Serbest Kürsü

Görüşlerinize Değer Veriyoruz

Demokrasi ve Atılım Partisi olarak ülkemizi daha güzel günlere kavuşturmak için yola çıktık. Dilerseniz siz de “Serbest Kürsü”ye görüşlerinizi yazabilirsiniz..

Sayın Babacan, partinizin kurulmadan önce ve kurulduktan sonraki yaptığımız araştırma gözlem yüz yüze görüşlerde ve değerlendirmelerde çıkan sonuç pek de iç açıcı değil. Toplum Deva Partisine, size, kurucu üyelerine, teşkilattan sorumlu bölge temsilcilerinize il ve ilçe başkanlarınıza açıkçası güven duymuyor. Toplum ''prematüre AKP ( küçük AKP )'' sözüyle, ve birlikte yola çıktığınız arkadaşlarınızda AKP kökenli olmaları İslami bir yapıdan gelmeleri ve Deva Partisinin farklı görüşlerden kişilerin olmaması toplum gözünde AKP'nin devamı olarak görünmektedir. Toplum Din ve Din söylemlerinden o kadar bıkmış ki sizlerinde bunu görmenizde fayda var. Yalnızca ekonomi söylemi üzerinden giderek bir yere varamayacağınızı da bilmenizde fayda var. Toplumun sosyolojik ve psikolojik düşüncelerine hakim olmadan siyaset de yapılamaz; Çünkü toplum sizden, iktidarın ve ortaklarının çaldığına inandığı paralarını, hukuku, emeği geri istiyor. Bunu da söylem ve eylemlerde sizin söylemenizi bekliyor. Sizlerinde araştırmacı arkadaşlarınız varsa toplum bilimci ''sosyolog'' psikolog arkadaşlar yüz yüze yapılan görüşme ve gözlemlerinde bu tür söylemlere ulaşacaktır. Diyebilirsiniz ki her gün il il ve esnafı geziyorum hiç böyle bir söyleme denk gelmedim o zaman şöyle söyleyelim: Biz araştırmacılar siyasi kişilerin görüştüğü, buluştuğu ortamlardan ayrıldıktan sonra kişi veya kişilerin söylemleri üzerinden olumlu veya olumsuz bir tablo çıkartmaktayız. Düşünün, bir alanda iki yüz kişiye vermiş olduğunuz siyasi bilgiler siz siyasi lider olarak orada bulunduğunuz takdirde kişi veya kişilere karşı bir tutum hakaret küfür ve olumsuz örnekler sergilemekten kaçınırlar. Asıl olay her şey bittikten sonra şak şakçı ve suskunların kişi veya kişilerin leyin de aleyhin de gerçek düşüncelerini dile getirmeleridir. Bu da bizim için olumlu veya olumsuz en iyi tespit ve gözlemlerden biridir. Kısaca yolunuz çok uzun, farklı düşüncelerden kişileri partiye kazandırmak ve hatta direk yanınızda olmaları gerek.

24.12.2020 / 14:10

14
Erkan Özmen Mersin , Araştırmacı

Kişilerin adaletsiz davranışları bir şekilde cezalandırılırken, devleti yönetenlerin adaletsiz davranışı da yine demokrasi üzerinden cezalandırılmalıdır. Burada aslında cezalandırılan devlet değil, onu yönetmeğe gelmiş, seçilmiş hükümetlerdir. Ancak bu vekaletle yapılan adaletsizlikler sonucu, halkın tamamı veya bir kısmı, hatta bir kişi mağdur edilmişse, her ne kadar bunu seçilmişler eli ile de yapılmışsa, burada devlet vebal altındadır. Adaleti sağlayamayan, toplumsal sözleşmeye riayet etmeyen devlet suç işlemektedir. Bir başka anlamıyla suç günah demektir. Suçlu devlet, ‘’GÜNÂHKAR DEVLET’’tir

