendi arasında bile siyasetin yanlışlarını konuşurken birbirlerinden çekiniyor ve “SİLİVRİ” esprisi ile sohbete son veriliyor. Böyle bir ortamda yeni fikirlerin oluşması beklenemez zaten. Partimizin programındaki temel ilkelerin her biri çok önemli. Bu ilkelerin uygulanabildiği bir ülkede insanların kendini ve düşüncelerini daha rahat ifade edebilmesi ve yeniliğe açık fikirlerin, vatandaşlarımızın refahını daha kolay ve kalıcı şekilde sağlayabilmesi açısından hayati derecede önemli... Çocuklarımızın istikbâli, DEVA Partisi’nin programıyla temin edilebilir. Herkese saygılar... Cem ÇİFTÇİ ANKARA
09.06.2020 18:33
zincirlere vurulmuş yaralı bir aslandı Türkiye. koşusu uzatılmış yorgun bir küheylandı Türkiye bir yiğit geldi kırdı-kırıyor zincirleri tek tek sindirdi musallitleri, alnı ak gözü pek kardeş kavgası bitiyor, ithalat daralıyor geriye adil bir düzen kaldı o da geliyor önce özgürlük, sonra üretim ahirinde adil bölüşüm kolay mı sanırsınız, düşümde her gün şehid görmüşüm
09.06.2020 17:52
Merhaba, Sayın Babacan'a tavsiyem: mevcut iktidarda iken yanlışa yanlış dediği, sessiz kalmadığı hususunu daha iyi vurgulaması. Bizim halkımız hain damgasını yapıştırmaya çok meyilli olduğundan sizi de böyle gören çok kişi var. Saygılarımla.
09.06.2020 16:54
Yaşamak insanca yaşamak onurlu yaşamak eşit haklara sahip adalet içerisinde 83 milyon insanın eşit yönetildiği bir ülkede yaşamak istiyorum. Irkların mezheplerin konuşulmadığı herkesin kendi inancını saygı ile yaşadığı bir ülkede yaşamak istiyorum. Devlet kurumlarının akrabalara peşkeş çekilmediği tanıdık insanlara ihale verilmediği bir ülkede yaşamak istiyorum. Alım gücünün arttığı bir ülkede yaşamak istiyorum. Sosyal yardımlaşma Bakanlığı'nın ve bütün yardım kuruluşlarının kapatıldığı ve bütün yardımların vatandaşa doğrudan hazine Bakanlığı'nın destek olduğu bir ülkede yaşamak istiyorum. Zengin ve Fakir arasındaki uçurumun bittiği bir ülkede yaşamak istiyorum. ülkemizde üretilen tarım ürünlerinin Avrupa'dan daha ucuza satın aldığımız bir ülkede yaşamak istiyorum. Adil yargının bağımsızlığını istiyorum adalet kişilere göre değil kanunlara göre hareket ettiği bir ülkede yaşamak istiyorum. Bir sabah gözlerimi açtığımda penceremden gördüğüm küçük çocuk bana gülümser ise o gün DEVA partisi iktidar olmuştur yarınlar sizinle bizlerde sizlerle Deva yeni bir doğuş yeni bir umuttur ..
09.06.2020 16:50
Özellikle dikta rejiminin ve anti-demokratik uygulamaların varolmaya başladığı bugünlerde Sn.Ali Babacan'ın Türkiye'de hâkim olması gereken unsurların barış,refah ve mutluluk olduğunu bunun için en önemli aşamaların yargı bağımsızlığı ve gerçek bir ekonomik kalkınmanın olduğunu belirttiği için Sn.Ali Babacan'a şükranlarımı iletirim çünkü yurttaşlarımızın ifade özgürlüğünün ihlali aşacak şekilde sadece görüşünden ötürü tehdit ve terörize edilmeye maruz kalması,hoşgörünün ikliminin delinmesi akabinde işsizliğin hatta genç işsizliğinde felaket bir şekilde yükseldiği ve buna çözüm üretemeyip yangına dönmüs bir Türkiye'de yangın yok diyen bir hükümetin varlığı ve kendini vatandaşın üstüne görüp,vatandaş için hükümet olduklarını unutması ve vatandaş hakkını soruncada polis ve bekçiliği arttırmanın ötesinde sırf korkularından ötürü bu kanallar üzerinden vatandaşıda korktması ve buna bağlı olarak bunu yazılarıyla aktaran gazetecilerinde tutuklanıp basın özgürlüğününde ihlal edildiği bir ülkede vatandaşın anayasal haklarını savunup hükümetinde bu yaptıkları karşısında ayağını denk almaması takdirinde gidici olacağını benimseme şu günlerde yapılması zorunlu olan hak ve faaliyetlerdir. Saygılarımla,
09.06.2020 16:35
Sayın Ali Babacan'ı dinledikçe geleceğe dair umudum artıyor. Tebrik ederim.
09.06.2020 16:35
Bir üniversite öğrencisi olarak Syn. Gnl. Bşkn Ali BABACAN'nın partisinin kurulduğu günden beri takip etmekteyim. Değindiği konular ve alanında uzman olduğu konu hakkında söylemlerinde sonuna kadar haklı bulmaktayım. Bu ATILIM aslında bazı değişecek olan şeylerin hareketidir. Edirne den Kars'a, Sinop tan Hatay'a Türkiyeyi uçtan uca aslında biz gençler olarak fikirlerimiz her ne kadar önemliyse de birlikten kuvvet doğacağını sesimizin daha gür çıkacağını belirtmek isterim. Bana göre DEVA partisini en önemli özelliği ve diğer partilerden ayıran özelliği şudur: yok efendim siz osunuz busunuz birbirlerine her gün çamur atmaktan başka bir şey yok yahu biz bu kavgalardan bıktık önemli olan Türkiyedir Memleket meselesidir. Bu millete bu vatana en ufak bir faydamız olsun ama hep birlikte olsun ayrıştırılmadan olsun. Bunu becerebilecek bir liderin başkanlık ettiği bir partidir DEVA partisi. Türkiye'nin dört bir yanının yaralarının saracağı ve ekonomiyle birlikte tam bağımsız bir ülkenin DEVA Partisiyle birlikte olacağına bir üniversite öğrencisi olarak inancım tamdır ve bu Atılıma Samsun'dan bende varım demek istiyorum inşa Allah 81 ilinden ülkemin dört bir yanından da herkes bende varım diyecek. Genciyle Yaşlısıyla İşçisiyle Çiftçisiyle Kamusuyla Özeliyle hep birlikte kurumaya başlamış toprağa su verecek ve toprak yeniden filizlenmeye başlayacaktır. Saygılarımla.
09.06.2020 15:08
Ayosofya son günlerin güncel konusu nezaman siyasi iktidarlar sıkışsa bunun gibi gündemi değiştirecek .manevralar papıyorlar. Ayasaofya ilk olarak kilise olarak yapıldı.ve hıristiyanların mabedi.idi. Allah kuranı Kerim’de mabedlere dokunmayın diyor.zarar vermeyin saygısızlık yapmayın diyor. Ayrıca sevgili peygamberimizin İstanbul’un Fethi için söylediği hadis muhkem sağlam veya kudsi hadis değildir.veye hiç böyle bir hadis yoktur. Fattlh sultan Mehmet İstanbul’u fethederken bu mabedi camiye çevirmemeliydi bu yapılan bir tarihi hatadır.O günden beri düzeltilememiştir. Mustafa Kemal 1936 da müzeye çevirerek nispeten sorunu kısmi olarak çözmüş.fakat yeterli olmamıştır.yapılması gereken köklü çözüm sultan 3. Ahmet tarafından onun gibi bir islam mabedi yapıp,hizmete sunmak ve Ayasofya’yı da aslına uygun yaşamadına imkan sunmak.yer yüzündeki tüm semavi dinlerin mabedleri bu muameleyi hak ediyor. Sen başkalarının Tanrı’sına veye kutsalına küfretmeki başkalarıda sizinkine küfretmesin.buda bizim kitabımızın ve peygamberimizin emridir. Ayasofya ile ilgili yapılan tarihi hata malesef durumu içinden çıkılmaz bir duruma getirmiş.siyasi malzeme konusu yapılmamalı.uluslar arası ölçekte bu sorun ele alınıp çözülmelidir.