17.06.2020 / 11:25

14
Muammer Alkım İstanbul , İşletmeci

Allah bizi doğru bildiklerimizden ayırmasın

19.05.2020 / 07:07

13
Hakan Yağcı Ankara , Esnaf

Atatürk bu millete AZİZ TÜRK MİLLETİ demiştir.Bağımsızlığına özgürlüğüne düşkündür. Böyle bir ortam bana ÖMER SEYFETTİN in DİYET adlı eserini hatırlattı.Hani bir Demirci Koca Ali vardı. Kendini anlatamaz ,suç üstünde kalır.Tabi suçun cezası kolun kesilmesidir yada diyetin ödenmesidir.Hacı Kasap isimli cimri diyetini öder kendine uşak yapar.Sürekli de ben olmasaydım şeklinde söylemlerde bulunur.En sonunda Demirci Koca Ali dayanamaz en büyük satırı alır ,kolunu sıvar ...kolunu keser ve Hacı Kasap ın üstüne atar. ''Al diyetini ödediğin kolu ''der ..Ben bu olayları buna benzetiyorum. SAYIN ALİ BABACAN' a medeni cesaretinden dolayı tebrik ederim.Üstün başarılar dilerim. Eğri yıkılır ,doğru sallanır.Yolunuz doğru ,işiniz doğru ,sözünüz doğru ,niyetiniz doğru olduktan sonra başarılamayacak sorun ,aşılamayacak iş ,çözülemeyecek proplem ,açılamayacak kapı yoktur.Gönüldaş tüm arkadaşlara saygı ve selamlarımı sunarım.

20.05.2020 / 17:44

13
Gülseren Ünal Antalya , Muhasebeci

Demokrasinin ve geleceğin bayraktarlığını yapacaklara saygı ve sevgiyle başlamak istiyorum. Bu aziz milletin bir genci olarak gençlere yapılan yatırımlarda eksiklik hissediyorum. Gençlerin kendini kültürel alanda geliştirmesi için yeterince imkanın sağlanmadığını düşünüyorum. Bazı ülkelerde gençlere sadece kültürel alanda kullanılmak üzere kart ve benzeri ödeneklerin sağlandığını görürken ülkemizde ise çoğu gence uzak kalmış gençlik merkezleriyle yetiniyoruz. Bende bir genç olarak kültürel olarak gelişmek için niye yeterince olanağa sahip değiliz diye düşünüyorum. Bir diğer konu ise gençlerimizin çoğunun bulunduğu eğitim kurumlarında da büyük eksiklerle karşı karşıyayız. Ben bir üniversite öğrencisi olarak üniversitelerin yapılma amacının şehrin ekonomisini kalkındırmak, kentsel yayılımını genişletmek için degil de nitelikli eğitim veren geleceğin yaşamına yön verebilecek gerçekten düşünebilen ve üreten gençlerin yetiştirilmesini istiyorum. Ama maalesef gençlerimizin çoğu eğitimdeki bu boşluk sebebiyle bilim ve kültür merkezlerinin çok az neredeyse hiç olmadığı fakat caddelerinin kafe ve tüketime bağlı sektörlerin hınca hınç doldurduğu sözde üniversite şehirlerinden bir şekilde üretim ve düşünmeye dair çoğunun hiçbir fikri olmadan bir şekilde mezun oluyor. Benim sizlerden istediğim ise hazineniz olan gençlerinize sahip çıkıp kültürel ve eğitim alanında bu gençler için altyapının biran önce kurulmasıdır.

20.04.2020 / 20:47

13
Ömer Bal Ordu , Öğrenci

Yeni oluşumun, Ekonomi, hukuk, özgürlük ve liyakat gibi konularda etkin ve kalıcı çözümler getireceğine inancım tamdır. Partinin bir takım konular da çok çetin sınav vereceğini düşünmekteyim. Genel başkan ve kuruculardan bazılarının daha önce iktidar partisinde siyaset yapmasından dolayı, partinin kendisini ifade etmesi hususunda önyargıyı kırmasının zor olacağı kannatindeyim. Bu önyargıyı kırmak için, iktidar partisi ile organik bir bağının olmadığını, ülkenin her bir bireyine bıkmadan , usanmadan parti politikasını anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Kurucuların farklı bölgelerden , farklı etnik kimlikler den ve farklı dünya görüşüne sahip olmaları, sinerji oluşturma adına problem yaratacak mıdır?Her ne kadar ortak payda ülke sorunları olsa da, iktidar olduktan sonra oluşacak farklı istekler çatışmaya dönüşebilir mi? Bu çatışma ortamında kayıplar verilebileceği, parti hedefinden sapmalar olabilir mi? Bu konu ile ilgili önümüzde çok iyi bir örneğin, iktidar partisinin olduğunu düşünüyorum. Aynı hatalara düşmeden değişen şartlara göre konumlanmayıp , her bölgenin , her etnik grubun isteklerine çatışma ortamı yaratmadan hassas olup buna göre hareket ederek saygı göstererek aşılacağı inancındayım . Teşkilatma kısmında ağırlıklı olarak iktidar partisinin küskünlerinden oluşmaması gerektiğini , farklı kesimlerden , yeni isimlerle ve en önemlisi genç , dinamik kişilerden oluşması gerektiği kanaatindeyim. Çıkılan bu önemli yolda elimizden geldiğince Ülke menfaatlerini en önde tutarak partimize faydalı olmaya çalışacağız.