09.06.2020 12:03
FOX TV de muhteşemdiniz ALİ BABACAN. Kararlı , dürüst ve bilgili..
09.06.2020 11:57
Sayın Babacan ın fox tv katılımı son derece isabetli olmuştur. Ulusal medyada alınan het süre parti ve fikirlerin açıklanmadı için bir fırsat. Bugün bu fırsatın çok iyi kullanıldığını düşünüyorum. Tabi birde güven ve devlet adamlığının temsili sayın babacan ekranda olunca kazan kazan oldu. Tebrikler ve aynı hıza devam.
09.06.2020 11:55
baskın hukuk anlayışına son verecek korku düzenini bitirecek çembere alınmış medyayı rahatlatacak Türkiye'nin Rahat bir nefes Alması için Deva Partisi ( Her derde deva) iyi'ki Kuruldu ALİ BABACANIN SONUNA KADAR ARKASINDA VE İZİNDEYİZ SELAM VE SAYGIYLA
09.06.2020 11:35
Sn. Babacan'ı TV programlarında izleyince en dikkat çeken özelliklerinden birinin SAKİNLİĞİ olduğunu görüyorum. Son 20 yıldır bağırıp çağıran Türkiye siyasetine Sn. Babacan farklı bir kimlikle değer kattı. Bağırıp çağırmadan hakaret etmeden sinirlenmeden de siyaset yapılabileceğini gösteriyor. Bu nedenle, "TÜRKİYE'NİN SAKİN GÜCÜ" slogan olarak kullanılabilir ve geliştirilebilir diye düşünüyorum...
09.06.2020 11:08
Bugün Fox Tv Çalar Saat Programında Sn. Babacanı iki arkadaşla birlikte izledik. Özellikle ekonomi, hukukun içinde bulunduğu durum, ülkenin iyi yönetilemediği gibi bir çok değerlendirmesi hususunda Sn Babacan'ın değerlendirmelerine her hangi bir eleştiri getirilmiyor. Ancak, toplumda FETÖ terör örgütü ve dış destekli bir parti imajı yaratılmak isteniyor. Sn Babacan'ın söyledikleri ile ilgili bir değerlendirmeden ziyade FETO denilip işin kolay yoldan tartışma konusu bile yapılmamasına özen gösteriliyor. Sokaktaki insan da fikri olmadan FETÖ diyebiliyor. DEVA Partisi için karşı tarafın yaptığı ve toplumda oluşturmak istediği imaj bu. Bu algının yıkılması ve toplumun kafasındaki algının değişmesi için, Sn. Babacan'ın kısa bir video paylaşımı ile "Tek başımıza iktidar olduğumuzda yada TBMM'de temsil hakkı elde ettiğimizde ilk ay icatlarımızdan biri FETÖ'nün Ülkemizdeki Siyasi ayağının bağımsız yargı ile ortaya çıkarılması olacaktır..." taahhüdü çok etkili olacaktır...
09.06.2020 11:03
Şu an Sn. Genel Başkan ‘ ı dinlemekteyim. Nacizane tavsiyem , eğer bahsedildiği gibi , gençler önemseniyor ,onların akıllarına güveniliyor ise hiç bir platformda kişi başına düşen milli gelir eskiden şöyle idi şuan böyle gibi bir ifade kullanılmamalıdır. Gençler rakamların aldatmaca olduğunu biliyor. Şuan ABD eğer lenin ‘ in sloganı ile inlemekte ise bunu ciddiye almanızı öneririm. Şu ifadeyi kullanır iseniz daha teveccüh görürsünüz. Biz kişi başına düşen milli gelir tanımını değiştireceğiz. Çünkü kişi başına düşen milli gelir = asgari ücretin x 12 / dolar kurudur. Şuan kişi başına düşen milli gelir 2300 x 12 / 6.79 = 4000 dolar dır, aslında bu da değil formülün tam çalışması için bunuda işsiz ortalamasına bölmek gerekir ortalama 2000 dolardır milli gelir. Yine belirtmek isterim gençleri ve akıllı insanları artık %1 ‘ in sahip olduğu parayı nufusa bölere sanki para paylaşılan bir meta gibiymiş gibi hesaplanarak paylaşılan rakamlar ile etkilemek tüm siyasi partiler için çok mümkün değil. Milli gelir milletin %98 inin sahip olduğu gelirdir, %2 nin sahip olduğu paranın sanal olarak %98 e dağıtılmış hali değildir.
09.06.2020 10:50
Youtube ve ana akım medya yayınlarına aralıksız devam etmelisiniz. Birçok insan hâlâ sizi ve politikalarınızı duymadığı için seçenekleri arasına almıyor. Daha çok medya...
09.06.2020 03:14
(D)eva olmak için kolları sıvıyoruz, (E)konomide devleşmeyi çok iyi biliyoruz, (V)eren el, alan elden üstündür diyoruz, (A)llah için herkesi çok seviyoruz, (A)li Babacan'ı sonuna kadar destekliyoruz, (L)ider nasıl olur? Herkes görsün istiyoruz, (İ)ile de istikrar, ille de istikrar diyoruz, (B)üyük bir Türkiye için geliyoruz (A)dalet, hukuk ve özgürlük vadediyoruz, (B)u davaya gönüldaşlar arıyoruz, (A)'na Vatan sahipsiz kalmayacak diyoruz, (C)ümle âlem bilsin ki gümbür gümbür geliyoruz, (A)şk ile herkesi Devalı olmaya bekliyoruz, (N)efret dili gidecek, sevgi dili gelecek and içiyoruz... Sevgi ve Saygılarımla,
09.06.2020 01:51
Merhabalar kılasik siyaset soylemlerinden uzak yeni bir siyaset anlayışı ile tek lider hegomanyasından uzak uretken bir toplum yaratarak parti yonetimi il teşkilat ları ivedilikle bilgili birikimli kişilerden oluşması surekli Ayni kişilerle yapılan siyaset hic bir başarı el-de edilemez maslesef yeni kurulan siyasi hareketler hep eski siyasetcilerle anılıyor buda siyasi hareketlerin sonu oluyor umarım Deva partisi böyle bir hataya düşmez uretken olmayan toplum batmaya mahkumdur saygılarımla
08.06.2020 22:05
(B)üyük bir Türkiye için geliyoruz, (A)dalet, hukuk ve özgürlük vadediyoruz, (B)u davaya gönüldaşlar aryoruz, (A)navatan sahipsiz kalmayacak diyoruz, (C)ümle âlem bilsin ki, gümbür gümbür geliyoruz, (A)şk ile herkesi Deva'lı olmaya bekliyoruz, (N)efret dili gidecek, sevgi dili gelecek diyoruz... Saygılarımla, serbest kürsüde limit var. Dolayısıyla hepsi yazılamadığından buraya yazdım.
08.06.2020 19:56
Ali beyi öncelikle cesur adımlarından dolayı kutluyorum. Bence başarılı olmanın tek şartı geçmişle bildiklerini ve yapılan yanlışları açıkça herkesle paylaşmalıdır. Hükümetin yüzünü kızartmalıdır. Bununla birlikte demokrasinin savunucusu olduğunun teminatını vermelidir. Bunlar olduğunda başarı kaçınılmazdır. Bunlar olduğunda ben dahil herkesin bu harekete sahip çıkacağına eminim. Başarılar diliyorum şimdiden.
08.06.2020 15:16
Öncelikle ikna edilmemiz gerekiyor neden deva , bize sunduğunuz çözüm ne onu bilmek istiyoruz . Sizden naçizane şahsım adına şunları beklerim ; 1- ekonomi , teknoloji ve GSMH da gelişmek 2- eşitlik adalet hukuk bu kaybolan ve unutulan terimleri geri istiyoruz 3- milleti teke indirmeyip diğer halkları kabul etmenizi , onların sağlık, eğitim ve kamu kuruluşlarında kendi anadillerini kullanmasını legal hale getirmenizi kutuplaştırmadan kurtarmanizi , ülkenin zenginliği olan diğer ulusların dilleri kültür gelenek ve göreneklerine sahip çıkmanızı istiyoruz 4- yönetim birimlerini tekillikten kurtarmanızı istiyoruz ,yasama yürütme ve yargı ayrılmalı. Kısaca bunlar bunları gerceklestirecek ışığı görmek istiyoruz sizde . Bunları yaparsanız , ülkede başka muhafazakarları temsil edecek bir parti olmadığı icin ............... Partsine , Kürtleri temsil edecek bir parti olmadığı için ................. Partsine oy veren kısımdan oy alabileceğinizi düşünüyorum.
08.06.2020 14:42
DEVA Partisi nasıl bir parti olsun? Klasik bir parti ne demekse, nasıl biliniyorsa, DEVA Partisi ile tüm bildiklerimizi unutalım... Hedef kitlesi öncelikle Z, Y ve sonra X kuşağı olsun... Modern, çağdaş bir yapısı olsun... Her hareketiyle çağı yakaladığını göstersin... Dinamik bir yapısı olsun... Z ve Y kuşağı ortalıkta cirit atsın... Kendilerini bir kulüpte, dernekte, vakıfta gibi hissetsin... Sayıldıklarını, önemsendiklerini hissetsinler... Kapısından herkes girebilsin, KİM OLURSA OLSUN... Kutuplaştırma, ayrıştırma, ötekileştirme, mahalleleştirme, şucu bucu olma, vs kapısından bile girmemeli... Her türlü kasvetten uzak durulmalı... Mütevazilik adeta kural olmalı... Kılık kıyafeti sorgulamamalı ( teşkilatlar dahil ), insanın aklına, beynine, fikrine bakmalı... Takım elbiselerden, gömleklerden, kıravatlardan ( elzem durumlar ve zamanlar hariç ) uzak durulmalı... Partiye ait fiziksel varlıklar ne varsa son derece mütevazi olmalı... En mütevazi parti binaları, ofis mobilyaları, parti araçları... Parti yetkilileri çarşı pazarda mütevazi olmalı, rahat giyinmeli, halkın içinde olmalı.... Parti yetkilileri insan, mekan, memleket, bölge, dil, din, ırk ayırımı yapmamalı... Özetle, DEVA Partisi ve onu temsil eden resmi veya gayri resmi temsilcileri, her türlü maddi ve manevi varlıklarıyla/donanımlarıyla, bu ülkenin bu milletin istisnasız tamamına hitap edecek "MOR İNEK" partisi olsun...
08.06.2020 12:48
Herkesi kendisine potansiyel tehdit gören, kendine yeterliliği erdem bilip, korumacılık yoluyla rekabeti engelleyip rant aktarımıyla yerli zengin yaratmayı kalkınmanın anahtarı gören, biraz güç elde edince bunu hemen başkalarını zapt-u rapt alma yönünde kullanan, yeryüzüne ayar vermeyi kendi omuzlarına yüklenmiş tanrısal bir misyon gibi gören hegemonyacı, baskıcı, yasakçı, otoriteryen zihniyetin her devirde mebzul miktarda takipçisi olmuştur, bugün de vardır. Özellikle dünyada kutuplaşmanın ve çatışmaların arttığı, ülkelerin ve iktidar hırsıyla yanıp tutuşan liderlerin önüne gelene meydan okumaya marifet bellediği, neo-nazi, ırkçı, aşırı sağcı hareketlerin yükselişe geçtiği dönemlerde korumacı, içe kapanmacı, neo-merkantalist görüşlere rağbet de artmaktadır; aynen günümüzde olduğu gibi. Bunlara karşı yapılabilecek en iyi şey, barışa odaklı, piyasacı, serbest ticaretçi, dışa açılmacı; malların, hizmetlerin, sermayenin, insanların ve fikirlerin serbest dolaşımını öngören politikaları ısrarla savunmaktır.
08.06.2020 08:21
Merhabalar değerli arkadaşlar tatbiki birçok önceliğimiz var ama ben en önemli sorun ekonomi olarak görüyorum ve bu ekonominin temel taşı da tarımdan geçtiğine inanıyorum çünkü tarımla uğraşıyoruz Anadolu’da buğday ekiyoruz her yıl edilen masraf ve bunun geri ekonomik dönüşü bizi daha da geriye götürüyor bunu birebir yaşıyorum bir Önceki yıl yaptığın masraflar sonraki yıl yaptığın arasında %50 fark oluşuyor Tabi bir çok sorunumuz var öncelikle demokrasi insan hakları gelir eşitsizliği Ama ülkemizin kazanımlarını eşit olarak dağıtırmızdan çok şeyin değişeceğini inanıyorum ve bunun da öncüsü olarak bu siyasi platformun öncülük edeceğini düşünüyorum Bir an önce partinin siyasi teşkilatları il ilçe mahalle örgütlenmelerinin oluşması gerektiğini düşünüyorum sadece sosyalmed medyadan verilen mesajlar ve haberlerde kısa süre geçen metinler toplumda bir hareket yaşatmayacağını düşünüyorumBununla ilgili gelişmeleri süratle bekliyorum herkese teşekkür ediyorum
07.06.2020 22:21
Deva partisine ilgi çok büyük. Deva partisi kendini tanittikca bu ilgi artacak. Zate n turkiyeyi düze çıkaracak lider ali babacan beydir. Aklı olan her kes deva partisini desteklemelidir. Deva partisi ile türkiye cağ atlayacak.
07.06.2020 22:16
Korkmayın ne derlerse desinler teslim olmayın çünkü biz onları en kötü günlerde terk etmedik biz e muhturada kapatma davasında gezi olaylarında 17/25/aralıkda ve darbe gecesinde oradaydık ama o günlerde bize küfür edenler şuan orada yer alıp bize hain diyenlerdir bizler çok şükürki ikbal beklemeden istikbal için mücadele ettik bu gün yine istikbal ve istikrar için ülkemiz için devletimizin devamiyeti için dün nasıl mağdurun ve mazlumun yanında yer aldıysak bu günde korkmadan yılmadan yorulmadan sayın ali babacanın sağında solunda dimdik ayakta duracağız inşallah
07.06.2020 21:35
HUKUK DEVLETİ NEDIR; Istisnasiz herkesin ,(atanmış veya seçilmiş tüm devlet görevlileri,hakim,savcılar dahil)anayasa ve yasalara uymak zorunda olduğu,yasaların eşit uygulandığı,devletin en az maliyetle halka en iyi ve ayrımsız hizmet verdiği,her bir kamu görevlisinin yaptıklarının hesabını verdiği,yargının bağımsız tarafsız ve adaletli olduğu ,herkesin doğuştan ve anayasa ile garanti altına alınan temel hak ve hürriyetlerinin rahatca kullanabildiği,herkesin yasa önünde eşit olduğu,hiç kimse dini,etnik,siyasi veya felsefi sebeplerle ayrıcalıklıveya ayrımcılığa uğramadığı,yalan, yolsuzluk,ISRAF ile vatandaşın ve özellikle devletin zarara uğramadığı sonuç olarak halk devletle ,devletinde halkla barışık olduğu devlet düzenidir. Hukuk devletinde;yargı ayrımcılık ve adaletsizlik yapamaz,idareciler yandasa peşkeş çekilip devlet sayılamayacağı gibi,mülâkat adı altında eşitliğe aykırı kimse ise alınamaz veya işten atılamaz.Devlet sosyal adalet ilkesi gereği ancak kazanandan kazançla orantılı vergi alır.Dogrudan veya dolaylı vergiler adı altında vergi almaz. Devlet gerek kamu hizmetlerinden yararlandırılmada gerek kulfette ayrımcılık yapmaz.Yine sosyal hukuk devleti ilkesi gereği kamu imkanlarından gerçekten zorda olan kesim lere adaletli yardim yapılır. HUKUK DEVLETINE UYAN REJIMLERDE; Devlet ve kamu kurumlarının ;ISRAF yapmayacakları,farklı şekillerde kasayı soymayacaklari,planlı şekilde çalışacaklarından kimseye borcu olmaz.Yargi ve idare yasalara uyup adaletli olduklarında toplumsal baris olacagi,kimseyi suç işlemeye yöneltecek etmen kalmayacagindan;Mahkemelerinde fazla dava olmayacağı gibi ceza evlerindede kimse kalmaz.Bu rejimlerde iş ehline vereceği,ayrımcılık TORPİL olmayacağı için kimde haksız makam mevki geçiş pesindede koşmaz.Toplumun her dini,siyasi,tariki,felsefi kişi ve grupları toplumsal barış içinde olur.Dunyada Demokratik hukuk devletinin olduğu bir çok ulke;ceza evleri mahkum olmadığından kapandığı,eğitimin dünyada ilk sıralarda olduğunu görürüz.