06.05.2020 / 05:35

13
İbrahim Kara İstanbul , Mühendis

Merhaba, 1.Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan ile birlikte Türkiye Cumhuriyetinin TAPU Senetidir. Bu konuda DEVA Partisinin tutum ve davranışları ve görüşleri nelerdir? Montrö Boğazlar Sözleşmesinin IPTAL edilmesi durumunda DEVA Partisi neler yapacaktır? 2. Mevcut rejimin tiranlik/otokrasiye evrildiğini ve bir müddet sonra Diktatörlüğe gidebileceği ihtimaline karşı hangi somut, elle tutulur gözle görülür demokratik önlemleri alacaksınız?

05.04.2021 / 11:24

13
Salih Onganer İzmir , Mühendis

Bayramınızı en içten duygularımla kutlar aileniz ve hep birlikte nice bayramlar geçirmek dileğiyle sayın genel başkanım şuan çok sıcak gündemde olan Kudüs meselesi ile ilgili hükümetin ve islam coğrafyasının haberlerde boy göstermekten başka yaptığı bişey olmamasına karşın hep birlikte zulüm gören müslüman kardeşlerimiz için öncümüz olarak insanı yardım gemisi konvoyu düzenlemek çok uygun bir davranış olarak görüyorum tabi ki bu mesele bin siyasi politik boyutlarını sizlerin takdir ve görüşüne sunarak belirtmek istedim böyle bir girişim için o konvoy da gönüllü olarak da gitmeyi o tehlikeli ortamlara zülüm gören kardeşlerimize selamlarınızı iletmek benim borcum olsun başarılarınızın devamını dilerim

14.05.2021 / 09:31

13
Yusuf Kenan Karaca Malatya , Mühendis

25 yaşındayım amatör olarak futbol oynuyorum, Antrenörlük ve Beden eğitimi öğretmenliği mezunuyum. Maalesef tüm kapalı salon sporları devam ederken amatör Futbol görmezden geliniyor kimse olumlu veya olumsuz bir açıklama yapmıyor ve malum mezunu olduğum bölümün dersleri azaltıldığı için atanamadığımız takdirde özelde iş bulma imkanı yok. Ufak bir birikimim var hiçbir şey almıyorum parama dokunmuyorum çünkü seçim zamanı geldiğinde yine aynı zihniyete maruz kalırsam tek umudum ve amacım ne pahasına olursa olsun başka bir ülkeye sığınmak olacak. Sayın Ali Babacan'ı her zaman izliyorum ve dinliyorum üslubu, konuşmaları gerçekten iç rahatlatıcı umarım derde deva olur ailemden sevdiklerimden ve ülkemden ayrı kalmak zorunda kalmam inşallah başarılı olur.

06.01.2021 / 03:11

13
Yiğit Alan Ankara , Sporcu

Yeni bir parti olarak kuruldunuz ama söylem olarak diğer muhalefet partilerinden bir farkınız maalesef yok. Klasik söylemlerden ötesi yok nedir bunlar millet aç, işsiz gibi söylemler. Bunları biliyoruz zaten ve ezberledik. Bu ülkede aileleri ile birlikte milyonlarca insan terörist yapıldı. Yüzbinlerce insan işinden atıldı ve hâlâ devam ediyor. Binlerce insan işkence gördü, yüzlercesi öldü ve hâlâ bunlar devam ediyor. Bunların birini bile gündem yapmadınız nerede kaldı hukuk adalet. Nerede kaldı sizin farkınız, yok kadın hakları, yok gençler gibi bildiğimiz bi sürü klasik ifadenin üstüne çıkamadınız maalesef. Bir Ömer Faruk Gergerlioglu bile olamadınız maalesef. Bu klasik ifadelerle kimden ne kadar oy alabilirsiniz veya ne kadar inandırıcı olursunuz.

14.01.2021 / 13:39

13
Hasan Cankurtaran Gaziantep , Öğretmen