07.06.2020 18:47
"Parmak şıklatarak ne olur?" Bulutlar gider, iklim değişir, Akdeniz olur. Ülkenin içinde bulunduğu buhranın ne kadarının yapısal, ne kadarının üslup ve anlayış dayandığını tespit etmeye çalışalım. Sonra sorunlarının ne kadarının parmak şıklatarak, ne kadarının yapısal, kurumsal ve mevzuat kaynaklı olduğuna bakalım. Görülen manzara; en acil ve hayati sorunlarda (Hukuk, özgürlükler gibi) siyasi üslup ve kararlılık değişikliği, muazzam rahatlama sağlar. İktidar değişmiş, Ali Babacan iktidarı başı olarak seçim akşamı, adeta yönetim manifestosu gibi açıklama yapıyor, evrensel hukuk değerlerinin ve özgürlüklerin vazgeçilemez olduğunu ilan ediyor. Ertesi gün, ortada henüz mevzuat değişikliği yok, kadro değişikliği yok, yargı bürokrasisi rahatlar, mevcut mevzuat hükümlerini özgürlükçü bakışla yorumlamaya başlar, vicdanının hatta mevzuatın izin vermediği adımlar atmaz. 12 Eylül Anayasasının ve mevzuatın değiştirilmesi, yapısal ve kurumsal adımlar atılması gerekli olsa da, zannedildiği kadar gözde büyütülecek bir konu değildir. Yapılan yanlış işlerin çoğunluğu "kötü" kanunlara uyulduğundan değil, uyulmadığındandır. Yargı mensupları kendilerini bağımsız ve tarafsız hissetse, bu atmosfer sağlansa, aynı mevzuatla nice özgürlüğün önü açılır. iktidar öylesine gerçeklikten koptuki, hiçbirşey yapmasa, örneğin maliye bakanlığı ya da adalet bakanlığı bürokratlarına direktif vermese, işler daha kötü olmaz. Bu ülkedeki sorunların önemli bir kısmı "hiçbirşey yapmayarak" çözülebilir. Bu kadar geniş tarım arazisine sahip bir ülkeyi, bu tarımsal düzeye düşürmek için, çaba sarfetmek gerekiyor. 90'lı yıllarda Siyaset Meydanı programında iletişim kurabilen insanları, birbirine düşman pozisyonuna getirebilmek için özel çaba sarfetmek gerekiyor. Sakallı Celal'in dediği gibi "Bu kadar cehalet, ancak tahsille olur". Özal'ın parmak şıklatmasına da inanmamışlardı. Çünkü o farklı bir siyaset paradigmasından konuşuyordu. Düzelir efenim düzelir, sükunetle, bilgiyle, istişareyle, kollektif çabayla...
07.06.2020 15:24
"İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" sözünün anlamı nedir? Edebali'nin Osman Bey'e tavsiyesi. Bu sözün nihai amacı, vurguladığı en üst değer, hümanizm mi yoksa devletin bekası (yaşaması) mı? Bu sözü söyleyen ne tavsiye ediyor? İnsana değer verilmesini. Hangi gerekçeyle, yani neden bunu tavsiye ediyor? Hümanist felsefi, yada dini kaygılarla mı? Hayır. Devletin bekası için. Nihai ve en üst amacı devletin bekası. Aynı zihni işleyiş şu cümleyi de kurabilir "insan haklarını kısıtla ki devlet yaşasın". İnsan merkezli değil, devlet merkezli düşünme biçimi. 2001'de de pek tutmamıştım bu sözü. Ama devletçi muktedirleri tavlamak için "insan hakları istiyoruz ama, bunu devletin bekası için istiyoruz, insanların çektiği eziyetler neyse de devletin bekası tehlikede" anlamında kullanıldığını düşünmüştüm. Devletin gelenek ve dindeki yeri çok bilinen yanlışa (Galat-ı Meşhur) dayanır. Kusal olan devlet, Platon-Hegel devlet anlayışıdır. Türk Töresi ile bu anlayış örtüşebilir mi bilmiyorum. Ama İslam düşünürleri devleti bu anlamda kabul etmezler. İslam düşünürleri daha ziyade modern pragmatik devlet anlayışına yakındır. Devlet, toplu halde yaşamanın ortaya çıkardığı bir zorunluluktur. Bir arada yaşamayı kolaylaştırmaya, hatta mani olan devlet varlık sebebini yitirir. Otomobiliyle duygusal ilişki kurulan bir toplumda, devletle duygusal ilişki kurulması garipsenmemeli aslında. Rahmetli Vali Recep Yazıcıoğlu'nun sözüyle bitireyim "Kim kutsal devlet diyorsa, kutsal değerlere küfür ediyordur. Devletin kutsalı olmaz. Kutsal olan insandır, millettir, duygudur. Üç-beş kişinin bir araya gelip kurduğu yönetim organizasyonunun adı olan devletin nesi kutsal"
07.06.2020 14:42
Neden Siyâset? Bu soruyu Deva Partisinde görev almak isteyen herkesin kendisine sorması gerektiği düşünüyorum. 1. Güç elinde değilken; gücü eline geçirip akarsuyun yönünü değiştirip kendi bahçene mi çevirmek, kendi mahallene mi çevirmek? Yoksa; 2. Gücü gerçek sahibine; topluma, millete, vatandaşa mı vermek ? Ve akarsuyun önünü açıp her vatandaşın, her bireyin faydalanmasını mı sağlamak? Çok önemli!!! Iktidar değilken ikinci şıkkı söylemek çok kolay, önemli olan iktidar olduğunda ikinci şıkkı söylemek ile kalmayıp uygulamak. Bugün kendi muhasebenizi, kendi öz eleştirinizi yaparak geç olmadan ya siyasetten vazgeçmeli ya da kendinizi değiştirmelisiniz. Değiştirmelisiniz diyorum zira ikinci şık güç eline geçtiğin de tarihte de görüldüğü üzere uygulaması kolay değil. Peki neden ikinci şık? Çünkü bugüne kadar bu ülke de hep birinci şık uygulandı sonuç ortada ; kısa vadede siz kazandığınızi zannedersiniz ama uzun vadede en başta siz "yani birinci şıkkı seçenler kaybeder" sonra da toplum kaybeder. Ikincisinde ise bu her zaman böyledir; aileniz güçlü ise siz güçlüsüz, aileniz zengin ise siz zengin, toplum olarak güçlü isek birey olarak güçlüyüz, toplum olarak zengin isek birey olarak zenginiz bu böyledir. Paylaştıkça çoğalır. Eğer toplumun bir tarafı güçlü ve zengin diğer tarafları güçsüz ve yoksulsa burdan adalet çıkmaz, burdan özgürlük çıkmaz, burdan demokrasi çıkmaz, burdan eşitlik çıkmaz, burdan huzur çıkmaz, burdan insanlık çıkmaz. Ikinci şıkkı tercih edenlerle birlikte siyaset yapmak, hizmet etmek, yoldaş olmak, omuz omuza vermek dileği ile selamlar, saygılar.
07.06.2020 09:31
Ben Veteriner Hekimim.. Geçen gün Covid-19 ile ilgili Sağlık Bakanını televizyonda izledim..Dikkat ettim Sayın Bakan konuya çok hakim..hakim olma sebebi kendisi bir doktor...sorulan sorular karşısında hiç kekeleme dahi yapmadı... Sonuç:ülke idaresinde görev verilecek insanlarda işinin ehli olmasına özen gösterilecek..Ak parti en büyük hatayı işinin ehli olmayan insanları görevin başına getirmekle yaptı.bu en hatayı özellikle tarım Bakanlığında yaptı...Tarım Bakanlığı yapan son 3 bakanın mesleğinin Tarım ve hayvancılık|a alakası yok..sonuçta Tarım Bakanı şu cümleyi kurabiliyor..diyolog şu Gazeteci:sayın bakanım kepek fiyatları çok arttı..nasıl bir önlem alacaksınız? Bakan:kepek ekelim "Doğruları görmeden doğruları yapamazsın...
07.06.2020 06:35
Asgari ucreti nekadar yapacaksınız , sosyal yardimlar ne olacak... inanın artık son düsüneceğimiz seyler oldu. Benim ve bu ülkenin en merak ettiği konular hakkında bize bilgi verin lütfen. Mesela bugün bir haber gördüm. İmam nikahlı eşini öldüren kişinin 44 sabıkası var. Bu konuda 1. Sorum şudur, kadın cinayetleri, şiddetleri (psikolojik veya fiziki) bu konuda bizim için neler yapmayı planlıyorsunuz. 2. Sorum 44 sabıkası olan insan müsfettesi sizin yönetiminizde yine böyle dışarıda gezecekse hiç girmeyin yönetim durumuna çünkü devlet böyle yönetilmez. 3 sorum, hayvana işkence , öldürme konusunda neler yapacaksınız, 4. Sorum çocuk istismarı konusunda ne yapacaksınız. Genel olarak hukuk ve adalet i olmayan bir ülkeye hukuk ve adaleti getirebilecekmisiniz. So raki konu ise eğitim. Ülkemin hicbiryerinde eğitim yok. Ben 16 yıl omudum ve eğitim namına hiçbirşey görmedim. Öğrencilere 4 yıl kredi verildi ama geri ödemesi bu işsizlikle bulunan iş ise askeri ücretle ödenemiyor bu konuda ne düşünüyorsunuz. Son olarak ben 4 yıllık iş sağlığı ve güvenliği mezunuyum. Bu bölümü 2 yıllık okuyanlar, açıktan okuyanlar hatta mühendis mezunları, kimya biyoloji fizik gibi bölüm mezunları ile aynı statüdeyim. Bu haksızlık konusunda ne düsünüyorsunuz ? Ülkeye iş güvenliği diye birşey geldi ama kimse ne olduğunu bilmiyor. Önemini kimse bilmiyor. İşini kimse bilmiyor. Çalışanı korumak olarak değil de devlet böyle birşey getirdu mecbur iş güvenliği olacak diye bakıyor. Tabi iş güvenliğini getirdiler de iş güvenliği uzmanını dinleyen de yok. Gerekirse işten çıkarılır başka iş güvenliği uzmanı mı yok ? Bir kaza sonucu ise iş güvenliği uzmanı büyük zararlar görüyor. Hukuk işini yapana değil, isin yapilmasina musade etmeyene hem hak tanıyor hem de işini yaomak isteyip de yapamayan bizlere karşı oluyor. Biz hukuğa, adalete , eğitime hasret kaldik. Önce hukuk,adalet, egitim. Ve sonra işsizlik, haksızlık... saymak istenilirse birçok şey daha. Bize insan olarak yaşamayı sağlayabilecekek misiniz ?
07.06.2020 02:34
Dün Gördüğüm Bir Rüya Karar Vermeme Vesile Oldu Dün Gece Rüyamda Deva Partisene Katıldığımı Ve Genel Başkanımız Ali Babacan İle Meclise Katıldığımızı Gördüm Ve Kendisine Bana Bu Fırsatı Verdiği İçin Meclis Kürsüsünden Kendisene Teşekkür Ettim Kısacası Ben Rüyalara İnanır ve Peşinden Giderim Beni Engelli Kardeşinizi Aranıza Kabul Buyurursanız Deva Partisi Ailesine Katılıp Yeni Bir Dirilişe Yükselişe Geçmek Nasip Olur İnşallah Selam ve Dua İle Saygılarımla
06.06.2020 22:50
Adalet ve Kalkınma türküsüyle çıkılan yollar bir bir tıkanıyor; türküler değişiyor, adalet düşüyor, ahlâk sükût ediyor, zulüm kol geziyor. Neler gördük, neler yaşadık. Tam bir hayat dersi oldu nazarımda. AKP ne çok şey öğretti hepimize, bu yıllar neler öğretmedi ki bize? Ölçüsüzlüğün bir hayat tarzı olamayacağını, pusulasızlığın kullanışlılığını, kullanılanların pusulasızlığını, iki yanlışın bir doğru edemeyeceğini,..Demokratlığın bir vicdan meselesi olduğunu,gömlek değiştirmekle demokrat olunamayacağını, vicdanı tefessüh edenlerin, üç kuruşluk hava parasına vicdanını satanların ne demokrat olabileceğini ne de demokrasiye sahip çıkabileceğini..Demokrasinin samimî bir mücadele gerektirdiğini, samimiyetsizlerin elinde demokrasinin çöpe çevrildiğini, demokrasiyi küfür ilân edenlerin değişemeyeceğini, riyakârlık rüzgârlarının hakim olduğu iklimlerde demokrasinin barınamayacağını, pragmatizmin demokratik ortamlara hayat hakkı tanımadığını, istibdada demokrasi demenin manasızlığını... Hürriyetin ekmekten değerli olduğunu, ekmeği hürriyete tercih edenlerin efendisinin tasmasını elinde gezdiren Anglosakson kölelerine nasıl benzediğini... Din tacirliğinin öldürücülüğünü, dini siyasete alet etmenin dinsizliği siyasete alet etmekten farkının olmadığını, her ikisinin Kemalizm’e hizmet ettiğini, Kemalizm hizmetkârlığının farklı versiyonlarını, Kemalizmin dönüştürme kabiliyetini, zaaf avcılığını; insanın aç gözlülüğünü, hırsın tehlikesini, hırsızın maskesini, makamperestliğin pespayeliğini, paranın gücünü... Gücün iktidarını, kendinde güç tevehhüm edenlerin çılgınlığını, güce yaltaklananların, gücüne güvenenlerin hak bilmezliğini, hukuk tanımazlığını, hukuku kendine uyduranları, Firavunmeşreplerin nasıl doğduğunu.“Şeytandan ve siyasetten Allah’a sığınırım”ın anlamını, siyasetin canavarlığını, aldatmayla iş görenlerin siyaseti meslek edindiğini.İnsanlar bir zalimi görürler de onun zulmüne engel olmazlarsa, Allah’ın onları umumî bir azaba uğratması kaçınılmazdır.
06.06.2020 12:21
Sosyal medyada Deva Partisi ve Kadrosu varlığını çok iyi bir biçimde hissettirdi. Ancak hala şehirlerin siyaset borsalarında ne şans tanınıyor ne de herhangi bir bilgileri var Cumhur ittifakının klişe cümleleriyle karşılaşıyoruz bunun için halkla helede illerin siyaset konuşulduğu meydanlarını boş bırakmamak lazım ama kuru gürültü olmasın antipatik oluyor sonra :)
06.06.2020 11:02
Sevgili DEVA Partililer, App uygulamanızı yükledim ve bu çalışmanız yüzünden sizi tebrik ederim. Ülkemizin önümüzdeki zor günlerinde sizlerin başarılı, yapıcı ve atılımcı çalışmalarınızı görmek beni çok sevindirecek ve daha da ümitlendirecektir. En kısa bir süre zarfında vatanımızın dört bir yanında teşkilatlanmanızı bitirip, gereksiz polemiklere girmeden halkımıza partimizin neler önerdiğini tanıtmaya devam etmenizi temenni ederim. Yaşamış olduğum ülke Almanya’da da vatandaşlarımıza sahip çıkmayı lütfen unutmayın. Sevgi ve saygılarımla, Ferda Erginsoy
06.06.2020 05:31
Değerli deva ailesi serbest kürsüde bazi yapılan yorumları okudum arkadaşlar bizler diğer parti ve diğer siyasetçilerin yaptığı tarzda bir siyaset veya aynı üslupta insanlara ayni sözlerle hitap edersek diğer partilerden bir farkımız kalmaz.Bizler toplumun talebi olan herkesi kapsayacak bir üslup kullanmamız gerek ve topluma onlar için neler yapabileceğimizi anlatmamız gerekiyor
06.06.2020 01:40
Değerli Başkan, Kurucular kurulu ve partiye gönül vermiş tüm paydaşlara sevgi ve saygılarımı sunarım.. Memleketimizi, birlik ve beraberlik içinde muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak ve güçlü devlet yapısını parlamenter çoğulcu demokratik sistemi tekrardan kurmak ve bu hedefle emin adımlarla demokrasi ve atılımı inşa etmek için hiç bir özveri içinde bulunmadan yolunuza devam ettiğinizi görmek gelecek nesillere daha güçlü özgürlükçü ve refah seviyesini artıracak bir memleketi inşa etmek için var gücünüzle bu niyetteki önce sizi, kurulunuzu ve partili arkadaşlarınızın çalışmalarınızı gerçekleştirmek için çabalarınızın neticesini en kısa zamanda olacağınızı temenni ederim. Ben; bu günün anlamı ve geleceğimiz için önemli olan bir noktayı belirtmek ve çevre ile ilgili çalışmalarınızı da takın takip de olacağımı belirtmek istiyorum.. Dileğim; daha mavi, daha yeşil, temiz ve yaşanabilen bir memleket bırakmak için doğayı dinleyelim, çevremizi koruyalım bu amaçla üzerimize düşen her türlü gayreti elimizden geldiğince yapalım. Bu bağlamda sadece bu gün içinde değil, her gün bu düşünce içinde olup örnek ve duyarlı nesiller yetiştirelim…. Hepinize şükranlarımı sunarım.. 5 Haziran Dünya Çevre Günü Kutlu Olsun!
05.06.2020 14:22
Ne yazık ki, Türkiye artık yeni bir siyaset diline, ahlak anlayışına ve yönetim biçime muhtaçtır. Bu ülkenin insanları; ekonomik ve hukuksal olarak kendini güvende hissetmemektedir, gelecek korkusu artık taşınabilir bir yük olmaktan çıkmıştır. Büyük değişimler , uzun süren kaosların ardından gerçekleşir,eğer ülkeyi yönetmeye talipseniz,vazgeçin,ama eğer ülkenin artık bu talihsizliğine son vermeye ve çehresini taşıdığı dinamiklerle değiştirebileceğinize inanıyorsanız yola çıkın. Çıkacağınız bu yolda ayağınıza dolanacak çakıl taşlarından korkmayın, korkmanız gereken elmas çehresi ile cebinize girmeye çalışıp, bu yolda sizinle mücadele edeceğine itimat temin etmeye çalışan çakıl taşlarıdır. Ayırımcı olun, dinleyin, şans verin ama asla geri adım atmayın. Adaletli olun ve asla korkmayın. Ve her şeyden önemlisi sevgi ve esenlikle kalın.
05.06.2020 14:13
ulkeye yenı kan lazım. akısı hızlı ve kontrollu olacak sekılde.bu durumda sayın babacan da goruyorum. sayın cumhurbaskanımız gecmıs zamanlarda mılletımızden hızmetlerı ıcın cıraklık zamanım kalfalık zamanım gelecek zaman ustalık donemım dedı.sonra kı zamanlarda usta ogretıcı olacagız dedı ve baskanlık sıstemını onerdı.mılletımız kabul ettı. sımdı dıyorum kı usta ogretıcılerın ve yanında destekcılerın kalfalara yer acmaları gerekıyor.yenı duzene yenı bakıs acısı. basarılarınızın devamını dılıyorum yenılıklerınız ulkemız ve dunyamız ıcın yenı bır cag acması dıleklerımler.
05.06.2020 12:28
SAYIN GENEL BAŞKANIMIZ LÜTFEN ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİLERİNİN SORUNLARINI ÖZLÜK HAKLARINI DİLE GETİRSİN SİLÂH KULLANMAMIZA RAĞMEN SİLÂH TAZMİNATIMIZ YOK EMEKLİLİKTE YIPRANMAMIZ YOK ÇOK KOLAY İŞTEN ÇIKARILIYORUZ SADECE BUNLAR BİR KAÇI .SAYIN GENEL BAŞKANIMIZA GÜVENİMİZ TAM UMUDUMUZ HER DAİM VAR MUTFAKLAR YANGINYERİ FATURALAR ATEŞ GİBİ İŞSİZLİK ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR KÖYLERİMİZ HERGÜN DAHADA KÜÇÜLÜYOR EĞİTİM ÖZEL SEKTÖRE TESLİM EDİLMİŞ HER YERDE KOLYEJLER ADALETSİZ EĞİTİM VAR İNSANLAR YARDIMA MUHTAÇ EDİLDİ VE DEVLET YÖNETİCİLERİ SANKİ BİR LÜTUF SUNUYORLARMIŞ GİBİ ŞUKADAR YARDIM ETTİK DİYE ANLATIYORLAR.INSANLARIN EMEKLİLİĞİNİ MEZARA BIRAKTILAR ÖZEL SEKTÖR MALESEF 60 65 YAŞINA KADAR ÇALIŞTIRMIYOR BELLİ BİR YAŞTAN SONRA İŞ BULUNMAKTA ZORLAŞIYOR HOŞ GENÇLERDE İŞSİZ. KREDİYLE KREDİ KARTIYLA SÜREKLİ BİR MÜCADELE SÜREKLİ BORÇ İÇİNDE YÜZMEK VER TAKKEYİ AL KÜLAHI HESABI DAHA ANLATILACAK ÇOK ŞEY VAR BU YAZIMI OKUYAN LÜTFEN GENEL BAŞKANIMIZA İLETSİN GERÇİ GÖRÜYORDUR TÜRKİYENİN DURUMUNU.DERDİMİZE DERMAN GÖNLÜMÜZE DEVA OLSUN PARTİMİZ İNŞALLAH CENABI ALLAH YÂR VE YARDIMCINIZ OLSUN İNŞALLAH BANDIRMAMIZDAN SEVGİ VE SAYGILAR.
05.06.2020 10:28
AKAPE REJİMİ NE AMAÇLIYOR? -Ekonomi iflas etti... -İşsizlik oranları tarihin en yüksek seviyesine çıktı... -Pahalılık,zam ve geçim sıkıntısı ayyuka vurdu... -Hukuk ve Adalet iflas etti... -İktidar içinde söz ayrılığı başladı... -Ülke yönetilemez hale geldi... -Milli irade ayaklar altına alındı... -Milletvekilleri, Belediye başkanları, yazarlar, gazeteciler, siyasetçiler, aydınlar, fikir ve düşüncesini ifade eden vatandaşlar terörist ilan ediliyor... -Halka söylenecek söz kalmadı... Bu gerçekler ışığında AKAPE rejimi, muhalefeti ve halkı tahrik/taciz/provoke etmek suretiyle iç karışıklığı amaçlamaktadır. Sevgili Türkiye insanları karışıklık, savaş, kan, şiddet kavramlarından beslenen AKAPE faşizminin halkı sokağa çıkarma çabasına izin vermeyelim, lütfen metanetimizi koruyalım ve duyarlı olalım. Sokağa çıkmak AKAPE rejiminin amacına hizmet etmek demektir...!
05.06.2020 09:37
AKAPE REJİMİ NETİ AMAÇLIYOR? -Ekonomi iflas etti -Pahalılık,zam ve geçim sıkıntısı ayyuka vurdu -Hukuk ve Adalet iflas etti -İktidar içinde söz ayrılığı başladı -Ülke yönetilemez hale geldi -Milli irade ayaklar altında -Halka söylenecek söz kalmadı Bu gerçekler ışığında AKAPE rejimi, muhalefeti ve halkı tahrik/taciz/provoke etmek suretiyle iç karışıklığı amaçlamaktadır. Sevgili Türkiye insanları karışıklık, savaş, kan, şiddet kavramlarından beslenen AKAPE faşizminin halkı sokağa çıkarma çabasına izin vermeyelim, lütfen metanetimizi koruyalım ve duyarlı olalım. Sokağa çıkmak AKAPE rejiminin amacına hizmet etmek demektir...!
05.06.2020 09:20
İyi çalışmalar, Mimar Sinan Konservatuvarı Tiyatro Bölümü son sınıf öğrencisiyim, politikayı yakından takip etmeye çalışan partisiz biriydim şu ana kadar, özetle Ali Babacan beni ikna etti.Despotizmden uzak, pozitivizm dinamikli, kadınlara ve gençlere yer veren bu hareketle.Ve böyle bir kadronun yönetimiyle bu ülkenin potansiyelinin, bulunduğu durumdan çok daha fazlası olduğuna inanıyorum.Türk siyasetinin de öncelikle bunlara ihtiyacı olduğu kanaatindeyim.Demokrasi talebinize bir omuz vermek, selam göndermek istedim. 1-Başkanı sanata olan desteğiyle ilgili daha fazla duymak istiyoruz.Demokrasisi sağlam ülkelerin bugün tanıdığı özgürlükler dolayısıyla öncü sanatçılar yetiştirdiği aşikar.Ama emin olun bu potansiyeli çıkartmak için destek gerekiyor ve bizim ülkemizde bu son 10-15 yıldır yetersiz. Ülkenin en önemli tiyatro okulundan bu sene mezun oluyorum halini ve taleplere ne kadar sağır olunduğunu bilseniz, üzülürsünüz. Turizm ülkesi olan ülkemizin en büyük reklam projesi aslında bu ülkenin mükemmel izlenme sayılarına ulaşan uluslararası filmler, performanslar üretebilmesidir.Daha bir çok yerden sanatın topluma gerekliliğinden bahsedebiliriz o yüzden başkandan biraz duymayı isteriz.Sanat toplumun üretkenliğini arttırır. 2-Sosyal medyada ki çekiciliğin ve ulaşılan kitlenin daha çok üstüne gidilmeli, yeni fikirlerlerle sürdürülebilirlik hedeflenmeli.O yüzden sosyal medya trendleri üzerine ‘’sürekli’’ bir üretim ve yaratıcılık hedefleyen bir kadro oluşturmak çok yararlı olacaktır. Güçlü parlementer sistemi ve demokrasinin bürokrasinin sağlıklı işlemesinde ki önemini, animasyonlu görsellerle destekleyip basit metaforlar kullanarak hazırlanabilecek videolarla iyice anlatmak gerek.3 Son olarak süregelen miting yarışına (bağırma ve atışma) hiç sürüklenmeyip teknolojiden ve hayal gücünden destek alıp yeni, katılımlı, interaktif mitinglere sıcak bakmalıyız.Geniş geniş açıklamalar yazmıştım 2000 yetmedi.Sorulmamasına ragmen cok cevap arayan anormal bir destekçi :D
05.06.2020 02:31
İlk mesajım “ çıktığınız bu kutlu yolda Allah utandırmasın ve hayırlı uğurlu olmasıdır “
04.06.2020 23:30
Sn. Ali Babacan; Ankara Sitelerde bir dönem esnaflığı ile Dürüst, kişilikli ve duruş sahibi bir Adam olduğunu kanıtlamıştır. Gerek Millet Vekilliği dönemlerinde, gerek Bakanlıkları döneminde başarısını göstermiştir. Ülkemizin genç yöneticilere,- Gençlerin halinden anlayan,- ihtiyacı vardır. Sağlıklı, Mutlu ve Huzurlu hayat temennisi ve Emeklerinizin karşılığını almanız umudu ile selamlıyorum. Sevgiler ...
04.06.2020 21:36
Selamlar; Akp iktidara nasıl geldi?Yasaklar, yolsuzluklar, yoksulluk ortadan kalkacak, güçlü olan değil haklı olan güçlü olacak, kimsesizlerin kimsesi olacağız, cezaevi açan değil, cezaevi kapatan olacağız dendi. Sonuç ; 3 kat fazla cezaevi açıldı, 3 kat fazla, yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar artış gösterdi. Başkasına 3 öğün simit yemeği tavsiye ederken, servetin ,paranın , gösterişin içinde boğuldular. Yeni bir sözde Müslüman elit yönetici toplum icat edildi. Eski ve yeni Milletvekillerine sağlanan süper maddi imkanlarla parti lideri tek karar verici durumuna getirildi. Böylelikle milletin vekili, milletin sesi olmasi gerekenler , liderinin sesi, kölesi oldular Yüksek yargı, yüksek bürokrasi 3"er 5"er maaşlarıyla bu düzenin parçası oldular. Ses vermesi gereken işçi sendikaları yöneticileri ayda 150 bin tl maaşları, sınırsız harcama yetkileriyle bu düzenin devamının destekçisi oldular. Devletin ballı maaşlı makamlarına, eş, kardeş, kardeş çocukları alenen fütursuzca atanırken eleştirenlere TBMM Genel Kurulunda " Siz iktidara geldiğinizde de siz kendi yakınlarınızı atarsınız : diye cevaplar verildi. Deva partisi bu hastalıkları tedavi mi edecek? Yoksa , milletin a...koyacak, yeni işadamları sınıfı mı gelecek? Yeni köle milletvekilleri mi ? gelecek, çalmışsa benim hırsızım mı çalmış denecek? Devlet yönetimindeki israf nasıl bitecek? Makam arabaları bütçede çerez parası bile değil mi ? denecek. Genel Müdür eşine araba tahsis ederse bilin ki 3000 nüfuslu ilçenin müdürü de makam aracını, eşinin, çocuklarının hizmetine verecektir. Memur da 4×4 Ford marka arazi araçlarıyla pazar alışverişini yapacaktır. 4 Bakan aynı şehre özel jetleriyle uçarken, bir gün önce zırhlı makam araçları da o şehre gönderilecek, sayın bakanlar uçaktan iner inmez makam araçlarına binip vız şehre giriş yapacaklar. SIZ DEVA Partililer böyle bir Türkiye'yi devr almak istiyorsanız bilin ki benim cepte verecek vergi kalmadı. Yani koca Türkiye Cumhuriyeti hazinesi de boşaltıldı, yağmalandı.
04.06.2020 19:37
Tüm insanlığa huzur ve barış getirmesi temennisi ile
04.06.2020 16:57
Herhangi bir dine göre değil; hür dünya değerlerine, çağdaşlığa, laikliğe ve bilime dayalı hukuk ve siyasi kararlar istiyoruz. Din yöneticilerin özel hayatında kalmalı.
04.06.2020 14:57
Mobil uygulama güzel olmuş. Daha da geliştirilebilir. Hepimiz için kolaylıklar diliyorum. Tşkler.
04.06.2020 14:42
Öncelikle partinizin milletimize, devletimize hayırlı olmasını dilerim. Bir Ankaralı olarak Sn. Ali BABACAN'ı dikkatle takip etmekteyim. Cüneyt ÖZDEMİR ile yapmış olduğu mülakatı dinledim. Sn. Ali BABACAN'a ilk seçimlerde destek vermeyi düşünüyorum. Ancak Sn. BABACAN'ın Atatürk ilke ve inkilaplarına onun yapmış olduğu atılımlara ne kadar bağlı kalacağını merak etmekteyim. Kısacası Atatürk'ün bize emanet etmiş olduğu bu güzel vatanı hangi istikamette yöneteceğini ve parlamenter sisteme dönüşü icraatlerinin hangi sıralamasında yer aldığını merak etmekteyim. Sn. BABACAN'ın Tv kanallarında daha fazla görmek için daha fazlasını yapmasını beklemekteyiz. Bunun için özel bir tv kanalını aldığı haberleri çıkmıştı. Bunun doğruluk derecesi nedir? Üreten, tarımda, teknolojide özellikle eğitimde atılımlar yapan, ülke kalkınmasına katma değer katan işlere hız vereceğini milletimize biraz daha fazla anlatmasını temenni ederim. 38 yaşında bir vatandaş olarak halen gelecek kaygısı yaşamaktayım. Bu kaygılarımızı nasıl gidereceğini düşünüyorum. Birde suriyeliler meselesine neden hiç değinmiyor. Bu ülkeye bütün yükümlülüklerini getirmiş, bu vatan için hiçbir zaman hiçbir görevden kaçınmayan biz gerçek vatan sevdalısı olanlar, suriyelilerin ülkemizde daha ne kadar zevk ve sefa süreceğini bunların en kısa zamanda temizlenmesini istiyoruz. Allah adaletle devlet yönetmeyi vatandaşını her şeyden önce düşünen ve insan yaşarsa devlet yaşar düşüncesiyle devlet adamlığı yapmayı nasip etsin. Saygılarımla.
04.06.2020 13:13
Sayın Ali Babacan ve kıymetli Deva Partisi kurucuları,üyeleri,gönüllüleri öncelikle hepinize başarılar diliyorum. Ben burada Türkiye'deki sıfır ve ikinci el otomobil fiyatları hakkında görüşlerimi paylaşmak istiyorum.Avrupa ülkelerinde Amerika'da Asya ülkelerinde hatta dünyanın en az gelişmiş ülkelerinde dahi 3000 $ yani 20 bin TL civarında ikinci el güzel bir otomobil alınabiliyorken bizim ülkemizde aynı araçlar en az 80 bin,100 bin TL civarında satılmaktadır. Hele sıfır bir otomobil almak artık çoğu insanımız için hayal olmuştur. Bizim suçumuz günahımız neydi ki bizi bu eski model araçlara mahkûm ettiler?Otomobil fiyatlarını nasıl düşüreceksiniz?Bu konudaki görüşlerinizi merak ediyoruz.Bu insanlar artık güzel araçlara binmeyi hak ediyor. Kolaylıklar dilerim. Allah yolunuzu açık etsin.
04.06.2020 09:18
Öncelikle Sayın Ali Babacan ve Deva partisinin faaliyetlerini yakından takip eden bir vatandaş olarak , ekonominin , özgürlüğün , adaletin , liyakatin hatta bunun ötesinde İNSANCA yaşamanın zorluğunu çektiğimiz , aradığımız bu günlerde ben ve benim gibi bir çok vatandaşın duymayı özlediği , geçmişte yaptıkları geleceğin teminatı olan ve ışık tutan Sayın Ali Babacan'ın söylemleri bizleri umutlandırıyor . Eski , kalıplaşmış siyaset anlayışından farklı olarak sosyal medya , YouTube ve bir çok internet paylaşımlarıyla ve bu uygulamayı Türkiye'de bir ilk yaparak hayata geçiren , medyada yer verilmese de bir şekilde halka ulaşan ve güven veren adımları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak heyecanla takip etmekteyim . Deva partisinin tüm halkımıza deva olacağını ve güzel günler göreceğimize inanıyorum . Hayırlı uğurlu olsun Allah utandırmasın !
04.06.2020 02:51
Paylaşılacak çok sorun var aslında ancak son zamanlarda beni rahatsız eden konuya değinmek istiyorum. Seçim barajı sistemi, 12 Eylül ürünü olan bu sistem; meclisi, sorunlarımızı tartışmamız gereken yegane kurumu, pek çok ideolojiyi ve grubu meclis dışında tutarak ana amacından saptırıyor, uzlaşma ortamını baltalıyor. Aynı zamanda seçmeni çoğunluktan yana oy kullanmaya iterek milli iradenin önünü kesiyor. Bu barajın ya kaldırılması lazım ya da %2 gibi bir sayıya düşürülmesi lazım.
04.06.2020 01:20
Tarımsal üretimde verimliliğin arttırılması, köylerden buyuk şehirlere veya kent merkezlerine göçlerin önlenebilmesi icin tarımsal destek paketlerinin doğru ve uygulanabilir olması gerekiyor. Bununla alakalı bölgesel teşviklerin doğru belirlenmesi gerekiyor. Uretim merkezleri haline getirilmesi gerekilen yerler ne olursa o olsun mantığıyla idare edilmemeli Teşekkür ederim
04.06.2020 00:28
Merhaba. Kurulduğundan beri akpartiye destek verdim. Bugün ise inandığım yerden kırıldığımı düşünüyorum. Devleti yönetenlerin yaşadığımız sıkıntıları duymaları için kurdukları akim ve cimer platformlarını etkin olarak kullandım. Bir faydasını görmedim. Gördüm ki yönetenler yükseldikçe bizim sesimiz duyulmuyor. Sonra çıkıp biz kısık sesleriz diyorlar. Asıl kısık sesler bizleriz. Ülkeyi yönetenler maalesef zerreleri bırakıp zümrelere hizmet etmeye başlıyorlar yukarılara çıktıkça. Bu hiç değişmedi. Sizinle değişir mi bilmem ama, en azından akpartinin başladığı gibi bir 10 sene idare etseniz işler düzelir. 11 nci yıl hala oradaysanız bilin ki işler kötüye gitmeye başlıyor. Zira koltuğa ilk oturduğunuzda siz ona hükmediyorsunuz, biraz fazla orada kaldığınızda koltuk size hükmetmeye başlıyor. Akpartinin bu durumundan ders çıkaralım diyeceğim ama yaşım 47 zaman yok. Bu ülkede yaşayanların da bunu yapabileceğine inancım yok. Neyse başlangıç hevesiniz bile şimdiki durumdan iyi. Haydi bismillah, yolunuz açık olsun...
04.06.2020 00:27
Okumaya Devam Edin
Sayfaları aşağıdan numara seçerek geçebilirsiniz.